18
Ýlkel, Köleci
ve Feodal Toplum
mesi, bireyin düþüncesinde ve bilincinde, kendisini, toplulukla ayný
ve bir tutmaya, topluluðun gereksinmelerine boyuneðmeye ve ken-
disini yalnýzca topluluðun bir üyesi saymaya götürüyordu. Ve bu
ortaklaþa çalýþma yüzündendir ki, insanlar, birbirleriyle iletiþimde
bulunmak, konuþmak gereksinmesini duydular.
Baþlangýçta, yalnýzca çalýþýrken, þu ya da bu iþleme uygun
düþen tek tek ünlemler kullanýlýyordu. Bu çýðlýklar, yavaþ yavaþ ins-
anlarýn belleðinde yer etti ve onlarýn ne anlama geldikleri bilinçle-
rinde yerleþti. Çalýþma faaliyetlerinin geliþmesi, bu çýðlýklarýn
birbirlerinden ayýrdedilmesine yolaçtý. Öte yandan, bu olgu, ses or-
ganlarýnýn deðiþikliðe uðramasýný hýzlandýrdý. Çalýþma sýrasýnda,
karþýlýklý konuþmak ve anlaþmak zorunluluðu karþýsýnda, baþlangýçta
az geliþmiþ olan gýrtlak, telâffuz edilen sesler çýkarmaya yetenekli
bir organa dönüþmek üzere, deðiþikliðe uðradý. Böylelikledir ki, uzun
yüzyýllar süren ortak çalýþmanýn sonunda, derece derece, telâffuz
edilen dil, insanlar arasýnda fikir deðiþiminin ve iliþki kurmanýn en
üstün aleti olan dil ortaya çýktý. Toplumun ilerlemesinde dilin çok
büyük bir etkisi oluyordu; çünkü dil, insanlarýn çalýþma çabalarýnýn
biraraya toplanmasýna ve ayný zamanda ortaklaþa çabanýn örgüt-
lenmesinin geliþtirilip yetkinleþmesine yardým ediyordu. Söz say-
esindedir ki, insanlar, birikmiþ iþ alýþkanlýklarýný koruyorlar, yayýyorlar
ve deneyimlerini yeni kuþaklara iletiyorlardý.
Tarihinin baþlangýcýnda, insanlýðýn çok kapalý küçük toplu-
luklara bölünmüþ olmasý yüzünden, her grubun dili temelinde,
baðýmsýz bir geliþme izliyor ve bir grubun dili, öteki grubun dilinden
ayrý oluyordu.
[sayfa 17]
19
Ýlkel, Köleci
ve Feodal Toplum
ÝKÝNCÝ BÖLÜM
MADDÎ ÜRETÝM
1. MADDÎ MALLARIN ÜRETÝMÝ
VE TOPLUMSAL ÝLERLEME
Çalýþma faaliyetleri ve ilk aletlerin yapýmý ile insan toplumu
da ortaya çýkmaya baþladý. Þimdi, insanlarýn yaþamý köklü olarak
deðiþmiþ ve hayvanlarýnkinden bambaþka bir durum almýþtý. Hayv-
anlarýn, yaþamlarýný sürdürmek için, doðanýn sunduðundan baþka
hiçbir mallarý yoktur. Emek, insaný bu baðýmlýlýktan kurtarmýþtýr.
Ýnsan, aletleri ile daha önceleri kendisi için eriþilmez olan þeyleri
doðadan alabilir, ya da doðanýn kendisine sunduðu mallarý kendi
gereksinmelerine uyarlayarak dönüþtürebilir. Taþtan ve odundan
yapýlma aletler, tarih-öncesi insanlara, maddî mallarýn tüketimini
önemli ölçüde geniþletmek olanaðýný saðlamýþtýr. Ýnsanlarýn, artýk,
en büyük ve en güçlü hayvanlara üstün
[sayfa 18]
gelmesiyle, daha
20
Ýlkel, Köleci
ve Feodal Toplum
besleyici olan et bollaþýyor ve yiyecekleri zenginleþiyordu. Uygun
biçimde iþlenmiþ büyük hayvanlarýn postlarý, insana, bedenini soðuða
ve hava deðiþikliklerine karþý korumak olanaðý saðlýyordu. Avadan-
lýklarýn yardýmýyla, insan, kendisine barýnaklar yapýyordu. Maddî mal-
larýn üretimi, toplumsal yaþamýn temeli oldu.
Üretim arttýðý ve insan, eylemiyle doða üzerinde daha etkin
bir hale geldiði ölçüde, kendi yarattýðý mallarla, zorunlu gereksin-
melerini, gittikçe daha iyi bir biçimde karþýlýyordu. Ama maddî üre-
tim, her zaman, temel iki öðeden, coðrafî ortam ile insan sayýsýndan
oluþmuþ doðal bir çerçeve içinde gerçekleþir.
Toplumun Ýlerlemesinde Coðrafî Ortamýn Rolü
Ýçinde bulunduðu coðrafî ortam, insan toplumunun ilerle-
mesinde büyük bir yer tutar. Doða, insana, yaþamasý ve çalýþmasý
için gerekli ilk maddeleri saðlar; ve doða, üzerinde toplumsal
yaþamýn geliþtiði alandýr. Coðrafî ortam kavramý, insaný kuþatan
doðayý, yani topraðý, iklimi, denizleri, nehirleri, hayvanlar ve bitkiler
âlemini, yerin engebelerini, yararlý maden filizlerini vb. kapsar.
Coðrafî ortam, sýnaî faaliyetlerin zorunlu koþuludur. Bu sýnaî
faaliyetler, insanýn yaþamýný sürdürme araçlarýný elde ettiði doða ile
iliþkileri dýþýnda düþünülemez. Coðrafî ortamýn, toplumun ilerleme-
si üzerindeki etkisi deðiþebilir; eðer elveriþli ise (ormanlarýn ve akar-
sularýn bolluðu, iyi bir iklim vb.) ilerleme hýzlanýr, tersi durumda,
ilerleme dizginlenir. Ama toplumsal geliþmenin, yalnýzca, tümüyle
coðrafî ortamýn ya da onu oluþturan çeþitli öðelerin (iklim, akarsu-
larýn bolluðu ve bunun gibi etkenlerin) iþlevi olduðunu düþünmek,
yanlýþ olur. Coðrafî ortamýn evrimi, çok çok yavaþtýr. Bütün tarih
boyunca, coðrafî ortam deðiþiklikleri, pek küçük olmuþtur; oysa
toplum, ilkel topluluktan baþlayarak SSCBnde komünizmin ve öte-
ki sosyalist ülkelerde
[sayfa 19]
sosyalizmin kuruluþuna kadar, çok
büyük ilerlemeleri gerçekleþtirmiþtir.
Birbirine benzer coðrafî koþullar içinde bulunan komþu ül-
kelerin, baþka baþka toplumsal geliþme düzeylerinde bulunmalarý
ender deðildir. Toplum yeni belirmekteyken, insan, doða güçleri
karþýsýnda hemen hemen güçsüzken, coðrafî ortamýn etkisi daha
belirgindi. Ama üretici güçlerin geliþmesi ölçüsünde, insan, doðayý,
kendi gereksinmelerine boyuneðmeye gittikçe daha çok zorluyor
21
Ýlkel, Köleci
ve Feodal Toplum
ve coðrafî ortamýn toplumsal evrim üzerindeki etkisi azalýyordu.
Üretim, coðrafî ortam kavramýný, ona yeni öðeler katarak ve
baþka öðeleri dýþtalayarak deðiþtirir. Ýlkel toplulukta, örneðin çevre-
nin hayvan ve bitki âlemi, insan için, maddî mallar elde etmenin
tek kaynaðý idi ve bu bakýmdan çok büyük önemi vardý. Hayvan ve
bitki yetiþtirmenin geliþmesi ile, insan, kendi kullanýmý için, coðrafî
kaynaklardan çok, kendi özen ve çalýþmasýna dayanan bir hayvan-
lar topluluðu ve bir bitkiler topluluðu yaratmayý öðrendi. Üretimdeki
ilerlemeler, iklimin, yerin engebelerinin, su kaynaklarýnýn bolluðu-
nun ve baþka coðrafî etkenlerin, toplumsal ilerlemenin gidiþi üze-
rindeki rolünü hissedilir ölçüde azalttý. Bugün için, çalýþma ve
doðanýn biçim deðiþtirmesi, bütün koþullar altýnda ve her iklimde
olanaklýdýr. Teknik uygulamalar, doðanýn karþýmýza çýkardýðý engel-
lerin rahatça üstesinden gelmektedir.
Gereksinmelerini karþýlamak için, insanlýk, maden zengin-
liklerini ve enerji kaynaklarýný iþleterek, coðrafî ortamýn kaynakla-
rýndan fazlasýyla yararlanmaktadýr. Ama bu, ancak üretimdeki
ilerleme sayesinde olanaklý olmuþtur.
Nüfus Hareketlerinin Ýlerleyiþi
ve Toplumsal Geliþme
Toplumun varlýðý ve maddî mallarýn üretimi, insanýn sayýca
düzenli üremesinden ayrý düþünülemez. Bu açýdan,
[sayfa 20]
nüfus,
nüfusun çoðalmasý, hýzla artýþý, yoðunluðu, toplumu maddî yaþamýnýn
doðal bir koþulunu oluþturur ve toplumu ilerlemesi üzerinde kesin
bir etki yapar. Örneðin, nüfus yoðunluðu az olan bölgelerde, ekono-
mik iliþkiler kurulmasýndaki güçlükler bakýmýndan toplumsal ilerle-
me duraksar, ayný þekilde, iþ deneyiminin ve alýþkanlýklarýnýn
yayýlmamasý yüzünden bu bölgelerde üretimin geliþmesi yavaþlar.
Ensonu, yalnýzca zayýf bir nüfus yoðunluðu, doðaya karþý savaþým
verecek insan az olduðu için, toplum ilerlemesini dizginleyebilir.
Çoðu kez, kol gücünün azlýðý sonucudur ki, bir sulama sistemi
kurulamamýþ ya da akarsularýn gücü, maddî mallarýn üretiminde
kullanýlamamýþtýr. Ama bu son söylediklerimizden, hiçbir zaman,
nüfus yoðunluðunun, toplumsal ilerlemenin belirleyici etkeni olduðu
sonucu çýkmaz. Nüfus yoðunluðu nispeten daha az olan bazý ülke-
ler, ekonomik ve toplumsal geliþmelerde, nüfus yoðunluðu daha
Dostları ilə paylaş: |