Arı-başkanlık sistemi, gerek terminoloji gerekse ülkelerin sınıflandırılması bakımından



Yüklə 0,56 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə10/92
tarix01.11.2017
ölçüsü0,56 Mb.
#8079
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   92

Teori, Pratik ve Tartışmalar 
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı
14
15
vurgulayan  Elgie,  yarı-başkanlık  uygulamasındaki  başarısızlığın  daha 
çok güçlü başkanlıkla ilişkili olduğunu ileri sürmektedir. Elgie, eğer, yarı-
başkanlık  sistemi  tercih  edilecekse,  başbakanlı-başkanlık  sisteminin 
tercih edilmesi gerektiğini düşünmektedir.
51
Elgie, yarı-başkanlığın uygulandığı güçlü başkanlara sahip ülkelerdeki 
demokratik  performansın  zayıf  başkanlara  sahip  ülkelere  göre  daha 
kötü  olduğu  tespitini  yapmakta  ve  yarı-başkanlığı  tercih  edecek 
ülkelere başkanın daha az yetkiye sahip olduğu bir sistem tavsiyesinde 
bulunmaktadır.
52
Post-komünist  ülkelerin  yarı-başkanlık  tecrübeleriyle  ilgili 
çalışmasında  Oleh  Protsyk,  Elgie’nin  yukarıdaki  paragrafta  yer  alan 
tavsiyelerini  destekleyici  mahiyette  tespitlere  ulaşmıştır.  Freedom 
House’un ülke performansları hakkındaki verilerini dikkate alan Prosyk’e 
göre, yarı-başkanlığın ve parlamenter sistemin yoğunlaştığı Orta Avrupa 
ve  Balkanlar  bölgesinde  başbakanlı-başkanlık  modelinin  demokrasi 
notu,  saf  parlamenter  rejimlere  kıyasla  kötü  değildir.  Bilakis,  Orta 
Avrupa bölgesinde ortalama demokrasi notları benzerken, Balkanlarda 
başbakanlı-başkanlık  modeli,  saf  parlamenter  rejimlere  oranla  daha 
başarılıdır. Diğer bir tespit de, her iki gruptaki ülkelerin ya başlangıçtaki 
demokrasi  seviyesinde  kalmış  veya  demokrasi  notlarını  yükseltmeyi 
başarmış olmalarıdır.
53
Oleh Protsky’e göre, başkanlı-parlamenter rejimler, gerek parlamenter 
sisteme  gerekse  başbakanlı-başkanlık  rejimlerine  kıyasla  daha  kötü 
bir performans sergilemektedir. Daha çok Kafkaslarda ve Orta Asya’da 
yoğunlaşan  başkanlık  sistemlerinin  karnesi  ise,  başkanlı-parlamenter 
rejimlerinden de kötüdür.
54
Jung-Hsiang’a  göre,  demokrasi  sınavında  başarılı  olamayan  yarı-
başkanlık  sistemine  sahip  ülkelere  bakıldığında,  kurumsal  (başkan  ve 
parlamento arası güç dengesi) ve davranışsal (koordinasyon problemleri) 
faktörlerin önemli rol oynadıkları görülmektedir.  Weimar Cumhuriyeti, 
51
 
Elgie, “Varieties of Semi-Presidentialism and Their Impact on Nascent Democracies”, s.71. 
52
 
Robert  Elgie  ve  Iain  McMenamin,  “Semi-Presidentialism  and  Democratic  Performance”,  2008, 
http://doras.dcu.ie/2077/,  Erişim:05.02.2013, s.21.
53
 
Oleh Protsyk, “Semi-Presidentialism Under Post-Communism”,  Semi-Presidentialism and Democracy 
içinde, Robert Elgie, Sophiz Moestrup, Yu-Shan Wu ed. (New York: Palgrave Macmillan, 2011), s.103.
54
 
Protsyk, “Semi-Presidentialism Under Post-Communism”, s.104.


Teori, Pratik ve Tartışmalar 
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı
16
17
başarısızlığa uğrayan ilk yarı-başkanlık örneğidir. Hükümetin hem devlet 
başkanına hem de parlamentoya karşı sorumlu olması ve parçalı azınlık 
hükümetleri çöküşü hızlandıran temel etkenler arasındaydı. Sonrasında 
yarı-başkanlık  modelini  uygulayan  pek  çok  ülke  benzer  bir  akıbeti 
paylaşmıştır.
55
 Yazara göre, güçlü başkanlar, birlikte yaşama mecburiyeti 
(kohabitasyon) ve bölünmüş azınlık hükümetleri başarısızlıkta pay sahibi 
olan  faktörlerdir.  Başkan  ve  parlamento  arasında  dengeli  veya  başkan 
lehine güç dağılımının bulunduğu ülkelerde, demokratik çöküş yaşanmış, 
halkın önemli bir çoğunluğunun desteğini arkasına alan güçlü başkanlara 
sahip ülkelerde ise sistem, seçim otoriterizmine kaymıştır.
56
6. SONUÇ
İlk kez Duverger’in kavramlaştırdığı yarı-başkanlık modeli hakkındaki 
tartışmalar  halen  devam  etmektedir.  Yarı-başkanlık  modelinin  hangi 
özelliklere  sahip  olduğu  ve  dolayısıyla  hangi  ülkelerin  yarı-başkanlık 
modelini uyguladığı konusunda akademisyenler arasında görüş ayrılıkları 
bulunmaktadır. 
Duverger’e  göre,  devlet  başkanının  halk  tarafından  seçilmesi  yarı-
başkanlık  için  gerekli  ancak  yeterli  bir  ölçüt  değildir.  Dolayısıyla  bir 
ülkenin yarı-başkanlık olarak tanımlanması için, başkanın görece güçlü bir 
figür olması, yani “oldukça önemli yetkilere” sahip olması gerekmektedir. 
Giovanni Sartori’ye göre de sabit süre için halk tarafından seçilen başkan 
yürütme yetkilerini başbakanla paylaşmaktadır (iki başlı otorite yapısı). 
Ona göre, iki başlı otorite yapısı, her birimin özerklik potansiyeli devam 
etmek  koşuluyla,  yürütme  içinde  farklı  dengelere  ve  güç  ağırlıklarının 
kaymasına imkân vermektedir. 
Duverger  ve  Sartori’nin  ortaya  koyduğu  tanımları,  “oldukça  önemli 
yetkiler” ve “yetki paylaşımı gibi” sübjektif unsurlara referans verdikleri 
için problemli bulan Robert Elgie, yarı-başkanlığı, “Anayasanın doğrudan 
halk  tarafından  sabit  bir  dönem  için  seçilen  devlet  başkanı  ve  yasama 
organına  karşı  sorumlu  bir  başbakan  ve  kabineyi  birlikte  öngördüğü 
sistem” olarak tanımlamıştır. Stugart ve Carey de yarı başkanlık modelini, 
iki  alt  kategoriye  ayırarak  incelemişlerdir.  Başbakanlı-başkanlık 
55
 
Tsai Jung-hsiang, “Semi-Presidentialism and Democratic Breakdown”, 2009, http://paperroom.ipsa.
org/papers/paper_3452.pdf, Erişim:04.02.2013, s.3.
56
 
Tsai Jung-hsiang, “Semi-Presidentialism and Democratic Breakdown”, s.24.


Teori, Pratik ve Tartışmalar 
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı
16
17
(Premier-Presidential)  sisteminde,  başbakan  ve  hükümet  münhasıran 
parlamentoya  karşı  sorumlu  iken,  başkanlı-parlamenter  (President-
Parliamentarism)  sistemde  başbakan  ve  hükümet,  hem  parlamentoya 
hem  de  devlet  başkanına  karşı  kolektif  olarak  sorumlu  olup  her  ikisi 
tarafından görevden alınabilmektedirler.
Siyasi  zorunluluklar,  siyasi miras (ikili  iktidar  yapısı) ve  özendirme 
etkisi gibi makro mekanizmalar sonucu, içinde bulundukları farklı siyasi 
koşullara ve ihtiyaçlara daha uygun bir seçenek olduğunu düşünen ülkeler,  
hükümet modeli olarak yarı-başkanlık sistemini benimsemişlerdir.
Yarı-başkanlık  sistemine  sahip  ülkelerdeki  siyasi  pratik  oldukça 
heterojendir. Siyasi gücün başkanda toplandığı,  parlamento geleneklerinin 
ve kontrol ve denge mekanizmalarının zayıf olduğu Eski Sovyetler Birliği 
ülkeleri ile kolonyal dönem sonrası Afrika ülkelerinde, ya askeri darbeler 
yaşanmış ya da rejim seçim otoriterizmine dönüşmüştür. Diğer tarafta, 
yarı-başkanlık  modelini  uzun  yıllardır  başarıyla  uygulayan  yerleşmiş 
demokrasilere sahip pek çok Avrupa ülkesi de bulunmaktadır.


Yüklə 0,56 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   92




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə