Uluslararasi sempozyumu



Yüklə 26,8 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə42/307
tarix11.09.2018
ölçüsü26,8 Mb.
#67808
1   ...   38   39   40   41   42   43   44   45   ...   307

122

yeni dönemde Sovyetler Birliği döneminden kalma anlayışın tamamıyla aşı-

lamadığını görüyoruz. Sovyetlerin yasakladığı Dede Korkut, Türkmen kül-

türünün bir değeri olarak kabul edilmiştir, ancak bu eserle ilgili çalışmalarda 

büyük oranda Sovyetlerin “etnos” anlayışının etkisi vardır. Dede Kokut Ki-

tabı’nın Türkmen etnosuna ait olduğu, hikâyelerdeki olayların Türkmenistan 

coğrafyasında geçtiği ve eserin Türkmen diliyle kaleme alındığının öne sürül-

mesi bu etkinin ürünüdürler. Oğuz grubu Türk topluluklarından Türkmenler 

Dede Korkut Kitabı ve özellikle sözlü gelenekte canlı yaşayan kitapta bazıları 

yer almayan metinler hususunda oldukça iddialıdırlar. Türkmenistan’da ilk 

çalışmalar 1940’lı yıllarda yapılmıştır. Ancak Meti Köseyev ile B. Karrıyev 

gibi araştırmacıların hapse mahkûm edilmesiyle sonuçlanan bu süreç Dede 

Korkut araştırmalarının 1990’lara kadar kesilmesine sebep olmuştur. Türk-

men  araştırmacılar,  Dede  Korkut  destanlarındaki  olayların  1500-1600  yıl 

önce meydana geldiğini savunmaktadırlar. Türkmenlerin üzerinde durduğu 

diğer bir husus ise, sözlü rivayetlerin canlılığından dolayı Dede Korkut’taki 

hikâye sayısının 12 değil 24 olduğu, bunun Oğuz boylarıyla paralel olması 

gerektiği, eksikliğin de Türkmenler arasında yaşayan sözlü rivayetlerle ta-

mamlanabileceği  görüşüdür.  Kısaca  özetleyerek  değerlendirmek  gerekirse 

Türkmen  araştırıcılar  Dede  Korkut  Kitabı’nı  ve  yaşayan  rivayetleri  Oğuz-

luk-Türkmenlik  paralelliği  çerçevesinde  değerlendirerek  “etnik”  bir  yükle-

meye tabi tutma gayreti içinde olmuşlardır. 



Yer Adlarından Hareketle Azerbaycan’a Bağlama Çabaları ve Azer-

baycan Araştırmaları

Sovyetler Birliği döneminin kültür politikaları çerçevesinde ayrı bir kimlik 

halinde kurgulanan Azerbaycan (Azeri)  kimliğinin en önemli kaynaklarından 

birisi Dede Korkut’tur. Sovyetler Birliği’nde 1950’lerde yeni milliyetler pro-

jesine uygun olarak Dede Korkut, sadece Azerbaycan ulusal kültürünün ve 

kimliğinin bir unsuru olarak kabul görmüş, diğer Türk bölgelerinde araştı-

rılması sınırlanmış veya yasaklanmıştır. Bu itibarla gerek Sovyet döneminde 

gerekse bağımsız devlet olarak bugün de devam eden süreçte Azerbaycan’da 

Dede Korkut araştırmaları oldukça önem kazanmıştır. Azerbaycan’da 1928 

yılına uzanan ilk çalışmaları, Hamid Araslı’dan başlayarak Samet Alizade, 

Şamil Cemşidov, E. Demirçizade, M. H. Tehmasib, Mireli Seyidov gibi deği-

şik araştırmacıların araştırmaları izlemiştir. Azerbaycan’da UNESCO kararı 

çerçevesinde alınan karar Dede Korkut’un 1300. yılı olarak kabul görmüş ve 

Azerbaycan’da coğrafya adları, dil özellikleri başta olmak üzere Dede Kor-

kut’un Azeri kimliği vurgulanmaya çalışılmıştır. Özellikle Dede Korkut’un 

Türk Dünyasının Ortak Kültürel Mirası Dede Korkut Hikâyelerine Farklı 

Yaklaşımlar Üzerine Değerlendirmeler



123

Ali DUYMAZ 

1300. Yıl Dönümü dolayısıyla yapılan çalışmalar bu önemin sonucu olarak 

birçok eserin yayımlanmasına, çeşitli toplantıların düzenlenmesine vesile teş-

kil etmiştir. Bu arada pek çok bilimsel toplantı yanında Bakü’de iki defa da 

Milletlerarası Dede Korkut Kollokyumu düzenlenmiş ve bildirileri de yayım-

lanmıştır. 2 Ciltlik Dede Korkut Ansiklopedisi bu yayınların içinde oldukça 

önemlidir. 2001 yılından beri Azerbaycan İlimler Akademisi’ne bağlı Folklor 

Enstitüsü tarafından Tofik Hacıyev’in başredaktörlüğünde Dede Gorgud adlı 

bilimsel bir dergi çıkarılmaktadır. Dergi, yılda dört sayı çıkmaktadır.

Pek çok araştırmacı, Azeri etnosunun köklerinde değişik kabile birleşme-

lerinin  olduğunu,  tarihsel  olarak  ise  İskitlere,  Sümerlere  bağlanabileceğini 

ifade ettiği gibi Dede Korkut’u da Gılgamış gibi destanlarla ilişkilendirme-

yi de ihmal etmemiştir. Ayrıca kültürel kaynakların biri olarak Avesta da ele 

alınmaktadır. Ejder Ferzeli Gorgud adlı bir araştırmacı Azerbaycan halkının 

ve kültürünün Sümerlerle sıkı bir ilişkisinin bulunduğunu, Sümer dilinin Türk 

dili olduğunu, aynı zamanda Türk dilleri arasında en çok Azerbaycan diline 

yakın  olduğunu,  hatta Azerbaycan  dilinin  babası  olduğunu,  özü  olduğunu; 

Avesta dilinin de Azerbaycan dilinin atası olduğunu, Dede Korkut destan-

larının Azerbaycan halkının en eski mitik tefekkür çağlarından başladığını, 

destandaki boylardan pek çoğunun en az 5000 ile 6000 yıl önceki mitik mev-

zulardan, metinlerden (Sümer-Azerbaycan metinlerinden) beslendiğini ve bu 

metinler esasında şekillendiğini ortaya koymayı hedefleri arasında saymakta-

dır (Gorgud 1999: 323-324). Bunlara etno-genez, etno-lingüistik, etno-poeti-

ka gibi değişik alanlarda yapılan çalışmaları ekleyebiliriz (Mesela bkz. Eliyev 

2003; Rızayev 1998; Bayramov 1999: 93-94). 

Dede Korkut Kitabı’nda geçen yer adlarının büyük bir kısmının gerçek yer 

adları olduğu bilinmektedir ve bu da coğrafya olarak Doğu ve Kuzey-Doğu 

Anadolu ile Gürcistan ve Azerbaycan coğrafyasına işaret etmektedir. Ancak 

okuma ve anlamlandırma problemleri olan yer adları da mevcuttur ve araş-

tırmacılar bunu Dede Korkut destanlarının teşekkül aşamalarıyla açıklarlar. 

Oğuz kavramı bir coğrafya olarak Oğuzların yaşadığı yerler anlamını da taşır, 

ancak vatan kavramı ile, yani üzerinde yaşayan halka bağlı olarak değişmekte, 

yerleşik hayat şartları gibi bir toprak parçasına değil ilin yaşadığı alana göre 

işlevsel bir anlam taşımaktadır. Bu yüzden olsa gerek Oğuz coğrafyası her 

ne kadar bazı yer adlarıyla somutlansa da yine de muğlak, sınırları çizilme-

miş, eski yurtların izlerini taşıyan bir yapı arz etmektedir. Doğru ve mantıklı 

olan da budur. Bu itibarla, Dede Korkut kitabında geçen tüm olayları standart 

bir vatan anlayışıyla belirli bir coğrafyaya bağlamak doğru bir tavır olmasa 

gerektir. Azerbaycan’da yapılan çalışmaların önemli bir kısmı toponomi ça-



Yüklə 26,8 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   38   39   40   41   42   43   44   45   ...   307




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə