Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 010, Sa. 141 Yeni Çek kanunu’na göre tüzel kiŞİleri temsilen çek düzenlenmesi ve sonuçlari metin topçUOĞLU



Yüklə 200,19 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə10/10
tarix27.03.2018
ölçüsü200,19 Kb.
#34790
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

Metin TOPÇUOĞLU

160

çek keşide eden temsilcinin hiç değilse yeterli karşılığın temin edilmesi ile il-

gili özeni göstermesi, gerekli tedbirleri alması asıl olmalıdır (TK m. 320, BK 

m. 528). Yeni organ görevlisinin, tüzel kişi adına keşide edilmiş ileri tarihli 

çekten belki haberi bile olmayacaktır. Hâlbuki kamu (vergi) borçlarının tah-

sil süreci, ödeme zamanı önceden ilan edilen ve istikrar kazanan bir takvime 

bağlandığı için bilindiği varsayılan asli bir yükümlülüktür. YÇK ile tüzel kişi 

tacirlerin nitelikleri gereği tutmaları zorunlu defterler (TK m. 66/1-1)

45

 arası-


na çek defterinin de dahil edilmesi yeni temsilcilerin mağduriyetini engelle-

yecek bir tedbir olarak değerlendirilebilir

46

. Ancak çek defterinin “işletmenin 



mahiyet ve öneminin gerektirdiği defterler” (TK m. 66/1) kapsamına girdiği 

düşüncesi tartışmaya açıktır. İşletmenin niteliği ve öneminin gerektirdiği def-

terleri tacir kendisi belirleyecektir. Bu defterlerden bir kısmı TK’da (m. 111, 

326, 417, 428, 519, 748) ve diğer kanunlarda (VUK m. 195, 197, 200, 204, 

205; Bank. K m. 28; Koop. K m. 89 vs) gösterilmiştir. Söz konusu defterler 

eksik ve gereği gibi tutulmamış ise TK m. 66/1-1’deki defterler tam ve usu-

lüne uygun tutulmuş olsa bile defter kayıtları sahibinin aleyhine delil olarak 

kullanılır (TK m. 84, 1465)

47

. Bu durumda çek defterinde yer almayan ileri ta-



rihli bir çek dolayısıyla yeni yönetim organı görevlileri, çek defteri kayıtları-

na ve çekin varlığını bilmedikleri gerekçesine dayanarak sorumluluktan kur-

tulamayacaklardır

48

. VUK mükerrer m. 196 ile kabul edilen “kambiyo senet-



leri defteri”ne ilişkin yükümlülük yürürlükten kaldırılmıştır. Öyleyse çek def-

teri ancak isteğe bağlı defter kapsamında değerlendirilebilir.

2) İleri tarihli tüzel kişi çeklerinde keşidecinin değil kanuni ibraz süresi 

içinde yetkili organ görevlileri ile sınırlı sorumluluk ilkesi, tüzel kişilerde öl-

çüsüz borçlanmaları, günü kurtarma çabalarını engelleyici değil kolaylaştırı-

cı bir yapıya sahiptir.

3) YK üyeleri arasında görev dağılımı yapılmayan hallerde, aksi karar-

laştırılmamışsa, en az iki üyenin imzası (TK m. 321/3) ile çek düzenlenebi-

45

 Defter tutma yükümlülüğünün ihlali halinde uygulanacak yaptırımı düzenleyen TK m. 67/3 



hükmüne göre ilgililer, üçmilyondan otuzmilyona kadar ağar para cezası ile cezalandırılır-

lar. 5252 sayılı “Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun” (RG, 

13.11.2004, S. 25642) kanunun ile sözkonusu ceza 29 kat arttırılmıştır (m. 4/9). Aynı Kanun, 

ağır para cezalarının adli para cezasına dönüşeceğini ve ödenmeyen adli para cezasının gün 

karşılığı yüzmilyon Türk Lirası olmak üzere hapis cezasına karşılık gelmesini kabul etmiştir 

(m. 5).


46

  Poroy/Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku, p. 521c.

47

 Bkz. Teoman, Ö. (Ülgen, H./Helvacı, M./Kendigelen, A./Kaya, A./Nomer Ertan, N. F.): Ti-



cari işletme Hukuku, p. 1427-1434.

48

 Aynı yönde Poroy/Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku, p. 521c.




Yeni Çek Kanunu’na Göre Tüzel Kişileri Temsilen Çek Düzenlenmesi ve Sonuçları

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

161

lecektir


49

. Bu ihtimalde haklı olarak karşılıksız çekten, imza sahibi (keşide-

ci) organ görevlilerinin sorumlu tutulmaları beklenir. Ancak YÇK m. 5/2 hük-

mü gereği görev dağılımı yapılmadığı için diğer organ görevlileri de karşılık-

sız çekten sorumlu tutulabileceklerdir ki bu sonucun adaletli olmadığı açıktır.

4) Tüzel kişi temsilcisinin görev veya yetkisi, iradi ya da irade dışı sona 

erdirilmiş olabilir. Kural olarak temsil yetkisinin, iradi veya irade dışı sona er-

dirilmesi, sorumluluk açısından bir farka yol açmaz. Bu anlamda temsil yet-

kisinin tek tarafl ı olarak sona erdirilmesi de mümkündür. Bu hak kötüye kul-

lanılmadıkça, yetkisi sona eren temsilcinin, keşide ettiği çek sebebiyle sorum-

luluğundan bahsedilemez. İleri tarihli çek düzenleyen ve kanuni ibraz süresi 

gelmeden şirketle ilişkisi kesilen yönetim organı görevlisi hakkında adlî para 

cezasına hükmedilememekle birlikte, gerek koruma tedbiri olarak gerek gü-

venlik tedbiri olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı verile-

bilecektir

50

.



Tüzel kişi adına ölçüsüz bir şekilde borçlanan, tüzel kişinin mali gücü-

nü zorlayacak miktarlarda çek keşide eden kimsenin sorumluluktan kurtulmak 

için istifa yolunu seçmesi, hakkın kötüye kullanılmasıdır. Bu doğrultuda ibraz 

süresi içinde veya ileri tarihli çeklerde, kanuni ibraz süresinden kısa bir süre 

önce istifa ederek tüzel kişiyi, onun yönetici ve temsilcilerini zor durumda bı-

rakan kimsenin hakkını kötüye kullandığı kabul edilmelidir. Ne var ki YÇK 

m. 5/2 hükmü, ayırım yapmaksızın “tüzel kişinin malî işlerini yürütmekle gö-

revlendirilen yönetim organının üyesi, böyle bir belirleme yapılmamışsa yö-

netim organını oluşturan gerçek kişi veya kişiler”i sorumlu tutmuştur. Bu an-

lamda özensiz borçlanan, istifa hakkını kötüye kullanan temsilciler keşide et-

tikleri karşılıksız çek dolayısıyla ancak iştirak (TCK m. 37, 40/1) ve şartları 

çerçevesinde dolandırıcılık fi iline (TCK m. 157, 158) ilişkin ceza hükümleri-

ne göre sorumlu tutulabilecektir.

5) Tüzel kişi adına hareket etmeye yetkili kimseler sadece bir kişi ola-

bileceği gibi birden fazla da olabilir ve aralarında işbölümü yapabilirler

51

. Ör-



49

 TK m. 692/b.6, çekin şekil şartı olarak keşidecinin imzasını yeterli kabul etmiştir. Hâlbuki 

YÇK m. 2/8’e göre, tüzel kişi adına çek düzenleyen kişinin adını ve soyadını çek üzerine 

açıkça yazması şarttır. Ancak, YÇK m. 2/7-8’deki şartları taşımasa bile, TK’daki unsurları 

taşıyan çek geçerliliğini muhafaza eder (YÇK m. 2/10). Ayrıntı için II-B-1 “yönetim organı 

görevlilerinin tüzel kişi adına çek düzenlemesi” başlığı altındaki açıklamalara bakılabilir.

50

  YÇK m. 5/4 gerekçesi. Ayrıca bkz. Çağlar, 5941 Sayılı Çek Kanunu Hükümlerine Göre Ti-



caret Şirketi Yöneticilerinin, Temsilcilerinin ve İmza Yetkililerinin Çek Hesabı Açma ve 

Çek Düzenleme Yasağı, s. 8 vd.

51

 Bkz. Poroy/Tekinalp/Çamoğlu, Ortaklıklar ve Kooperatif Hukuku, p. 535-540;  Kırca, İ.: 




Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

Metin TOPÇUOĞLU

162

neğin bir anonim şirkette YK üyeleri işbölümü yapmışlarsa (TK m. 319), YK 

üyeleri üstlendikleri görevlerle ilgili sorumluluğa bizzat katlanmak zorunda-

dırlar (TK m. 336/2, 342, 346). Hatta TK m. 319/2 hükmü çerçevesinde yö-

netim yetkisi pay sahibi olmayan kimselere (murahhas müdür) bile devredi-

lebilir: “Şirket muamelelerinin icra safhasına taalluk eden kısmı, esas mu-

kavele veya umumi heyet veya idare meclisi kararıyla idare meclisi azasın-

dan veya ortaklardan olmayan bir müdüre tevdi edildiği takdirde; müdür, ka-

nun veya esas mukavele yahut iş görme şartlarını tespit eden diğer hükümler-

le yükletilen mükellefi yetleri, gereği gibi veya hiç yerine getirmemiş olması 

halinde idare meclisi azasının mesuliyetlerine ait hükümler gereğince şirkete, 

pay sahiplerine ve şirket alacaklarına karşı mesul olur. Bu esas aykırı bir şar-

tın esas mukaveleye konması veya müdürün idare meclisinin emri ve nezareti 

altında bulunması mesuliyeti bertaraf edemez” (TK m. 342, 346). Bu sebeple 

YÇK m. 5/2’nin sadece yönetim organı görevlileri ile sınırlı sorumluluk anla-

yışı, genel hükümlerin benimsediği sorumluluk anlayışına aykırıdır. YÇK m. 

5/2 hükmüne göre ilgili tüzel kişilerin yönetim organı dışında yönetim görevi 

ile yetkilendirdiği ortak ya da ortak dışındaki kimselerin karşılıksız çek keşide 

etmekten dolayı sorumlu tutulabilmeleri mümkün olmayacaktır.

Dolaylı temsil yolu ile keşide edilen çekin cezai sonuçlarından sorum-

lu olanlar, YÇK m. 5/2-4 gereği kendi hesabından çeki düzenleyen ve tüzel 

kişi tacir ile öngörülen ilişkilere sahip gerçek kişilerdir (YÇK m. 4/2)

52

. Ayrı-


ca tüzel kişiye ait kabul edilen ve kısmen veya tamamen ödenmeyen çek do-

layısıyla, şartları çerçevesinde, söz konusu çeki düzenleyen gerçek kişi ile il-

gili ya da onu etkileyen yönetici, temsilci yahut ortaklar iştirak hükümlerine 

göre cezalandırılabilecektir

53

.

C) Beyanda Bulunma Yükümlülüğü Açısından Temsilin Önemi



Tüzel kişiler adına çek hesabı açabilmek için öncelikle, tüzelkişinin çek 

düzenleme ve çek hesabı açma yasağı bulunmadığı yönünde yazılı beyanda 

Ticaret Şirketlerinde Birlikte Temsile Yetkili Kişilerin Birbirlerine Tek Başına İşlem Yapma 

Yetkisi Vermeleri, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 2008, C. 57, S. 3, s. 455-

462.

52

 Tüzel kişi temsilcilerinin de sorumlu tutulacağını kabul eden görüşler vardır. Bkz. Poroy/



Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku, p. 506a.

53

  İlgili kimseler (YÇK m. 4/2) iştirak hakkındaki hükme göre sorumlu tutulacaklarından YÇK 



m. 5/2’deki organ görevlileri ile sınırlı sorumluluk ilkesi geçerli olmayacaktır. “Suçun kanunî 

tanımında yer alan fi ili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur. Su-

çun işlenmesinde bir başkasını araç olarak kullanan kişi de fail olarak sorumlu tutulur” (TCK 

m. 37; 40/1).




Yeni Çek Kanunu’na Göre Tüzel Kişileri Temsilen Çek Düzenlenmesi ve Sonuçları

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

163

bulunmak gerekir. Tüzel kişilerde, gerçek kişilerden farklı olarak, organda gö-

rev yapan kişi ve temsilcilerin de tüzel kişi adına çek hesabı açabilmek için 

çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı bulunmaması gerekir. Bu anlamda 

organ görevlisi temsilcilerle ilgili çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı-

nın, tüzel kişiyi de etkilediği, bu sebeple tüzel kişiye çek defteri verilemeye-

ceği açıktır (YÇK m. 2/4)

54

.



Bir tüzel kişinin organında görev yapan kişilerin veya temsilcilerinin 

keşide ettikleri çek, etkilerini tüzel kişinin malvarlığı alanında doğurur. He-

sap sahibi (temsil olunan tüzel kişi) adına hareket eden, dolayısıyla herhan-

gi bir borç üstlenmeyen temsilcinin kendi sorumluluğu ile ilgili şahsi kısıtla-

maların tüzel kişiyi etkileyecek şekilde genişletilmesinin isabetli olup olma-

dığı tartışmaya açıktır. Bilindiği gibi tacirin ifl ası, ticari mümessillik görevini 

sona erdirir

55

. Ancak çoğunluk görüşüne göre, ifl asına hükmedilmiş bir kim-



se ticari mümessil olarak atanabileceği gibi

56

; ticari mümessilin sonradan if-



lası görevini sona erdirmez

57

. Bu doğrultuda temsil olunan adına hareket etti-



ğinden temsilcinin, kambiyo taahhüdünde bulunabilmesi için tam ehliyetli ol-

ması da şart değildir

58

. Anlaşılan kanun koyucu, çekin aynı zamanda bir gü-



ven ilişkisine dayanması sebebiyle yönetici veya temsilcilerin geçmişteki şa-

ibeli sıfatlarının tüzel kişiyi olumsuz yönde etkilemesi endişesini bertaraf et-

mek istemiştir. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı ile malul kimsele-

rin, tüzel kişi yönetimi ve temsilinde görev ve inisiyatif almaları arzu edilme-

miştir. Her türlü şüpheyi ortadan kaldırmak bakımından, “hakkında çek dü-

zenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı bulunan gerçek kişinin, yönetim or-

ganında görev yaptığı, temsilcisi veya imza yetkilisi olduğu tüzel kişiye çek 

defteri verilmez” (YÇK m. 2/4)

59

 hükmü, ideali ifade etmekle birlikte, kendi 



54

 Karşılıksız çek düzenleyen, adına karşılıksız çek düzenlenen ve ileri düzenleme tarihli çek-

lerde kanunî ibraz süresi içinde karşılığı ilgili banka hesabında bulundurmayan gerçek ve tü-

zel kişi hakkında, karşılıksız çıkan her bir çekle ilgili olarak, çek düzenleme ve çek hesabı 

açma yasağı kararı verilir (YÇK m. 5/4).

55

 BK m. 35’e göre, aksi kararlaştırılmadıkça veya işin niteliği aksi sonucu gerektirmedikçe 



temsil olunanın ve temsilcinin ifl ası temsil yetkisini sona erdirir.

56

  Karahan, S.: Ticari İşletme Hukuku, Konya 2009, s. 279.



57

  Arkan, Ticari İşletme Hukuku, s. 175; Karahan, Ticari İşletme Hukuku, s. 285 ve dpn. 

40’da işaret edilen yazarlar.

58

 Bkz. Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, s. 396, 397; Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku Genel 



Hükümler, s. 159; Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, s. 78.

59

 Maddede, hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı bulunan gerçek kişiler-



le ilgili tüzel kişiye “çek defteri verilmez” dense de herhalde arzu edilen sonuç “çek hesabı 

açılmaması”dır. Aynı yönde bkz. Kendigelen, Çek Hukuku, s. 423 ve dpn. 19.




Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

Metin TOPÇUOĞLU

164

içinde çelişkili, ağır bir hükümdür. Böylece kanun koyucu; tüzel kişilerin yö-

netim ve temsilinde takip ettiği hassasiyetini, karşılıksız çek düzenleyenlerin 

sorumluluk alanını daraltarak adeta ihmal etmiş olmaktadır. Zira sorumluluk 

açısından fi ile sebep olandan ziyade belirli sıfata sahip olanların dikkate alın-

ması, organ görevlisi sıfatını taşımayan fakat çek düzenleyebilme imkânı ka-

bul edilen temsilci ve yöneticilerin istismarına yol açabilecektir.

Tüzel kişinin karar organlarının (genel kurul, ortaklar kurulu), hukuki 

sorumluluğu üzerinde taşıyan ilgili kurullarının (yönetim kurulu) güvenini ka-

zanan, yönetici veya temsilci (müdür) olarak atanan kimsenin şahsına ait en-

geller tüzel kişi için de kısıtlama sebebi olarak muamele görmemelidir

60

.



Tüzel kişiler (tacir olan veya olmayan) hem kendisi

61

 hem de yönetim 



organında görev yapan, temsilcisi olan ya da imza yetkilisi olan kişiler için 

çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı bulunmadığı hususunda beyanda 

bulunacaktır. Beyan yükümlülüğü, tüzel kişinin yöneticisi veya temsilcisine 

aittir. Beyanname almadan veya beyanname ile sabit yasağa rağmen bu kişi-

lere çek defteri verilirse, işlemi yapan banka görevlisi adli para cezası ile ce-

zalandırılır (YÇK m. 7/3). Ayrıca bankaya, gerçek dışı beyanda bulunan, hak-

kındaki çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararına rağmen çek düzen-

leyen kişi hapis cezası ile cezalandırılır (YÇK m. 7/3, 6).

60

 Ayrıca bkz. Helvacı, M.: Çek Kanunu Tasarısının Değerlendirilmesi, BATİDER, C. XXV, S. 



4, 2009, s. 242, 243; Kendigelen, Çek Hukuku, s. 423; Pulaşlı: Yeni Çek Hukuku ve İlgili 

Mevzuat, s. 22, 23; Çağlar, 5941 Sayılı Çek Kanunu Hükümlerine Göre Ticaret Şirketi Yö-

neticilerinin, Temsilcilerinin ve İmza Yetkililerinin Çek Hesabı Açma ve Çek Düzenleme Ya-

sağı, s. 17, 18. Düzenlemeyi olumlu bulan yazarlar da vardır. Bkz. Narbay, Ş.: 5941 Sayılı 

Çek Kanununun Getirdiği Bazı Yenilikler ve Bunların Değerlendirilmesi, Terazi Hukuk Der-

gisi 2010, S. 43, s. 70, 72

61

 Tüzel kişiler hakkında da koruma tedbiri ve güvenlik tedbiri olarak çek düzenleme ve çek he-



sabı açma yasağı kararı verilebilir. YÇK’nın öngördüğü güvenlik tedbiri, TCK’ m. 53’ün ka-

bul ettiği güvenlik tedbirinden farklıdır. YÇK güvenlik tedbirini, ceza mahkûmiyetinin so-

nucu olarak ortaya çıkması şartına bağlamamıştır. Örneğin limited şirkette temsilci çeki dü-

zenleyip, şirketten ayrılmışsa, sözkonusu temsilciye adli para cezası verilmeyecek ancak gü-

venlik tedbiri olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı verilebilecektir (YÇK 

m. 5/4). Bkz. Kanun Tasarısı, Genel Gerekçe, (TBMM, Dönem 23, Yasama Yılı 4, S. Sayısı 

445), s. 12. Güvenlik tedbirleri konusunda geniş bilgi için bkz. Artuk, M. E.: Güvenlik Ted-

birleri, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 2008, C. XII, S. 1-2, s. 461-492.




Yeni Çek Kanunu’na Göre Tüzel Kişileri Temsilen Çek Düzenlenmesi ve Sonuçları

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

165

SONUÇ

1) YÇK, tüzel kişiler adına çek keşide edebilecek yönetici ve temsilci-

ler bakımından bir sınırlama getirmemiş, fakat karşılıksız çıkan çekler dolayı-

sıyla sorumluluğu organ görevlisi sıfatını taşıyan temsilcilerle sınırlandırmış-

tır. Organ görevlisi ile sınırlı sorumluluk anlayışı, TK’nın organ görevlileri 

arasındaki işbölümü ve sorumluluk anlayışına ters düşmüştür.

2) Organ görevlilerinin sorumluluğu açısından kanuni ibraz süresinin 

esas alınması istismara açık olduğundan (istifa hakkının kötüye kullanılması, 

kötü yönetim vs) başta tüzel kişi olmak üzere yeni organ görevlileri, pay sa-

hipleri (üyeler) ve alacaklılar zarar görebilecektir.

3) YÇK m. 4/2, tüzel kişi tacirlerin başka kimseler üzerinden borçlana-

rak çek keşide etmeleri ihtimalini dikkate alarak bir kanuni karine benimse-

miştir. Bir gerçek kişinin YÇK m. 4/2’nin işaret ettiği ve ispatı açısından ema-

relerin yeterli görüldüğü belirli ilişkiler çerçevesinde, kendi hesabından keşi-

de ettiği çekler, söz konusu gerçek kişinin ilgili olduğu tüzel kişi tacire ait ka-

bul edilmiştir. YÇK m. 4/2’nin öngördüğü ilişkiler söz konusu gerçek kişi ile 

tüzel kişi tacir arasındaki temsil (dolaylı) ilişkisinin de kabulünü gerektirir.

4) YÇK m. 4/2 hükmü (dolaylı temsil) çerçevesinde düzenlenen ve 

karşılıksız çıkan çek dolayısıyla hamil, tüzel kişi tacire başvurabilecektir. 

Hamil, ayrıca tüzel kişi taciri Borçlar Hukuku hükümlerine göre de takip 

edebilecektir.



Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

Metin TOPÇUOĞLU

166

KAYNAKLAR

ArkanS., Ticari İşletme Hukuku, Ankara 2009.

Artuk, M. E.: “Güvenlik Tedbirleri”, Gazi Üniversitesi Hukuk 

Fakültesi Dergisi 2008, C. XII, S. 1-2, s. 461-492.



Çağlar, H., “5941 Sayılı Çek Kanunu Hükümlerine Göre Ticaret 

Şirketi Yöneticilerinin, Temsilcilerinin ve İmza Yetkililerinin Çek Hesabı 

Açma ve Çek Düzenleme Yasağı”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi 

Dergisi C. XIII, Y. 2009, S. 1-2, s. 1-20. Makaleye ulaşılabilecek web 

adresi: http://www.hukuk.gazi.edu.tr/editor/dergi/13_1.pdf (12.11.2010).

Çolak, H., “3167 Sayılı Kanun’un Uygulamasında Bankaların 

Özen Yükümlülüğü ile Karşılıksız Çek Keşide Etmek Suçunun Cezai 

Hüküm ve Sonuçları”, Çek Hukukunun Güncel Sorunları, İstanbul Ticaret 

Odası Yayını, İstanbul 2002, s. 82-103.



Eren, F.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul 2008.

Helvacı, M.: Çek Kanunu Tasarısının Değerlendirilmesi, BATİDER 

2009, C. XXV, S. 4, s. 229-251.



Kahyaoğlu, E. C.: 5941 Sayılı Çek Kanunu ile İlgili Bazı Tesbitler, 

Kazancı Dergisi 2010, S. 67-68, s. 140-148.



Karahan, S.: Ticari İşletme Hukuku, Konya 2009.

Kendigelen, A.: Çek Hukuku, İstanbul 2007.

Kendigelen,  A., “Müracaat Hakkını Kaybeden Çek Hamilinin 

Başvurabileceği Hukuki Yollar”, Prof. Dr. Hüseyin Ülgen’e Armağan C. 

I, İstanbul 2007, s. 727-740.

Kılıçoğlu, A.: Borçlar Hukuku, Ankara 2007.

Kırca,  İ.: 5941 Sayılı Çek Kanunu Konferans (22 Ocak 2010), 

Ankara 2010.



Kırca,  İ.: Ticaret Şirketlerinde Birlikte Temsile Yetkili Kişilerin 

Birbirlerine Tek Başına  İşlem Yapma Yetkisi Vermeleri, Ankara 

Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 2008,  C. 57, S. 3, s. 455-462.

Konuralp, H.: İspat Kurallarının Zorlanan Sınırları, Ankara 2009.

Narbay, Ş.: 5941 Sayılı Çek Kanununun Getirdiği Bazı Yenilikler 

ve Bunların Değerlendirilmesi, Terazi Hukuk Dergisi, S. 43, 2010, s. 65-

97.



Yeni Çek Kanunu’na Göre Tüzel Kişileri Temsilen Çek Düzenlenmesi ve Sonuçları

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XIV, Y. 2010, Sa. 2

167

Özgenç, İ.: Çek Kanunu, Ankara 2010.

Öztan, F.: Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara 2007.

Poroy/Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku, İstanbul 2010.

Poroy/Tekinalp/Çamoğlu, Ortaklıklar ve Kooperatif Hukuku, 

İstanbul 2005.



Pulaşlı, H.: Yeni Çek Hukuku ve İlgili Mevzuat, Ankara 2010.

Reisoğlu, S.: Yeni Çek Kanunu ve Hukuki Sorunlar, [http://www.

tbb.org.tr/Dosyalar/Konferans_Sunumlari/SR_yeni_cek_kanunu_ve_

degerlendirilmesi_07012010.pdf (05.10.2010)] s. 1-19.

Taşpınar, S.: “Fiili Karinelerin İspat Yükünün Dağılımındaki 

Rolü”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 1996, C. 45, S. 1-4, 

s. 533-572.

ÜlgenH./HelvacıM./KendigelenA./Kaya, A.), Kıymetli Evrak 

Hukuku, İstanbul 2006



Ülgen,  H./Teoman,  Ö./Helvacı,  M./Kendigelen,  A./Kaya,  A./

Nomer ErtanN. F.: Ticari işletme Hukuku, İstanbul 2006.

ÜlgenH., Hukuki Görünüş Nazariyesi, İstanbul 2005.

Üstündağ, S.: Medeni Yargılama Hukuku, C. I-II, İstanbul 1992.

YasanM., Kambiyo Senetlerinde Sebepsiz Zenginleşme, Ankara 

2008.


Yavuz, C.: Tük – İsviçre ve Fransız Medeni Hukuklarında Dolaylı 

Temsil, İstanbul 1983.



YıldızŞ., “Doğrudan Doğruya İradi Temsilde Özel Temsil Yetkisi 

Gerektiren Haller”, Makalelerim 1988-2007, Ankara 2008, s. 41-65.



Yüklə 200,19 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə