Ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ İKTİsat anabiLİm dali



Yüklə 5,01 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə38/42
tarix14.05.2018
ölçüsü5,01 Kb.
#44066
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   42

108 
 
 
Tablo 8. Avrupa ekonomik gelişmesinin dört göstergesi, 1800-1913 
Yıllar 
Demir ve pik demir 
üretimi (milyon ton) 
Pamuklu tüketimi 
(milyon ton) 
Kömür üretimi 
(milyon ton) 
Demiyolu ağı (km) 
1800 
      (0,6) 
 (0,04) 
(12,9) 
     - 
1830 
1,5 
0,17 
29,3 
175 
1840 
2,6 
0,31 
45,1 
2.925 
1850 
3,9 
0,47 
67,2 
23.500 
1860 
6,5 
0,73 
114,6 
51.850 
1870 
10,5 
0,86 
180,2 
104.900 
1880 
13,9 
1,14 
216,7 
169.100 
1890 
17,5 
1,56 
328,3 
225.200 
1900 
25,5 
1,99 
437,8 
292.200 
Kaynak: Fontana (2006a: 178). 
19.  yüzyılın  ikinci  yarısında,  ayrıca,  Avrupa’nın  birçok  ülkesi  sanayileşme 
hamlesi  gerçekleştirdi.  Tablo  8’de  görüldüğü  üzere  özellikle  1840-1870  dönemi 
arasında,  sanayileşmenin  başlıca  göstergeleri  sayılan  demir  ve  kömür  üretimi, 
pamuklu tüketimi ve demiryolu ağı çok hızlı bir gelişme sergilemişti. 
Sanayileşme  ve  kapitalist  ekonominin  gelişmesi  önünde  engel  teşkil  eden, 
İngiltere’de çok daha erken bir dönemde tasfiye edilmiş kurumlar, Kıta Avrupası’nda 
19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren kaldırılmaya başlandı. Almanya’da loncaların 
üretimdeki hâkimiyeti 1859’da Avusturya’da, 1860’ların ilk  yarısında Almanya’nın 
büyük bölümünde yerini her türlü ticareti yapma serbestisine bıraktı. İsveç’te loncalar 
1846’da  kaldırıldı,  ticarette  tam  özgürlük  1864’te  gerçekleşti.  Danimarka  lonca 
yasasını  1849’da  ve  1857’de  kaldırdı.  İngiltere,  Hollanda,  Belçika  ve  Kuzey 
Almanya’da uzun zaman önce geçerliliğini yitirmiş olan tefeciliğe karşı yasalara 1854-
1867 yılları arasında son verildi. İngiltere ve Fransa’nın öncülüğü ile başlayan sınırlı 
sorumlu  anonim  şirket  kurulmasını  kolaylaştıran  yasalar  1870’de  Almanya’da  da 
yürürlüğe  kondu  (Hobsbawm,  2009:  50-51).  1870’lere  gelindiğinde  malların, 
işgücünün ve sermayenin uluslararası dolaşımı büyük bir hız kazanmış ve kapitalizmin 


109 
 
 
uluslararasılaşması sürecinde önemli gelişmeler kaydedilmişti (Kaymak, 2008: 103). 
Ayrıca, sermaye yoğunlaşması da dönemin öne çıkan gelişmelerinden biriydi. 
Sermayenin uluslararası dolaşımının 1862-1914 yılları arasındaki seyrini Tablo 
9  yardımıyla  izleyebiliriz.  1862  yılında  İngiltere’nin  yabancı  ülkelere  yatırılmış 
sermayesi 3,6 milyar frank iken ve Fransa ve Almanya’nın yabancı ülkelere yatırılmış 
sermayesi  bulunmuyorken,  1872  yılında  İngiltere  bu  miktarı  dört  katından  fazla 
artırarak  15  milyar  franka  çıkarmış  ve  Fransa  da  yabancı  ülkelere  10  milyar  frank 
yatırım yapmıştır. 
Tablo 9. Yabancı ülkelere yatırılmış sermaye, 1862-1914 (Milyar frank) 
Yıllar 
İngiltere 
tarafından 
Fransa tarafından 
Almanya tarafından 
1862 
3,6 


1872 
15 
10 (1869) 

1882 
22 
15 (1880) 

1893 
42 
20 (1890) 

1902 
62 
27-37 
12,5 
1914 
75-100 
60 
44 
Kaynak: Lenin (2006: 71).
 
İşçi sınıfının homojen bir endüstri proletaryası niteliği kazanması da 19. yüzyılın 
son çeyreğinde gerçekleşmişti (Dobb, 1992: 240). Kapitalist sınıfa karşı örgütlü bir 
güç  olarak  işçi  sınıfının  tepkisi  1830-1840’larda  ortaya  çıkmaya  başladıysa  da,  19. 
yüzyılın son çeyreğinden önce, “işçilerin çoğunluğu hem alışkanlıkları ve ilgileri, hem 
çalışma  ilişkilerinin  niteliği  ve  sömürülme  koşulları  bakımından  kapitalizmin  bir 
önceki döneminin izlerini koruyorlardı” (ibid, s. 240). 
Pek çok kişinin hemfikir olduğu üzere aslında bir sömürü teorisi olan emek değer 
teorisi yerine ikame edilecek olan öznel fayda teorisinin kapsamlı, tutarlı ve bütünlüklü 
hâle  getirildiği  marjinalist  teori,  bu  tarihsel  ortamda  yaygın  kabul  gördü.  Kökeni, 
1730’lara, Bernoulli’ye kadar götürülebilecek olan marjinal analiz, “bu nüveleri belirli 


110 
 
 
bir olgunluğa ve düşünsel yaygınlığa ulaştırabilecek bir tarihsel iklim yakalayabildiği 
için egemen bir düşünce biçimi olarak ortaya çıkabildi” (Karahanoğulları, 2009: 43). 
Hobsbawm’a göre de, “örgütlü emeğin, dönem dönem boy gösteren bir olgu olmaktan 
çıkarak endüstri sahnesinin kalıcı bir aktörü konumuna yükseldiği 1870’lerde ‘bilim’ 
de daha esnek hâle geldi” (Hobsbawm, 2009: 238).  
Marx da, Kapital’de, İngiliz politik iktisadının, sınıf mücadelesinin gelişmemiş 
olduğu döneme ait olduğunu söyler. Fransa ve İngiltere’de burjuvazi siyasi iktidarı ele 
geçirdikten sonra ise 
sınıf mücadelesi, hem pratikte hem de teoride, giderek daha açık ve tehdit edici biçimler 
aldı. Sınıf mücadelesi bilimsel burjuva ekonomisinin ölüm çanını çalıyordu. Şimdi artık 
şu  ya  da  bu  teoremin  doğru  olup  olmadığı  değil,  fakat  sermaye  için  yararlı  mı  yoksa 
zararlı mı, işini kolaylaştırıcı mı yoksa zorlaştırıcı mı, yasalara uygun mu aykırı mı olduğu 
tartışılıyordu. Çıkar sağlamaya dönük olmayan araştırmaların yerini para karşılığı yapılan 
seyirlik dövüşler, tarafsız bilimsel incelemenin yerini özürcülüğün  (Apologetik) vicdan 
azabı ve kötü niyeti almıştı (Marx, 2011: 24-25). 
Blaug’un  marjinalizmin  başarısının  1860’larda  İngiltere,  Avusturya  ve 
İsviçre’de iktisadi gelişme düzeyi birbirinden çok farklı olduğu için üretim yapısı ve 
toplumsal  sınıflarla  açıklanamayacağı  görüşü  konusunda  ilkin,  marjinalizmin 
başarısının  1871’de  İngiltere  ve  Avusturya,  1874’de  İsviçre’de  değil,  1880  ve 
1890’larda akademik iktisat çevresinde söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca 
marjinalist teorinin başarısını üretim yapısı ve toplumsal sınıflarla açıklayan tezlerin 
(Hunt,  2009;  Screpanti  ve  Zamagni,  2005)  odak  noktasının,  ezilen  sınıfın  devrimci 
tepkisinin  muhatabı  kapitalist  sınıfın,  mülkiyetlerinin  onaylanması  gerekliliğini 
duyması olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Bu üç eserin yazarı da dönemlerinin sınıf 
çatışmalarına şahit olmuşlardı, sosyalist alternatifin varlığının bilinciydediler ve buna 
karşı mülkiyet kurumunu savundular. 


Yüklə 5,01 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   42




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə