|
141 ayhan nuri yilmaz gökmen kiliçOĞlu tüRKİYE’Nİn orta asya’daki yumuşak güCÜ ve kamu diplomasiSİ t ü R
AYHAN NURİ YILMAZ - GÖKMEN KILIÇOĞLUTURKIYENIN ORTA ASYADAKI YUMUSAK GUCU VE145
AYHAN NURİ YILMAZ - GÖKMEN KILIÇOĞLU
TÜRKİYE’NİN ORTA ASYA’DAKİ YUMUŞAK GÜCÜ VE KAMU DİPLOMASİSİ
T
Ü
R
K
D
Ü
N
YA
SI
ARA
Ş
TIRM
AL
A
R
I
/
T
D
A
2018
TEMMUZ - AĞUSTOS
CİLT
: 119
SAYI
: 235
SAYFA
: 141-184
luğu ve Rus çarlığı arasındaki mücadeleyi anlatan büyük oyun olarak ifade
edilen mücadele tam da bu bölge üzerinde yaşanmış ve oynanmıştır. Başlan
-
gıçta Kuzey Güney hattında bu iki sömürgeci güç arasında yaşanan mücadele
daha sonra doğu batı hattında Rus Çarlığı ve Çin’deki Qing hanedanlığı ara
-
sında yaşanmış ve bölge
duran hattıyla
Afganistan tampon ülke olmak üzere
İngiliz ve Rus imparatorluğu arasında bölünmüş sonra da diğer iki sömürgeci
güç olan Rusya ve Çin arasında ikiye bölünmüştür. Bu yüzden Çin’de kalan
ve hala Çin Halk Cumhuriyeti tarafından kontrol edilen topraklar bölgenin
otokton halkları olan Uygur ve Kazak Türkleri ve nispeten daha küçük di
-
ğer Türk dilli halklar tarafından Doğu Türkistan olarak adlandırılmaktadır.
Üstelik bu durumu kabul etmeyen
Sürgündeki Doğu Türkistan Hükümeti
5
de
kendisini tanımlarken hala tarihi Doğu Türkistan tabirini kullanmaya devam
etmektedir. Türkistan’ın batısının hikâyesi çok daha ilginçtir. Onlar zihni ve
fikri boyutta da Türkistanlı olma duygusunu büyük ölçüde yitirmişler ve Rus
çarlık döneminde başlayan plan ve projelerin neticesinde yerel etnik ve bazen
de yapay yeni kimlikleri ile kendilerini adlandırır olmuşlardır. Sovyet sonrası
dönemde bağımsız devletler olarak sahneye çıktıklarında ise kimlik konusu
da çokça konuşulur ve tartışılır olmuştur.
Taşların bu anlamda hala tam olarak yerine oturduğu da söylenemez.
Bunları tek tek irdelemeden önce tarihi Türkistan’ın batısında kalan ve bugün
batıda alaycı olarak -istan ülkeleri olarak adlandırılan beş ülkeyi tanımlaya
-
lım. Bunlar Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenis
-
tan’dır. Bunların ülke adlarının ilk kullanımına bakmadan önce Rus işgali
öncesi Batı Türkistan coğrafyasına yani 19. yüzyıldaki siyasi ve idari yapıya
göz atmak yerinde olacaktır. Bugünkü Türkmenistan
D
evleti’nin toprakları ya
doğrudan yada dolaylı olarak büyük ölçüde Hive (Harzem) hanlığının deneti
-
mi altındaydı ve Türkmen boyları hanlığın askeri gücüne katkı sağlıyorlardı.
Hokand hanlığı ise Fergana merkezli bir hanlıktı ve egemenliği altında Kırgız
boyları vardı ve aralarındaki ilişki Hive hanlığı ile Türkmen boyları arasında
-
kine benzer biçimdeydi. Bu iki hanlığa nazaran daha büyük ve daha güçlü
olan ve sözkonusu diğer iki hanlığın ortasında yer alan Buhara hanlığı ise
coğrafi olarak Fergana vadisi hariç bugünkü Özbekistan ağırlıklı ve Güney
kazak bozkırlarını kontrol ediyordu ve ilginçtir bu hanlığın da Kazak boyları
ile tıpkı diğerleri gibi simbiyotik bir ilişkisi mevcuttu. Dolayısıyla bölgede idari
ve coğrafi bölünmede ne etnik ne de dilsel bir ayrışım söz konusu idi.
6
Birle
-
şememiş olmalarının iç ve dış etkileri vardı ve kendi aralarındaki sert rekabet
Rus yayılmacılığının da işini kolaylaştıran bir unsur olmuştur.
5
http://tr.eastturkistan-gov.org/
6
Bölgedeki bütün yapılar bir Türk lehçesi konuşuyorlar ve yazı dili olarak sadece Çağatay Türk
-
çesini kullanıyorlardı. Bunun tek istisnası Farsça konuşan Taciklerdi ama Farsça sadece onların
tekelinde de değildi zira geleneksel olarak Farsça devlet dili olarak hanlıkların yazışmalarında
yer alabiliyordu. Yani Türkistan halkının dilce ve dince homojen olduğu bir olgudur. Sadece batı
çıkışlı ulus devlet kavramına uzak oldukları için kendilerini genel olarak Türkistanlı Müslüman
olarak yada dar anlamda boy isimleri ile ifade ediyorlardı. Bu durum Türkmenler için de geçerliydi
ve mensup olunan boy (Teke, Yomrut vs gibi) ön planda geliyordu ve Kırgız ve Kazak halkları için
durum hiç de farklı değildi. Öncelikli olan hep mensup olunan boydu.
235_Gokmen_Kilicoglu.indd 145
13.09.2018 14:40:37
|
|
|