D ü Ş Ü n c e d ü n ya s I n da



Yüklə 1,74 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə39/113
tarix22.07.2018
ölçüsü1,74 Mb.
#58351
1   ...   35   36   37   38   39   40   41   42   ...   113

87
S
İ Y A S E T   V E  
K
Ü L T Ü R  
D
E R G İ S İ
ilgili çalışmalar yapmış, Orhon Yazıtları’nı tercüme 
etmiştir. En önemli hizmetlerinden birisi de Kaşgarlı 
Mahmud’un  “Divanü  Lügati’t-Türk”ünü  tercüme 
etmesidir.  Ki,  bu  tercüme  Sovyetler  döneminde 
yapılan ilk tercümedir.
24
 Sovyet yönetimince “karşı 
devrimci  eser”  olarak  nitelendirilen  “Osmanlı, 
Özbek,  Kazak  Dillerinin  Mukayeseli  Sarfı”  (Bakü 
1926) eseri, onun çalışmaları arasında özel bir yere 
sahiptir.  Hocayev’in  “Yeni  Elifba  Yollarında  Eski 
Hatıra ve Duygularım” adlı eseri 1929’da Bakü’de 
yayımlanmıştır.
25
 Tıpkı kendisi gibi, bir kısım eserleri 
de  “repressiya”  yıllarında  yok  edilmiştir.  Bunlar, 
1936’da  tamamladığı  “Üslubiyyad  Nazariyesi”, 
“Türk  Dilinin  Sentaksı”  ve  “Türk  Dillerinin 
Tarihi  Grammatikası”  adlı  eserleridir.  Bunların 
dışında,  “Çağatay  Edebiyatından  Muharize- 
ler”, “Türkistan Tarihinin Kısa İcmali”, “Türk Edebi-
yatı  Nazariyesi”,  “İran  Dillerinin  Gramatikası” 
adlı  kitapları  yayımlanmış  ve  ders  kitabı  olarak 
okutulmuştur.
Azerbaycan’da  bulunduğu  süre  zarfında, 
İsmail  Gaspıralı’nın  “Dilde,  Fikirde,  İşte  Birlik” 
şiarına bağlı kalarak hazırladığı çalışmalarıyla Türkoloji araştırmaları tarihinde son 
derece önemli bir yer kazanan Hocayev, 3 Haziran 1937’de tutuklanır ve sorgulaması 
4 Eylül 1937’ye kadar sürer. Sorgulamalar sırasında ağır işkencelere maruz kalan 
Hocayev,  kendisine  yöneltilen  1916’dan  beri  pantürkist  faaliyette  bulunduğu, 
Gaziz Gubaydillin’in 1925’te Bakü’ye gelmesiyle pantürkist teşkilata girdiği, genç 
öğrencileri bu yola sevk ettiği, özellikle de bu işi yatakhane müdürlüğü sırasında 
Özbek  öğrenciler  arasında  yaptığı,  Veli  Huluflu,  Gulam  Bağırov,  Zifeld,  Cabbar 
Memmedzade,  Hanife  Zeynallı  ile  pantürkist  ilişkiler  kurduğu,  1918’de  İstanbul 
Üniversitesi’nden bir grup öğrenciyle Nuri Paşa’nın ordusuna katıldığı ve o günden 
bu yana bu işi sürdürdüğü suçlamalarını kabul etmek zorunda kalmıştır (Bünyadov 
1993: 165-168).
Sorgulaması biten Hocayev için mahkeme, 13 Eylül 1937’de kurşuna dizilerek 
öldürülme cezası verir. Mahkeme hükmü aynen şöyledir: “İtham edilen Hocayev, 1925 
yılından bu yana “Umumittifak Antisovyet Pantürkist, Yıkıcı-Terörist ve Casus Teşkilatı”nın 
üyesidir.  Onların  amacı,  Sovyet  hâkimiyetini  yıkmak,  millî  cumhuriyetleri  SSRİ’den 
ayırmak ve birleşik Türk-Tatar burjuva devletini kurmaktır. Hocayev, düzenli olarak karşı 
devrimci-milliyetçi propaganda yapmış, karşı devrimci pantürkist teşkilata yeni yeni üyeler 
kazandırmış ve 1924’ten 1937’ye dek bir yabancı devletin casusluğunu yapmıştır. Yukarıda 
“İtham edilen 
Hocayev, 1925 
yılından bu yana 
“Umumittifak 
Antisovyet 
Pantürkist, Yıkıcı-
Terörist ve Casus 
Teşkilatı”nın 
üyesidir. Onların 
amacı, Sovyet 
hâkimiyetini 
yıkmak, millî 
cumhuriyetleri 
SSRİ’den 
ayırmak ve 
birleşik Türk-Tatar 
burjuva devletini 
kurmaktır.


88
D
Ü Ş Ü N C E  
D
Ü N Y A S I N D A  
T
Ü R K İ Z
yazılanlara  ve Azerbaycan  SSR  CPM’nin  316  ve  317.  maddelerine  uygun  SSRİ  Yüksek 
Mahkemesi  Savaş  Kollegyası,  Halid  Seyid  Hocayev’i  en  ağır  cezaya-kurşuna  dizilmeye-
mahkûm etti. Hüküm kesindir, itiraz kabul edilmeyecek ve hüküm 1 Aralık 1934 yılı SSRİ 
CPM’nin kararına göre derhal yerine getirilecektir.” (Bünyadov 1993: 168)
Halid  Seyid  Hocayev,  diğer  yoldaşları  Gaziz  Gubaydillin  ve  Bekir  Sıtkı 
Çobanzade  ile  birlikte,  13  Ekim  1937’de  Bakü’de  kurşuna  dizilerek  öldürülür.  13 
Ekim 1937’de kurşuna dizilerek öldürülen Hocayev, 16 Mayıs 1957’de mahkemece 
aklanır.
Gaziz Gubaydillin
KGB  arşivlerinde  kendisinden  “Sultangaliyev’in  karşı  devrimci  örgütünün 
üyesi”,  “SSCB’de  pantürkizmin  ideologu”  diye  söz  edilen  Gaziz  Gubaydillin, 
Nerimanovcuların  Azerbaycan’da  iktidara  gelmesinden  sonra  millî  kadroların 
yetiştirilebilmesi  amacıyla  davet  edilen  bilim  insanlarından  birisidir.  İdilboyu 
Türklerinin  yetiştirdiği  en  meşhur  tarihçilerden  olan  ve  13  Ekim  1937’de  Sovyet 
yönetimince kurşuna dizilerek öldürülen Gubaydillin, 27 Haziran 1877’de Kazan’ 
da  dünyaya  gelmiş,  ilköğrenimini  Halidiye  Medresesi’nde  görmüştür.  1909’da 
okuduğu  lise  öğrenimini  tamamlayan  Gubaydillin,  Kazan  Üniversitesi  Hukuk 
Fakültesi’ne kaydolmuştur. Bir yıl okuduktan sonra hocaları N. F. Katanov ve N. 
N. Firsov’un yardımıyla Tarih-Filoloji Fakültesi’ne geçer. Üniversite öğrencisiyken 
medrese öğrenimi sırasında öğrendiği Arapça, Farsça ve Rusçaya ek olarak Almanca, 
Fransızca  ve  Latinceyi  de  öğrenen  Gubaydillin,  ileriki  yıllarda  Eski  Yunanca  ile 
İngilizceyi de bildiği diller arasına eklemiştir. Bilimsel çalışmalarına daha öğrencilik 
yıllarında  başlayan  Gubaydillin,  1910  yılında  “Ben-i  Haldun  ve  Aristo’nun 
Politikası” adlı bir kitap hazırlamış, okul bitirme tezi olan “Moğol Tarihinin Tarihçisi 
Marko Polo”yu “Şura” dergisinin 11-20. sayıları arasında yayımlatmıştır. Öğrencilik 
yıllarında siyasi hareketlere iştirak eden Gubaydillin, Kazan Türklerinin tanınmış 
edebiyatçılarından Fatih Emirhan ve Abdullah Tukay ile yakın dost olmuş, onlarla 
birlikte  çeşitli  dergiler  çıkarmıştır.  Üniversiteyi  tamamladıktan  sonra  Kazan’dan 
ayrılıp  Troitsk  şehrine  geçmek  zorunda  kalmış,  orada  “Vazifa”  adında  bir  Tatar 
medresesinde  müdürlük  yapmıştır.  Kazan’a  1917  Şubat  Devrimi’nden  sonra 
geçebilmiş,  1919’a  kadar  “Dinler  Tarihi”,  “Eski  Zaman  Tarihi”,  “Rus  Tarihi”  gibi 
ders kitaplarını hazırlamıştır. Onun Türklük ve Tatarlık meselesini ele aldığı “Türk 
mü,  Tatar  mı?”  adlı  eseri  de  bu  dönemde  yayımlanmıştır.  Tatarları  Türk  olarak 
nitelendiren Gubaydillin, Tatarların Türklüğü meselesini, “Tatarların Gelip Çıkışı 
ve Altın Ordu” adlı makalesinde Türkbirlikçi bir akademisyen gözüyle yeniden ele 
almıştır.
1919’da Kazan Üniversitesi tarih kürsüsünde N. F. Katanov ile N. N. Firsov’un 
yanında asistanlığa başlayan Gubaydillin, 1921’de “Hazar Kağanlığı Tarihi Tecrübesi” 
adlı  teziyle  asistanlığını  tamamlamıştır.  1922-1925  yılları  arasında  “Tatar  Tarihi”, 


Yüklə 1,74 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   35   36   37   38   39   40   41   42   ...   113




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə