|
141 ayhan nuri yilmaz gökmen kiliçOĞlu tüRKİYE’Nİn orta asya’daki yumuşak güCÜ ve kamu diplomasiSİ t ü RTURKIYENIN ORTA ASYADAKI YUMUSAK GUCU VE144
TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI
TDA
T
Ü
R
K
D
Ü
N
YA
SI
ARA
Ş
TIRM
AL
A
R
I
/
T
D
A
2018
TEMMUZ - AĞUSTOS
CİLT
: 119
SAYI
: 235
SAYFA
: 141-184
lamdaki Orta Asya tarifi Rusçada iki ayrı tanımlama ile karşılanır. Dar anlam
-
daki Orta Asya için “Средняя Азия” ki bu Rusçada Orta Asya anlamına gelir;
geniş anlamdaki Orta Asya için ise “Центральная Азия” yani Merkezi Asya ta
-
biri kullanılır. Bu ikili kullanım tarihi olarak Orta Asya’nın Ruslar tarafından
kontrol edilen ve edilmeyen kısımlarına da denk gelmektedir. Nitekim dar anlam
Rusya’nın egemenliğinde olan bölgeleri, geniş anlamdaki Orta Asya tanımı ise
diğerleri tarafından kontrol edilen kısımları dahil olmak üzere tamamını anlatır.
Coğrafi tanım yine de bu Rus bakış açısına çok uymaz. Zira UNESCO
1992’de yayınlattığı
Orta Asya Uygarlıklarının Tarihi (History of the Civilizati
-
ons of Central Asia)
2
adlı eserde Orta Asya coğrafyasının tanımını da yapmış ve
sınırlarını belirlemiştir. Buna göre Orta Asya Sovyet döneminin geniş anlam
-
daki tanımının da dışına taşarak mevcut bölgelerin yanı sıra güney Sibirya
Tibet, İç Moğolistan, Afganistan, Keşmir ve İran’ın Türkmenistan ile sınır olan
kuzey doğu bölgesini de kapsamaktadır. Bu tanıma göre Orta Asya’nın mer
-
kezi bugün Rusya Federasyonu’na bağlı bir özerk cumhuriyet olan ve Türk
dilli bir halk olan Tuva halkının yaşadığı Tuva bölgesine tekabül etmektedir.
Orta Asya, Merkezi Asya, İç Asya gibi coğrafi ve siyasi tanımlamalar bir
yana bu coğrafyanın yerli halkları Turan halklarıdır. Bunların en kalabalık
olanı ve en çok ses getireni de kuşkusuz Türk halkları olmuştur. İngilizce
-
de biraz da esprili bir dille Sovyet sonrası dönemde ortaya çıkan devletlerin
tamamının
-istan
eki ile bitiyor olmasından kaynaklanan sığ bir yaklaşımla
istanlar
yada
istan
ülkeleri (stan countries)
3
de her ne kadar akademik olmasa
da bolca kullanılmaktadır. Aslında bu coğrafyanın tarihi ve kültürel olarak
-istan
ile biten kapsayıcı ve üst kimlik oluşturan bir adı hep var ola gelmiştir.
O da Türkistan’dır ve bu Türklerin ülkesi anlamına gelen bir kelimedir. Bu ta
-
nımlama bölgede egemenlik kurmak isteyen sömürgeci ülkelerce egemenlikle
-
rine karşı direnç yaratan ve Türk dilli halkları birleştirici bir tanım olduğu için
pek tercih edilmemiş ve yeni ulus yaratma süreçlerinde unutturularak kulla
-
nımdan büyük ölçüde çıkarılmıştır. Bu süreçte yeni kimlik ve tanımlamalarla
bölgede yeni ulusal kimlikler peydah olmuştur ve ilginçtir bunların bazılarının
hikâyesi gülünç ve garip durumlar sergiler.
4
19. yüzyılda Britanya İmparator
-
2
http://www.unesco.org/new/en/social-and-human-sciences/themes/general-and-regional-his
-
tories/history-of-civilizations-of-central-asia/
3
https://www.worldatlas.com/articles/meet-the-stan-countries.html
https://sites.google.com/site/worldfactsinc/the-stan-countries
4
Rus güçleri Türkistan sınırlarına vardığında bölgeyi de bu tarihi adıyla çağırdılar. Ama bu ta
-
nımın Türk hakları üzerindeki potansiyel etkisi düşünülerek, klasik böl-yönet prensibine baş
-
vurulmuş ve bu süreçte etnik kimlikler uluslaştırılmıştır. Bu anlamda bazı gülünç durumlar da
yaşanmıştır. Kazakistan için başlangıçta Kırgızistan adı verilmiş, Kırgızistan’a ise Kara Kırgızistan
denmiştir. Kazakistan dışında kalan ve üç hanlığın (Buhara, Hive ve Hokand) toprakları olan böl
-
ge ise uzunca bir süre Türkistan olarak anılmış, sonra bahsedilen mahsur nedeniyle Özbekistan
adında karar kılınmıştır. Oysa Özbek bölgeye Timurlulardan sonra hakim olan hanedanın kuru
-
cusunun adıdır ve Osmanlı adı gibi bir işlevi vardır, yani kesinlikle etnik bir tanımlama değildir.
İş bununla kalmamış, Türkistan coğrafyasından Göçebe Türkmenlerin yaşadığı bölge ayrılarak
Türkmenistan ve Özbeklerle birlikte yaşayan Farsça konuşanlar da ayrılarak da bir Tacikistan
oluşturulmuştur. Oysa tarih boyunca Farsça bölgede hep olagelmiş ve Türk halklarınca özellikle
de yönetici kesim ve idareciler tarafından da konuşulmuştur. Bölgede ki mevcudiyeti kesinlikle bir
etnisiteye ait olmamıştır.
235_Gokmen_Kilicoglu.indd 144
13.09.2018 14:40:37
|
|
|