İMÂm ali (A. S) R sûresi Rahman, Rahim Allah'ın Adıyla "Şüphesiz biz, sana Kevser'i verdik. Şu hâlde Rabbin için namaz kıl ve tekbir alırken, namazda ellerini boğazına kadar kaldır. Doğrusu asıl soyu kesik olan, sana kin duyandır


- İMÂM ALİ'nin (A.S) ABDEST VE NAMAZI



Yüklə 238,23 Kb.
səhifə10/56
tarix01.08.2018
ölçüsü238,23 Kb.
#59922
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   56

40- İMÂM ALİ'nin (A.S) ABDEST VE NAMAZI


139- Senetli bir şekilde İmâm Cafer-i Sâdık'tan (a.s) şöyle rivâyet edilmiştir; buyurdu:

"(Bir gün) Hz. Emirü'l-Müminin (a.s) oğlu Muhammed (Hanefiye) ile birlikte oturuyorlardı. İmâm (a.s) oğluna hitaben şöyle buyurdu: 'Ey Muhammed, bana bir kap su getir'; suyu getirince, onu alıp sağ eliyle sol eline döktü ve elini yıkarken şu duayı okudu: "Suyu temiz ve temizleyici kılıp onu necis kılmayan Allah'a hamd olsun."

Daha sonra tahâret aldı ve o sırada şu duayı okudu: "Allah'ım cinsel organımı koru; onu iffetli kıl; avretimi ört ve onu (cehennem) ateşine haram kıl."

Sonra burnuna su aldı ve şöyle dua etti: "Allah'ım, beni cennet kokusundan mahrum kılma ve beni cennetin kokusunun ıtırını ve reyhanını koklayanlardan eyle."

Ardından ağzına su alarak şu duayı okudu: "Allah'ım, dilime zikrini söylet ve beni razı olduğun kimselerden kıl."

Sonra yüzünü yıkadı ve yıkarken şöyle dua etti: "Allah'ım, yüzlerin karardığı günde benim yüzümü beyazlaştır; yüzlerin beyazlaştığı günde benim yüzümü karartma."

Ardından sağ kolunu yıkadı ve şöyle dua etti: "Allah'ım, kitabımı (amel defterimi) ve (cennette) ebedi kalma belgesini sağ elime ver."

Sonra da sol kolunu yıkayarak şu duayı okudu: "Allah'ım, kitabımı sol elime verme; onu boynuma bağlı kılma; ben, ateş parçalarından sana sığınıyorum."

Ardından başını meshetti ve şöyle dua etti: "Allah'ım, beni rahmetin, bereketlerin ve affına büründür."

Daha sonra (sağ ve sol) ayaklarını meshetti ve şu duayı okudu: "Allah'ım, ayakların kaydığı günde, benim ayaklarımı Sırât üzerinde sabit kıl ve benim çabamı, seni benden razı edecek şeyde karar kıl."

Ardından oğlu Muhammed'e dönerek şöyle buyurdu: 'Ey Muhammed, kim benim gibi abdest alır ve okuduğum duaları okursa, Allah onun için abdestinin her damlasından bir melek yaratır ki (ondan taraf Allah'ı) takdis, tesbih eder ve tekbir ve La İlahe İllallah zikirlerini söyler ve bütün bunların sevabı, o (abdest alan) için yazılır."159[159]

140- Emirü'l-Müminin (a.s) hakkında şöyle rivâyet edilmiştir:

"O, namaz vakti gelip çattığında bedeni titrer ve rengi değişirdi. Bunun sebebi sorulunca, şöyle buyurdu: 'Allah'ın göklere, yere ve dağlara sunduğu ve onların taşımaktan korkup çekindikleri ve insanın yüklendiği emaneti edâ etmenin zamanı geldi. Bilmiyorum, acaba yüklendiğim emaneti iyi bir şekilde edâ ediyor muyum, etmiyor muyum?!"160[160]

141- Yine şöyle rivâyet edilmiştir: "Emirü'l-Müminin (a.s) abdest aldığında Allah-u Teâlâ'nın korkusundan rengi değişirdi."161[161]


41- İMÂM ALİ (A.S) AÇISINDAN NAMAZIN FAZİLETİ


142- Keşfü'l-Yakîn kitabında şöyle nakledilmiştir:

"Hz. Ali (a.s) gece namazını asla terk etmemiştir; hatta Herir gecesinde dahi. Sıffîn'de savaştığı bir günde, bir taraftan savaşıyor, bir taraftan da iki saf arasında durup güneşi kontrol ediyordu. Bunu gören İbn Abbâs 'Ya Emire'l-Müminin, ne yapıyorsunuz?' diye sorunca 'Güneşin eğilip eğilmediğine bakıyorum ki (vakit girdiğinde) namaz kılalım' buyurdu. İbn Abbâs 'Şimdi namaz zamanı mı? Biz savaşla meşgulüz' deyince, Hz. Ali (a.s) şöyle buyurdu: 'Biz onlarla (Muaviye ve adamlarıyla) ne üzerine savaşıyoruz? Evet biz namaz için onlarla savaşıyoruz!"162[162]


42- İMÂM ALİ (A.S) VE CEMAAT NAMAZI


143- Hz. Ali'nin (a.s) Ebû Derdâ'ya hitaben şöyle buyurduğu nakledilmiştir:

"Ey Ebû Derdâ, Yatsı ve Sabah namazlarını cemaatle kılmak, benim için bu ikisinin arasında uyumayarak ibâdetle meşgul olmaktan daha sevimlidir. Resulullah'ın (s.a.a) şöyle buyurduğunu duymadın mı?: 'Eğer (İnsanlar) Yatsı ve Sabah namazlarını cemaatle kılmanın ne kadar faziletli olduğunu bilselerdi, sürünerek olsa bile mutlaka onlara katılırlardı. Bu ikisini cemaatle kılmak, onların arasındaki günahlara kefaret sayılır."163[163]

144- Rivâyet edildiğine göre Resulullah (s.a.a), namazlarının birisinde rükûsunu normalin üstünde uzattı. Bunun sebebi kendisine sorulunca şöyle buyurdu: "Ali b. Ebî Tâlib, namaza katılıp o rekâtı yakalayıncaya kadar Cebrâîl elimi tuttu ve bekletti."164[164]

43- BİN REKÂTLIK NAMAZ


145- Cemil b. Sâlih, İmâm Cafer-i Sâdık'tan (a.s) şöyle nakletmiştir; buyurdu:

"Eğer Ramazan ve gayrı Ramazan'da gece ve gündüzde bin rekât namaz kılabilir isen, bunu yap. Hiç şüphesiz, Ali (a.s) bir gece ve gündüzde bin rekât namaz kılardı!"165[165]

146- İmâm Muhammed Bâkır'dan (a.s) şöyle rivâyet edilmiştir; buyurdu:

"…Ali (a.s) (bir) gece ve gündüzde bin rekât namaz kılardı."166[166]

147- Yine senetli bir şekilde İmâm Muhammed Bâkır'dan (a.s) şöyle nakledilmiştir:

"Ali b. Hüseyin (Zeyne'l-Âbidîn -a.s-) (bir) gündüz ve gecede bin rekât namaz kılardı. Nitekim Emirü'l-Müminin de (a.s) böyle yapardı. Onun beş yüz hurma ağacı vardı; her ağacın yanında iki rekât kılardı."167[167]

148- Senetli bir şekilde Ebû Basîr'den şöyle nakledilmiştir:

"Biz İmâm Cafer-i Sâdık'ın (a.s) yanına gittik. Ben ona 'Ramazan ayında namaz kılma hakkında ne diyorsunuz?' diye sorunca şöyle buyurdu: 'Ramazan ayı başka hiçbir ayın sahip olmadığı eşi benzeri olmayan bir hürmet ve hakka sahiptir. Ramazan ayında gece ve gündüzde yapabildiğin kadar müstehap namaz kıl. Bir gece ve gündüz boyu bin rekât namaz kılabilirsen, bunu yap. Hiç şüphesiz Ali (a.s) da ömrünün sonlarında her bir gece ve gündüzde bin rekât namaz kılardı. O hâlde ey Ebâ Muhammed, Ramazan'da başka aylardan daha fazla namaz kıl…"168[168]


44- İMÂM ALİ'NİN (A.S) MÜNÂCÂTLARINDAN ÖRNEKLER


149- "İlahi, benim senden özür dilemem, özrünün kabulüne ihtiyacı olmayan birisinin özür dilemesi gibi değildir. O hâlde benim özrümü kabul buyur, ey günahkarların özür dilediği en hayırlı kimse."169[169]

150- Esbağ b. Nübâte'den Emirü'l-Müminin'in (a.s), secdesinde şöyle münacat ettiği rivâyet edilmiştir:

"Ey benim efendim, ben seninle zelil bir kölenin efendisiyle münacat ettiği gibi münacat ediyorum ve (hacetlerimi) lütfedeceğine yakîni olan ve verdiğinde indindekinden hiçbir şeyin eksilmeyeceğini bilen bir kimsenin istemesi gibi istiyorum. Günahları ancak senin bağışlayabileceğini bilen birisinin istiğfar etmesi gibi senden mağfiret diliyorum ve senin her şeye kadir olduğunu bilen birisi gibi sana tevekkül ediyorum."170[170]


Yüklə 238,23 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   56




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə