46
İSMAİL ÖZÇELİK
Türklerin bölgeye yerleşmeye başlamasından sonra, buraya daha önce gelip
yerleşmiş ve İslam dinini kabul etmiş olan Türkler, yöreye yeni gelen soydaş-
larını Müslümanlaştırmaya çalışmışlardır. Karabağ, Timurlular döneminde de
Türkleşmeye devam etmiştir.
7
Timur, Anadolu seferinden dönerken Karaman,
Çukurova ve Suriye’den getirdiği 50.000 Türkmen ailesinin önemli bir kıs-
mını Karabağ’a yerleştirmiş, burada bazı imar faaliyetlerine girişmiştir. Ti-
mur’un kışlak olarak kullandığı Karabağ, Akkoyunlular tarafından da aynı
amaçla kullanılmıştır.
8
Safevîlerin ilk dönemlerinde Karabağ’da Türk unsurunun daha da güç-
lendiği görülmektedir. Kanuni devrinde Karabağ ve havalisi Veziriazam Kara
Ahmet Paşa tarafından alınmıştır. Kara Ahmet Paşa, Diyarbakır’dan hareketle
Erzurum ve Kars üzerinden giderek Nahçıvan, Revan ve Karabağ’ı zapt et-
miştir.
9
Ancak Karabağ’ın Osmanlı hâkimiyetine kalıcı olarak girmesi III.
Murad dönemine rastlar (1574-1595). Şirvan ve Bakü’yü ele geçiren Osmanlı
kuvvetleri Ferhat ve Cafer Paşaların idaresi altında Karabağ’ı da almışlardır
(1590).
10
III. Ahmet zamanında (1703-1730), 1720’den sonra, Rusya’nın Ha-
zar Denizi kıyılarını işgal ederek Azerbaycan’a doğru ilerlemesine karşılık,
Osmanlı Devleti’nin de harekete geçmesi üzerine iki devlet arasında imzala-
nan İstanbul Antlaşması
11
sonucunda 1724 yılında Karabağ, Osmanlılar’da
kalmıştır.
12
7
Mustafa Kafalı, “Timur”, İslam Ansiklopedisi, C 12, Milli Eğitim Bakanlığı Yay., İs-
tanbul, 1993, s. 341.
8
Mirza Bala, a.g.m., s. 213.
9
İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Cilt 2, Türk Tarih Kurumu Yay., Ankara,
1972, s. 361.
10
İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Cilt 3, Türk Tarih Kurumu Yay., Ankara,
1972, s. 62-65.
11
1724 yılındaki İstanbul Antlaşması, ilk Osmanlı-Rus dostluk anlaşmasıdır. Osmanlı
Devleti ve Rusya, İran’a saldırıp Kuzey Kafkasya’da karşı karşıya gelince, İngiltere ve Hol-
landa’nın araya girmesiyle imzalanmıştır. Bu antlaşmayla olası bir Osmanlı-Rus savaşı önlene-
rek, Safevilerin Kafkaslar’daki toprakları Osmanlı Devleti ve Rusya tarafından paylaşılmıştır.
Antlaşmayla Derbent, Bakü Kaleleri ve Dağıstan, Rusya’ya bırakıldı. Gence, Karabağ, Ahıska,
Revan ve Tebriz Osmanlı Devleti’ne verildi. Ancak İran’da Safevi Şahı Hüseyin’in İran’ı istila
eden Afganlara esir düşmesiyle yönetimi ele geçiren Avşar Türklerinden Nadir Şah, bu antlaş-
mayı tanımamış ve Osmanlılara savaş açmıştır.
12
Uzunçarşılı, a.g.e., C 3, s. 65.
OSMANLI-İRAN VE RUS İLİŞKİLERİ BAĞLAMINDA PENAH ALİ
HAN VE İBRAHİM HALİL HAN DÖNEMİNDE KARABAĞ HANLIĞI
47
Klasik Osmanlı çağında Osmanlılara bağlı olarak Batı Kafkasya bölge-
sinde dört meliklik vardı. Bunlar, devlete vergi veren ve yarı bağımsız Dad-
yan, Güril, Açıkbaş ve Abaza meliklikleridir.
13
Osmanlı idaresi bu meliklikleri
bölgedeki Çıldır Beylerbeyliği vasıtasıyla kontrol altında tutmaktaydı. Çıldır
Beylerbeyliği, ocaklık suretiyle, yani aynı aileye mensup olan Beylerbeyi ta-
rafından idare edilen hudut eyaletlerinden biriydi. Çıldır Beylerbeyi, bu me-
liklikleri murakabe altında bulundurur ve aynı zamanda bunların Kafkas ve
İran ile olan münasebetleri hakkında Osmanlı Devleti’ni haberdar ederdi.
14
Çıldır ve Erzurum Beylerbeyliği yakınçağlarda hanlıklarla Osmanlı Devleti
arasındaki ilişki ve kontrolü sağlamışlardır.
II- Karabağ Hanlığı’nın Kuruluşu, Penah Ali Han Dönemi ve İran
ile Olan Mücadelesi
Karabağ Hanlığı’nın kurucusu Penah Ali Bey’dir. Ali Bey, Karabağ’da
göçebe hayat süren Cevanşir Türkmenlerinden olup, Sarıcalı oymağındandır.
Başlangıçta Nadir Şah’ın hizmetinde yer almış ve kendisine önemli görevler
verilmiştir. Ancak, kendisi gibi İran sarayında görev alan kardeşinin, Nadir
Şah’ın emriyle idam edilmesi üzerine, Karabağ’a kaçmış ve İran’a karşı ba-
ğımsızlık mücadelesine başlamıştır. İşte Karabağ Hanlığı’nın kurulması Pe-
nah Ali Bey’in bu dönemdeki faaliyetlerinin neticesine rastlamaktadır.
15
İran-Osmanlı rekabetinin hanlıklar üzerinde etkin olma mücadelesinin
devam ettiği bir sırada, İran Azerbaycan’daki hanlıkları tazyik ederken, Os-
manlı Devleti de buradaki hanlıkları yanına çekiyor ve onlara “yurtluk” ve
“ocaklık” vererek, kendisine bağlamaya çalışıyordu.
16
Örneğin 1731 yılında
Gence Muhafızı İbrahim Paşa ve Revan Bölgesi Seraskeri olan Vezir Ali Paşa
13
İsmail Özçelik, Devlet-i ‘Aliye’nin Taşra Yönetimi, Gazi Kitabevi, Ankara, 2016, s.
16.
14
İsmail Özçelik, Devlet-i ‘Aliye’nin Kamusal Düzeni ve Kurumları, Gazi Kitabevi,
Ankara, 2014, s. 202.
15
Özçelik, Karabağ Tarihi ve Karabağ’da Ermeni Olayları, s. 59.
16
Osmanlı Devleti ile Azerbaycan Türk Hanlıkları Arasındaki Münasebetlere Dair
Arşiv Belgeleri, (Karabağ-Şuşa, Nahçivan, Bakü, Gence, Sirvan, Seki, Revan, Kuba,
Hoy), I, (1578-1914), Ankara – 1992, (BOA.
Nâme-i Hümâyûn Defteri, nr. 7, s. 237-239), s.
72-73.