26
A- BESLENME BOZUKLUĞUNA BAĞLI ANEMİLER
1-Normoblastik kemik iliği gösteren anemiler
a) Demir yetmezliği anemisi
b)Protein yetmezliği anemisi
2-Megaloblastik kemik iliği gösteren anemiler
a)Kemik iliği yetmezliği anemisi
b)Pernisiyoza anemisi (Addison)
c)İlaç zehirlenmesi ile meydana gelen anemiler
3-Hipoplastik kemik iliği gösteren anemiler
a) Aplastik anemi
b) Sekonder refrakter anemi
B- HEMOLİTİK ANEMİLER
1-Akut hemolitik anemi (Lederer anemisi)
2-Konjenital sferositoz
3-Enfeksiyöz anemiler
C- ANORMAL HEMOGLOBİN BULUNAN ANEMİLER
1-Sickle cell anemi (orak hücreli anemi)
2-Sickle cell hemoglobin C hastalık anemisi(1,8,9).
DEMİR YETMEZLİĞİ ANEMİSİ (Hipokrom mikrositer anemiler)
Demir eksikliği anemilerinde hemoglobin sentezi yeterli olmadığından, eritrositler
normal değerlere çok yakın olmasına rağmen hücreler normalden küçük ve az hemoglobin
ihtiva ederler. (Mikrositer Hipokrom Anemi)
27
Plazmadaki demir azalmıştır. (Hiposideremi)
Ortalama korpüsküler hemoglobin konsantrasyonu % 30’un altına düşer.
Etyolojisi ne olursa olsun patogenezinde demir eksikliği mevcuttur ve biz hadiseyi bu
açıdan inceleyeceğiz. Mikrositer hipokrom anemi tabiri yerine demir eksikliği anemileri
tabirini kullanacağız.
Demir
organizmada:
a) Hemoglobin demiri.
b) Plazma demiri (Transport demir).
c) Depo demiri
d) Fonksiyon demiri (dokularda oksido redüksiyonu temin eder).
Bunların içinde en mühimi oksido redüksiyonu sağlayan fonksiyonel demirdir ki bu
demir fermentlerin terkibinde bulunur(Warburg’un sarı teneffüs fermenti, peroksidaz,
sitokrom).
Demirin adalelerde bulunan şekline Miyoglobin denir.
Demir
eksikliğine bağlı anemilerde bütün organizmada demir karansı vardır.
Demir eksikliğinde sebep olan faktörler şunlardır:
1-
Gıdalarla noksan demir alınması
2-Demir
absorbsiyonun
bozulması
3-
Organizmanın demir ihtiyacının artması
4- Demir kaybına yol açan patolojik hadiseler (kanamalar)
5- Demir ütilizasyonunun bozukluğu
1- Gıdalarda noksan demir alınması(Alimanter demir eksikliği):
Normal bir beslenme günde 10–20 mg. demir alınır. Demirin en çok bulunduğu
gıdalar yumurta , karaciğer, böbrek, et, ıspanak ve meyvelerdir. Bu besinlerin yetersiz
alınması neticesi ve demirden fakir toprakta yaşayan köylülerde görülür.
Demir noksanlığı anemileri en çok inek sütü ile beslenen süt çocuklarında
görülür(1,6,7).
28
2- Demir absorbsiyonunun bozulması:
Barsak tümörleri, dizanteri, spru, barsak tüberkülozu, çöliaki pellegra, mide ve
barsak rezeksiyonlarından sonra demirin rezorbsiyonu bozulduğundan demir eksikliği
anemileri meydan gelir. Midedeki hidroklorik asidin demir rezorbsiyonunda mühim bir rol
oynadığı bugün bazı otörler tarafından kabul edilmektedir. Aşilik kloranemilerde
aklorhidri anemiden daha önce tespit edilmiştir. Radyoaktif demir ile yapılan
incelemelerle demir rezorbsiyonunda hidroklorik asidin eskiden zannedildiği gibi anemi
teşekkülünde mühim bir rol oynadığı anlaşılmıştır. Ancak aklorhidri diğer anemi
faktörleriyle beraber bulunduğu takdirde bir değer kazanmaktadır.
3-Organizmanın demir ihtiyacının artması:
Gelişim çağında menstürasyonla ilgili olarak ve gebelikte fetusa ait demirin anne
organizması tarafından sağlanmasından dolayı bu grup anemiler kadın organizmasını
ilgilendiren bir patogenez olarak karşımıza çıkar(1,6,9).
Gebelik ve doğum için annenin ekstradan 1130 mg demire ihtiyacı vardır.
Bu
demirin:
270
mg’ı fetus
90
mg’ı plasenta ve korda
150
mg’ı travay esnasındaki normal fizyolojik kanamaya
450
mg’ı artan eritrosit kitlesine
Normal gebelik süresini 280 gün olarak kabul edersek 1130 mg’lık total demirin
günlük ortalaması 30 mg’a tekabül eder.
Laktasyon ile günde 1 mg. demir çocuğa geçmektedir.
Çeşitli yaş ve cinsiyete göre ortalama demir ihtiyacı şöyledir:
Günlük ihtiyaç
Erişkin erkek
1.2 mg
Gelişim çağındaki kadın
2
mg
Laktasyonda
3
mg
Gebelik
esnasında
4
mg
Gelişim esnasındaki çocuklarda bütün dokularda olduğu gibi kan hücreleri ve kan
hacmi arttığından demir ihtiyacı da ileri yaşlardakine oranla daha fazladır.
29
4-
Demir kaybına yol açan patolojik hadiseler(kanama):
Akut veya kronik hadiseler nedeniyle organizma kaybettiği kanı gerek beslenme ve
gerekse de tedavi temin edemiyorsa o zaman demir eksikliği anemisi meydana gelir.
Bu kan kaybı menstürasyon ve gebelikte olduğu gibi fizyolojik bir nedenle husule
gelebildiği gibi Peptik ülser, hemorajik diyatez, hemoroid, kolitis ülseroza ankilostom ve
nekatoryasis neticesi meydana gelen kanamalar sebebiyle de görülür.
5-Demir ütilizasyonunun bozukluğu:
İnfeksiyonlar ve bunlara ilave edilen bazı entrensek faktörler sebebiyle kemik
iliğinde anemi teessüs eder.
Demir
eksikliğine bağlı olan bütün anemilerin patogenezinde ayni bir hastalığın
değişik varyasyonları mevcuttur. Bu misal olarak burada ESANSİYEL HİPOKROM
ANEMİ (Aşilik Kloremi) den bahsedeceğiz.
ESANSİYEL HİPOKROM ANEMİ (Aşilik Kloranemi)
20–50
yaş arasındaki menstürasyonla menopoz arasındaki kadınlarda görülür.
Etyolojisinde:
1- Gıdalardaki demir noksanlığı
2- Aklorhidriye bağlı demir noksanlığı (imtisas bozukluğu).
3- Müteaddit gebelik ve genital kanamalar rol oynar.
Bu klinik tablo beslenme kifayetsizliği olan, sık doğum yapan köylü kadınlarda
bir oranla gözükür.
Hastalığın seyri yavaş olup uzun zamanda ilerler.
Hemoglobin noksanlığı yavaş olarak husule geldiğinden organizmanın bu
hadiseye adaptasyonu gayet iyidir.
Hastalar çabucak yorulma, baş dönmesi, bağ ağrısı, çarpıntı, dilde yanma, yutma
güçlüğü, (Plummer Wilson sendromu), kusma , bulantı , diyare veya kabızlık, ellerde
paresteziler, regat teşekkülüdür.
Kalpte sufllar duyulur, tırnak ve saçlar çabuk kırılır. Saçlar çabuk ağarır, çukur tırnak
(koilonichie) tespit edilir. Vakaların 1/3’ünde glossit vardır. Dil papillaları yanlardan
Dostları ilə paylaş: |