Microsoft Word Elmi Mecmue 28



Yüklə 2,97 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə36/156
tarix22.07.2018
ölçüsü2,97 Mb.
#57831
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   156

İbn Dokmak’ın hayatı ve “Nazmü'l-Cümân Fî Tabakâti Ashabı İmâmına En-Nu'mân” isimli eseri
 
 
93
haddi zatında bu ilme yardımcı olması için ortaya konulmuş olsa da tarih yazımında 
önemli bir gelişimi de temsil etmektedirler. Başlangıçta hadis ve dolayısıyla tarih 
alanında oluşturulmuş bu kitapları, fakihler, şâirler, vezirler, hekimler, vb. alanlarda 
yazılan tabakât kitapları izlemiştir. 
İşte bu doğrultuda mezhepler ve onları temsil eden ulema hakkında da tabakât 
kitapları kaleme alınmıştır. Bu alanda Hanefî mezhebi, hanefi âlimlerine ait biyografi 
kitaplarından oluşan büyük bir kütüphaneye sahiptir. Saymerî’nin (ö. 250/864) 
Ahbâru Ebî Hanîfe ve ashâbihi
47
, Ebû Âsım Muhammed b. İbrahîm el-Herevî’nin 
(ö. 458/1065) “Tabakâtü’l-Hanefiyye
48
 ve el-Kureşî’nin (ö. 775/1373) “el-
Cevâhiru’l-mudiyye fî tabakâti’l-Hanefiyye
49
 isimli eserleri bu yazım türünde yer 
alan onlarca eserden sadece birkaç tanesidir
50

Hanefi mezhebine mensup bulunan İbn Dokmak da “Nazmü’l-cüm’ân fî tabakâti 
ashâbı imâmına en-Nu’mân” isimli Hanefi mezhebi ve âlimleri ile ilgili bir tabakât 
eseri kaleme almıştır. Bu eserin onun eserleri içinde ilmi yapısı ve şahsiyetini de 
ortaya koyan en önemli eseri olduğunu söyleyebiliriz. Toplam 3 ciltten oluşan bu eser 
hala yazma şeklinde kütüphane raflarında ilim âleminin istifadesine sunulmayı 
beklemektedir. 
İbn Dokmâk kendisinden önce Hanefi mezhebine dair bu tür tabakât eserleri 
kaleme alındığı halde kendisinin de böyle bir eser kaleme almaya niçin ihtiyaç 
duyduğunu kitabının mukaddimesinde açıklamıştır. O, İslam âlimlerinin büyük 
şahsiyetlerin biyografilerini kaydetme konusunda farklı yaklaşımlar içinde 
olduklarını, kimisinin İbn Abdilberr gibi sahabe biyografisi hakkında, kimisinin 
Vâkidî gibi tâbiin hayatı hakkında, kimisinin de Abdurrahman es-Sülemî gibi zâhid 
alimler hakkında kitaplar telif ettiğini söylemiştir. Onun öncesinde Hanefî fakihlerinin 
hayatlarını ve ilmi çalışmalarını konu edinen kitaplar kaleme alınmış olsa da bu 
kitapların mezhebe mensup fakihlerin tamamını kapsamaması ve tabakât mantığı 
içinde bir sistemden mahrum oluşu sebebiyle bu alanda eksiklikleri giderilmiş yeni 
bir kitaba ihtiyaç duyulmuştur. İbn Dokmâk buna işaret ederek sâbık kitapların küçük 
ve hacimsiz olduğunu ifade etmiş; Fîruzâbâdî ve Kureşî gibi âlimlerin bu alanda ciddi 
ve hacimli çalışmalar yaptığını, ancak bunların da tertip bakımından tabakât 
mantığına uymadığını söylemiştir. Ona göre Ebû Hanife’nin mezhebine tâbi olan 
fakihler büyük bir sayıya bâliğ olmuş, hatta sadece onun görüşlerini nakledenlerin 
                                                 
47
 Saymerî, “Ahbâru Ebî Hanîfe ve ashâbihi, thk. Ebu’l-Vefa el-Afgânî, Âlemü'l-Kütüb, Beyrut 1985. 
48
 Kitabın bir nüshası İstanbul-Ayasofya Kütüphanesi 948 numarada kayıtlıdır. 
49
 Kuraşî, el-Cevâhiru’l-mudiyye fî tabakâti’l-Hanefiyye, thk. Abdulfettah el-Hulv, İsa el-Babî matbaası, 
Mısır 1398 h. 
50
 Hanefi mezhebi ve alimlerine ait bu biyografi eserler hakkında bilgi için bkz. Kâtip Çelebî, Keşfu’z-
zunûn, II, 1098-1099, 1105, 1172; İsmail Paşa Bağdâdî, Hediyyetü’l-ârifîn, II, 244, 256; IV, 158; Ziriklî
el-A'lâm, II, 60-61, 319, 322; VI, 6-7; VII, 146; VIII, 49. Kehhâle, Mu'cemu’l-Müellifin, IV, 7, 119; V, 
17; IX, 17; Muhyi Hilal es-Serhan - Zeynüddin Hamûdî, el-Mektebe ve Usulü’l-Bahs ve Masâdirihi, s. 
218; Muhyi Hilal es-SerhanTabakâtü’l-Hanefiyye, I, 24.  


Samir Fattah Abbas – Osman Aydınlı
 
 
94
sayısı dört bine ulaşmıştır; bir de bu şahıslardan görüşleri alıp yayanlar da işin içine 
katılınca sayının iyice kabardığını, dolayısıyla bu konuda hacimli bir esere olan 
ihtiyacın gerekliliğini ifade etmiştir.
51
 
Bu eserin İbn Dokmak’a âidiyeti, İbn Dokmak’ın bizzat bu eseri kaleme aldığı 
şeklindeki ifadeleri ve birçok müellif tarafından da bunun dile getirilmesi ile kesinlik 
kazanmaktadır. Nitekim muâsırı olan ve son yıllarını onunla birlikte geçiren Makrîzî 
bu kitabı ondan almış, okumuş ve kitabın haşiyesine okuduğuna dair not düşmüştür. 
İbn Dokmâk sonrasında yaşayan âlimlerin bir kısmı da kitabın ona ait olduğunu 
onaylamışlardır. Terâcim kitapları ve yazma eserler katalogları da kitabın  İbn 
Dokmâk’a ait olduğunu belirterek onun eserleri arasında  Nazmü’l-cümân’ı da 
zikretmişlerdir
52
. Tüm bu göstergeler kitabın  İbn Dokmâk’a aidiyeti konusunda 
şüpheye yer vermeyecek şekilde şehâdet etmektedir. 
Tahkikini yaparak ilim âleminin istifadesine sunmaya çalışmakta olduğumuz bu 
eserin önce dünya kütüphanelerinde bulunan yazmalarını tespit etmekle işe başladık. 
Bu kitabın üçü müellife ait olmak üzere altı nüshasının bulunduğunu tespit ettik. 
Kitabın müellif eliyle yazılan nüshalarının yaklaşık olarak tamamına ulaştık. Bu 
nüshaların bizzat İbn Dokmak eliyle yazıldığının ispatı, İbn Dokmak’ın her cildinin 
başında kitabın kendisine ait olduğuna dair bir not düşmüş olmasıdır. Aynı şekilde 
biraz önce de ifade ettiğimiz gibi muâsırı olup ona öğrencilik de yapmış olan Makrîzî 
bu yazma nüshaları ondan almış, okumuş ve kitabın hâşiyesine okuduğuna dair not 
düşmüştür. Ulaşılan tüm nüshaların gerek rahat okunabilmesi, gerekse müellifin 
elinden çıkması  ya  da  asıl nüshaya en yakın nüshalar olması yönüyle başarılı bir 
tahkik çalışmasına imkan verecek şekilde olduğunu müşâhede etmiş bulunmaktayız. 
Nüshalarla ilgili bilgileri aşağıdaki şekilde özetlemek mümkündür: 
 
1- Birinci Cild (2 nüshadan ibarettir)  
Süleymaniye Kütüphanesi, Turhan Sultan bölümü, 251 numarada kayıtlı nüsha:  
Eserin birinci cildini oluşturan bu nüsha toplam 87 varaktan oluşmakta, her 
sayfasında 23 satır bulunmaktadır. Kitapta hem siyah hem de kırmızı mürekkep 
kullanılmış ve yazı gayet okunaklı bir şekilde yazılmıştır. Nüshanın ilk sayfasında 
“Turhan Sultan Gazi Muhammed Han” yazılmış şu mühür bulunmaktadır. 
                                                 
51
 İbn Dokmâk, Nazmü’l-cümân, I, 7. 
52
 Bkz. Makrîzî, Dürerü’l-ukûdi’l-ferîde fî terâcimi’l-aʽyâni’l-müfîde I, 101-104, 34; İbn Hacer el-
Askalânî, el-Mecmaü’l-müesses li’l-muʽcemi’l-müfehres, I, 17, 387; aynı mlf. İnbâu’l-gumr bi ebnâi’l-
umr, II, 360- 361; İbn Tağrîberdî, el-Menhelü’s-sâfî, I, 138-140; İbn Kutluboğâ, Tâcü’t-terâcim, s. 13, 9; 
Sayrafî, Nüzhetü’n-nüfûs ve’l-ebdân ti tevârihi’z-zaman, II, 237,458; Suyûtî, Hüsnü’l-muhâdara fî târihi 
Mısır ve’l-Kâhire, I, 556-321; Sehâvî, ed-Dav’u’l-lâmiʽ, I, 145-146; Takiyyüddîn et-Temîmî, et-
Tabatatü’s-seniyye, I, 260, 73; Abbâs el-Kummî, el-Künâ ve’l-elkâb, I, 285; Kâtip Çelebî, Keşfü’z-zünûn
II, 1098,1962; Ömer Kehhâle, Muʽcemü’l-müellifin, I, 58, 437; Ziriklî, el-Aʽlâm, I, 64; vd.  


Yüklə 2,97 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   156




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə