Microsoft Word s g. temmuz doc



Yüklə 1,27 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə40/89
tarix08.09.2018
ölçüsü1,27 Mb.
#67448
1   ...   36   37   38   39   40   41   42   43   ...   89

 
114 
güçlendirecek  ve  uluslararası  sahnede  itibarlı  bir  ülke  haline 
getirebilecek olumlu roller oynamak için her türlü şansa sahiptir. Bunun 
önündeki engel sadece ve sadece kendisidir.
225
  
 
Bu  süreçte,  Türkiye’nin  çıkarları  daha  çok  uluslararası  arenada  saygın  bir  ülke 
olması üzerine kurulmuştur. Somali’ye asker gönderme kararıyla beraber Bosna’ya 
da asker gönderme izni meclisten alınmıştır. 
 
Bosna  Savaşı’nda  Türkiye’nin  ulusal  çıkarları  ele  alınırken,  daha  çok  prestij 
üzerine  bina  edilen  bir  ulusal  çıkar  yaklaşımı  sergilenmiştir.  Özellikle  tarihsel 
bağlantılarından  dolayı  Türkiye’nin  bu  bölgeyle  ilgilenmesi  gerektiği 
vurgulanmış,  bu  amaçla  Türkiye’nin  diplomatik  çabaları  basın  tarafından  da 
desteklenmiştir. Bu çabalar eski Osmanlı toprakları üzerinde yeni bir bölgesel güç 
olma şansı şeklinde yorumlanmıştır.  
 
 
5. 
Yazılı Basında Kosova Savaşı ve Ulusal Çıkarlar
 
 
Kosova  sorunu  Balkanların  en  karmaşık  sorunlarından  biridir.  Haziran  1389'da 
Priştine  yakınlarında  Kosova  Polje  denen  ovadaki  muharebede  hem  Sırp  Kralı 
Lazar’ın  öldürülmesi  ve  Sırpların  yenilmesi,  hem  de  Osmanlı  Padişahı  Sultan  I. 
Murat’ın Miloş Obiliç tarafından öldürülmesi Sırp tarihinde ve kültüründe derin bir 
iz  bırakmıştır.  1912’ye  kadar  Osmanlı  yönetimi  altında  kalan  Kosova  bu  tarihte 
                                                 
225
 Cengiz Çandar, Balkan Zirvesi ve 32. Gün, Sabah, 24 Kasım 1992. 


 
115 
Sırpların  egemenliğine  bırakıldı.  ki  savaş  arası  dönemde  yoğun  Sırplaştırma 
politikasına tabi  tutuldu.  kinci Dünya  Savaşı’nda  talyan  işgalinden  sonra  Kosova 
tekrar  Yugoslavya'ya  geçti  ve  1946  Anayasasıyla  “özerk  toprak”  ilan  edildi. 
Arnavutlar  ise  Kosova'nın  Yugoslavya  sınırları  içinde  kalmasına  tepki  göstererek, 
Tito  Yugoslavyası’ndaki  ilk  başkaldırılarını  yaptılar.  1968'de  Kosova’da  başlayan 
gösteri  ve  ayaklanmalar,  Kosovalı  Arnavutların  kendi  dillerinde  eğitim,  kendi 
üniversitelerine  sahip  olma  gibi  bazı  haklar  elde  etmelerini  sağladı.  1974 
Anayasasıyla  bu  haklar  daha  da  geliştirildi  ve  Kosova,  Arnavutluk’la  kültürel 
ilişkiler  kurma,  Federasyon  bayrağının  yanına  kendi  bayrağını  çekme,  Sırbistan’ın 
Kosova’yla  ilgili  alacağı  kararları  veto  edebilme,  başkanlık  konseyinde  temsil 
edilme gibi çok geniş bir özerk statü elde etti. Bundan sonra Kosova’da, geçmişin 
tersine  yoğun  bir  Arnavutlaştırma  politikası  izlendi.  1989  sonuna  doğru  Sırbistan 
Kosova’nın  özerkliğini  kaldırdı.  Arnavutların  bütün  hakları  ellerinden  alındı. 
Arnavutların  buna  tepkisi  1991’de  “Kosova  Cumhuriyeti”ni  ilan  etmeleri  ve  Sırp 
yetkililerle  her  türlü  teması  kesmeleri  oldu.  brahim  Rugova  liderliğinde  pasif 
direniş  başlattılar  ve  eğitim  ve  sağlık  hizmetlerini  kendi  aralarında  örgütleyerek 
paralel  bir  devlet  sistemi  kurdular.  Yaklaşık  10  yıl  süren  bu  politika  beklenen 
sonucu vermeyince 1998 başından itibaren Kosova Kurtuluş Ordusu (UÇK-Ushtria 
Çlirimtare  Kosoves)  silahlı  mücadeleye  girişti.  Karşılığında,  Arnavutlara  karşı  bir 
etnik  temizlik  başladı.  ABD’nin  Rambouillet’de  önerdiği,  Kosova’ya  NATO 
askerlerinin yerleştirilmesi ve 3 yıl sonra bağımsızlığının oylanması gibi hükümleri 
Yugoslav  yönetimi  kabul  etmeyince,  NATO  BM  Güvenlik  Konseyinin  kararı 
olmadan  24  Mart  1999’da  Yugoslavya’yı  bombalamaya  başladı.  Sonunda, 
Yugoslavya, ABD’nin planını kabul etti. Buna göre bölgedeki barışı sağlamak üzere 


 
116 
NATO’nun  da  katılacağı,  KFOR  (Kosova  Force)  adı  verilen  uluslararası  bir  güç 
Kosova’ya yerleştirildi, Yugoslav  güvenlik güçleri tarihsel ve dinsel yerler dışında 
bölgeden  çekildi  ve  Arnavutların  geri  dönmesi  kabul  edildi.  Bundan  sonra 
Kosova’nın sivil yönetimi geçici bir dönem için UNMIK’e (UN Mission in Kosova) 
bırakılırken  güvenliği  KFOR  tarafından  sağlanmaya  çalışıldı.  Kosova’da  barışı 
korumak için yerleştirilecek olan uluslararası güce (KFOR) Türkiye de 1.000 kişilik 
bir  birlikle  katılma  kararı  aldı.  NATO  yetkilileriyle  yapılan  görüşmeler  sonucu 
Kosova’ya  gönderilecek  Türk  birliğinin,  Türklerin  yaşadığı  Mamuşa,  Dragoş  ve 
Prizren  yakınlarına  yerleştirilmesi  kabul  edildi.  NATO’nun  şemsiyesi  altındaki 
uluslararası birlikler bölgeye girerken, Türkiye, Bulgaristan’la NATO arasında geçiş 
sorunu yüzünden çıkan anlaşmazlık sonucu buraya birlik göndermekte gecikti ve bu 
birlik ancak 30 Haziran 1999’da yola çıkabildi.
226
  
 
Bu  araştırmada,  dönemin  en  yüksek  tirajlı  iki  gazetesi
227
  olan  Hürriyet  ve  Sabah 
gazetelerinin  9  Eylül  –  9  Ekim  1998  tarihleri  arasındaki  günlük  sayıları 
incelenmiştir.  Bu süre içerisinde konu ile ilgili olarak Hürriyet gazetesinde 10 haber 
1  köşe  yazısı,  Sabah  gazetesinde  ise  30  haber  olmak  üzere  toplam  40  haber  ve  1 
köşe yazısı incelenmiştir. 
 
Hürriyet  ve  Sabah  gazetelerinde  haber  aktörlerini  daha  çok  Sırplar  ve  Kosovalı 
Arnavutlar  oluşturmaktadır.  Sırplar,  olumsuz  bir  şekilde  ele  alınırken;  Kosovalı 
Arnavutlar  olumlanmaktadır.  Çatışmanın  iyi  ve  kötü  tarafları  da  haber  aktörlerine 
                                                 
226
 Baskın Oran, Türk Dış Politikası, II. Cilt,  letişim Yayınları,  stanbul, 2000, s. 509. 
227
 Kaynak, Basın- lan Kurumu 


Yüklə 1,27 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   36   37   38   39   40   41   42   43   ...   89




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə