145
perspektiflerden görmek oldukça zordur.”
278
Bu kategoride kutuplaşma, biz-onlar
sınıflandırması, yadsıma, mesafe koyma, empati, olumsuz ötekini sunma, olumlu
kendini sunma temaları kullanılmıştır. Van Dijk kutuplaşma ve biz-onlar
sınıflandırmasını ötekileştirme bağlamında şöyle ifade etmektedir. “Ötekilerle ilgili
tartışmalarda, pek az sayıda anlambilimsel strateji iç grup (biz) ve dış gruptaki
(onlar) insanların sınıfsal bölünmesinin ifade edildiği kadar yaygındır. Kutuplaşma,
dostlar ve müttefiklerin bir yanda, düşmanların öte yanda olduğu durumlara
uygulandığı gibi; dış grupların ‘iyi’ ve ‘kötü’ alt-sınıflarına da uygulanabilir.
Kutuplaşma açık bir zıtlık olarak, yani birbirlerinin anlamsal olarak zıttı olan biz ve
onların özelliklerini birbirine bağlayarak ifade edilirse, retorik bakımından
geliştirilebilir.”
279
Yadsıma teması da bir tartışmada başvurulan ötekileştirme
temalarından birini oluşturur. Van Dijk’e göre yadsıma: “Olumlu kendini-sunma ve
olumsuz ötekini-sunma ideolojisine dayalı stratejinin herkesçe bilinen bir
birleşimini oluşturur. Onun yerine kısaca bizim olumlu özelliklerimizden söz
ederek saygınlığını korur, ancak daha sonra daha açık bir şekilde de onların
olumsuz özellikleri üzerine yoğunlaşır. Sözde reddetmeler, kabul etmeler,
empati.”
280
Yadsıma teması kullanılarak karşı olunan taraf ötekileştirilmekte,
ötekine karşı olma gerekliliği ön plana çıkarılmaktadır. Ötekileştirmede en çok
kullanılan temalardan biri de olumsuz ötekini sunma temasıdır. Ülkeler, gruplar
veya kişiler ülke veya bizim için bir tehdit olarak tanımlandığı zaman, bunlar asıl
öteki olarak tanımlanırlar. Olumsuz ötekini sunma ile bağlantılı olarak olumlu
278
Fang, Y., “Riots And Demonstrations n The Chinese Pres; A Case Study Of Language And
Ideology” Discourse And Society. Akt: M. Ayşe nal, Haberi Okumak, Temuçin Yayınları, stanbul,
1996, s. 132.
279
Van Dijk, Söylem ve deoloji: Çok Alanlı Bir Yaklaşım, Söylem ve deoloji, Der: Barış Çoban,
Zeynep Özarslan, Su Yayınları, Birinci Basım, stanbul, 2003, s. 102.
280
A.g.e. s. 84.
146
kendini sunma teması da ötekileştirme stratejisinde en sık başvurulan temalardan
birini oluşturur. “Dış grupların aşağılanmasıyla bağlantısı olsun ya da olmasın grup-
söylemi çoğunlukla başka bir genel strateji, yani iç grup kayırmacılığı ya da
“olumsal kendini-sunma” tarafından tanımlanır. Bu, bildik yadsıma ifadelerinden
(“ırkçı biri değilim ama...”) ya da konuşmacının kendi partisi veya kendi ülkesi gibi
kendi grubunun olumlu özelliklerini vurguladığı daha kollektif bir biçimden
tanıdığımız gibi, saygınlığını koruma ya da izlenim oluşturmanın daha bireysel
ş
ekline dönüşebilir.
281
Böylece olumlanan biz, olumsuzlanan ötekine karşı iyi, haklı
konumunda yer alacaktır.
Basının dilsel özelliklerinin ortaya konulması amacıyla oluşturulan beşinci kategori
ise kurbanlaştırma kategorisi olmuştur. Bir olayda “zalim-mazlum”, “haklı-haksız”
ayrımına gitmek klasik bir kurbanlaştırma yöntemidir. Böylelikle desteklenen sav
haklılaştırılmaktadır. Kurbanlaştırma kategorisinde dramatikleştirme ve insancıllık
teması kullanılarak öne sürülen sav desteklenmeye çalışılmaktadır. Van Dijk
dramatikleştirmeyi “gerçekleri abartılarla birlikte bir kişinin yararına olarak
abartmanın bilindik bir yöntemi”
282
olarak tanımlamakta, insancıllık temasını ise,
“insan haklarını savunma, bu hakları ihlal veya göz ardı edenlerin eleştirisi”
283
ş
eklinde ifade etmektedir.
281
A.g.e. s. 102.
282
A.g.e. s. 85.
283
A.g.e. s. 92.
147
Basının dilsel özelliklerinin ortaya konulması amacıyla oluşturulan son kategori ise
dil oyunlarına başvurma kategorisidir. Basın; metafor, alegori, ironi ve örtmece gibi
dil oyunlarına başvurarak ikna yeteneğini arttırmaya çalışmıştır. Dil oyunlarında
kullanılan metafor; bilinmeyen bir şeyin bilinen bir şey açısından ifade edilmesi,
bunu yaparken benzerlik ve farklılıktan eşanlı olarak yararlanılmasını sağlamak için
ya da bildik terimler içinden bilinmeyeni açıklamaktır.
284
Pek az sayıda anlamsal-
retorik değişmeceleri metaforlar kadar ikna edicidir. Soyut, karmaşık, bilinmedik,
yeni ya da duygusal anlamlar böylelikle daha bilinen ve somut hale getirilebilir.
285
Anlamı yumuşatma girişimi olan örtmece ise olumsal kendini sunma stratejisinin ve
özellikle de onunla bağlantılı olan olumsuz izlenim bırakmaktan kaçınmanın geniş
çerçevesi
içerisinde
olumsuz
düşüncelerin
yumuşatılması
ş
eklinde
değerlendirilebilir. Dil oyunlarına başvurmada kullanılan bir diğer teknik ise
ironidir. Kendi görüşüne muhalif veya öteki olarak tanımlananlar konusunda
konuşurken çok fazla eleştiri ve saldırı söz konusu olmakta ve burada çok fazla
ironi de kullanılmaktadır. roni ötekini aşağılama görevini de yerine getirir.
286
ronide küçümseme, alay etme, alaylı bir anlatım söz konusudur.
284
Fiske, J., Introduction to Mass Communication Studies, Routledge Londra ve New York, 1990.
Akt: Çiler Dursun, TV Haberlerinde deoloji, mge Kitabevi, Birinci Baskı, Ankara, 2001, s. 66.
285
Van Dijk, Söylem ve deoloji: Çok Alanlı Bir Yaklaşım, Söylem ve deoloji, Der: Barış Çoban,
Zeynep Özarslan, Su Yayınları, Birinci Basım, stanbul, 2003, s. 97.
286
A.g.e. s. 96.
Dostları ilə paylaş: |