Paranormal fenomen



Yüklə 222,56 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə3/83
tarix13.11.2017
ölçüsü222,56 Kb.
#10171
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   83

KOZMİK VARLIK OLARAK  İNSAN
hangi  dalganın  kapama  olduğunu  ayırt  edebiliyor.  Bu 
m
 riyaller televizyona gönderilerek kontrol sağlanıyor.  Böylece 
kişi  televizyonu  açmak  istediğinde  yayılan  dalgalar  "aç" 
olarak  algılanarak  televizyon  açılıyor.  Kapatmak  iste­
diğindeyse bilgisayar tarafından algılanan "kapa" dalgası tele­
vizyonu kapatıyor.
Görünen o ki, beynimizin nelere kabiliyeti olduğunu daha 
yeni  yeni  anlamaya  başlıyoruz.  Daha  geçtiğimiz  birkaç  yıl 
evveline  kadar  sadece  bilim-kurgu  romanlarında  yer  alan 
hayal  ürünü  teknolojiler,  teknikler,  araçlar  bir  gerçek  olarak 
karşımıza  çıkıyor.  2002  yılında  Brown  Üniversitesi'nde 
yapılan  bir  çalışmada  maymunların  beynine  yerleştirilen  bir 
ınikroçip  sayesinde  beyin  dalgaları  algılanarak  bilgisayara 
gönderildi. Bunu yapmak için ilk önce, maymunlara bilgisayar 
ekranında  renkli  bir  nokta  gösterildi.  Daha  sonra  ellerindeki 
kumandayı kullanarak bu noktayı hedefe götürmeleri öğretil­
di.  Maymunlar bunu öğrendikten sonra beyinlerine bir mikro 
almaç  yerleştirilerek  sinyaller  bilgisayara  yönlendirildi. 
Ellerinde  kumanda  olmayan  maymunlar  ekrana  renkli  nokta 
gediğinde  bunu  yalnızca  düşünerek  hedefe  yönelttiler. 
Böylece  ellerini  hiç  kullanmadan  bilgisayarda  oyun  oynaya­
bildiler!  Bilgisayar  programlarının  geliştirilmesi  sayesinde 
beyindeki  dalgaların hangi merkezden  ve ne amaçla yayıldığı 
daha  iyi  anlaşılabilecek.  Bu  çalışmalar  sayesinde  belki  de 
yakın bir gelecekte insan beynindeki tüm düşünceleri okumak 
mümkün olabilecektir...
Parapsikolojide  paranormal  olayların  ortaya  çıkmasına 
zemin hazırlayan organın beyin olduğu en kuvvetli ihtimaller 
dahilinde görülmektedir. Evrenin ortaya çıkmasından bu yana 
evrimsel süreç içerisinde (bilinen) en büyük armağan, evrimin 
baş meyvesi olan beynin kuşkusuz evrimi de devam etmekte­
dir.  Ve  bu  ilerleme  süreci  içerisinde  yeni  yeni  yeteneklerin 
gelişimi  /  keşfi  de  mümkün  görünmektedir.  Sanat,  bilim  ve 
teknoloji  alanında  ilerlemeler,  entelektüel  yenilikler  süratle
15


devam  ederken  diğer  yandan  ruhsal  gelişim  ve  özellikle  de 
konumuz itibarıyla üzerinde duracağımız duyu ötesi algılarda 
gelişimin devam etmesi
PARANORMAl  FENOMEN
16


KOZMİK  VARLIK OLARAK  İNSAN
B. KOZMİK ENERJİ
“Aksiyomların sınırlı bir koleksiyonundan  ulaşılamayacak bir yerin 
ötesinde yatan  bir hakikat daima olacaktır.”
Paul  DAVİES
Tarih  boyunca  en  eski  çağlardan  bugüne  kadar  geçen 
/.imanda, çeşitli kültürlerde, duyu ötesi algıların sebebi olarak 
kozmik enerjinin  varlığı  kabul  edilmiştir.  Hristiyan  öğretinin 
kutsal  kitabı  Incil'de  Kutsal  Ruh'un  başlangıçta  olan  hayat 
enerjisi  olarak  ele  alındığını  görüyoruz.  Çin  ve Japon  kültür­
lerinde,  madde enerjinin bir tezahürü olarak kabul edilmekte­
dir.  Tao  öğretisinde  Ch'i,  yaşam  enerjisidir.  Taoist  Ko  Hung, 
hu  enerjiye  ilişkin  şu  yorumu  yapar:  "İnsanoğlu,  Ch'i'dir  ve 
her insanın içinde Ch'i bulunur. Hatta Cennet, Dünya ve diğer 
her  şey  bile  hayatta  kalmak  için  Ch'i'ye  ihtiyaç  duyar." 
Reiki'de  Ki  (Ch'i),  evreni  hareket  ettiren  yaşam  enerjisidir. 
Japon dini geleneklerinde Ki, yaşayan her şeye geçen evrensel 
enerji olarak tanımlanır. Hayatın kendisi ve var oluş gücüdür. 
Tann  ve kutsal  ruh  ile  eş anlamlıdır.  Hint felsefesine  gelince, 
beş formda  kendini  gösteren ve canlı  hayatı besleyen  kozmik 
enerji,  "Prana"  olarak adlandırılmıştır.  Prana (yaşam  soluğu), 
tüm  bireysel  birimler  ile  evren  arasındaki  bağlantıdır. 
Hindulann kutsal metinlerinde, vücuttaki çakralar aracılığı ile 
bedene  alınabilen  kozmik  (hayat)  enerjisinden  bahsedilir. 
Doğulu avatarlara göre,  insanın  fiziksel  sinir sistemi  yanında 
ruhsal  sinir  sistemi  de  vardır.  Gözle  tabii  ki  görülmesi 
mümkün olmayan  ruhsal sinir sisteminin görevi  yaşam ener­
jisini  kozmostan  bedene  aktarmaktır.  Bilim  dünyası  ile  ciddi 
ortak  çalışmalar  yürüten  Himalaya  Enstitü  Başkanı  Svvami 
Rama,  prana  olarak  adlandınlan  kozmik  enerjiyi  şöyle  tarif 
etmektedir:
17


PARANORMAL FENOMEN
"Prana,  evrenin  yaşam  enerjisidir.  Hint  felsefe  okulların­
dan  birine  göre,  bütün  evren  akashadan  (uzay  ya  da 
eter)  oluşur.  Akasha,  evrenin  sonsuz,  içine  her  şeyi  alan 
maddesidir.  Prana  ise  evrenin  sonsuz var olan,  her şeye 
yayılan  (kozmik)  enerjisidir.  Evrenin  bütün  değişik  biçim­
leri  prana  enerjisi  ile  beslenir.  Pranayı  denetlemeyi öğre-  - 
nen  kişi  evrendeki  fiziksel  ve  zihinsel  bütün enerjiler gibi 
kendi  beden  ve  zihnini  de  denetlemeyi  öğrenmiştir."
Hint öğretilerine göre, insan bedeni, evreni var kılan aynı 
kozmik enerjiden oluşmaktadır. Bedenin oluşum ve uyumunu 
sağlayan bu kozmik prana enerjisinin tezahürüdür.
M .ö.  4.  yüzyılda  yaşamış  olan  Yunan  filozof  Aristo, 
dünya  atmosferinde  her  şeyin  eter  denilen  başlangıç  mad­
desinden oluştuğunu, bu kapsamda insan ruhunun da eterden 
yaratılan  madde  ötesi  bir oluşum  olduğunu  varsaymaktaydı. 
Ses  dalgalarının  havasız  ortamda  yayılmadığmın  anlaşıl­
masının,  ışık  dalgalarının  da  boşlukta  yaylamayacağını 
düşündürmesi,  Aristo'yu  aşamayan  fizikçileri,  uzayın  ışığı 
iletebilen  bir  maddeyle  kaplı  olması  gerektiği  düşüncesine 
itmiştir. Bu maddeye bazıları  "esir"  derken, Newton, o herke­
si  kendisine  hayran  bırakan  dehasıyla  bu  maddenin  "eter" 
olduğunu  söyler  ve  üstelik  doğa  düzeninin  temelinde  küçük 
parçacıklardan  oluşmuş  bir  sıvı  olan  ve  tüm  uzayı  kaplayan 
eterin varlığını savunur. İsaac Newton (1642-1727), eterin tüm 
çevreyi  doldurduğu  gibi,  maddenin  ve  hatta  atomlann  içine 
de  nüfuz  ettiğine  inanıyordu  :  "Bu  gibi  bir  ruhun  olduğunu 
farz  ediyorum,  bu  canlandırıcı  ruh  ne  sıvı,  ne  uçucu  ne  de 
şarap  ruhunun  gazıdır  (gas  of  spirit  of  wine=alkol).  Fakat 
etersel yapı  doğada,  canlı  sıvılarına nüfuz edecek yeterlilikte­
dir,  belki  bir elektrik kadar serbestçe veya bir manyetik akım 
gibi yayılır." Newton'a göre yoğunluğu sürekli olarak değişen 
eter,  içinden  geçmekte  olan  ışık  taneciklerinin  yönünü  de
18


Yüklə 222,56 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   83




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə