98
İnsan ve Toplum
bu problemlerde ortak özellikler olup olmadığı, son yıllarda
terapi hizmetlerine yönelik
yoğun talebin nedenlerinin neler olabileceği, Türkiye’de psikoloji biliminin ve terapi
uygulamalarının mevcut durumunun nasıl değerlendirdikleri, ne tür eğitimler aldıkları
ve neden bu eğitimleri tercih ettikleri, mesleki uygulamalarında hangi kuram ve terapi
yöntemlerinin daha açıklayıcı ve çözüm üretici olduğu, bu kuram ve tekniklerin eksik
kalan yönlerinin olup olmadığına dair toplam 14 soruyu içermiştir.
bununla birlikte,
uzmanların sıklıkla karşılaştıklarını düşündüğümüz üç vaka örneği hazırlanarak uzman-
ların bu vakalara çözüm üretirken nasıl bir yöntem izledikleri sorgulanmıştır.
Bu elektronik soru formu, alanda hizmet veren bazı terapi uzmanları vasıtasıyla
e-posta yoluyla yaklaşık 30 psikoterapi uzmanına ulaştırılmıştır. E-posta gönderilen
kişilerden 8 tanesi araştırma formunu doldurup geri bildirimde bulunmuştur. Elde
edilen geri bildirimler neticesinde soru formunda bazı düzenlemeler yapılmıştır. Buna
göre 3 vaka örneği ve bazı sorular formdan çıkarılarak toplam 11 sorudan oluşan yeni
bir soru formu oluşturulmuştur. Bu yeni soru formu da yine bazı uzmanlar vasıtasıyla
yaklaşık 30 terapi uzmanına e-posta yoluyla gönderilmiş, 5 kişi formu doldurup geri
bildirimde bulunmuştur.
Formlardan elde dilen geri bildirimler ve değerlendirmelerden
istifade edilerek, yarı
yapılandırılmış görüşmelerde kullanılacak olan sorular oluşturulmuştur. Yarı yapılan-
dırılmış görüşme formu genel olarak karşılaşılan aile problemleri ve bu problemler-
deki ortak özellikler, Türkiye’de psikoloji biliminin, terapi ve danışmanlık hizmetlerinin
durumu, benimsenen kuram ve yöntemlerin neler olduğu, bu kuram ve tekniklerin
gelen problemleri açıklamada eksik kalan yönlerinin olup olmadığı, eksik görülen
kısımların nasıl giderildiği, bu yönde kişisel ya da kurumsal bir çabanın olup olmadığı
gibi soruları içermektedir.
Araştırmada, İstanbul’da mesleklerini icra eden ve özellikle aile, çocuk ya da ergenlerle
çalışan 10 psikoterapi uzmanıyla görüşmeler yapılmıştır. Bu uzmanların
üçü psikiyat-
rist, dördü psikolog ve diğer dördü de psikolojik danışman olarak görev yapmaktadır.
Görüşme yapılan kişilerin seçiminde, nitel araştırmalarda sıklıkla kullanılan “kartopu
örneklem” oluşturma biçimi kullanılmıştır. Böylece kaynak kişilerden görüşülecek diğer
kişilere ulaşılmıştır. Kartopu örneklemde, sadece belirli grup ya da kişilere ulaşılma riski
mevcuttur (Kümbetoğlu, 2008, s. 99). Bu sebeple araştırmada bu risk iki kaynak kişi
belirlenerek aşılmaya çalışılmıştır. Kartopu örnekleme ilave olarak bu çalışmada aşırı
veya aykırı durumların normal durumlara göre daha zengin veri ortaya koyabileceği,
bu şekilde de araştırma probleminin derinlemesine ve çok boyutlu bir biçimde anla-
şılmasının sağlanacağı (Yıldırım ve Şimşek, 2000) düşünülerek aşırı veya aykırı durum
örneklemesi de kullanılmıştır. Böylece bilgi bakımından zengin durumların derinleme-
sine incelenmesi mümkün hale gelmiştir. Bu araştırmada, görüşme yapılan 10
kişiyi
seçerken “kaynak kişilerden” araştırmacıyı, çalışmalarında daha yerel/kültür odaklı bir
söylem benimseyen terapi uzmanlarına yönlendirmeleri istenmiştir. Bu terapi uzman-
99
Karagöz / Teori ya da Realite: Hâkim Terapi Kuram ve Uygulamaları Karşısında Konumlanış ve Arayışlar
ları, bu özellikleriyle, evrenin diğer üyelerine nazaran yerel/kültürel bilgilerin üretil-
mesi, mevcut terapi yaklaşımlarına daha eleştirel bakılması ve alternatif yaklaşımlar
geliştirilmesi anlamında daha ön planda olan kişiler olarak düşünülmüşlerdir.
Görüşmeler, önceden randevu alınarak belirlenen gün ve saatlerde, uzmanların çalış-
tıkları kurumlara gidilerek gerçekleştirilmiştir. Uzmanlarla yapılan görüşmelerin ses
kayıtları alınmıştır ve bu kayıtlar deşifre edilmiştir. Bu metinler, araştırmacı tarafından
birkaç defa okunarak nitel veri analizi yöntemlerinden biri olan “sistematik analiz” ile
analiz edilmiştir.
Sistematik analizde, “bazı nedensel ve açıklayıcı sonuçlara ulaşmak
amacı ile verilerin betimsel olarak sunulmasına ilave olarak, verilerde yer alan bazı kav-
ram ve temaların belirlenmesinden sonra bunlar arasındaki ilişkiyi tanımlamak esastır”
(Kümbetoğlu, 2008, s. 154). Bu çalışmada da elde edilen verilerden hareketle belli
ortak temalar oluşturulmuş; katılımcıların yanıtları, bu temalar altında tasnif edilmiştir.
Toplam 13 elektronik soru formundan elde edilen veriler de belli kategoriler altında
tasnif edilmiştir. Daha sonra hem görüşmelerden hem de elektronik soru formlarından
elde edilen sonuçlar, bütünlük içerisinde analiz edilmiştir.
Bulgular
Bu bölümde araştırmaya katılan terapi uzmanlarının Türkiye’de
psikoloji biliminin ve
terapi hizmetlerinin durumuna, benimsemiş oldukları terapi kuram ve yaklaşımlarının
neler olduğuna, kendilerine gelen-sıklıkla karşılaştıkları- aile problemlerinin mahiyeti-
ne ve ailedeki değişim ve dönüşüme dair değerlendirmelerine yer verilmiştir. Bununla
birlikte elektronik soru formlarından elde edilen veriler de bu değerlendirmlerle
birlikte ele alınmıştır. Yapılan doğrudan alıntılarda katılımcıların isimleri kodlanmış ve
gerçek isimleri gizli tutulmuştur. İsim kodlarıyla beraber yalnızca katılımcıların
mesleki
kimlikleri açık bir şekilde yazılmıştır.
Türkiye’de Psikolojinin ve Terapi Hizmetlerinin Durumunun Değerlendirilmesi
Araştırmada, katılımcılardan her yönüyle giderek daha fazla talep edilen psikoloji-
nin ve bu bilimin uygulamadaki en önemli ayağını temsil eden terapi hizmetlerinin
Türkiye’deki durumunu değerlendirmeleri istenmiştir. Katılımcıların bu değerlendir-
meleri, terapi hizmeti veren uzmanların ve kurumların yetkinlikleri,
akademik eğitimin
ve yayınların durumu olmak üzere, iki ana başlık altında incelenmiştir.
Katılımcıların tamamı, alanda terapi hizmeti veren kişilerin büyük çoğunluğunun
gerekli yetkinliğe sahip olmadıklarını belirtmişlerdir. Bunda hem özel terapi eğitimi
veren kurumlardaki hem de üniversitelerdeki eğitimin niteliğindeki problemlerin etkili
olduğunu vurgulamışlardır. Bununla birlikte katılımcıların çoğu, ortak bir şekilde, psi-
koterapi alanında “çok paranın dönmesi” nedeniyle, bazı sertifikaları
edinip kendisine
terapist diyen; fakat hiçbir yetkinliği olmayan kişilerin bulunduğunu belirtmişlerdir: