Fâtıma, Fâtıma’dır/Kadın 161
Hakikatseverlik, adalet, fedakarlık sembolü olmaya
devam etmektedir.
O, bugünkü Müslüman kadına nasıl anne olmayı,
Hüseyin ve Zeynep gibi çocukları nasıl terbiye etmeyi
öğretir. O, sadık eşi, halk adamı gibi güncel kadın
örneğidir.
Fâtıma aleyhisselâm dünyadan göçüşü ile de ders verir.
"Ali, beni gizli defnet, etrafımda devre vurup matem
tutup, kendi hakimiyetlerine dini elbise giyindirmesinler
...".
O
ölümünde
bile
mücadele
eden
kadın!
KADIN SEMİNERİ
BİRİNCİ ÇIKIŞ
Ben böyle bir sonuca vardım ki, modern İslam
toplumunda aile bir yandan batıya, diğer yandan cahiliye
meyillenmiştir. Yeni biz sosyal birey olarak batıya doğru
gidiyor, aynı zamanda cahiliyyeti yaşatıyoruz. Cenâb-ı
Hakkın buyurduğu gibi, nerede cahiliyet varsa, bizi
cezbediyor. Kısacası, İslam'dan uzak düşmüş şahıs
cahiliye, sınırsız özgürlüğe meyilli olur. Böyle bir sosyal
tip cahil an’aneler şovundan batıya yönelir. Örneğin,
kendini Avrupa kültürünün taşıyıcısı olarak kabul eden
bizim kadın, kölelik döneminden kalmış "başlık/türban"
dan vazgeçmiyor.
Kaydedildi ki, başlığa ilişki kadının eğitim düzeyine
bağlıdır. Evet, ilim ve cahiliyet aykırı mefhumlardır. Nasıl
oluyor ki, eğitim seviyesi hemen hemen başlığa
münasebeti değişmiyor? Aksine, eğitim arttıkça
başlık/türban takma da artıyor!
Bizim talim-terbiyemiz eski dönemde İslami temel
üzerine kurulmuştur. Bugün de yeterince dini talim-
terbiye
merkezleri
faaliyet
göstermektedir.
Bu
merkezlerde eğitim özgürdür. Yeni, hatta ücra bir köyde
tarımı yapamayan, eli her yerden üzülmüş kişi, hiçbir
zorluk çekmeden, bu merkezlere içerebilir. Eğitim
164 Ali Şeriati
alanların ise asgari ihtiyaçları karşılanmaktadır. Bu
mesele tabakalaşmaya yol açıyor. Büyük İslam alimlerinin
çoğunluğu, hemen hemen% 90 toplumun yoksul
tabakasının temsilcileridir.
Ama modern üniversite eğitimi almak için yeterli maliyet
gerekir ve fakir tabaka bu maliyetin üstesinden
gelemiyor. Toplumdaki tabakalaşma/sınıflaşma bilime
de sirayet ediyor. İran ve Avrupa'da doktora derecesi
almış birçok âlim, zengin tabakadan çıkmış adamlardır.
Diğer bir deyişle, modern ilim alanlarını burjuvazinin
temsilcileri temsil ediyor. Çok özür diliyorum, demek,
başlık bilimsel seviye arttıkça artmıyor. Başlığı/türbanı
artıran, eğitim düzeyinin sosyal tabaka derecesine
bağımlılığıdır.
İKİNCİ ÇIKIŞ
Önemli konulardan biri aile
Evvela, kocanın karısı önünde hangi sorumlulukları var?
1. Ailenin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak bütçenin te’mini.
Yeni
ailenin
geçim
masrafları
erkeğin
sorumluluğundadır.. Erkek, kadının şer’i ve meşru
ihtiyaçlarını ödemelidir. Bu ihtiyaçlar sırasında kadının
giyimi, yemeği, meskeni de öngörülüyor. Bu konularda
ne kadar basit ahlaki ve insani meseleler olsa da, aile
saadeti için ta’yin edicidir. Bir yazar diyor: "Saadet birkaç
basit kelime üzerine kurulmuştur".
Fâtıma, Fâtıma’dır/Kadın 165
Unutmamalıyız ki, klasik an’anelerdeki kadın-erkek
ilişkileri, uygun konuda İslam'ın bakışlarından köklü
biçimde farklıdır.
2. Kadına saygı kişinin temel görevlerindendir.
3. Güzeşt. [Geçiş]
Erkek kadının yol verdiği kusurları sabırla yaklaşmalı, iyi
özelliklerine rağmen, onu affetmeyi bilmelidir.
4. Kişi sadece evden çıkarken süslenmemelidir. O, ailede
eşi için kendi temizliğine, ahlakına dikkat etmelidir.
5. Kadının cinsel ihtiyaçlarını karşılamak erkeğin
görevidir. Hatta ibadetler sırasında aşırı gitmişler, kadına
dikkatsizlik göstermek olmaz.
6. Hayat eşinde başkalarının yaptığı sır ve sakıncası
ondan gizlemek.
7. Başkalarıyla görüş için kadına izin verip, onu özgür
bırakmak. Kadın akrabalarına yardım etmek istediği
zaman ona izin vermek. Kadını aile içinde sınırlamamak.
8. Kadının derdine ortak olmak.
9. Kadının kişisel mülkiyet hakkına saygı göstermek.
Sadece İslam dininde kadının bu hakkı saklıdır. Tüm
ihtiyaçları er tarafından ödenen kadın kendi mülkünün
sahibidir ve bu mülkün kullanımında özgürdür.
Kadının kocasıyla karşısında görevleri vardır:
166 Ali Şeriati
1. Ailenin esas eziyetini çeken, ailenin dayanağı olan
erkeği karşısında temkinli, tahammüllü olmalıdır.
2. Evde herhangi yabancı kişiyi kabul ederken erden izin
almalıdır.
3. Kocasına hoş davranmalıdır.
4. Kişinin zorluklarında ona yardımcı olup, fakirliğe
katlanmalıdır. Kocası, ailenin ihtiyaçlarını karşılamak için
kabul edilemez yollara vaat etmemelidir.
Karşılıklı hakları yerine getirmeli. Şimdi önemli bir
noktaya değinmek istiyorum. Batı'da kadın özgürlüğü
hakkında konuşurken onu aileden ayırıp, birey gibi
görürler. Bireycilik sosyal varlık için öldürücüdür. Batı
toplumunda en yıkıcı sonuçlar kişisel yaklaşımdan
doğurdu. Batı'da bugün aile konusunda sıkı konuşmak
anlamsız görünüyor. İslam aileyi, batı ise insanı temel
alır. Batı aile deyince bir çatı altında yaşayan iki ayrı
insanı bekliyorsa, İslam karı koca bir tam gibi görünür.
Bu nedenle İslam'da kadın için ayrıca hukuk görülmez,
çünkü o, ailenin yarısıdır. Kocanın karısı, eşi ise kocası
önünde hakları ve görevleri vardır.
ÜÇÜNCÜ ÇIKIŞ
"Cezayir özgürlük örgütü" 1954-1961 yıllarında
Fransa'ya karşı özgürlük savaşı yaptığı zamanlarda
"Cezayir belgelerde" adlı 2 ciltlik kitap yayınlıyor. Bu
kitaplarda ilanlar toplanır. Aynı ilanlardan biri dikkati
Dostları ilə paylaş: |