Türk diLİ tariHİ Başlangıcından Yirminci Yüzyıla


ESKİ OĞUZ TÜRKÇESİNİN DİL ÖZELLİKLERİ



Yüklə 4,22 Mb.
səhifə162/181
tarix13.10.2023
ölçüsü4,22 Mb.
#127472
1   ...   158   159   160   161   162   163   164   165   ...   181
0260-Turk Dili Tarihi-Bashlangicinda Yirminci Yuzyila(Ahmet B. Ercilasun)

1.2. ESKİ OĞUZ TÜRKÇESİNİN DİL ÖZELLİKLERİ
Eski Oğuz Türkçesini kendinden önceki Karahanlı döneminden ayıran başlıca dil özellikleri aşağıda verilmiştir.
1.2.1. SES ÖZELLİKLERİ
1. Birden fazla heceli kelimelerin sonunda bulunan kalın ve ince g eri­
miştir: ölü<ölüg, diriAna Oğuz Türkçesinde g'nin erimesi birdenbire olmamıştır. Ara safhalarını
tespit edemediğimiz gelişme şöyle olmuştur {başlıg örneğinde):
başlıg>başlığ>başlıw>başluw>başlu. Bunun böyle olduğu düşen g'den
önceki ünlünün yuvarlak oluşundan bellidir. Doğrudan doğruya g düşmesi,
ünlünün yuvarlaklaşması için bir sebep olamaz. Yuvarlaklaşma için bir se­
bep lâzımdır; bu da w'dir. w'nin ortaya çıkması için de g'nin mutlaka sızıcı-
laşıp ğ olması gerekir. Bizce Eski Oğuz Türkçesindeki kamu, başlu, ölü gibi
kelimelerin son ünlüsü uzundu; çünkü ünsüz erimesinden sonra mutlaka bir
telâfi uzunluğu döneminin yaşanması gerekir. Buna göre edebiyat araştır­
malarında yapılan bir hata da düzeltilmelidir. Söz konusu ünlülerin bulundu­
ğu heceler uzun olduğu için imaleli sayılmamalıdır.

  1. İkinci ve daha sonraki hecelerin başında bulunan ince ve kalın g'ler
    erimiştir: alanlaMübalâğa bildirdiği için vurgulu söylen­
    diğini tahmin ettiğimiz eklerin başındaki g'ler düşmemiştir: bilgin, bilgiç,
    alıngan.

  2. Söz başındaki bir kısım t'ler tonlulaşmıştır: diridüken-(çok), dur-

4. Söz başındaki bir kısım ince k "ler tonlulaşmıştır: girügiçe~gice(gece), göŋül(çok).
Niçin bütün söz başı t ve k'lerinin değil de sadece bir kısmının tonlu-laştığı bugüne kadar açıklanamamıştır. Muharrem Ergin bunu yazı dilinin muhafazakârlığına bağlamaktadır. Bizce, aynı konumdaki bütün sesleri içine almayan bu tür değişmeleri veya sapmaları, lehçeler arası tesirle de açıkla­mak mümkündür. Bu konuda biz Balkanlardan gelen Kıpçak tesirinin rolü olabileceğini düşünüyoruz. Bazı Anadolu ağızlarında ve Azerbaycan'da gözel, oyanmak gibi kelimelerin İstanbul ağzında güzel, uyanmak biçiminde olması bu tesirin varlığını daha iyi açıklar. Bilindiği gibi Balkan ağızlarında geniş yuvarlak ünlülerin daralması yaygın bir özelliktir ve bu bir Kıpçak özelliğidir.
458 Ahmet B. ERCİLASUN

  1. Diş arası d'ler y olmuştur: ayak

  2. Çift dudak w'leri, diş-dudak v'sine dönmüştür: evvuz

  1. Üç kelimedeki söz başı b- sesi v- olmuştur: var-




  1. Bir kelimede söz başı b- sesi düşmüştür: ol-

  1. -lXg isimden isim yapma eki, -Xr ve -DXr ettirgen çatı ekleri, 1. ve
    2. şahıs iyelik ekleri, ilgi hâli eki, çokluk 1. şahıs ekleri, bilinen geçmiş za­
    man teklik 1. ve 2. ve çokluk 2. şahıs ekleri, emir kipinin teklik ve çokluk
    üçüncü şahıs ve yine emrin çokluk 2. şahıs ekleri, yardımcı ünlüleriyle bir­
    likte yuvarlaklaşmıştır: başluatanuŋaldum(iz), hüsünlerzarf-fıil ekinden önceki yardımcı ünlü de
    yuvarlaklaşmıştır: alup-g>-ğ>-w>-0 değişmesinin yol açtığı başka yuvarlaklaşmalar da vardır:
    bilü

Bilinen geçmiş zamanın çokluk 1. şahıs eki de daima yuvarlaktır: alduk, bildük. Ancak burada bir yuvarlaklaşma söz konusu değildir. Karahanlı dö­neminde -mXz olan ekin yerini Eski Oğuz Türkçesinde başka bir ek, -dUk eki almıştır.
Geniş zamanı -Ar ile yapılmayan kök ve tabanların geniş zaman ekleri ile -A ile oluşmayan zarf-fıil ekleri Eski Türkçe döneminde de yuvarlaktı: alur, bilür, kalur, virür, alu vir-, virü ıd- (verip göndermek).
Bildirme ekinin yuvarlak olması (birdür, vardur) ekin kökeniyle ilgili­dir. Bu ek, turur'dan gelmiştir.
Yukarıda saydığımız eklerin sadece yuvarlak biçimlerinin bulunmasına karşılık, meslek isimleri yapan +çl, sayıları derecelendiren +(I)nçI, teklik 3. şahıs iyelik, teklik 1. şahıs (bir türde) ve çokluk 2. şahıs, teklik ve çokluk 3. şahıs bilinen geçmiş zaman, -mlş görülen geçmiş zaman, -IsAr gelecek za­man, -IçAk ve -InçA zarf-fıil eklerinin, emir kipindeki -gIl pekiştirme ekinin ve çatı eklerinden önceki yardımcı ünlülerin sadece düz biçimleri bulun­maktadır: demürçi, kolçı; üçinçi, onınçı; gözi, kolı; gelürin (gelirim), alurın (alırım); gelürsiz (gelirsiniz), alursız (alırsınız); gördi, durdılar; görmişem, durmış; göriser (görecek), oturısaruz (oturacağız); göricek (görünce), bulıcak (bulunca); görinçe, sorınça; görgil, durgıl, göril-, bulın-, durış-.
TÜRK DİLİ TARİHİ 459
Sadece yuvarlak veya sadece düz biçimi bulunan ek ve yardımcı ünlü­ler, Eski Oğuz Türkçesinde küçük ünlü uyumunun olmadığını gösterir. İşte bu uyumsuzluk Eski Oğuz Türkçesinin ilk göze çarpan dil özelliğidir.
10. D- ile başlayan eklerin t-'li biçimlerinin tonlulaşması sonunda bu tür
eklerde sadece d'li biçimler bulunur: açdur-, dikdür-, yükde, agaçdan, uçdı,
bitdi.

  1. Birkaç kelimede bazı ünsüzler düşmüştür: sugetür-

  2. Kelime sonundaki g'lerin düşmesi neticesinde birkaç kelimede i-
    kizleşme ortaya çıkmıştır: assı(fayda), ıssı<ısıg (sıcak), ell(el­
    li).


Yüklə 4,22 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   158   159   160   161   162   163   164   165   ...   181




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə