25
İltihabın Etkileri ve Bunlara Neden Olan Başlıca Medyatörler:
Vasodilatasyon : Prostaglandinler, Nitrik oksit, Histamin, Bradikinin ve Trombosit aktive eden
faktör.
Vasküler Permeabilitenin Artması :Vasoaktif aminler (Histamin, Serotonin), Bradikinin, C3a
ve C5a (anaflatoksinler), Lökotrienler, Trombosit aktive eden faktör, Nitrik oksit.
Kemotaksis, Lökosit aktivasyonu :Bakteriyel ürünler, C3a ile C5a, Lökotrien, Kemokinler
(IL-8), İnterlökin-1, TNF, Trombosit aktive eden faktör.
Ateş : Sitokinler
(interlökin-1, interlökin-6, TNF) ve Prostaglandinler.
Ağrı : Prostaglandinler, Bradikinin ve Nöropeptidler.
Doku Hasarı : Nötrofil ve Makrofaj
lizozomal enzimleri ve yine bu
hücrelerin oluşturduğu Ser-
best radikaller (Reaktif oksijen Ürünleri), Nitrik oksit, İmmun kompleksler, Sitokinler ve T lenfo-
sitler.
DOKU ONARIMI : REJENERASYON, İYİLEŞME VE FİBROZİS
Bir organizmanın yaşamını devam ettirebilmesi, toksik zedelenme ve iltihabın meydana getir-
diği hasarın ortadan kaldırılıp, onarılabilme yeteneğine bağlıdır. Mikroplara ve zedelenen dokuya
karşı oluşan iltihabi yanıt, yalnızca zarar vericileri yok etmekle kalmaz, aynı zamanda onarım
olayını da harekete geçirir. Onarım; bir zedelenmeden sonra dokunun arşitektürü (yapı) ve işlevini
tekrar kazanmasını (restore edilmesi) anlatır. Bu olaydaki reaksiyonlar iki yönde gelişir. Bazı
dokular hasarlanmış komponentlerini yenileyebilme yeteneğindedir ve tamamen normal şeklini
alır. Bu olay rejenerasyon (yenilenme) olarak adlandırılır. Rejenerasyon; haraplanmış dokunun
yerine, aynı yapıda yeni oluşmuş bir dokunun almasını anlatır. Genelde ileri derecede spesiyalize
olmuş dokular, daha az rejenerasyon kapasitesine sahiptir. Düzenli bir rejenerasyonun oluşması
için, hücreler mitotik bölünme kapasitelerine sahip olmalıdır. Yıkıma uğrayan parankim hücreleri-
nin yerini, rezerv hücrelerden proliferasyonla yeni parankim hücrelerinin alması, çoğalma gücü
olan hücrelere sahip dokularda görülür. Eğer zedelenen dokunun tam yenilenme yeteneği yoksa
veya dokunun destek yapıları ağır hasar görmüş ise, onarım; bağ (fibröz) doku öncülüğünde
yapılır. Olay iyileşme olarak adlandırılır ve skar oluşumuyla sonuçlanır. Fibrozis terimi, kollage-
nin yoğun birikimini tanımlamak için, kullanılır. Onarım, çeşitli hücrelerin proliferasyonu ve
hücreler ile ekstrasellüler matriks (ECM) arasındaki yakın etkileşmeyi kapsar. Bu nedenle onarım
işleminin anlaşılabilmesi için, hücre proliferasyon kontrolu ve ECM in fonksiyonlarının bilinmesi
gerekir.
Hücre Proliferasyonu Kontrolü: Doku onarımı sırasında pekçok hücre tipi prolifere olur.
Bunlar, zedelenmiş doku artıklarını (normal yapının sağlanmasına etkilidir), vasküler endotel hüc-
relerini (onarım olayında gerekli besinlerin sağlanması için, yeni damarların oluşturulması) ve
fibroblastları (regenerasyonun düzeltemeyeceği defektleri skar dokusu olarak dolduran, fibröz
dokunun kaynağıdır) kapsar. Bu hücre tiplerinin proliferasyonu, büyüme faktörleri olarak adlan-
dırılan proteinler aracılığıyla yönetilir. Bu polipeptid büyüme faktörlerinin üretimi ve buna karşı
hücrelerin yanıtı, bu hücrelerin bölünmesi ve sayıca artışı, onarım işleminin yeterliliğini gösteren
önemli bulgulardır.
26
Hücre siklusu: Fizyolojik hücre proliferasyonu (onarım gibi) ve patolojik hücre proliferasyonu
(kanser gibi) tüm bunları anlamada, hücre siklusu ve bunun işlevini bilmek gerekir. Burada hücre
siklusunun ve onun kontrol mekanizmaları kısaca özetlenecektir. Hücrelerdeki proliferasyonlarda
anahtar olay, DNA replikasyonu ve mitozdur. Buradaki olaylar dizisi, hücre siklusu olarak bilinir.
Hücre siklusu bir hücre bölünmesinin (mitoz) tamamlanması ile başlayan ve diğer bir bölünmeye
kadar ki olan zaman kabul edilir. Hücre bölünmesini izleyen zamanda ilk dinlenme fazı 1 (G
1
faz),
sentez öncesi büyüme fazı olarak da adlandırılır. DNA sentezi fazında (S), DNA dublikasyonu
oluşur. Premitotik büyüme fazı 2 (G
2
) ve mitotik faz (M) evrelerinden oluşmaktadır. İki mitoz ara-
sı safha, interfaz olarak adlandırılır. Fizyolojik olarak çoğalmadan duran hücreler (istirahatteki
hücreler), (G
0
) fazı olarak adlandırılır. Mitoz dört fazdan oluşur. İlk faz profaz’dır ve bu safhada
kromozomlar belirginleşir, mitoz mekiği oluşur.
Metafaz, kromozomlar orta kuşakta toplanır.
Anafaz, kromozomlar simetrik olarak kutuplara çekilir.
Telofaz, hücrenin ikiye bölündüğü safha-
dır. Bölünen hücrenin biri G1 fazını seçer, tekrar siklusa döner. Diğer hücre dinlenen hücre (G
0
)
olabilir.
Dokuların Proliferatif (Çoğalma) Kapasiteleri: Dokuların
kendilerini onarma yetenekleri, bu
dokulardaki intrensek (içsel) çoğalma kapasiteleri tarafından hassas bir şekilde sağlanır. Farklı
hücre tiplerinin proliferatif potansiyeli, vücuttaki hücrelerin rejenerasyon kapasiteleri ve hücre
siklusu ile olan ilişkileri yönünden üç grup altında incelenir. Özetlersek, rejenerasyon güçlerine
göre, organizmadaki vücut hücreleri üç gruba ayrılabilir.
1- Devamlı Bölünen (Labil)- Değişken Hücreler: Çoğalmaları (mitotik aktiviteleri) hayat-boyu
devam eden hücreler, rejenerasyon için en iyi kapasiteye sahiptir. Yüzey epiteli; deri, oral kavite,
vagina ve serviks’in çok katlı yassı epiteli bir örnektir. Tükrük salgılığı, pankreas ve safra kanalı
gibi, ekzokrin organların boşaltma kanallarındaki küboidal epitel; gastrointestinal traktüs, uterus
ve fallopian tüplerin kolumnar epiteli ve idrar yollarının değişici epitel hücreleri bu tür hücrelerdir.
Kemik iliğinin hematopoietik hücreleri keza, devamlı yenilenen ve dolaşıma katılan periferal kan
hücre elemanları, diğer bir örnektir.
Lenfoid doku hücreleri de bu gruptadır.
2- Dinlenmede Bulunan (Stabil)- Sürekli Hücreler: Normal koşullarda aktif olarak çoğalmayan,
ancak gizli rejenerasyon gücü olan hücrelerdir. Uygun stimuluslar, hücre bölünmelerinde süratli
bir artıma yol açar ve doku yeniden oluşturulur. Stabil hücrelerde büyüme kapasitesine en iyi
örnek hepatektomiden veya viral, toksik ve kimyasal incinmelerden sonra, karaciğer dokusunun
rejenerasyon yeteneğidir. Stabil hücre kategorisinde karaciğer, böbrek, tükrük salgılığı ve
pankreas paranşimal hücreleri olduğu kadar, damar endotel hücreleri, fibroblastlar, düz kas hücre-
leri ve osteoblastlar gibi, mezenşimal hücreler de sayılabilir.
3- Bölünmeyen (Permanent)- Kalıcı Hücreler: Doğum sonrası yaşamda, daha ileri mitotik bölün-
melere uğrayamazlar. Sinir hücreleri (nöronlar) ve çizgili kas hücreleri (kardiyak myositler- kalb
hücreleri) içeren örneklerde irreversibl zedelenmeler, yalnızca skarlaşma -fibrozis ile sonuçlanır.
Hücre proliferasyonunun (çoğalması) kontrolü, ortamda bulunan çoğalmayı harekete geçiren
veya engelleyen bir takım kimyasal medyatörlerin denetimi altındadır. Uyaranların fazlalığı veya
engelleyicilerin azlığı, kanser gelişiminde olduğu gibi hücrelerin kontrolsüz çoğalmalarına yol
açabilir. Pekçok kimyasal medyatör, hücre büyümesini etkiliyor olmasına rağmen, en önemli
büyüme faktörü parakrin
x
sinyalleşme biçimde hücreler tarafından yapılan “polipeptid büyüme
faktörleri”dir. Çoğu büyüme faktörleri çok
alanda etkilidir, hücresel proliferasyonu
stimüle etme-
x
Parakrin sinyal iletimi: Salgı yapan hücrenin salgısı, yakın çevredeki komşu hücrelere etki etmesi şeklindedir.