Küresel Tehdit, Zoonozlar



Yüklə 447,54 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə3/18
tarix26.03.2018
ölçüsü447,54 Kb.
#34650
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   18

VI. ZOONOTİK HASTALIKLAR SEMPOZYUMU

12

AnTiBiYOTiK KULLAnıMı VE DiREnç SORUnU

Dr. Güzin ŞAHİN

Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Veteriner Sağlık Ürünleri ve Halk Sağlığı Daire Baş-

kanlığı, Ankara.

Bilim dünyasının ortak görüşü Antimikrobiyal direnç’in doğal bir süreç olduğudur. An-

cak günümüzde antibiyotik direnci, tüm dünyada ciddi bir halk sağlığı tehdidi olarak 

kabul  edilmektedir.  Penisilin’in  keşfedildiği  1920’li  yıllardan  itibaren  antibiyotiklerin 

aşırı ve yanlış kullanılması, insan ve hayvan nüfusunun artması, turizm, göçler, ticaret, 

hijyen eksikliği gibi birçok konu bu küresel sorunun gelişmesine aracılık etmektedir. Öte 

yandan mikroorganizmaların antibiyotiklere karşı direnç geliştirmesine karşın bu mik-

roorganizmaların tedavisinde kullanılabilecek yeni antibiyotikler geliştirilememektedir. 

Artık bu sorun yerel olmaktan çıkıp global bir sorun halini almıştır. 

Bakanlığımız tarafından 5996 sayılı Bitki Sağlığı, Veteriner Hizmetleri, Gıda ve Yem Ka-

nunu’nun 4. Maddesi olan ‘’Bakanlık, Sağlık Bakanlığı ve konu ile ilgili diğer kurum ve 

kuruluşlar, işbirliği içerisinde, insan ve hayvan sağlığını korumak amacıyla, belirlenen 

zoonoz  hastalık  ve  zoonotik  etkenler  ile  antimikrobiyal  direncin  izlenmesi  veya  gıda 

yoluyla bulaşan zoonoz hastalıkların araştırılması için epidemiyolojik incelemeler ya-

pılmasını,  izleme  planlarının  hazırlanmasını  ve  uygulanmasını  sağlar’’  hükmü  gereği 

AB’nin 2003/99/EC sayılı direktifine paralel olarak hazırlanan ‘’ Zoonozlar ve Zoonotik 

Etkenler, İlgili Antimikrobiyal Direnç ve Gıda Kaynaklı Salgınların İzlenmesi Yönetmeliği 

ile 2160/2003/EC, 1177/2006/EC ve 2007/407/EC direktif ve regülasyonlarına paralel 

hazırlanan “Salmonella ve Belirlenmiş Diğer Zoonotik Etkenlerin Kontrol Altına Alınma-

sı Yönetmeliği’’ yayımlanmıştır. Bu Yönetmelikler çerçevesinde halk sağlığı önemi olan 

Salmonella  etkenlerinin  izlenmesi  için  Genel  Müdürlüğümüz  ile  Ankara  Üniversitesi 

Veteriner Fakültesi işbirliğinde TÜBİTAK tarafından desteklenen ‘’Kanatlı Hayvanlardan 

ve Gıdalardan Salmonella İzlenmesi ve Kontrol Programlarının Geliştirilmesi Projesi’’ 

yürütülmektedir. Bu proje ile; Türkiye’de tavuk ve hindi üretiminden gıdaya kadar tüm 

aşamalarda Salmonella sıklığıının, dominant serotiplerin ve antimikrobiyal direnç pro-

fillerinin belirlenmesi ve Salmonella kontrol programlarının oluşturulması amaçlanmıştır.

Öte yandan antimikrobiyal direnç gelişimi ile mücadele etmek için Bakanlığımızca Ve-

teriner Sahada Bilinçli Antibiyotik Kullanımı ve Antimikrobiyal Direnç Gelişiminin İzlen-

mesi Strateji Dökümanı Taslağı hazırlanmış, eş zamanlı olarak Sağlık Bakanlığı’nın koor-

dinasyonunda hazırlanan Ulusal Akılcı Antibiyotik Kullanımı Ve Antimikrobiyal Direnç 

Stratejik Eylem Planı Taslağı na dahil edilmiştir. 



“Küresel Tehdit, Zoonozlar”

13

Bunun yanı sıra antibiyotikler 5996 sayılı Kanun gereği üretiminden tüketimine kadar 



kontrol altındadır. Veteriner tıbbî ürün (VTÜ)’ler onay verilen üretim yerlerinde, onaya 

esas şartlara ve farmasötik şekil ve yöntemlere göre üretilmektedir. 2011 yılında, AB’ye 

uyum çerçevesinde VTÜ’lerin üretimi için “İyi Üretim Uygulamaları  (GMP)” şartı geti-

rilmiştir. Bugün GTH Bakanlığınca GMP Sertifikası verilmiş yurtiçinde 27, yurtdışında 20 

VTÜ üretim yeri mevcuttur. Ülkemizde VTÜ alanında faaliyette bulunan iştigal izin bel-

gesi sahibi 164 firma bulunmaktadır. VTÜ’lerin üretilmesi, ithal edilmesi, piyasaya arzı, 

depolanması ve uygulanması için Bakanlıktan “Pazarlama İzni” (Ruhsat) alınması zorun-

ludur. Pazarlama izni uzmanlardan oluşan “Veteriner Tıbbi Ürün Komisyonu” tarafın-

dan verilmektedir. 2.274 ilaç, 537 aşı olmak üzere 2.811 ürün pazarlama iznine sahiptir. 

VTÜ’lerin toptan satışı, ecza depoları veya veteriner ecza depoları kanalıyla, perakende 

satışları ise eczaneler, veteriner muayenehane, klinik, poliklinik ve hayvan hastaneleri 

kanalıyla yapılmaktadır. Ülkemizde 178 ruhsatlı Veteriner Ecza Deposu ve 5.727 VTÜ 

perakende satış noktası bulunmaktadır. Bünyelerinde tam zamanlı veteriner hekim is-

tihdam eden 122 kamu işletmesi ve özel sektöre ait 539 hayvancılık işletmesi “veteriner 

tıbbi ürün toptan temin iznine” sahiptir. VTÜ hammadde ithalatı Bakanlığımızca, bitmiş 

ürün ithalatı “Tek Pencere Sistemi” üzerinden İl Müdürlüklerince gerçekleştirilmekte-

dir. İhracat işlemleri genel ihracat prosedürü çerçevesinde yürütülmektedir. 

Bakanlığımız VTÜ’lerin akılcı kullanımı ve antimikrobiyal direnç konularında farkındalığı 

arttırmak için eğitim çalışmaları yürütmektedir. Bakanlık saha kontrolleri, rutin dene-

timler ve şikâyetlerin değerlendirilmesi kapsamında yurtiçinde ve yurtdışında bulunan 

üretim tesisleri ile toptan ve perakende satış yerlerini izlemektedir. Ülkemizde VTÜ’le-

rin ruhsatlandırılması, üretimi, ithalatı, ihracatı, satışı ve denetimi ile ilgili prosedürler 

AB mevzuatına uyumludur.



VI. ZOONOTİK HASTALIKLAR SEMPOZYUMU

14

AnTiMiKROBiYAL DiREnç SORUnU VE ULUSAL AnTiMiKROBiYAL  



DiREnç SüRVEYAnS SiSTEMi

Uzm. Dr. Hüsniye ŞİMŞEK



THSK Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları Daire Başkanlığı, Ulusal Antimikrobiyal 

Direnç Sürveyans Birimi, Ankara.

Antibiyotik direnci, şimdi ve gelecekte antibiyotiklerin etkinliğini tehdit eden ciddi bir 

halk sağlığı sorunudur. Antibiyotiğe dirençli bakterilerle oluşan enfeksiyonların sayısı 

giderek artarken, yeni antibiyotiklerin üretilememesi insanlığı önemli bir sorunla baş 



başa bırakmaktadır. Dirençli bakterilerin yol açtığı enfeksiyonlar, hastalık ve ölüm oran-

larının artmasına ve hastanedeki yatış sürelerinin uzamasına neden olmaktadır. Mayıs 

2016’da İngiltere’de yayınlanan Antimikrobiyal Direnç (AMD) Raporu’na göre AMD 1 

yılda Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da yaklaşık 50.000 kişinin ölümüne sebep 

olmakta ve küresel olarak 700.000 kişiden fazla ölüm olduğu tahmin edilmektedir. 

 Antibiyotiklerin hem insan sağlığı hem de tarım ve hayvancılık sektörlerinde gereksiz 

yere ve uygunsuz kullanılması, turizm, göçler, uluslararası yolculuklar, hijyen eksikliği 

gibi birçok konu bu sorunun artık küresel bir sorun haline gelmesine neden olmaktadır. 

Ayrıca sadece insanlar ve hayvanlardaki antibiyotik kullanımı değil, bunların ekolojik 

döngü içerisindeki dönüşümleri de antimikrobiyal direnç üzerinde etkilidir. Bu neden-

le Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) antimikrobiyal direnç sorununun ele alınmasında dünya 

çapında farkındalık ve tek sağlık yaklaşımı içerisinde çok sektörlü işbirliği çağrısında bu-

lunmuştur. DSÖ önderliğinde “Küresel Antimikrobiyal Direnç Eylem Planı” hazırlanmış 

ve 18-26 Mayıs 2015 tarihlerinde Cenevre’de yapılan 68. Dünya Sağlık Asamblesi’nde 

onaylanmıştır. Buna göre, tüm ülkeler direnç sorununa yönelik küresel yaklaşımları baz 

alarak kendi verileri doğrultusunda antibiyotik kullanım politikaları ve AMD kontrol me-

kanizmaları oluşturmalıdır. Direnç sorunuyla mücadelede en önemli unsurlardan birisi 

ulusal düzeyde sürveyans çalışmaları yürütülmesidir. 

Ülkemizin, kıyaslanabilir ve güvenilir antimikrobiyal direnç verilerinin toplanması ama-

cıyla  


Türkiye Halk Sağlığı Kurumu koordinasyonunda 2011 yılında Ulusal Antimikrobiyal Di-

renç Sürveyans Sistemi kurulmuş olup, çalışmaları devam etmektedir. Katılımcı labora-

tuvarlar, antimikrobiyal duyarlılık testleri konusunda kapasite değerlendirmesi yapıla-

rak; Türkiye İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması’na göre saptanmış olan 12 nUTS 



Bölgesine eşit dağılım sağlanacak şekilde belirlenmiştir. 2011-2014 yılları arasında 

toplam 77 katılımcı merkez sürveyansa dahil edilmiş, 2015 yılından itibaren sayı artırıl-


Yüklə 447,54 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   18




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə