60
Soylu Atalının Bakı şəhərində orta məktəbdə öyrəncilərlə görüşü
Atagün Elində Amal Bağında söhbət
61
İlqar bəy və Nurtəkin xanımın “Beşikbaşı Mərasimi”
Nuşirəvan bəy və Aysel xanımın “Beşikbaşı Mərasimi”
62
“Ata Sonevini Ziyarət Günü” Mərasimi
İlqar bəyin xalasının Yas törəni
63
Ocaq-türk abe’si və Ata-Ocaq Günsırası
64
Mutlaka İnam bakışının
iki temel kavramı
MUTLAK
Mutlak - bugünkü belirtileriyle, ebedi Yarında bütün mev-
cutluğuyla ortaya çıkan, soyut olayların içinde yaşayan,
ancak onlarla bağdaşmayan, onları içlerinden taşıyarak
kendisine yaklaştıran, Dünya`ya, Hayat`a, İnsan`a Yüce
Kuvvet, Yön ve Ölçüt olan bir Küdretdir.
İNSAN
İnsan - Özünde Mutlaklık taşıyan, bu nedenle Ortam`dan,
Çevre`den, Toplum`dan Üstün olan, Mutlaklığ`a ulaşmak
için çabalar gösteren ve Mutlaklaşmağa Kadir olan Ruhsal
Varlıktır.
65
Asif Ata`nın kimliği
Asif Ata (Efendiyev Asif Kasım oğlu) milliyyetce Türk'tür,
Oğuz'un Karakoyunlu boyundandır. O, 25 Eylül 1935 yılında eski
Kazak ilinin Çaykent köyünde doğdu. Her iki ebeveyni öğretmen,
dedesi ve büyükdedesiyse din adamıydı. İlk eğitimini Çaykent`te
alan Asif Ata, ortaöğretimini Gence'de sürdürdü, liseyiyse Ağstafa'da
bitirdi. Bir yıl sonra M.Gorki Moskova Edebiyat Enstitüsü'nü kazanır
ve 1957 yılında oradan yüksek igtihar belgesiyle mezun olur.
Moskova'da eğitim alırken onun bilimsel kütüphanelerde okuyarak
kendisini geliştirdiği bilinen gerçeklerdendir. Dünyayı eski dönem-
den ta yaşadığımız günlere kadar ciddi bir biçimde öğrenir. Felse-
feyi, edebiyatı, tarihi, müziği, dini ve dinin tarihini, mitolojini öğren-
mekle yetinmez, aynı zamanda kendisi için önemli sonuçlar çıkarır.
Asif Efendiyev okudukça insanlığın tarihi boyunca insani ilişkilerin
onu anlamak için yeterli olmadığı kanısını kendisi için pekiştirir.
Ayrıca Azerbaycan'ın (büyük değerler yarattığı halde) tarihte yerinin
görünmemesi onu üzmektedir. Bu değerler de bilerekten başkalarının
adına çıkılmıştır. Örneğin, insanlığın ilk peygamberi Zerdüşt'ün
İranlılara ait edilmesi, Babek`in müslümanlaştırılarak, Kürt kökenli
olmasıyla alakalı iddiaların ortaya atılması gibi olgular üzerinde çok
düşünür. Dahası dünya tarihinde Doğu değerlerinin inkârı, Türk
milletine karşı kıskançlıkların had safhada olması Asif Efendiyev`in
ilgisini çeker.
İnsan sorununa ilgi duydukça Asif Efendiyev kendi üzerinde
oldukça ciddi bir biçimde çalışır ve kamil kimliğini oluşturmak için
uğraşır. O, Moskova'da eğitimini tamamladıktan (1957) sonra evren
için yeni bir düşüncenin gerekli olduğunu, mevcut fikirlerin, düşün-
celerin, ideoloji ve doktrinlerin insanı kurtarmak adına yeterli olma-
dığını anlar. Ancak bu yeni olan da ansızın ortaya çıkmaz ve belir-
mez. İstek henüz bir fikir ve Yol değildir. Büyük Amal(AMAÇ)
Yolu başlamak kolay birşey değildir. Fikrin oluşması ve pekişmesi
en önemli şarttır. Bunun için gerek belli bir kimlik oluşturulsun,
felsefi dille desek yeniden doğsun. Muhakkak ki, genç Asif Efendi-
yev`i karşıda zor günler, tehlikeli yıllar bekliyordu. Ama ateşli kalbi,
ısrarı ve kararlığı düşüncelerini isteklerine doğru alıp götürmekteydi.
Bakü'ye döndüğünde ilk olarak edebi eleştiri üzerine makaleler
yazmağa başlar, kısa bir süre sonra yazdığı makalelerle dikkatleri
66
üzerine çeker. Sovyetlerin gözde eleştiri ekölü olarak bilinen
toplumsal gerçekçi eleştirinin toplum hayatı için yetersiz kaldığını,
insana ulaşmadığını söyler. O sırada Türkiye'nin Ankara radyosunda
Asif Efendiyev`in itiraz dolu bu fikirleriyle ilgili açıklamalar
yayınlanır. Böylece, o, komünizm ideolojisi için istenmeyen kişi
olarak görülmeğe başlar. Devlet Güvenlik Komitesi(KGB) onun her
adımını izlemeğe koyulur.
Asif Efendiyev başka işyerlerinde çalıştı. Uzun yıllar Batı
edebiyatından, estetikten dersler verdi. Onun verdiği dersler öğren-
ciler tarafından olağanüstü bir ilgiyle dinleniliyordu. Onu dinlemek
için her yerden öğrenciler geliyorlardı. Böylesi bir ilgi onun çalıştığı
Azerbaycan Devlet Üniversitesi`nin bünyesinde "Etik ve Estetik
Öğrenim Kulübü"nü oluşturmasına neden olur. Burada kendi
görüşlerini anlatmağa başlar. Üniversitenin o dönemki rektörlüğü
bunu hemen anlıyor. Asif Efendiyev`in kendi görüşlerinden vaz
geçmediğini anlıyorlar. Çağırıp biraç kez uyarıyorlar: "Bizim de
çocuklarımız var, ne diye yaşamamıza izin vermiyorsun? Kulübü
kapat. Yoksa işten atılırsın, tutuklanırsın.”
Kulüp kapandıktan sonra 1 mart 1979 tarihinde Asif Efendiyev
Kulüb`ü "Ocak" olarak etrafına duyuruyor. Onun etrafında bulunan
taraftarlarıysa Kulüb`ün başkanını Ocak Atası olarak kabul ediyorlar.
Ocağın Ruhsal olay olduğuna, Ruhsal bir olayınsa başında bir
Başkan`ın bulunmayacağına karar veriyorlar. Olursa bile, o, mutlaka
Ocağ`ın Ata`sı olacaktır. Böylece, Asif Efendiyev Asif Ata diye
tanınmağa başlıyor.
Dostları ilə paylaş: |