EvrimTeorisi indd


Evrim Teorisi Ortaya Konmadan Önceki Felsefe, Bilim ve Biyoloji Tarihi



Yüklə 3,27 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə29/171
tarix06.05.2018
ölçüsü3,27 Mb.
#41533
1   ...   25   26   27   28   29   30   31   32   ...   171

Evrim Teorisi Ortaya Konmadan Önceki Felsefe, Bilim ve Biyoloji Tarihi

91

oluşan türler ise baştaki mükemmelliklerini kaybediyorlardı. 

Görülüyor ki Buffon, Linnaeus’dan daha az sayıda kökensel 

türün başta yaratıldığını ve bunlardan diğer türlerin oluştu-

ğunu söylemiştir. Buffon’daki ‘kökensel türler’den diğer tür-

lerin değişimle oluşumu bir dejenerasyondur. Dolayısıyla Ev-

rim Teorisi’nin aşağı bir türden yüksek bir türün doğmasına 

yol açan ilerleyici değişiklik düşüncesi Buffon’un anlayışıyla 

bağdaşmaz. Buffon’un türler hakkındaki bu düşüncesi termo-

dinamiğin ikinci kanunu olan entropiye benzemektedir. Ent-

ropi, evrenin ilk baştaki oluşumundan itibaren sürekli düzen-

sizliğe gittiğini ve bu sürecin tersine döndürülemez olduğunu 

söyler. Buffon’un türleri de, deyim yerindeyse entropiye ben-

zer bir kanunun altında; daha az gelişmiş, daha az mükem-

mel melez türleri oluşturabilirler ve bu oluşum, melez türlerin 

yabancı türlerle üremesinin engellenmesiyle kapalı bir sistem 

içinde kalır.

Buffon’a göre ilk kökensel türlerin nasıl oluştuğu sorulabi-

lir. Buffon, kökensel türlerin ‘kendiliğinden türeme’ ile oluş-

tuğuna inanıyordu. Kendiliğinden türemenin olup olamaya-

cağı Buffon’un döneminde tartışılan bir konuydu. Buffon, en 

kompleks kökensel türün bile kendiliğinden türemeyle oluştu-

ğunu kabul etti.

192


 Bu kökensel tür, Aristo’nun ‘form’u gibi iş 

görüyordu ve türün tüm değişimlerine ve aldığı şekillere kar-

şın sınırlarını çiziyordu.

193


 Buffon, aynı zamanda bir evrenbi-

lim uzmanıydı ve Newton ile Leibniz’in fiziksel teorilerinin 

derin etkisi altındaydı. O, mekanik bir yaklaşımla evrene ve 

canlıya ait özellikleri tarife çalışıyordu. Buffon’un kendiliğin-

den türeme yaklaşımıyla, Diderot ile Lucretius gibi arkasında 

bir bilincin planlaması olmayan ve sürekli deneme ile yanıl-

maların sonucunda oluşan bir kendiliğinden türemeyi savun-

192  Peter J. Bowler, Evolution The History of an Idea, s. 71.

193  Ernst Mayr, The Growth of Biological Thought, s. 333.



Evrim Teorisi, Felsefe ve Tanrı

92

madığını belirtmek gerekir.

194

 Kendiliğinden türemeye teistler 



de inandı, fakat Evrim Teorisi ortaya konmadan önce ateistle-

rin birçoğu bu yaklaşımı Tanrı’nın yaratışının tek alternatifi 

olarak kabul ettiler. Buffon, kendiliğinden türemeyi ateist bir 

yaklaşımla kullanmadı ve bu fikrine rahip Needham’ın -ön-

ceden belirtilen- deneyini delil olarak gösterdi.

Buffon, tüm canlıların ‘ortak ata’dan geldiği fikrinden -Ev-

rim Teorisi’nin en temel görüşlerinden biridir- ilk bahseden 

kişidir; fakat o, böyle bir fikrin ileri sürülebileceğinden bah-

settikten hemen sonra, böylesi bir durumun neden gerçekleş-

mediğinin delillerini sıralar: Birincisi, bilinen tarihte, hiçbir 

yeni türün oluştuğu gözlemlenmemiştir. İkincisi, melezlerin 

(katır gibi) yeni döller vermemesi türlerin arasında aşılması 

imkânsız bir sınır oluşturmuştur. Üçüncüsü, iki türün birbirin-

den oluştuğunu söyleyenler bir sürü ara form göstermek zorun-

dayken, bu ara formlar mevcut değildir.

195


 İlginçtir ki Buffon, 

Evrim Teorisi’ni, bu tarz bir yaklaşımın mümkün olmadığını 

göstermek için de olsa, yine de ilk ortaya koyan kişi olmuş-

tur. O, bir yönüyle Evrim Teorisi’nin gerçek babası kabul edi-

lebilir; fakat bunu savunanlar, bu babanın, sadece çocuğunu 

öldürmek için dünyaya getirdiğini söylemek durumundadırlar. 

Buffon, fiziğin -özellikle Newton fiziğinin- derin etkisi al-

tındaydı ve fizikteki gelişmelerin biyoloji alanına olan etkisi-

nin iyi bir örneğiydi. O, Newton gibi Leibniz’i de okumuştu 

ve evrensel yasaların matematiksel düzenine hayranlık duyu-

yordu. Canlıların da aynı yasalara tabi olduğunu savunarak 

bu temel görüşleri gözlemsel, deneysel biyoloji çalışmalarının 

metodolojisine yerleştirdi ve biyolojinin yanında ekoloji, yerbi-

limi, evrendoğum gibi konularda da aynı metodolojiyi kullandı.

194  Fairfield Osborn, From The Greeks to Darwin, s. 117.

195  Ernst Mayr, The Growth of Biological Thought, s. 333.




Evrim Teorisi Ortaya Konmadan Önceki Felsefe, Bilim ve Biyoloji Tarihi

93

Buffon, Newton’un takipçisi William Whiston’u (1667-1752) 

takip ederek yeryüzünün Güneş ile başka bir yıldızın çarpış-

masından oluştuğunu savundu. Newton’un soğuma yasasından 

yararlanarak yeryüzünün yaşını deneysel bir yaklaşımla tespit 

etmeye çalıştı. Bir dizi demir küre üretti ve bunları neredeyse 

erimiş duruma gelene dek ısıtarak ayrı yerlerde soğumaya bı-

raktı; tüm bunların sonucunda yaptığı hesaplarla yeryüzünün 

yaşının 75.000 yıl civarında olduğunu

196


 ve yeryüzünün bir-

birinden farklı yedi evrede oluştuğunu söyledi.

197

 Özel soh-



betlerinde Dünya’nın yaşının üç milyon yıl olabileceğini de 

belirtmiştir. Daha evvel gördüğümüz gibi Buffon’dan evvelki 

yüzyılda Usher’in ortaya koyduğu kronoloji adeta Hıristiyan-

lığın resmi öğretisiymişçesine savunulmaya başlanmıştı. Dö-

nemindeki birçok düşünür ve bilim insanı gibi Buffon’un da 

bu konudaki muhalefeti önemli olmuştur.

Buffon, insanın biyolojik yapısı üzerine de detaylı çalış-

malar yaptı; embriyo aşamasından değişik yaşlardaki duru-

muna kadar insanı inceledi. Özellikle çocuğun dili öğrenmesi 

ve insanın bilinçli bir varlık olması üzerinde durdu. İnsanın 

vücut yapısının hayvanlarla benzer olduğunu, fakat insanlarla 

hayvanların mukayese bile edilemeyeceğini savundu.

198

 O, et-


kisi altında kaldığı Descartes gibi, insan için var olmanın ve 

düşünmenin aynı olduğunu kabul etti. Hayvanların düşüne-

meyeceği kanaatinde olduğu için ise hayvanların ve insanla-

rın arasında kapatılamaz bir uçurum bulunduğu ve insanların 

hayvanlardan türeyemeyeceği sonucuna vardı.

199


 Hayvanlarla 

insanlar arasında derece değil mahiyet farkı olduğunu söyle-

yen bu materyalist Evrim Teorisi yaklaşımıyla zıt bir konum-

dadır. Buffon, görüşlerini Evrim Teorisi’ni reddetmek için 

196  David Oldroyd, İnsan Düşüncesinde Yerküre, s. 137-140.

197  Erik Nordenskiöld, The History of Biology, s. 224.

198  Erik Nordenskiöld, The History of Biology, s. 226-227.

199  Ernst Mayr, The Growth of Biological Thought, s. 331-332.




Yüklə 3,27 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   25   26   27   28   29   30   31   32   ...   171




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə