Etimoloji Nedir - Ne Değildir ve…
46
yazan Çetin Derdiyok’u mu kasdediyorsun” Cevabım yine “Hayır” oldu. Bu
cevaplardan sonra soru “O zaman kimi kasdettin?” şekline döndü. Ben de
dayanamayıp cevap verdim. “Bizler hayatımızı üniversitedeki hocalığımızla
kazanan kişileriz. Gülensoy da, Demir de, Derdiyok da senin benim gibi
üniversite hocasıdır, görüşlerine değer verdiğim profesyonel kişilerdir,
amatör değildirler”. Benim kasdettiğim Edebiyat Fakültesinin Felsefe
Bölümünden mezun olup etimoloji sözlüğü yazan İsmet Zeki Eyüboğlu
9
ile
meslekten olmayan Sevan Nişanyan’dır.
10
Amatör kelimesi ile, meslekten
olmayan, Türkoloji tahsili yapmaksızın etimoloji gibi zor bir işe soyunanları
kasdettim.” Bu cevabım karşısında meraklı meslekdaşım sustu.
Amatörlükle ilgili birkaç örnek vermek isterim. İlki İsmet Zeki
Eyüboğlu’nun KARAKOL maddesi’dir (s. 191a).
KARAKOL, tr. karağol (gece bekçisi, sınır gözcüsü)dan karakol ...
Gol-vul ekleri çi, cı, çü, cü gibi eklerin yerini tutar. Yasağol-yasavul
(yasacı, yasakçı, bekçi, gözcü).
Kara (yer, sınır), ğol-vol (cü, ci) - karağöl-karavul (bekçi, gözcü,
koruyucu, kollayıcı).
Kara sözcüğünde
yer, toprak ile fars.
siyah anlamı saklı,
kara (yağız,
yavuz), kara (toprak, yer).
Karağol-karavul-karakol gelişmesinde
ğol/vul/kol ekleri
gol/kol
biçiminde de görülür, böylece karavul’dan değil de karagol’dan karakol’a
geçilir. karavul ayrı bir ağız özelliği gösterir.
Nice yüz kişi gönderin karavul
Ki çıka uca vara bekleye yol -Şeh.-
Karavul (gözcü, karakol, sınır bekçisi) sözcüğü karakol karşılığıdır.
Karavul eri (öncü kolu, öncü eri, ar. keşif kolu);
Görüben anı belindeki çeri
Bildiler kim sindi karavul eri -Cam.-”.
Bu maddede İsmet Zeki Eyüboğlu’nun kara-kol şeklinde iki isimden
oluştuğunu zannettiği kelimenin ilk bölümü olan kara ismini önce “yer,
toprak” sonra da “(renk olarak) siyah” şeklinde anladığı görülmektedir.
9
İsmet Zeki Eyüboğlu, Türk Dilinin Etimoloji Sözlüğü, İstanbul 1988, 406 s.
10
Sevan Nişanyan, Sözlerin Soyağacı Çağdaş Türkçenin Etimolojik Sözlüğü,
İstanbul 2002, 543 s.
Sertkaya, Osman Fikri
47
TRT 80’li yıllarda bir polis komiserinin çalıştığı karakolu pembeye
boyattığını ve komiserin “Bundan sonra vatandaş karakolda dayak
yemeyecek. Biz bu yüzden “Karakol”u “Pembekol” yaptık” beyanını haber-
röportaj olarak yayımlamıştı. İnsancıl komiser bu sözleri ile karakol
kelimesindeki kara’yı renk olarak “kara, siyah” şeklinde anladığını
belirtmişti.
Acaba karakol kelimesinin kara bölümü “toprak, su olmayan yer” veya
“kara, siyah” anlamında isim cinsinden bir kelime mi idi? Yoksa gerçeği
başka açıklamalarda mı aramak gerekiyordu.
Dilcilere göre karakol kelimesinin kara bölümü isim değil fiil
gövdesidir ve Türkçedeki “bakmak” fiilinin Moğolca karşılığı olan karamak
[to look at] fiilidir.
Moğolca fiilden isim yapan -gul eki geldiği fiilden meslek ismi yapar.
11
kara-gul
ismi de Moğolcada “bakan, gözleyen, gözetleyen (kişi) = gözcü,
bekçi [watchmann, guard]” anlamlarına gelir. Buradan da “devriye, ileri
posta, öncü” anlamları doğmuştur. Kara-gul kelimesi Moğolcadan
Türkçenin çeşitli lehçe ve şivelerine karagul, karavul, karaul, karagol gibi
şekillerde geçmiştir. Türkçe kol kelimesinin “bulaşma (contamination)” dil
olayı ile Moğolca -gul ~ -gol ekinin yerini alması ile de Türkçede
kullandığımız karakol şekli ortaya çıkmıştır.
Söz Moğolcadan açılmışken iki hocamdan bahsedeyim. Necmettin
Hacıeminoğlu ile Birol Emil. Birincisi kızına Oytun, ikincisi oğluna Taluy
adını koymuştu. Her iki kelime de Türkçe değil Moğolcadır.
Hacıeminoğlu’na “Oytun kelimesi hangi dilden?” diye sorduğumda Derleme
Dergisi
’nden buldum. “Mübarek” kelimesinin Türkçesiymiş cevabını
vermişti. Birol Emil ise Taluy kelimesinin Oğuz Kağan Destanı’nda
geçtiğini söylemişti.
İki örnekle bu bölümü tamamlamak istiyorum. Karnımızın üst
kısmındaki organımızın adı meme’dir. Moğolcası ise kökö. Şayet iki
kökö
’den bahsedecek olursanız ikiz, göz, diz, ağız kelimelerinde görülen -z
çokluk eki ile kököz, oradan da göğüs kelimesini elde edersiniz. Moğolca
kökene dayanan bu kelimenin Türkçesi ise töş yani döş kelimesidir.
11
Nicholas Poppe, Grammar of Written Mongolian, Wiesbaden, 1954 = Moğol
Yazı Dilinin Grameri,
İzmir 1992, § 153, s. 55. “Function: to form nouns
designating names of occupations [Fonksiyonu, meslek adlarını ifade eden isimler
yapmaktır]”.