185
Türkiye’nin demokrasi notunu yükseltti şeklinde haber edilirken, hükümete olumlu
bir yaklaşım sergilenmiş, toplumun çeşitli kesimlerinden alınan olumlu yaklaşımlara
yer verilmiştir. Tezkerenin meclisten geçmemesi halinde belli çevrelerce dile
getirilen ‘büyük kriz’ haberlerinin hükümetin aldığı erken ve sağlam tedbirlerle boşa
çıkartıldığı, piyasaların tezkere şokunu az hasarla atlattıkları ifade edilmiştir.
lerleyen günlerde yeni bir tezkerenin meclise gönderilmesi söz konusu olmuş,
muhafazakâr basın buna negatif bir yaklaşım sergilemiştir.
b. Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun Güvenliği
Muhafazakâr basın, savaşı ABD’nin Ortadoğu’da kurmak istediği yeni dünya
düzeninin bir parçası olduğu, srail’in güvenliğinin sağlanması ve dünya petrol
rezervlerinin % 65’ini barındıran Ortadoğu’nun direkt kontrol altında tutularak
ABD’nin ihtiyaç duyduğu petrolü ele geçirme savaşı şeklinde tanımlamaktadır.
srail’in son yaptığı nükleer çalışmalarla ABD’den sonra dünyada en çok nükleer
bombaya sahip ikinci ülke olduğu, BM’nin srail’e yönelik 64 kararını tanımadığı
halde, ABD’nin srail’e arka çıktığı, bu yüzden ABD’nin öne sürdüğü Irak’ın kitle
imha silahlarına sahip olduğu için kendisini vuracağını iddia etmesinin inandırıcı
görünmediği öne sürülmektedir. Basın, srailli yazar Uri Avnery’ye dayanarak
ABD’nin savaş amaçlarını şöyle sıralamıştır: “Dünyadaki en büyük rezervlere sahip
Irak’ın petrol kaynaklarını ele geçirmek ve kullanmak, Hazar petrolünü kontrol
etmek, böylece bütün Körfez ülkelerindeki petrol kaynakları üzerinde söz sahibi
olmak.”
387
ABD’nin Irak savaşının srail’in amacına hizmet ettiği Irak petrolünü ele
387
Yeni Şafak, 1 Mart, 2003.
186
geçirmesi, srail’in güvenliğini sağlamak ve srail’in genişleme politikasına karşı
çıkan güçlerin ortadan kaldırılması olduğu ifade edilmekte, bu yüzden bu savaşın
Irakla sınırlı kalmayacağı, Irak’tan sonraki hedeflerin “Suriye, ran ve Türkiye”
388
olduğu iddia edilmektedir. ABD’nin menfaatinin dünya hâkimiyeti ve ekonomi
olduğu, ABD’nin
srail ve kendi çıkarları için Ortadoğu’yu yeniden
sömürgeleştirmek istediği, Bush yönetiminin bu savaşla elde etmek istediği üç
amacının olduğu öne sürülmektedir. Bu amaçlar: “ lk hedef petrol, Washington’un
emir ve politikalarına uymayan devletlere bir gözdağı verme savaşı, savaş kötüye
giden Amerikan ekonomisi üzerindeki dikkatleri başka alana çekecek”
389
şeklinde
sıralanmıştır.
Bu süreçte güvenlikle ilgili olarak en çok üzerinde durulan diğer bir konu ise Kuzey
Irak konusu olmuştur. Muhafazakâr basında Kuzey Irak yaşanan gelişmelere göre
ele alınmıştır. IKDP yetkilisi Sami Abdurrahman’ın “Türkiye tehdidinden
korktuğumuz kadar Saddam tehdidinden korkmuyoruz. Saddam birçok Kürt’ü
öldürdü. Ama Türkiye, Kürt insanının arzu ve isteklerini öldürür!” sözleri
Barzani’nin adamlarının Türkiye’ye meydan okumaya başladıkları, Kürtlerin Kuzey
Irak’a asker gönderilmesine karşı oldukları şeklinde yorumlanmıştır. Kürt
Parlamentosu’nun Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesi durumunda “Türk askerine
karşı toplu direniş gösterileceği” kararı aldıkları haberi “Kürtler Gözdağı Verdi”
390
“Türkiye’ye Tehditler Savruldu”
391
şeklinde haberlerde yer verilmektedir. Emekli
388
Milli Gazete, 1 Mart, 2003.
389
Yeni Şafak, 10 Mart, 2003.
390
Yeni Şafak, 26 Şubat, 2003.
391
Milli Gazete, 27 Şubat, 2003.
187
General Rıza Küçükoğlu’yla yapılan bir röportajda Türkiye’nin Kuzey Irak ile ilgili
ulusal çıkarları şöyle ifade edilmiştir:
Bu konuda bizim için söz konusu olan ‘güvenlik menfaatimiz’dir.
Ulusal çıkarımız konusunda giderek bizim vatan savunmamızı tehdit
eden husus terördür. Bunu kontrol etmeliyiz. kincisi ise hemen
burnumuzun dibinde bölünmüş bir Irak ile oluşan Kürt devleti ve hele
bunun petrol kaynaklarının kontrol edilmesidir. Eğer bir Kürdistan
olgusunu kabul edersek, Sevr antlaşmasında resmedilmiş haritaya doğru
gideriz.
392
Türkiye’nin savaş sonrası kurulacak masada yer almasının hayal olduğu,
Türkiye’nin çıkarının kendi güvenliğini ve toprak bütünlüğünü sağlamak olduğu
vurgulanmıştır. Barzani ve Talabani’nin açıklamalarını “Barzani Sanki Irak Devlet
Başkanı”
393
“Talabani Meydan Okudu”
394
“Barzani Çizmeyi Aştı”
395
“Türkiye’yi
Kışkırtma Çabası”
396
haber başlıklarıyla sunmuştur. Talabani ve Barzani’nin böyle
ele alınmalarının sebebi ise, Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesi durumunda
ayaklanacaklarını belirtmeleri ve Erbil’de Türkiye’nin bölgeye asker göndermesine
karşı yapılan gösteride Türkiye bayrağı yakmaları dolayısıyladır. Barzanilerin
Yahudi olabilecekleri ve Barzani soyadlı birçok Yahudi bulunduğu yönünde
haberlere yer verilmekte ve MOSSAD’ın Kuzey Irak’ta sorgu timleri kurdukları ve
özellikle Türkmenlerin üzerinde baskı kurmaya çalıştıkları iddia edilmektedir.
Bölgedeki Kürt gruplarının Türkiye’nin bölgeye girmesi durumunda Türkiye’yle
savaşacaklarını açıklamaları Türkiye’yi tahrik ettiği, bunun da aslında ABD’nin
kışkırtmalarıyla olduğu ifade edilmiştir. “ABD Kürt kartını oynuyor haber başlığıyla
392
Mustafa Karaalioğlu, Yeni Şafak, 3 Mart, 2003.
393
Milli Gazete, 27 Şubat, 2003.
394
Milli Gazete, 1 Mart, 2003.
395
Yeni Şafak, 4 Mart, 2003.
396
Yeni Şafak, 4 Mart, 2003.
Dostları ilə paylaş: |