1
GİRİŞ
Jammu ve Kaşmir antik çağlardan beri çoğunlukla yabancı işgali altında
kaldı: bunların arasında Babürlüler, Afganlar, Sihler veya nihayetinde Dogralar
vardı. Britanya Hindistanı ve Dogra egemenleri, Raja Gulab Singh, arasındaki
Amritsar Antlaşması günümüzdeki Jammu ve Kaşmir’in ortaya çıkmasına neden
oldu. Bu antlaşma aynı zamanda eyalete bir saltanat statüsü kazandırdı.
Girişte, Dogra Eyaleti ve onun özelliklerine odaklanacağım. Dogra yönetimi
esasında otoriteryen olmaktan uzak, komünal bir özellik arz ediyordu. Çoğunlukta
olan Müslüman toplumu bütün en temel hak ve özgürlüklerinden yoksun
bırakılmıştı. Müslümanlar toplumsal, siyasal, iktisadi ve dini hakları konusunda
ayrımcılığa uğruyorlardı. Dogralar aslında Jammu’nun yerlileriydi, dolayısıyla her
daim Kaşmir’i mülkleri ve Jammu’yu ise evleri olarak gördüler. Hakların bu hiç
bitmeyen inkarı ve eyalette yaşayan Müslümanların sömürüsü, nihayetinde baskıcı
Dogra rejimine karşı tepkilere yol açtı. Eyalette yaşayan Müslümanlar hakları için
savaşırken, Hindistan’ın gelecekteki kaderi ile ilgili bazı önemli siyasi gelişmeler
meydana geldi. Bu gelişmelerden bir tanesi Hindistan’ın Bağımsızlığı sorununu
Hindistan’ın temsilcileri ile tartışmak için Hindistan’a bir Kabine Heyeti’nin
gelmesiydi. Ancak Kabine Heyeti’nin herhangi bir konsensüsa varmak konusunda
başarısızlığa uğramasından sonra, İngiliz Hükümeti 1947 yılında Hindistan’ın
parçalanması yönündeki planını açıkladı. Ayrışma iki ulus teorisine dayanarak
yürütüldü. Müslüman bölgeler Pakistan dominyonunu yaratmak için birleştirildi ve
Hintli nüfusun çoğunlukta olduğu bölgeler Hindistan dominyonunu kurmak için bir
araya getirildi. Lakin bu ayrılma projesi Jammu ve Kaşmir gibi 565 adet Saltanat
2
statüsündeki eyalete uygulanmadı. İngiliz Hükümeti bu gibi eyaletlerin kendi
kaderlerini tayin etmekte özgür olduklarını ilan etti. Bununla birlikte, Krallık bu
Saltanat Eyaletleri’nin yöneticilerine katılım kararlarını alırken iktisadi faktörleri,
coğrafi yakınlıkları, halklarının isteklerini ve benzer bazı diğer faktörleri de göz
önüne alma tavsiyesinde bulundu. Katılım Haydarabad, Junagard ve Kaşmir
eyaletleri dışında kalan bütün eyaletlerde barışçıl bir biçimde uygulandı. Haydarabad
ve Junagard’ın başında Müslüman yöneticiler olmakla birlikte nüfuslarının çoğu
Müslüman değildi. Kaşmir’in statüsü bu ikisinin tam tersiydi. Kaşmir Eyaleti’nin
başında Hintli bir yönetici vardı, ancak nüfusun ezici çoğunluğu Müslümanlardan
oluşuyordu. Adı geçen diğer iki devlet Hindistan dominyonuna katılırken, Jammu ve
Kaşmir’in Maharaja’sı ne Hindistan, ne de Pakistan’a meyletti, ancak eyaletin
bağımsız olması yönündeki niyetini aşikar kıldı. Bununla birlikte, kabile işgali
Maharaja’nın 26 Ekim 1947 tarihinde Hint Birliği ile bir Katılım Belgesi’ni
imzalamasına yol açtı. Ancak katılım senedi ihtilafa neden oldu, bir taraftan
sonrasında Hindistan Genel Valisi olacak olan Lord Mountbatten Maharaja’ya
katılımın eyalet halkının onayına bağlı bölgesel bir sorun olarak kaldığını ileterek bu
ilişkinin meşruluğuna gölge düşürdü. Bir diğer taraftan, hem Kaşmirliler, hem de
Pakistanlılar halk yöneticiye karşı daha kendisi eyaletin kaderini tayin etmeden önce
zaten isyan ettiği için bu katılım kararının bağlayıcı olmadığını ve adaletsiz olduğunu
belirtip karşı çıktılar. Kaşmir tartışması Hindistan 1948’de meseleyi Birleşmiş
Milletler Güvenlik Konseyi’ne taşıdığı zaman uluslararası düzeyde bir sorun haline
geldi.
Jammu ve Kaşmir Eyaleti (J&K) Hindistan’ın yer aldığı geniş kara parçasının
Kuzey-Batı kısmında uzanır. Kuzeydoğuda Tibet ile mahdut olan bu bölge, Güneyde
3
Hindistan’a ait Himachal Pradesh ve Pencap eyaletleri, Kuzeybatı’da Afganistan ve
Batı’da Pakistan tarafından çevrelenir. Britanya Hindistanı’nın bölünmesinden
hemen sonra Hindistan ve Pakistan Kaşmir’i Hintlilerin yönettiği Kaşmir ve
Pakistanlıların yönettiği Kaşmir olarak ikiye ayıran savaşa tutuştuklarında eyalette
önemli bir demografik ve coğrafik bir değişiklik meydana geldi. Bu tarihten itibaren
bölge bu iki ülke arasında ihtilaf konusu oldu ve söz konusu bölge için çeşitli
savaşlar patlak verdi. Elinizdeki çalışmanın konusu olan bu topraklar Hintlilerin
yönettiği Kaşmir’dir. Resmi olarak Jammu ve Kaşmir eyaleti olarak adlandırılır.
Jammu ve Kaşmir üç ayrı bölgeden ibarettir: Jammu, Kaşmir Vadisi ve Ladakh.
Srinagar eyaletin yaz başkenti iken, Jammu kış başkentidir. Kaşmir Vadisi
‘Yeryüzündeki Cennet” olarak bilinir ve göz alıcı dağ manzarası meşhurdur.
Jammu’nun çok sayıdaki tapınağı her yıl binlerce Hintli hacıyı kendisine çeker. Aynı
zamanda ‘Küçük Tibet’ olarak da bilinen Ladakh’ın ıraktaki dağlık güzelliği ve
Budist kültürü ün salmıştır.
Kaşmir’in tarihi esas olarak dört döneme ayrılır: meşhur Raj Tarangini’de
kaydedilmiş olan Hindu ve Budist Krallar’ın egemen olduğu erken dönem; Salateen-
i-Kashmir (1310-1585) olarak bilinen Müslümanların hakimiyeti altındaki orta çağ;
Padshahi-i-Chagatai veya Shahan-i-Mughlia (1585-1718) olarak bilinen Babür
egemenliği dönemi; ve Shahan-i-Durani olarak bilinen Pathan dönemi (Lawrence,
2002, s. 179). Milattan sonra 1819 yılında Kaşmir yeni efendilerinin, Sihlerin,
hakimiyetine geçti. Sihler Kaşmir’i 27 yıl (1819-1846) yönettiler. Maharaja Ranjit
Singh Kaşmir’i 1819 yılında Sih hakimiyetine sokmuştu. Bununla birlikte İngilizler
ve Sihler arasında 10 Şubat 1846’da patlayan savaş Sih imparatorluğunun sonu oldu
Dostları ilə paylaş: |