SOVYET TARİH YAZIMI VE
66
Sovyet dönemindeki kültürel olaylar ilk kez genelleştirilmiş, sistemli
bir temelde vücut bulduğu için ve araştırmanın kaynağının temeli ge-
niş tutulduğundan dolayı bu bölümlerin önemi epey büyüktür. Aynı
zamanda, Kazak kültürü alanında tanınmış bir araştırmacı olan R. B.
Süleymanov okuyucuların karşısına içi boşaltılmış ve hatta bazı açı-
lardan bozuk bir çalışmayla çıkmıştır: Eski siyasi tutuklular ve tarihte
öncü, kurucu rol taşıyan kültürel şahsiyetler tarihin ‘dışına itilmiştir’.
Mücadele dönemi bu bölümlerde söz konusu edilmemiştir, nesnel
hatalar ve güçlükler yok sayılmıştır. Tüm kusurlar ise kanıt gösteril-
meksizin ifşa edilen ‘halk düşmanlarına’ yüklenmiştir.
91
”
Kazak SSC’nin Tarihi adlı genelleştirilmiş eserin akıbeti, günümüz
Kazak tarihçileri tarafından, bilim ve eğitim alanında totaliter devletin
resmi tarih yazımının, aynı zamanda da savaş sonrası dönemin üretken
aydınlarının sonu meselesinin bir parçası olarak ele alınmaktadır. Bu
konuda M. Kozıbayev, K. Nurpeyis ve L. Gureviç’in çalışmalarını not
düşmek önemlidir. Onların, Bekmakhanov başta olmak üzere, bilim
insanlarının çalışmalarını “ifşa eden” araştırması, sözde “milliyetçiliğe
karşı mücadele” döneminde bilim insanlarının aforozuna somut bir
temel oluşturulmasının önünü açmıştır.
92
Kazakistan tarihi üzerine yazılmış olan bu kolektif eser üzerine ya-
pılan tartışmalarda, uzmanlar fikir ayrılığı yaşamışlardır. Kimi uzmanlar,
Kazak SSC’nin Tarihi eserini Sovyet sınırları içindeki bir cumhuriyetin
tarih yazımı konusunda ilk başarılı atılım olarak görmüşlerdir. Gel-
gelelim, devrim öncesi Kazakistan’ın dönemlere ayrılması hakkında
eleştirel geribildirimlerde bulunulmuştur, özellikle de milli hareketlerin
başını çeken tarihi şahsiyetlerin takdir edilmesine karşı. Kazakistan’ın
Rusya’ya bağlanması döneminden bahseden kısımlar da eleştiriden
nasibini almıştır.
Bazı tarihçilerin oluşturduğu başka bir grup ise, Rusya’ya karşı ulusal
ayaklanmayı idealize ettiğini iddia ettikleri bu kitabı Rus düşmanlığıyla
itham etmişlerdir.
93
Özellikle Bekmakhanov’un kaleme aldığı, Kenesarı Kasımov’un li-
derliğindeki Kazak hareketini anlatan on dördüncü kısım saldırı altında
kalmıştır. Kitabın yazarlarına, daha parti liderleri dahi bu ithamları
91 Р. Б. Сулейменов, “Историография культурной революции”, В кн.: Историческая
наука советского Казахстана. (1917-1960гг.). Очерки становления и развития, Almatı,
1990.
92 К. Нурпеисов, “История одного «дела»” В кн.: История Казахстана: белые пятна.
Сб. статей. Almatı, 1991, s.. 34-49; Гуревич Л., Тоталитаризм против интеллигенции.
Из истории политики тоталитарного государства в отношении интеллигенции
Казахстан A, Almatı, 1992.
93 “Письма Анны Михайловны Панкратовой”, s. 58.
KAZAKİSTAN TARİHİNİN MESELELERİ
67
yöneltmeden önce yapılan, “anti-Rus” çizgide kitap yazma eleştirile-
rinin elbette sonuçları olacaktı.
Kazak SSC’nin Tarihi kitabının yazarları, Kazakların feodal ve ataerkil
ilişkilerini abartılı bir şekilde övmekle suçlanırken; Kazak Hanları ve
Sultanlarının emekçi sınıflara yaptığı baskıyı yeterince işlemedikleri
iddia edilmiştir.
94
Bu tartışmadan sonra, Kazak SSC’nin Tarihi kitabına karşı bir kam-
panya artık neredeyse tümüyle başlamıştı. Genel olarak bu saldırılar,
Kazak halkının Çarlık Rusya’sına karşı milli hareketlenmesi hakkında
olan bölümler üzerine odaklanmıştı.
M. Morozov’un Bolşevik dergisinde (6, 1945) yayınlanan kitap eleş-
tirisi bu kampanyanın temellerini oluşturmuştur. Bu makalenin özü,
kitapta yazarların Kazakistan’ın Rusya’ya bağlanmasını bir zapt olarak
itham etmesine indirgenmiş ve makalede bu sürecin “kesinlikle kötü”
olarak gösterilmesine vurgu yapılmıştır.
Benzer yakıştırmalar ve geribildirimler Kazakistan Komünist (b) Par-
tisi Merkez Komitesi’nin “’Kazak SSC Tarihi’nin 2. Basımına Hazırlık”
kararında da geçmektedir.
95
Bilindiği üzere, Güz 1946’da, Bekmakhanov SSCB S.A. Tarih Ensti-
tüsünde kendi doktora tezini savunmuştur. 1947’de Bekmakhanov’un
doktora tezinin el yazmaları, 1820-1840 Yılları Arasında Kazakistan
adı altında ayrı bir monograf olarak basılmıştır. Bu olay, Kazakistan
Komünist Partisi (b) Merkez Komitesi’nin “Dil ve Edebiyat Fakültesinin
Çalışmasındaki Ciddi Siyasi Hatalar Üzerine” adlı kararının çıkışıyla
çakışmıştır. Bu belge, eleştirel düşünen aydınlara yöneltilen “ideolojik
açıdan tehlikeli” ithamında çığır açmıştır.
Metot aynıydı. Komünist doktrine ters düşen bilimsel gerçeklere
ideolojik yaftalamalar yapılıyor ve ayrıca bilim insanları arasındaki
şahsi husumetlerden faydalanılıyordu. Başta 1820-1840 Yılları Arasında
Kazakistan olmak üzere, 1947’nin ikinci yarısından itibaren Bekmak-
hanov’un eserleri saldırı altındaydı.
28 Şubat 1948’te Moskova’daki Sovyet Tarih Enstitüsünde Bekmak-
hanov’un monografisi hakkında temsili bir tartışma düzenlendi. Tartış-
manın gidişatı ve sonucu milli tarihyazımında gayet iyi bilinmektedir.
Sadece şunu not etmeliyiz ki, kitaba yapılan eleştirel geribildirimlere
ve Bekmakhanov’un meslektaşları olan Aydarova ve Şoyınbayev’in
ideolojik yaftalarına rağmen, Moskova’nın ileri gelen tarihçileri bu
kitabın kıymetinin farkındaydılar.
94 О подготовке 2–го издания «Истории Казахской ССР. – Известия, s. 3-4.
95 Казахского Филиала Академии Наук Союза СССР, Серия историческая, 1946, No
2 (27), s. 49-51.
SOVYET TARİH YAZIMI VE
68
Temmuz 1948’de, Bekmakhanov’un monografisi üzerine Almatı’da
yapılan tartışmada, kaynaklar üstüne çalışma konusunda bazı güç-
lüklerle karşılaşılmıştır. Bu tartışmanın stenografisinin tam metni,
bize tarihyazım biliminin, totaliter devlet politikalarının savaş sonrası
dönemdeki yaratıcı aydınlar üzerine olan etkisiyle ilgili olan kısmı
gibi önemli bir konusu hakkında var olan boşlukları doldurma fırsatı
vermiştir. Ayrıca tabii ki bu yayın, günümüz Kazakistan’ının tarihi için,
kaynak bakımından katkıda bulunmuştur. Tartışma 5 gün(14-17 Temmuz
ve 19 Temmuz) sürmüş, yirmiden fazla kişi katılmıştır.
M. K. Kozıbayev ve K. N. Nurpeyisov bu tartışma üzerine çok sayıda
makale yazmışlardır, bu makaleler bilimsel analiz konusunda, kitabın
mahiyeti ve vardığı sonuç hakkındaki tartışmalarda katılımcıları çeşitli
gruplara ayırmıştır.
96
Bizce, bu sınıflandırma bilimsel açıdan mantıklıdır.
Yukarıdaki argümanı doğrulamak için doğrudan kaynaktan bahsetmemiz
gerekmektedir. Fakat şunu belirtmemiz gerekmektedir ki, amacımız mo-
nografiyi tartışmak değil, totaliter baskı altında bilim insanlarının ve bilim
sahasının konusu olan bir tartışmanın yönetiliş şekli üzerine odaklanmaktır.
Bu tartışmadaki tarihçilerin ilk grubunun (T. J. Şoyinbayev, S. E. To-
lıbekov, H. G. Aydarova, M. V. Jiznevski, B. S. Süleymanov, A. Nurhanov,
M. B. Akıncanov) beyanları, “milliyetçilik”, “menşevizm” gibi terimlerle,
Marksist-Leninist eserlere ve Stalin’in kitaplarına atıflarla doludur. Bu
tarihçiler doğrudan 1820-1840 Yılları Arasında Kazakistan adlı kitabın
tarihsel çıkarımlarına karşı çıkmış ve kitabın bilimsel niteliğini inkâr
etmişlerdir. Konuşmasında, T. J. Şoyınbayev “ Bolşeviklerin ortaya çı-
kardıklarının aksine, burjuva milliyetçileri Kenesarı Kasımov’u ezilen
sınıfın koruyucusu ilan etmişlerdir ve Bekmakhanov da bu tarz burjuva
milliyetçisi uydurmaları tekrar etmektedir
.” demiştir. Sonuç olarak T. J.
Şoyınbayev monografinin bilimsel açıdan asla mazur görülemeyeceğini,
burjuva milliyetçisi, apolitik ve içi boş bu eserin acilen kullanımdan
kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.
97
Abay Kazak Devlet Pedagoji Enstitüsünün direktörü Doçent S. E. To-
lıbekov çalışmayı politik olarak zararlı ve bilimsel açıdan karmaşık bir yazı
olarak değerlendirmiştir. Puşkin Devlet Kütüphanesi Müdür Vekili M. V.
Jinevski, yazarı, tarihi değerlendirirken Marksist-Leninizmin ilkelerini ihlal
etmekle suçlamış, yazara ayrıca tarihi kişiliklere ve kitle hareketlerine
bakışı açısından “Kenesarı’nın Kişiliğine Övgü” suçlaması yöneltmiştir
98
.
K. G. Aydarova’ya göre, kitabın en zararlı yönü, “Marksist-Leninist
96 Большевик Казахстан A, 1945, No 6, s. 49 – 51.
97 М.
Қ. Қозыбаев - Нұрпейісов К.Н., “Тағдыры күрделі қайсар талант”, Социалистік
Қазақстан, 18 Ocak 1989; История Казахстана: белые пятнA, s. 14-18-19.
98 A.g.e., s. 41-51-53.
Dostları ilə paylaş: |