KİNDÎ VE ANTİK YUNAN FELSEFE GELENEĞİ
69
resindeki tercümeler ağırlıklı olarak Huneyn b. İshak (ö. 843) ve oğlu İshak
b. Huneyn (ö. 910)’in öncülüğünde gerçekleşiyordu.
Huneyn ve okulu Pla-
ton ve Aristoteles eserleri yanında, Galen’in tıbba dair eserlerinden olduk-
ça önemli çeviriler yaptılar. Bu okulla birlikte bir diğer grup ise Ebû Yûsuf
Yakûp İshâk el-Kindî’nin (ö. 870) etrafında toplanmış olup, Huneyn halka-
sı kadar çok sayıda tercümeye imza atmamış olsalar da, Yunanca felsefî
düşüncenin Arapça konuşan dünyada kabulünde son derece etkili oldular.
Bu cümleden mülhem Kindî’nin Grekçe bilip bilmediği ve dolayısıyla
doğrudan Grekçe veya başka bir dilden tercüme yapıp yapmadığı konusu-
nun tartışmalı olduğunu da vurgulamak gerekir.
3
Buna karşın Kindî’nin
Arapçaya çevrilen Yunan yazarların eserleri üzerinde
pek çok düzeltme
yaptığı ve buna dair yazılar yazdığı umumiyetle kabul edilen bir husustur.
4
Gerek Huneyn halkası gerekse Kindî halkası tercümelerinin araştırmacı-
lara, metot ve tutarlılık açısından aralarında bir karşılaştırma yapma imkâ-
nı verdiğini söyleyebiliriz. Bu iki halkanın tercüme ettiği eserlere bakıldı-
ğında Huneyn halkasının daha üstün bir metot ve daha tutarlı bir
terminolojiye sahip olduğu görülüyor. Aristoteles’in
Metafizika Metafizik
adlı eserinin Kindî halkasınca yapılmış olan tercümesi bunun en iyi örnek-
3
Kindî’nin Grekçe ve ya başka dillerden doğrudan tercüme yapıp yapmadığı konusu
öyle görülüyor ki İbn Culcul olarak da bilinen Ebu Dâvud Süleyman b. Hassân el-En-
delusî’nin
Tabakâtu’l- Etıbbâ ve’l- ukemâ’ adlı eserinde Kindî’nin biyografisine
dair yazdığı ve felsefeye dair pek çok kitap çevirdiği, kapalı konulara açıklık
getirdi-
ği, zor olan kısımları özetlediği şeklindeki mülahazasından kaynaklanmaktadır. Bkz.
a e, nşr. Fuad es-Seyyîd (Kahire: 1995), 73-74. Buna karşın “Kindî Grekçe Biliyor
muydu ” adlı makalesinde Abdurrahman Bedevî, İbn Culcul’un Kindî’nin kitaplar
tercüme ettiğini söylerken tek bir kitabı bile ismen zikretmediğini ve dolayısıyla han-
gi dilden çevirdiğine dair bir işarette de bulunmadığını nakleder. Bedevî söz konusu
makalesinde Kıftî dışında Kindî’nin kitap çevirdiğine dair kaynak zikreden bir kişi
dahi bulunmadığını, Kıftî’nin ise Ptolemy (Batlamyus)’e dair kitaplar hakkında ko-
nuşurken bu eserlerin Kindî için bozuk bir dille Arapçaya nakledildiğini söylemekte-
dir. Ayrıntılı bilgi için bkz. Bedevî,
Abdurrahman, “Kindî Grekçe Biliyor muydu ”,
atı Düşüncesinin oluşumunda İslâm
’ın Rolü, çev. Muharrem Tan (İstanbul: İz Ya-
yıncılık, 2010), 169-170. Benzer şekilde Mahmut Kaya, Kindî’nin
Felsefî Risâleler
adlı eserinin “Kindî’nin Hayatı” kısmında, İbn Culcul’un Kindî’nin birçok felsefi
eseri tercüme ettiğini belirtmektedir. Kaya’nın buradaki ifadesi şöyledir: “Kültür ta-
rihçilerinden İbn Culcul onu, birçok felsefe kitabını tercüme eden ve felsefenin kar-
maşık problemlerini açıklığa kavuşturan bir tabip ve filozof olarak tanımlamaktadır.”
Kindî’nin
Fi’l-Felsefeti’l- lâ ile Ptolemy’nin
Alma est’i arasındaki bağlantılar için
ayrıca bkz. Ivry,
Alfred ,
Al-Kindi’s Metaphysics (Albany: State University of New
York Press, 1974), 4; Rosenthal, Franz, “Al-Kindi and Ptolemy”,
Studi rientalistici
n nore Di Gior io evi Della ida 2 (1956): 436-456.
4
Gutas’ın R. Rashed’in “Problems of the Ttransmission of Greek Scientific Thought
into Arabic: E amples from Mathematics and Optics”,
istory of Sciences 27 (1989),
199-209 adlı makalesine de dayandırdığı bu görüş için bkz.
unanca Düşünce, 117.
DİYANET İLMÎ DERGİ
·
CİLT: 54
·
SAYI: 2
·
NİSAN-MAYIS-HAZİRAN 2018
70
lerinden biridir.
5
Buradaki tercümelerin oldukça
esnek bir karaktere sahip
olduğu, tercüme halkasının üyeleri tarafından yazılan açıklamalardan da
anlaşılmaktadır.
6
Kindî halkasında yapılmış olan çevirilerin dezavantajı,
anlam bütünlüğüne göre değil kelime kelime yapılmış olmasıdır; buna göre
orijinal metinde yer alan her bir terimin bir Arapça karşılığı kullanılmıştır.
Buna karşın Huneyn halkası çevirileri anlam bütünlüğünü korumayı hedef-
lemiş olup cümle cümle yapılmıştır. Kindî halkasının çeviri metodunun
ruhu aslında en iyi biçimde
Risâle fî ud di’l-Eşyâ
ve Rus mihâ adlı risâ-
lesinde kendisini gösterir. Burada ifade edilen biçimiyle Kindî’nin felsefî
metinlere yaklaşımında iki husus ortaya çıkmaktadır. Bunlardan ilki eski-
lerin söylediklerini
tam olarak ortaya koymak, ikincisi ise onların kapsam-
lı olarak ele almadığı hususları tamamlamaktır.
7
Kindî eserin hemen başın-
da Yunanca kaynaklara dayanan tariflere yer vermekte ve bu tariflerin
Arapça felsefî terminolojisindeki karşılıklarına dair bir tablo sunmaktadır.
8
Kindî Metafiziğinde Grek nsurlar lk Felsefe zerine
Kindî’nin felsefî eserlerinde Aristotelesçilik ve Yeni Eflatunculuğun bir-
birinden farklı çok sayıda unsurunu bir araya getirmeye çalıştığı düşünül-
düğünde felsefesinin oldukça eklektik bazı yönleriyle de senkretik (bağda-
şımcı) bir karaktere sahip olduğu rahatlıkla söylenebilir.
Bu eserler
içerisinde en önemli olanı
Fî’l-Felsefeti’l- lâ (İlk Felsefe Üzerine ’dir.
9
Kindî’nin eserine bu adı vermesinin Aristoteles’in
Metafizik’inden mül-
hem olduğu aşikârdır. Eser, metafizik konusuna tahsis edilmiş olup (kayıp
olduğu düşünülen bölümler hariç) dört bölümden oluşmaktadır.
10
İlk bölüm
5
Adamson, İbn Rüşd tarafından Aristoteles’in
Metafizik’ine yapılmış ve M. Bouyges
tarafından neşredilen
Tefsîru mâ ba de’t-tabî a adlı büyük şerhin Kindî halkası tara-
fından yapılmış olan bu çeviriye dayandığını kaydetmektedir. Bkz. “Kindî ve Yunan-
ca Felsefe Geleneğinin Kabulü”, 54.
6
Adamson, “Kindî ve Yunanca Felsefe Geleneğinin Kabulü”, 36.
7
Kindî, “Risâle fî Hudûdi’l-eşyâ ve Rusûmihâ”
, Neşr: ‘Abdu’l-emîr,
el-Mustalahu’l-
felsefî ınde’l
- Arab, (Kahire:1989) 189-190. Bu kısım Muhammed ‘Abdu’l-hâdî
Ebû Rîde neşrinde yer almamaktadır. Nitekim bu neşir doğrudan felsefi kavramlar ve
tanımları ile başlamaktadır. Bkz. “Risâle fî Hudûdi’l-Eşyâ ve Rusûmihâ”,
Resâi-
lu’l-Kindî el-Felsefiyye, nşr. Abdu’l-hâdî Ebû Rîde, Dâru’l-fikri’l-‘Arabî, 1951, 165.
8
Burada geçen terimler İlk Neden (el-‘Illetu’l-ûlâ)’den başlayarak el-Behîmiyye
(Hayvanilik)’e varıncaya kadar yaklaşık yüz civarında felsefi terimi içermektedir.
Ayrıntılı
bilgi için bkz. Kindî,
Risâle fî ud di’l-eşyâ ve Rus mihâ, 165-180.
9
İbnu’n-Nedîm’in belirttiğine göre Kindî Aristoteles’in
Prote Philosophia adını verdi-
ği ve daha sonra
Metafizika olarak anılacak olan eseri Ustasius’a tercüme ettirmiştir.
Bkz. İbnu’n-Nedîm
, el-Fihrist (Beyrût: Dâru’l-Fetvâ, 1978), 352.
10
Eserin girişinde Kindî’nin Mu’tasım Billâh için yazdığını duyurduğu
Fi’l-Felsefe-
ti’l- lâ, felsefenin tarifi ve değeri ile başlar. Varlık hakkında bilgi edinme yöntemi,
metot, din ile felsefe arasındaki ilişki ile devam eder. Bu kısım
eserin birinci bölümü-