Moderniteden postmoderniteye uzanan bir köPRÜ: zygmunt bauman



Yüklə 2,44 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə40/164
tarix07.04.2022
ölçüsü2,44 Mb.
#85154
1   ...   36   37   38   39   40   41   42   43   ...   164
669ab9e9ff32c2ca0f9a3c70aa28a6a8(1)

Medya ve Tüketim Sosyolojisi
, Ayraç Kitap, Ankara 2010, s.331-332. 
116
 Jean  Baudrillard, 
Tüketim  Toplumu
, (3. Basım), (Çev.: H.  Deliceçaylı-F.  Keskin), Ayrıntı Yayınları, 
2008, s.111. 
117
 Harvey,  s.  123;  Anthony  Giddens, 
Mahremiyetin  Dönüşümü
,  (2.  Basım),  (Çev.:  İ.  Şahin),  Ayrıntı 
Yayınları, İstanbul 2010, s.163. 
118
 Bordieu, s.147. 
119
 Featherstone, s.145; Bocock, s. 27. 


60 
 
toplumun  bireyine,  “
bana  fırlatıp  attığın  şeyi  söyle,  sana  kim  olduğunu  söyleyeyim!”
 
der.
 120
 
Tüketim  dünyasında,  her  şey  tüketilmek  içindir  ve  her  deneyimin  bir 
fiyatı/karşılığı  vardır.  Bir  alışkanlık  biçimine  dönüşen  tüketme  faaliyeti,  postmodern 
toplumun ayırt edici özelliği olarak kültürel farklılıkları, Bourdieu’nun belirttiği kültürel 
pratiklerin  yarattığı habitatların ayrımı olarak gösterilebilir. Yani sadece ürünler değil, 
ilişki biçimleri, bilgi, din ve politik anlamlar/semboller tüketim kanalında dolaşımdadır. 
Bu  tüketim  bolluğunda  insanoğlu,  sonsuz  veya  ölümsüz  bir  -ve  sürekli  bir 
şenlik/festival  içindeymiş  duygusuyla-  yaşamdaymış  gibi  davranır.  Başka  bir  deyişle 
tüketen  insanın,  daha  fazla  yaşamış  duygusuyla,  daha  fazla  tüketerek  ölümsüzlüğe 
kavuştuğunu  söyleyebiliriz.  En  azından  tüketim  kültürünün  oluşturduğu  sembolik 
çerçevede(tüketim mantığının temelinde), ölümsüzlük iksiri tüketimin kendisindedir.
121
 
Ölümsüz/bitimsiz tüketim sürekliliğini sağlamaya çalışan post kapitalizm, tüketim 
döngüsü  içinde,  tüketim  doğrusunu  daha  yukarılara  çekmek  için,  insanlara  ‘özel’ 
olduklarını  söyleyen  günler  üretir.  Bir  yıl,  evrensel,  yerel  ve  bireysel  ‘özel  gün’lerle 
doludur (bir yıl artık ocağın birinde başlayıp aralığın otuz birinde biten bir süre değil, 
tüketim  sürecinde  özel  gün  dönümleri  veya  yıl  dönümleri  biçiminde  hesaplanır  ve  bir 
yıl hiçbir zaman bir yıl olarak kalmaz). Artık takvimler kişisel ve evrensel özel tüketim 
günlerini gösteren zaman çizelgesi olarak masalarda, duvarda durur. 
Tüketimin haz vericiliği eğlence ile birleşerek, herhangi bir şeyi tüketirken alınan 
keyfin  dozajını  artırarak,  postmodern  kültürün  alıcılarını  büyülenmiş(ritüelleşen)  bir 
müşteri haline getirir. Burada “eğlenme, bütün kendi kendini coşturma, haz alma ya da 
kendini  ödüllendirme  olanaklarını  sonuna  kadar  zorlama  buyruğunun  geçerli  olduğu 

fun
-
morality
”dir.”
122
 Tüketim kültürü eğlence için sinema, televizyon, internet, eğlence 
ve alışveriş merkezlerini kullanır. İnsanlar gördüklerinin peşinden arzuyla kamçılanmış 
olarak  koşarken,  tüketim  lâbirentinin  içinde  her  dönemeçte  yeni  veya  daha  gelişmiş 
ürünleri  tüketerek,  kişisel  deneyim  albümlerini  yaratırlar.  Gündüz,  çalışma  disiplini 
altında sıkılan birey, gece veya boş zamanın verdiği özgürlüğün şaşkınlığıyla tüketimi 
en  hızlı  ve  keyifli  hale  getirme  telâşındadır.  Aslında  tüketim  kültürü  içinde  insanların 
                                                           
120
 Baudrillard, Jean, 
Tüketim Toplumu
, s. 40. 
121
 Hans-Williem, 
Modernleşmenin Paradoksları
, s. 153; Featherstone, s.148. 
122
 Baudrillard, 
Tüketim Toplumu
, s. 94. 


61 
 
davranış kodlarının birbirinden farklı olmadıklarını görürüz. Özellikle popüler kültürün 
yaydığı  ikonlara  benzer  olma  arzusu,  kişileri  ikonlaştırmasa  da  ikonların  kullandığı 
ürünlerle  fetişist  bir  ilişki  yaratır.  Birey  bu  kültürde,  dünya  görüşü,  tarih  veya  anlam 
bulma gibi değer bağlamını kaybetmiş, bunun yanında örgütlü ol(a)mayan bir toplumsal 
ilişki ağı içerisinde maskeli dolaşır bir duruma gelmiştir diyebiliriz.
123
 
Postmodern toplum, bireysel yaşam tarzlarının tüketimle kurulduğu bir kültürdür. 
Tüketerek var olan insan, arkasında sadece kocaman bir artık bırakmakla kalmaz, hep 
daha fazlasına  yönelir.  Bu döngü içerisinde alışkanlıklarını sürekli  yenilemek zorunda 
kalır:  tüketimin  temel  örneği  olarak  görebileceğimiz  yemek,  acıkmanın  bir  sonucu 
olarak  görülmez  artık,  iştah  burada  midede  değil,  gözdedir  ve  mistifikasyonaldir. 
Tüketim  kültüründe  bir  insan,  aşırı  tüketerek  obez  olur,  tüketimin  sorunsallaştığı  bir 
noktaya  varır.  Ama  postmodern  kültür,  obez  kişiyi  yemek  salonlarındaki  tüketimden 
dışlarken  onu  sağlık(diyet)  ve  spor  salonlarının  tüketimine  kanalize  eder.  Neticede 
postmodern tüketim kültüründe hastalık da sağlık da tüketilerek elde edilmektedir.
124
 

Yüklə 2,44 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   36   37   38   39   40   41   42   43   ...   164




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə