Microsoft Word Elmi Mecmue 28



Yüklə 2,97 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə33/156
tarix22.07.2018
ölçüsü2,97 Mb.
#57831
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   156

İbn Dokmak’ın hayatı ve “Nazmü'l-Cümân Fî Tabakâti Ashabı İmâmına En-Nu'mân” isimli eseri
 
 
87
İlmî ve kültürel alanda Memlûkler dönemi önemli atılımların yapıldığı bir 
dönemdir. Bu devirde Mısır ilmî ve kültürel yönden altın dönemlerini yaşamıştır. 
Mısır’ın ilmi anlamda çekim merkezi olmasının temel sebepleri arasında Bağdat’ın 
düşmesi ve Endülüs’ün aynı dönemde yaşadığı felaketler gelmektedir. İslâm âleminin 
doğu ve batısının yaşadığı bu karışıklıklar ilim ehlinin Mısır’a yönelmesini 
tetiklemiştir. Ezher bu dönemde en şaşaalı günlerini yaşamış, "Revak nizâmı" diye 
bilinen gelenek ile farklı bölgelerden gelen ilim ehli kendileri için tahsis edilen 
revaklarda ilmi faaliyetlerini icra etmişlerdir
10
.  
Memlûklü sultanlarının ilim ehline gösterdiği ilgi ve ilim talebelerine sunduğu 
imkanları burada kısaca zikretmek gerekir. Memlûkler'in Afrika’nın kuzeybatı 
ülkeleri ile olan siyasî ve kültürel ilişkileri ilmi faaliyetlere katkıda bulunmuş
Mısır’da Mağribli âlimler için medreseler tesis edilmiştir.  İbn Haldûn Mısır’da 
medrese inşasına verilen önemi şöyle dile getirmiştir: “Mısır ve Şam’da bulunan Türk 
devleti Eyyübîler medreselere önem vermişler, tasavvuf eğitimi verilen ve genelde 
fakir öğrencilerin kaldığı tekkeler inşa etmişlerdir. Abbasiler döneminden gelen bu 
gelenek Memlûkler döneminde daha ileriye taşınmış, ilim tahsili yapılabilmesi için 
araziler ve akarlar vakfedilmiştir. Vakıfların geliri o dönem için fazla ise sonraki 
nesiller için saklanmış, böylelikle ilim ehlinin geleceği teminat altına alınmıştır. 
Bütün bu faaliyetler ilim tahsilinin yapıldığı medrese ve tekkelerin çoğalmasına sebep 
olmuştur.”
11
 İlmî, siyasî ve kültürel alanlarda yapılan bu atılımlar Mısır’ı dost için 
güvenilir bir liman, düşman için ise çekinilecek bir merkez haline getirmiştir. 
Memlûkler dönemini ilmi bakımdan inceleyen bir kimse başta tarih yazımı olmak 
üzere bütün ilim dallarında bir yükselişi görebilir
12
. Tarihçiler ilmi anlamda buldukları 
geniş imkanlardan istifade ederek gerek genel tarih gerekse biyografi alanlarında 
ansiklopedik eserler vücuda getirmişlerdir. Bu dönemde yazılan tarihi kaynaklar 
sonraki nesiller için bitmez tükenmez bir kaynak haline gelmiştir. Bu dönemin 
tarihçilerinden birisi de, kendisinden sonra gelen ünlü tarihçilerden İbn Hacer, 
Makrizî, Sehavî ve diğerleri için kaynaklık teşkil eden Sârimüddîn İbn Dokmâk’dır. 
 
A- İbn Dokmak’ın Hayatı ve İlmi Kişiliği 
1- İbn Dokmak’ın Hayatı
 
750/1349’de Kâhire/Mısır’da doğan
13
  İbn Dokmâk’ın tam ismi, Sârimuddîn 
İbrahim b. Bedreddin b. Muhammed b. Aydemir b. Dokmak el-Alâî el-Kâhirî el-
                                                 
10
 Abdullah İnân, “Ezher  a‘zamü’l-ma‘âhid eseran fi himâyeti’l-luga veddîn”,”,  Mecelletü’l-Arabî
sayı:14, Kuveyt 1960, s. 18-19. 
11
 İbn Haldun, Kitâbü’l-İber ve dîvânu’l-mübtedei ve’l-haber fî eyyâmi’l-Arabi ve’l-Acemi ve’l-Berber 
ve men âserahum min zevi’s-Sultâni’l-Ekber, I-VII, Müessetü’l-Âlemî, Beyrut 1971, VII, 667. 
12
 Said Abdulfettah Âşur, el-Asru’l-Memâliki fî Mısr ve’ş-Şâm, Daru’n-Nehdati’l-Arabiyye, Kâhire 1976, 
VII,31. 
13
  İbn Hacer el-Askalani, el-Mu’cemü’l-Muesses li mu’cemi’l-mufehres, thk: Yusuf Abdurrahman el-
Meraşeli, Marife Yayınları, Beyrut 1413/1992, I, 11-12; İbnü’l  İmâd el-Hanbelî, Şezerâtü’z-zeheb fî 


Samir Fattah Abbas – Osman Aydınlı
 
 
88
Hanefî’dir
14
. Kâhire’de doğduğu için kendisine el-Kâhirî, Hanefî mezhebine mensup 
olduğu için de el-Hanefî denilmiştir
15
. Memlük Sultanı el-Melikü’n-Nâsır 
Muhammed b. Kalavun’un emîrlerinden Türk asıllı Dokmak’ın (Tokmak) soyundan 
geldiği için bu adla anılmıştır
16
. Sehâvî’nin (ö.902/1496) ifadesiyle
17
 Dokmâk Sultan 
Nâsır Kalavûn’un (saltanatı: 1279-1290) emirlerindendi. İbn Dokmâk’ın dedesinin 
babası olan İzzeddîn Aydemir ise Muhammed b. Aydemir b. Dokmâk olup Memlûklü 
Devleti'nin emirlerinden biri olarak görev yapmıştır. O, ordu ile alakalı görevler 
üstlenmiş ve 734/1334 yılında vefat edinceye kadar bu görevi sürdürmüştür
18
. Babası 
Bedreddin hakkında, 760/1359 yılında vefat etmiş olması dışında başka bir bilgiye 
ulaşılamamıştır.  
Hayatının büyük bölümü Kahire’de geçen İbn Dokmak, siyasi hayatları iki 
devreden oluşan Memlûkler’in hem Memâlik-i Bahriyye, (648-784/1250-1382) hem 
de Memâlik-i Burciyye/Çerkeziyye (784-923/1382-1517) dönemlerinin ikisinde de 
yaşamıştır. İbn Dokmâk’ın hayatının ilk yılları ve yetişme dönemi ile ilgili kaynaklar 
bize bilgi vermemektedir. Bununla birlikte onun Nüzhetü’l-Enâm isimli eserinin satır 
aralarından çıkarabildiğimiz kadarıyla  İbn Dokmâk askerlik mesleğine göre 
yetiştirilmiş ve gençlik yıllarında orduda görev almıştır.
19
 Ancak ilme olan merakı 
sebebiyle daha sonra bu görevden ayrılarak kendisini ilme vermiş ve daha çok tarih 
ilmiyle ilgilenmiştir
20
.  
                                                 
ahbâri men zeheb, I-X, Kâhire 1931-1932, IX, 120; Ziriklî, el-‘Alâm; Kâmusü’t-terâcim li eşheri’r-ricâl 
ve’n-nisâ mine’l-Arab ve’l-Müsta’ribîn ve’l-Müsteşrikîn, Dârü'l-kütübi'l-ilmiyye, 1981, I, 64. 
14
İbn Hacer el-Askalânî, İnbâu'l-gumr bi-enbâi'l-umr fi't-tarih, thk: Hasan Habeşi, Dâru İhyâu't-türâs el-
İslâmîyye, Kâhire 1415/1994, II, 360; İbn Tağriberdî,  ed-Delilü’ş-Şafi ale’l-Menheli’s-Safi, thk: 
Abdülfettah Muhammed Hulu, Dârü’l-Kütübi’l-Mısriyye, Kâhire 1390/1970, I, 260-261; İbn Kutluboğa, 
Tâcü’t-terâcim fi men sannefe mine’l-Hanefiyye, thk: İbrahim Salih, Dârü’l-Me'mun li’t-turâs, Beyrut 
1992, s. 13; es-Sayrafî, Nüzhetü’n-nufûs ve’l-ebdân fî tevârihi’z-zaman, Darü’l-Kütüb Matbaası, Beyrut 
1971, II, 237; es-Sehâvî, ed-Dav’u’l-Lâmi’ li-ehli’l-karni’t-tâsi’, Dârü’l-kütübi'l-ilmiyye, Beyrut t.y., I, 
145-146; Suyûtî, Hüsnü’l-muhâdara, I, 556; et-Temimî, et-Tabakatü’s-Seniyye fî terâcimi’l-Hanefiyye
thk: Abdülfettah Hulu, el-Meclisü’l-A’la li-Şuûni’l İslâmiyye, Kâhire 1970, I, 260-261; İbnü’l-‘İmâd el-
Hanbelî, Şezarâtü’z-Zeheb, IX, 1290; Babanzâde İsmail Paşa el-Bağdâdî, Hediyyetü’l-‘ârifîn bi-esmâi’l-
müellifin ve’l-musannifîn,  İstanbul 1951, I, 81; Ömer Rıza Kehhâle, Mu’cemü’l Müellifin, Dârü‟l-
kütübü'l-ilmiyye, Beyrut t.y., I, 58.
 
15
Temimî, et-Tabakatü’s-Seniyye, I, 61. 
16
 Asri Çubukçu, “İbn Dokmak”, DİA, XIX, 414. 
17
Sehâvi, ed-Dav’u’l-lâmi’, I, 145. 
18
Safedî, el-Vâfi bi’l-vefeyât, Viesbaden, 1959-1979, XVI, 131; Makrizî, es-Sülûk li-Ma’rifeti Düveli’l-
Mülûk. thk. Ahmed Abdülkadîr 'Atâ, Dârü’l-kütübi’l-ilmiyye: Beyrut 1418/1997, III, 97,120,182 ; İbn 
Hacer, Zeylü’d-Düreri’l-Kâmine, thk: Adnan Derviş, el-Munazzamatü’l-Arabiyyetü li’s-Sâkafeti ve’l-
Ulûm, Ma’hedü’l-Mahtûtati’l-Arabiyye, Kâhire 1412/1992, I, 657; Sehâvî, ed-Dav'u’l-lâmi’, XIV, 264.  
19
 İbn Dokmak, Nüzhetü’l-Enâm fî târihi’l-İslâm, thk: Sami Teyyare, Mektebetü’l Asriyye, Beyrut 1997, 
s.11. Ayrıca bkz. Çubukçu, “İbn Dokmak”, s. 414. 
20
  İbn Tağriberdî,  el-Menhelü’s-sâfi el-Mustevfi bâ’de’l-Vâfi, thk:Muhammed Emin, Dârü’l-Kütübi’l-
Mısriyye, Kâhire 1984, I, 125. 


Yüklə 2,97 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   156




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə