İREVAN ŞEHRİ
7
ÖN SÖZ
Okuyucular için sunulan bu kitapta Azerbaycan`ın tari‐
hi ve kültürel merkezlerinden biri İrevan şehrinden bahse‐
dilmektedir.
İrevan şehri hakkında orta asırlardan itibaren tarihçi‐
ler, gezginler ve araştırmacılar yeteri kadar bilgi vermekte‐
dirler. Salnameçiler bu kale şehiri Türk‐İslam
şehri olarak
tanıtmaktadırlar. İrevan şehrinin bulunduğu bölge eski Türk
toprağıdır. Azerbaycan coğrafyasının eski halkları Hürriler,
Kimmerler, İskitler, Saklar, Hunlar ve diğer Oğuz ve Kıpçak
Türkleri bu bölgede yaşamış ve geriye zengin tarih miras bı‐
rakmışlardır.
Ermeni ve Ermeni tezlerini destekleyen tarihçiler
İrevan`ı Ermeni şehri olarak tanıtmaktadırlar.
Hatta Ermeni
tarihçiler İrevan şehrinin isminin Urartu Çarı I Argiştin`in
döneminde (m.ö. 782) yapılmış Erebuni (İrpuni) kalesinden
geldiğini iddia etmektedirler. Fakat ne Urartuların Ermeniler‐
le ne de Erebuni kalesinin İrevan şehri ile mekan ve tarih
olarak bir bağı bulunmamaktadır.
Ermeniler öncelikle Hıristiyan misyonerler olarak tica‐
ret yolları üzerindeki yerleşim yerlerinde yerleşmişler. Er‐
menilerin İrevan çevresinde toplu şekilde yerleşmesi 1441`de
Ermeni Katolikliğinin Kilikya`da Sis şehrinden Çukur‐Seed
emirliyi Valarşabad köyündeki Üçmüezzin (Eçmiedzin) kilise‐
sine yerleşmesinden sonra yaşanmıştır. Bu döneme kadar
Çukur‐Seed bölgesinde Ermenilere ait hiç bir toprak olma‐
mıştır.
Tebriz‐Erzurum ticaret yolunun
üzerinde bulunan bu
şehir safevi‐Osmanlı savaşları sonucunda defalarca yıkıma
uğramış olsa da kısa sürede yeniden yapılmıştır.
NAZİM MUSTAFA
8
İrevan kale şehir olarak, Karakoyunlu döneminde Çu‐
kur‐Seed Emirliyi`nin, Safeviler döneminde Çukur‐Seed Bey‐
lerbeyliyi`nin, Kaçarlar döneminde İrevan Hanlığı`nın, Çarlık
Rusyası döneminde ise İrevan Guberniyası`nın merkezi ol‐
muştur.
Güney Kafkasya`nın en büyük camisi 1766`da yapımı
tamamlanan Gök Camii veya Hüseyinalı han Camisi olmuştur.
İrevan kalesi, İrevan hanlarının sarayı, onun Aynalı salonu,
İrevan hanlarının yazlığı, kaledeki Serdar ve Recep Paşa cami‐
leri hakkında Avrupa ve Rusya`dan gelen gezginler ve araş‐
tırmacılar eserlerinde geniş bilgi vermişlerdir.
XIX. yüzyılın başlarında Güney Kafkasya Rusya Çarlığı,
Kaçarlar ve Osmanlı arasında savaş alanına dönüşmüştür.
Stratejik olarak önemli coğrafi bölgede bulunan İrevan kale‐
sinin kontrolü Rusya`nın işgal planında önemli yere sahip
olmuştur. Rusya İrevan kalesinin işgal edilmesinde Ermenile‐
rin ve Eçmiyedzin kilisesinin desteğinden yararlanmıştır.
Birinci Rusya‐İran Savaşı`nda (1804‐1813) İrevan
kalesini iki
defa kuşatan Rus ordusu geri çekilmek zorunda kalmış, yalnız
ikinci Rus‐İran savaşı (1826‐1828) zamanı Ermenilerin des‐
teği ile kaleyi işkal edebilmiştir.
Ermenilerin bu desteği Ruslar tarafından onların böl‐
geye yerleştirilmesi ile ödüllendirilmiştir. 1828`de Rusya ve
İran arasında imzalanan Türkmençay ve 1829`da Rusya‐
Osmanlı arasında imzalanan Edirne anlaşmaları ile Ermeniler
Türkiye ve İran`dan getirilerek bölgeye yerleştirilmiştir.
İrevan şehrinde Ermeni nüfusu yalnız 1905‐1906 katli‐
amlarından sonra çoğunluk oluşturmuştur. 1918 yılında Gü‐
ney Kafkasya`da üç bağımsız devlet kurulduğu zaman Azer‐
baycan Ulusal Konseyi İrevan`ı başkent olarak Ermenistan`s
vermiştir. 1918‐1920`de Ermenistan`da yaşayan Azerbaycan
Türkleri soykırıma uğramış ve 1988‐1989 yıllarında onların
İREVAN ŞEHRİ
9
Ermenistan`dan zorla göçü yaşanmıştır.
Sonuçta günümüzde
Ermenistan tek milletli bir devlete dönüşmüştür.
Tarihçi Nazım Mustafa`nın ilk kaynaklar temel alınarak
yazdığı bu kitap İrevan şehrinin tarihini objektif şekilde orta‐
ya koymaktadır. Yazar hem yabancı, hem de Ermeni yazarlar‐
dan alıntı yaparak İrevan`ın Türk‐Müslüman şehri olduğunu
kanıtlamaktadır.
Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev
de bu konuya özellikle önem vermektedir. Konuşmalarından
birinde Cumhurbaşkanı bu konuda şunları söylemiştir: "Ta‐
rihte bir defa Azerbaycan topraklarında Ermeni devleti ku‐
rulmuştur. O devlet bugünkü Ermenistan`dır. O topraklar
bizim atalarımızın topraklarıdır. İrevan hanlığı,
Zengezur
bölgesi‐ bütün bunlar hepsi Azerbaycan toponimleridir. Hatta
şimdi Ermeniler kendileri de XX. yüzyılın başlarında İrevan
şehrinde nüfusun çoğunluğunun Azerbaycanlılardan oluştu‐
ğunu itiraf etmektedirler. Bunu kanıtlayan belgeler ve resim‐
ler bulunmaktadır".
Nazım Mustafa`nın bu kitabında İrevan`dakı Azerbay‐
canlılara ait tarihi eserlerin, camilerin, kalelerin, türbelerin
Ermeniler tarafından nasıl yok edildiği de araştırılarak yazıl‐
mıştır. Bu anlamda Ermeniler İrevan`ın tarihinin Roma`dan
30 yıl daha eski olduğunu iddia etmiş olsalar da aslında
İrevan`dakı Ermeni eserlerinin yaşı 200 yılı geçmemektedir.
İrevan`da Ermenilerin
tahrip edemedikleri, şu anda faaliyette
bulunan ve 200 yıldan fazla tarihe sahip tek eser Gök Ca‐
mii`dir. Azerbaycan Türklerinin camisi olan bu cami de resto‐
rasyon için İran`a verilmiş ve o da dünyaya Fars camisi olarak
tanıtılmaktadır.
Nazım Mustafa`nın en öneli özelliklerinden biri onun
Ermeniceyi bilmesi ve kitabı yazarken Ermenice kaynakları
kullanmasıdır. Nazım Mustafa aynı
zamanda İrevan Hanlığı
kitabının da yazarlarındadır. İrevan Hanlığı kitabı Azerbaycan
NAZİM MUSTAFA
10
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev`ın tavsiyesi ve be‐
nim yönetimimde basılmıştır. Bu kitap 2012 yılında Azerbay‐
can Cumhuriyeti devlet ödülünü almıştır. Okuyuculara sunu‐
lan bu kitap ise İrevan şehrinin tarihi ile ilgili önemli bir boş‐
luğu doldurmakta ve Ermeni tarihçilerinin iddialarına karşı
en objektif cevap niteliğindedir.
Bu kitabın Türkçeye tercümesi Türk toplumu ve araş‐
tırmacılarının İrevan`ın objektif tarihi ile tanışmasına fırsat
sunmaktadır. Okuyucular bu kitapla tarihi Türk‐Müslüman
şehri olan İrevan`ın nasıl Ermenileştirildiği ve sadece Ermeni‐
lerin yaşadığı bir şehir olduğunu öğrenecekler.
Prof. Dr. Yakup Mahmudov,
Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi
Tarih Enstitüsü Müdürü