İREVAN ŞEHRİ
225
Recep Paşa Camii
1724 yılında Osmanlı orduları yeniden İrevan'ı ele ge‐
çirdikten sonra Türk kumandanı Recep Paşa şehrin gelişmesi
için bir takım inşaat işleri yaptırmıştır. 1725 yılında Kale içe‐
risinde yeni bir cami inşa edilmiş ve cami Recep Paşa Camii
olarak adlandırılıyordu. 1 Ekim 1827’de İrevan Kalesi’nin Rus
askerleri tarafından işgalinden bir gün sonra Recep Paşa Ca‐
mii'nin kubbesindeki ay‐yıldız çıkartılıp, yerine haç ve kilise
çanı takılmış ve Rus Ortodoks kilisesine dönüştürülmüştü.
Daha sonra onun dış görünümünde de değişiklik yapılmış,
cepheye silindirik sütunlar ilave edilmiş, çatısı kapatılarak,
Hıristiyan tapınağı şekli verilmişti. Ressam Frans Rubo’nun
İrevan Kalesi’nin alınmasının resimli anlatımında önde Recep
Paşa
Camii ve minaresi, arka planda ise Han Sarayı`nın yakı‐
nında Serdar Camii yer almıştır.
İrevan şehrindeki tarihi eserlerin Rusya işgalinden son‐
ra kameral sayımını yapan Rus tarihçi İvan Şopen’in verdiği
bilgiye göre, kentte 8 cami bulunmaktaydı. Yukarıda belirtti‐
ğimiz gibi, onlardan 2'si kalede, 6'sı ise şehirde bulunmaktay‐
dı. Şopen kaledeki camilerden birinin silah deposuna, diğeri‐
nin ise dükkana dönüştürüldüğünü yazmıştır. Serdar Cami‐
si`nin silah deposuna dönüştüğünü yukarıda belirtmiştik.
Dükkana dönüştürülen ikinci cami ise Serdar Camii'nin yakı‐
nında bulunan yaz camisi olduğu tahmin edilmektedir.
İ.Şopen kalan 6 caminin isimlerini şöyle sıralar: Çal Han,
Novruzeli Bey, Sertib Han, Hüseyneli Han, Hacı İmamverdi ve
Hacı Cafer Bey camileri.
Bunlara ek olarak, İ.Şopen şehirde
yarısı tahrip edilmiş birkaç caminin de olduğunu bildirir.
274
1906‐1911 yıllarında İrevan şehrinin mimarı B.
Mehrabov şehrin planını ve orada olan mimari yapıların liste‐
sini yapmıştır. Mehrabov şehirde 8 camiyi kayda almıştır. Bu
274
И. И. Шопен,a.g.e., c. 468.
NAZİM MUSTAFA
226
camiler: Tepebaşı Camii, Şehir (Zal Han) Camii, Sertib Han,
Gök Camii (Hüseyneli Han), Hacı Novruzeli Bey Camii, Kale
Camii (Serdar, yahut Abbas Mirza), Demirbulağ Camii ve Hacı
Cafer Bey Camii.
275
Ermeni araştırmacı M.Kasparyan, XIX. yüzyılın sonu,
XX. yüzyılın başlarında Gök Camii, Hacı Hüseyin ve Şehir (Zal
Han) camilerinin Eski şehir (Şehri)
yerleşim biriminde, Tepe‐
başı Cami`nin Tepebaşı mahallesinde, Hacı Novruzeli Bey,
Hacı Cafer Bey ve Demirbulağ camilerinin ise Demirbulağ
mahallesinde bulunduğunu belirtiyor.
276
1918‐1920 yılları arasında Taşnak hükümeti dönemin‐
de ve Sovyet Ermenistanı’nın ilk yıllarında Serdar, Tepebaşı,
Sertib Han, Hacı Novruzeli Bey camilerinde Türkiye'den kaçıp
gelen Ermeni mültecileri yerleştirilmiştir.
1924 yılında İrevan şehrinin planının onaylanmasından
sonra öncelikle şehrin merkezinde bulunan Azerbaycanlılara
ait tarihi‐mimari yapıların, aynı zamanda camilerin yıkılması
ve onların yerinde yerleşim yerlerinin, meydan ve parkların
yapılması kararlaştırılmıştır.
Gök Camii
İsa Ezimbeyov yukarıda adı geçen makalesinde Gök
Cami`de gördüklerini detaylı olarak anlatmıştır. O,
caminin iki
ayrı yapıdan ‐ kış ve yaz bölümlerinden oluştuğunu, kış bö‐
lümünün yapının güneyinde, yaz bölümünün ise kuzeyde inşa
edildiğini, onların ise medrese ile çevrili olunduğunu yazıyor.
İ.Ezimbeyov caminin çok büyük bir bahçesinin olduğunu,
orada çınar ve kavak ağaçlarının yükseldiğini yazıyor.
275
http://www.iatp.am/old_yerevan.
276
М.А. Гаспарян,
Планировочная структура Еревана 19 – начала
20 вв. // Национальное своеобразие зодчества народов СССР: Сб.
науч. тр.– Москва, 1979, с. 64‐72.
İREVAN ŞEHRİ
227
Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Arşivi'nde
bulunan
1949 tarihli arşiv belgesinde Ermenistan SSC topraklarında
kayda alınan Azerbaycanlılara ait 15 mimari yapı hakkında
bilgi verilmiştir. Aynı belgede İrevan`da yapım tarihi ve amacı
ile birlikte 4 caminin varlığından bahsedilmiştir: Zal Han Ca‐
mii'nin 1649‐1685 yıllarında, Gök Camii`nin 1776 yılında,
Serdar Camii'nin 1807‐1817 yıllarında, Hacı Cafer Bey Cami‐
i'nin ise XVIII. yüzyılda inşa edildiği belirtilmiştir.
277
İrevan şehrini anlatan tüm gezginlerin ve araştırmacı‐
ların eserlerinde hem büyüklüğü, hem de güzelliğine göre
şehrin en muhteşem mimari abide Gök Camii`nin ismi birinci
olarak geçer. Doğu mimarisinin ender örneklerinden olarak
görülen Gök Camii`nin yapımına 1760 yılında başlanmış ve
Hüseynali Han'ın yönetimi döneminde (1765) tamamlanmış‐
tır.
İrevan'daki merkezi kapalı pazarın karşısında bulunan
bu cami 1616 yılında Şah Abbas döneminde Gence'de inşa
edilen Cuma Camii`ye benziyordu. Onun ölçüleri 97,2x66 m
idi. Cami ismini onun kubbesinin lacivert renkli çini ile süs‐
lenmesinden alır. Caminin avlusunda fıskiyeli taş havuz ya‐
pılmış ve çevresinde ağaçlar dikilmiştir.
278
Sadece Gök Cami`de değil, İrevan'daki
tüm camilerde
kadın ve erkekler için ayrıca ibadet bölümleri vardı. Bu bö‐
lümler birbirleriyle koridor ya da perde ile ayrılıyordu. İbadet
salonlarının tavanı ve duvarları genellikle gül çizimleri ile
süslenirdi. Camilerin duvarlardan ve sütunlardan Kişmir ku‐
maştan güller yapılıp asılırdı.
Ermeni tarihçi Tadevos Hakopyan "İrevan'ın tarihi
(1500‐1800)" eserinde Eçmiedzin Kilisesi Piskoposu
277
ARDA, fond 3026, siy. 1, iş 261, v. 23.
278
Арзуманян В., Асратян М., Меликян А. Ереван, a.g.e., с. 31.
NAZİM MUSTAFA
228
Hovhanes Şahhatunyan’a atıf yaparak şöyle yazıyordu: "Ca‐
minin minaresinin ve kubbesinin bir bölümü mavi seramik‐
lerle kaplıdır. Ana yapılar caminin güney ve kuzey tarafların‐
dadır. Yan taraflarda ise yardımcı yapılar ve bölümler bulu‐
nuyordu.
Caminin üç kapısı vardı. İki küçük kapı kuzey ve doğu
yönüne, büyük giriş kapısı ise güneye açılıyordu. Cami binası
güneyde bulunuyordu. Bina birbiriyle ilgili üç salondan iba‐
retti. Caminin kubbesi diğer iki küçük
salondan yüksek olan
büyük salonun üzerinde idi. Sade görünümlü salonların sade‐
ce avluya bakan pencereleri renkli camlarla süslenmişti. Av‐
lunun kuzey kısmında küçük bir ibadethane de vardı. Caminin
minaresi çok güzeldi ve İrevan'ın en yüksek yapısı olduğu için
şehrin her tarafından görünüyordu. İmam minarenin başına
çıkarak her gün Müslümanları ibadete çağırıyordu. Caminin
güney kapısı üzerindeki duvara Hüseynali Han'ın adı ve ca‐
minin inşa tarihi kazınmıştı".
279
1893‐1894 ve 1898 yılında İrevan'da bulunmuş ünlü
İngiliz gezgin ve coğrafya bilimci Henri Linç 1901 yılında
Londra'da yayımladığı kitabında şehrin Tatar (Azerbaycanlı)
mahallesindeki Gök Camii’nin, Hacı Nasrullah (bu caminin adı
diğer kaynaklarda Hacı Novruzeli Bey Camii gibi geçer) Bey
Camii'nin ve Şehir Camisi’nin isimlerine yer vermiştir. Gök
Camii hakkında bilgi veren Linç, onun minareleri ve bahçe‐
sindeki havuzunu kitaba dahil etmiştir.
280
Ermeni yazarların
verdikleri bilgiye göre, XX. yüzyılın
30'lu yıllarında İrevan’daki tüm camilerin yıkılması kararı
alınsa da, ünlü Ermeni şairi Yeğişe Çarens`in çabaları sonu‐
cunda "Mavi pırlanta" olarak tanımladığı Gök Camii müzeye
279
Թադևոս Հակոբյան, a.g.e.,pp. 274‐275.
280
H. F. B. Linch, a.g.e., pp. 213‐215.