BEDRİ RUHSELMAN
83
getirir. Yalnız; bütün bunların daima yüksek tesirler mekaniz-
masının kontrolü altında olduklarını unutmamalıdır.
*
* *
Yukarılardan alınan tesirler çok mühimdir: Zira bu tesirlerin
her biri yükseltici değerleri ihtiva ederler. Ve maddeler bu yük-
sek değerleri ala ala üst plânın daha zengin değerli maddeleri ile
ve tesirleri ile sempatize olabilecek durumlara gelirler. Ve günün
birinde de bir üst kademedeki kombinezonlara kayarak onlarla
aynı plânda, yâni üst plânda tesirleşmelere başlarlar. Bu suretle,
o madde bir üst kademedeki madde kombinezonlarına geçerek
bir kademe daha yükselmiş olur ve inkişaf da böylece devam
eder gider. Bilâkis, eğer aşağıdan gelecek tesirler fazla olur ve
üstten de lüzumlu derecede tesirler alınmazsa bu defa iş tersine
döner. Yâni alttan gelecek tesirler nisbeten basit olduklarından o
maddenin ona nazaran mudil olan bünyesindeki bütün hareket-
leri besleyecek durumda bulunmazlar. Eğer bunlar yukarıdan
da beslenmezlerse yavaş yavaş o hareketlerin bir kısmı silinmeye
başlar. Ve o madde artık, bulunduğu kademedeki diğer kombi-
nezonlarla dahi alışveriş yapamaz hâle gelir ve ancak kendisi ile
sempatize olabilen bir alt kademenin maddeleri arasına karışmış
olur ki
bu da onun gerilemesi, kıymetlerinin silinmesi demektir.
Şu hâlde bir madde kombinezonunun, daha doğrusu bir or-
ganizmanın yükselmesi veya alçalması; ona gelecek üst veya alt
tesirlerin kemiyet ve keyfiyetlerine bağlıdır ki bu da onu idare
eden varlığın, gelecek tesirleri iyi ayarlayabilmesine, lüzumlu
olanları organizmasına davet edip, lüzumsuzları bertaraf ede-
bilmesi hususundaki kudretine bağlıdır. Yâni bu işler onun me-
suliyeti altındadır. Meselâ bir organizmanın her cüzüne gelen
milyarlarca tesiri eğer onun organizatörü, o bedeni idare eden
varlık iyi ayarlayamazsa ve bu yüzden bâzı cüzülerin organiza-
törleri kendilerine tesirleri lüzumundan fazla davet ederlerse o
zaman bu organlara fazla tesirler akmaya başlar ve bunun neti-
cesi olarak da o grupta, diğer gruptaki cüzülere nazaran aşırı bir
faaliyet görülür. Bu aşırı faaliyetler gittikçe, o organın umumî
BEDRİ RUHSELMAN
85
susta şu kadar söyleyelim ki bu noktayı fizik bakımdan değil, id-
rakî bir nokta olarak anlamaya çalışmalıdır. Bu öyle bir noktadır
ki idrak nerede tesbit edilirse orada mevcuttur. Demek ki o nok-
ta hem kâinatta muayyen bir yerdedir, hem de her yerdedir. Bu-
nun üzerinde düşünenler bu bapta birçok şey sezmeye başlarlar.
Bu sezgi yalnız bu hususta değil, diğer bâzı problemlerin hallin-
de de onların işlerine yarar. İlerideki idrakî mekân veya kürevî
mekân bilgisi bu sezgiye insanları daha iyi hazırlayacaktır.
İşte varlık; bu mânâda kabul edilmesi iktiza eden bir noktada
temerküz etmiş bir tesirler veya enerjiler topluluğudur. Ve bun-
lar da bir ruha aittir. İnsanların anladığı satıh zamanı ve mekânı
ölçüsüne girmeyen böyle çok ince enerjilerden veya tesirlerden
mürekkep bir varlık; âlemlerin kaba kürelerine doğrudan doğru-
ya tesir edemez. Hâlbuki ruhun -muhtelif tatbikatı sırasında- bu
kaba kürelerin maddeleriyle de karşılaşması lâzım gelmektedir.
Ruha hizmet edecek varlığın bu hizmeti yapabilmesi için, diğer
tâbirle ruhun hizmetinde olmanın icaplarını yerine getirebilmesi
için bir kürede, kendisine o kürenin maddelerinden bir beden
kurması lâzım gelir. İşte bu lüzuma göre, onun için vazifelen-
dirilmiş yardımcı varlıklar faaliyete geçerek böyle bir bedenin
kurulmasında ona yardım ederler. Varlık, kurulan bu bedene
-ruhundan gelen tesirlerle- bağlanmış ve onu hâkimiyeti altına
almış olur ki evvelce de söylediğimiz gibi, buna enkarnasyon
derler. Bu şöyle olur:
Evvelâ tatbikat yapılacak kürede bir aile birim düalitesine,
yâni bir erkekle kadının bir araya gelerek bir birim teşkil etme-
sine ihtiyaç vardır. Bu ihtiyaç yerine getirildikten sonra üst va-
zifeli yardımcı tesirlerle erkek ve kadın tohumları birleştirilerek
aşılanmış bir yumurta meydana getirilir. Varlık bu aşılanmış
yumurta ile irtibata geçer. Burada varlık beyin hüceyrelerine ait
varlıkların manyetik alanlarına yaptığı müdahalelerle rüşeymin
beynini, daha doğrusu beyin hüceyrelerini kurmaya onları sevk
eder. Zaten insan varlığı spatyomda iken bu yüz binlerce be-
yin hüceyresi varlığını bir arada toplu olarak tutuyor ve onların
manyetik alanlarına tesir ediyordu. Bu suretle beyin hüceyreleri
varlıkları insan varlığının tesir ve yardımlarıyla kendi
bedenle-