1. CİLt mart 2018, kocaeli kartepe zirvesi 2017 uluslararasi 15 temmuz



Yüklə 13,15 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə47/232
tarix26.10.2018
ölçüsü13,15 Mb.
#75629
1   ...   43   44   45   46   47   48   49   50   ...   232

122

w w w . k a r t e p e z i r v e s i . c o m

Cumhurbaşkanı adayının ikinci defa seçilmemesi, onun ilk dönem performansı-

nın başarısız görülerek halktan onay alamaması, dolayısıyla da halka hesap ver-

mek zorunda kalması anlamına gelecektir. Böylesi bir siyasi sorumluluğun, belki 

ikinci dönemini yaşayan bir Cumhurbaşkanı açısından söz konusu olamayacağı 

ileri sürülebilir. (Atar, 2017: 298). Ancak bu öngörünün de haklı olduğu pek söy-

lenemez. Kendi adına kaybedecek bir şeyi olmadığını düşünen bir Cumhurbaş-

kanının, bu ikinci döneminde büsbütün sorumsuzca ve keyfi biçimde hareket 

edemeyeceğini  belirtmek  gerekir.  Zira  Cumhurbaşkanının  bir  partiye  mensup 

olduğu da hesaba katılırsa, kendisinden sonra partisinin cumhurbaşkanlığı için 

yine demokratik yarışa gireceğini düşünen bir cumhurbaşkanının, kendi parti-

sinin itibarı ve geleceği adına ikinci dönemini de halka hesap verme psikolojisi 

içinde geçireceği veya geçirmesi gerektiği, göz ardı edilemez bir gerçeklik ola-

rak kendini göstermektedir.

3.3.  Cezai Sorumluluk Bakımından Cumhurbaşkanının Yeni Konumu

Cumhurbaşkanının görevi esnasında bir suç işlemesi nedeniyle söz konusu 

olan cezai sorumluluk konusunda ise, 1982 Anayasası m. 105/3’e bakıldığında; 

“vatana ihanet” suçu dışında, cumhurbaşkanının cezai açıdan hiçbir sorumlulu-

ğunun olmadığını ifade edilebilir. Kapsamının ne olduğu belli olmayan bu vatana 

ihanet suçunun, Türk Ceza Kanunu dahil hiçbir ceza kanununda tanımlanmadığı 

da bilinmektedir. 1982 Anayasası m. 38/1 ile 5237 sayılı TCK m. 2/1’deki, “kanu-



nun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez” hükmü gereği bir 

cumhurbaşkanının hangi fiilleri işlediği hallerde vatana ihanet suçu işlemiş oldu-

ğu kanunen açıkça tanımlanıp belirtilmediği sürece, onun TBMM’nde suçlandı-

rılıp AYM’ne yargılanması için gönderilmesi durumunda bile, “kanunsuz suç ve 

ceza olmaz” biçimindeki temel hukuk ilkesine aykırılık gerekçesiyle bir mahkû-

miyet kararının verilemeyeceği açıktır. Bu konuda Yüce Divan sıfatıyla Anayasa 

Mahkemesi’nin TCK m. 2/3 gereğince kıyas ve geniş yorumda bulunması da ya-

sak olduğu için, mecburen beraat kararı vermesi gerekecektir. Böylesine, ade-

ta hayali bir vatana ihanet suçu sebebiyle suçlandırılması için de, anayasadaki 

en yüksek nitelikli çoğunluk oranı olan ve sağlanması neredeyse imkânsız olan 

TBMM üye tam sayısının 4’te 3 çoğunluğunun öngörülmesi, cumhurbaşkanının 

az da olsa var zannedilen cezai sorumluluk ihtimalini fiilen adeta sıfıra indirmek-

tedir. (Gül, 2017a: 232). 

16 Nisan’daki referandumla kabul edilen Anayasa Değişikliğine baktığımız-

da ise, Cumhurbaşkanının cezai sorumluluk yolunun önündeki engellerin kal-

dırılarak  işlerlik  kazandırıldığı  görülmektedir.  Şöyle  ki,  AY  Değişiklik  metni  m. 

9’da “cumhurbaşkanı hakkında, bir suç işlediği iddiasıyla…” demek suretiyle, 



123

w w w . k a r t e p e z i r v e s i . c o m

sorumluluk alanını vatana ihanet suçu ile sınırlamayarak, bütün suç tipleri açı-

sından Cumhurbaşkanından hesap sorulabileceğine dikkat çekilmektedir. Ay-

rıca, görevi esnasında hangi suçu işlemiş olursa olsun, bir Cumhurbaşkanının 

yargılanması için Yüce Divan (AYM)’a gönderilmesinde aranan, TBMM üye tam 

sayısının 4’te 3 oranının düşürülerek 3’te 2’ye getirilmesi de, Cumhurbaşkanının 

ceza sorumluluğunun hayata geçirilmesini kolaylaştıran olumlu bir düzenleme 

olmuştur. (Gül, 2017a: 232). Bununla yakından ilgili diğer bir olumlu düzenle-

me de, “…hakkında soruşturma açılmasına karar verilen Cumhurbaşkanı seçim 



kararı  alamaz”  yönündeki  hükümdür.  Böyle  bir  yasak  getirilmeseydi,  cumhur-

başkanının, aleyhine ceza soruşturması açılması konusunu görüşen TBMM’ne 

karşı, seçimleri yenileme yetkisini, adeta bir şantaj aracı ve koz olarak kullanmak 

suretiyle baskı yapabilmesi ve bu suretle de kendisinin Yüce Divan’a sevk edil-

mesini engelleyebilmesi mümkün hale gelirdi.

Anayasa Değişiklik metni m. 9, Cumhurbaşkanının yanı sıra, cezai sorum-

luluk bakımından Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların da Cumhurbaşkanı 

gibi aynı hükümlere tabi olmalarını öngörmektedir. Ayrıca, bu durumlarda Cum-

hurbaşkanlığı görevinin, Yüce Divan’a sevk kararı ile değil de, ancak yargılama 

sonunda seçilmeye engel bir suçtan alınacak bir mahkûmiyet ile sona erece-

ği kuralına da bu Anayasa Değişikliğinde yer verildiği görülmektedir. Böylelikle 

değişiklik öncesinde Anayasanın hüküm getirmediği için, görevinin evleviyetle, 

TBMM’nin sevk kararıyla sona ermesi gerektiği yönündeki spekülatif yorumların 

da önü kapanmış olmaktadır. 

Sonuç olarak, hem siyasi hem de cezai sorumluluk bakımından, Anayasa De-

ğişikliği öncesine göre, karar ve işlemlerinden dolayı denetlenebilmesi ve hesap 

sorulabilmesi daha da kolaylaştırılan bir Cumhurbaşkanının, otoriter bir yönetim 

kurmak  suretiyle  diktatörlüğe  kayabileceği  iddialarının  hukuki  hiçbir  dayanağı 

bulunmamaktadır. (Gül, 2017a: 232; Aksi yönde görüşler için bkz. Mert, 2017; 

Ataklı, 2017), Hukuken kapalı olan bu kapının, fiilen zorlanabileceği yaklaşımla-

rının ise, öngörülen demokratik ve hukuki denetim araçları sayesinde, bu yeni 

hükümet modeli açısından, öncesine göre daha da zayıflatılmış bir risk olduğunu 

söylemek mümkündür. Cumhurbaşkanını Yüce Divan sıfatıyla yargılama yetkisi 

olan Anayasa Mahkemesi’nin üyelerinin Cumhurbaşkanınca atanmış olmasına 

yönelik itirazlar (Temeltaş, 2017) da yersizdir. Zira AYM üyelerinin tümünü Cum-

hurbaşkanı belirlememektedir. Önceden 17 üyenin, şimdi ise 15 üyenin 3’ünü, 

TBMM gösterilen adaylar arasından 3’te 2 çoğunlukla seçerken, kalan üyele-

rin de sadece 4’ünü doğrudan, diğerlerini de ilgili yerlerin gösterdikleri adaylar 

arasından Cumhurbaşkanı belirlemektedir. Anayasa Değişikliği sonrasında ise, 

askeri yargının kaldırılması çerçevesinde Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare 




Yüklə 13,15 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   43   44   45   46   47   48   49   50   ...   232




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə