T. C. İStanbul 13. AĞIr ceza mahkemesi

Duruşmaya 13:30’a kadar ara verildi.

Duruşmaya kaldığı yerden devam olundu.

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek’in Gizli Tanık Munzur’un beyanının alındığı odada bulunmayı talep eden dilekçesi okundu, incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

1-Gizli Tanık dinleme müessesesinin amacına aykırı bulunması, Gizli tanığın açık kimliğinin deşifre edilmemesinin gerekmesi. Resmi olarak gizli tanığın yanında sadece kamera çekimi yapan adli zabıt katibinin bulunması dikkate alınarak usul ve yasaya aykırı olan talebin reddine.

2-CMK’nın 58 ve 187. maddeleri ile tanık koruma yasasının ilgili maddeleri dikkate alınarak Gizli Tanık Munzur’un dinlenmesi sırasında kimliği hakkında yalnızca Gizli Tanık Munzur tabirinin kullanılmasına ve dinlendikten sonra da sadece bu tabir kullanılarak yayın yapılabileceğine. Açık kimliğinin her ne şekilde olursa olsun açıklanmasıyla ilgili yayın yasağı konulmasına, aksine hareket edenler hakkında yasal işlem yapılacağının ihtarına.

Ara karar örneğinin CMK’nın 250. maddesi ile yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğine gönderilmesine saat 13:50 itibariyle oybirliğiyle karar verildi.

Açıklandı.

Açık duruşmaya devam olundu.

Gizli Tanık Munzur sabahki oturumda olduğu şekilde gizli Tanıklara mahsus odada görüntü ve sesi bozulmuş olarak huzura alındı.

Kendisine doğrudan soru sorma işlemine devam edildi.

Mahkeme Başkanı: "Savcı Bey buyurun.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Sayın Başkan benimde birkaç sorum olacak Gizli Tanık Munzur’a.”

Mahkeme Başkanı: "Buyurun.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “İfadenizde helikopter ile Erzincan’a geldiğini ilk başta ismini bilmediğinizi daha sonra ise fotoğrafından Dursun Çiçek olarak teşhis ettiğinizi söylediğiniz kişiyi helikopter ile geldikten sonra karşıladığınızı Dursun Çiçek ve yanındakilerin o dönemde çalıştığınız kafe tabir edilen yere geldiklerini söylüyorsunuz. Sizin kafenize ne amaçla gelmişlerdi, yani şu şekilde açıklayayım. Burada bir yemek mi tertip edildi, bir toplantı mı vardı, gizli bir buluşma mıydı bir eğlence miydi bunu açıklar mısınız?”

Gizli Tanık Munzur: “Sadece Şenol komutanının bana söylediği bizim özel bir görüşmemiz var senin orada müsait sana 2 TL karşılığında oraya hiçbir müşteri almayacağın için bana para verdiler ve masa donatmamı istedi.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Burada sizde o mekandaydınız yani gördüğünüz tabloyu açıklayabilir misiniz daha ayrıntılı bir şekilde?”

Gizli Tanık Munzur: “Şimdi onların fazla özel işlerini bilmediğim için içine girmediğim için sadece bizim sen, ne diyorsak onu yap diyordu bana yani bir emir kulu gibi bir şeydim yani orada.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Burada yemek yendi mi?”

Gizli Tanık Munzur: “Akşam yemek yenildi. Sadece gündüz geldikleri zaman bir çay içildi sadece mekanı gördüler.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Evet.”

Gizli Tanık Munzur: “Ondan sonra çıkıp otele geçtiler.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Akşam yemek yendi.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Alkollü bir yemek miydi? Alkol servisi yapıldı mı?”

Gizli Tanık Munzur: “Normal (1, 2 kelime anlaşılamadı) zaten normal yemek falan yenildi yaş meyveler falan vardı ondan sonra İlyas dediğimiz arkadaş geldi. Ortaya bir büyük rakı getirdi zaten kendisi ondan sonra Atlantik restoran dediğimiz yerden mezeler geldi oraya soğuk mezeler.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Müzik var mıydı?”

Gizli Tanık Munzur: “Müzik vardı.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Nasıldı yani canlı müzik miydi?”

Gizli Tanık Munzur: “Canlı müzik sadece saz. Zaten ortağım olan şahıs çalıyordu bunu.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Bağlama yani.”

Gizli Tanık Munzur: “Bağlama evet.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Onu kim şey yapmıştı?”

Gizli Tanık Munzur: “Bu zaten benim ortağım kendisi sazcıdır. Saz söz söyleyen bir şahıs yani.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Yani sürekli o kafede mi bulunur?”

Gizli Tanık Munzur: “Tabi, tabi, tabi. Kendisi zaten canlı müzik yapan kendisidir.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Peki İliç savcısından bahsediyorsunuz geldi mi o buraya?”

Gizli Tanık Munzur: “İliç savcısı geldi yalnız kapıda ben karşıladım. Abi içeri girmesen iyi olur dedim. Hayırdır falan Şenol komutanımın dedim misafirleri falan var dedim çünkü ilerideki bana söyledikleri tezgahları yapmayınca Şenol komutan bu sefer şey Bayram savcım (1 kelime anlaşılmadı) isteyince ben dedim abi içeri girme sen bugün git dedim. Dedi hayırdır bir şey mi var. Dedim böyle böyle kalabalık masa. O da arkasını dönüp direk basıp evine gitti.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Kim çağırmış onu oraya?”

Gizli Tanık Munzur: “Şenol komutan.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Geldiğinde saat kaç civarlarıydı veya oradaki yemek başladıktan sonra mıydı önce miydi nasıldı?”

Gizli Tanık Munzur: “Saat böyle 8 buçuk 9 arasıydı zaten Şenol komutan bana arattırdı Bayram savcıyı. Onu da davet et buraya Şenol komutangil geldi misafirlerimiz falan var dedi görüşmemiz varmış dedi. O anlar dedi. Bende çağırdım kendisini dedi hayırdır. Dedim böyle böyle bizim bugün dedim Ankara’dan misafirler falan var dedim geldi. İşte böyle böyle isimlerini fazla bilmiyorum dedim yalnız bir tanesinin yetkisi baya bir şey dedim ondan sonra şöyle camdan eli uzata… bizim içerisi loş ışıklardan zaten insanların yüzünü biraz görmesi mucize yani içeride. Yani fazla aydınlık bir kafe değil bizim orası. Akşam vakitleri. Ondan sonra bugün girme dedim içeriye sen. Ondan sonra çekip gitti kendiside.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Siz orada sonuna kadar kaldınız mı?”

Gizli Tanık Munzur: “Kaldım sonuna kadar oradaydım ben kapattım dükkanı.”

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Başka sorum yok Sayın Başkanım.”

Mahkeme Başkanı: "Sanıklardan sorusu olan. Buyurun Dursun Bey.”

Sanık Dursun Çiçek söz istedi verildi: “Sayın Başkanım öncelikle yeni görevinizin hayırlı olmasını diliyorum.”

Mahkeme Başkanı: "Buyurun.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen söz istedi verildi: “CMK. 201. maddede sırasıyla önce cumhuriyet savcısı sonra sanık vekillerinin soru doğrudan soru sorabileceğini söylüyor. Şimdi siz bize söz vermeden müvekkilimize soru sordurduğunuz zaman bizim soracağımız birçok soruyu müvekkilimiz zaten sormuş olacak bize şey kalmayacak. O bakımdan CMK 201 uyarınca önce bizim soru sormamızı sağlarsanız bakın orada efendim 201. maddede Cumhuriyet savcısı, sanık vekili, katılan vekili ve müdafii soru sorar diyor. Sanıkta daha sonra sizin vasıtanızla soru sorar. Doğrudan soruya geçtiğimize göre önce bizim sormamız gerekiyor.”

Mahkeme Başkanı: "Buyurun sizden başlayalım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Teşekkür ediyorum efendim. Tanığa hitap ederken Sayın tanık diyelim ya da gizli tanık diyelim. İstanbul’a ne zaman geldiniz ifade vermek üzere?”

Gizli Tanık Munzur: “Tarihini hatırlamıyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Dün mü, bugün mü, 5 gün önce mi, 10 gün önce mi 1 ay mı ne kadardır buradasınız?”

Gizli Tanık Munzur: “Bulunduğum yeri söylemek istemiyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Peki burada kaldığınız süre içerisinde size hangi konuda ve nasıl ifade vermeniz konusunda herhangi bir uyarı yapıldı mı?”

Gizli Tanık Munzur: “Hiçbir şey yapılmadı.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Buraya adliye binasına yani adliye binası değil de cezaevi kampüsü içerisindeki duruşma salonuna geldikten sonra sizinle herhangi bir yetkili temas kurdu mu?”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır hiç kimse kurmadı.”

Mahkeme Başkanı: "Avukat Bey hatırlatmak istiyorum. Kimliğini açıklığa kavuşturucu sorular sormamanızı tavsiye ediyorum. Buyurun.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hayır bunların kimliğiyle ilgisi yok tanığın efendim.”

Mahkeme Başkanı: "Yani o konuya dikkat etmenizi rica ediyorum. Buyurun.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Kimliği, kimliğiyle ilgisi yok. Tam tersine açıklamaya kalkarsa ben engellerim yani o konuda saygılı olmaya çalışıyorum.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam buyurun.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Bir şey peki şu anda tanık odasında bulunuyorsunuz.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Tanık odası tam olarak kimin odasının yanı bilebiliyor musunuz?”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hakimlerin odasının yanı mı, savcıların odasının yanı mı yoksa her ikisinden bağımsız bir yer mi girerken gördünüz mü?”

Gizli Tanık Munzur: “Hiçbir şeye dikkat etmedim. Kafam eğik önümde içeriye girdim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Peki. Siz olayı başlarken çok kısa bir metin okudunuz gibi geldi bana. Sonra Sayın Mahkeme Başkanının sorularına cevap vermeye başladınız. Olayın bugüne kadarki aşamalarını soru sormadan özetlemeniz mümkün mü acaba bir kez daha?”

Gizli Tanık Munzur: “Ben gereken şeyimi özetledim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Daha önce o ilk başlarken Sayın Başkan sorulara başlamadan önce okuduğunuz ifadeyi siz mi yazdınız ya da daha önce mi yazdınız yoksa burada mı yazdınız?”

Gizli Tanık Munzur: “Benim verdiğim ifadeler aynen geçerlidir. Burada bir şey herhangi bir şey yazmadım. İlk verdiğim ifade neyse odur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “İlk başta şimdi bugün duruşmaya başlarken bir ifade okudunuz. 10, 15 satır bir şey olması lazım.”

Mahkeme Başkanı: "Avukat Bey önce şöyle soralım. Elinizde yazılı bir metin var mı diye soralım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Yazılı bir metniniz var mı ona bakarak mı okuyorsunuz yoksa.”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Yazılı metin yok. Peki, Şenol komutanın size 2000 Lira para verdiğini söylediniz ifadeniz sırasında.”

Gizli Tanık Munzur: “Doğrudur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Misafirler var içki filan al demiş size.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet doğrudur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Misafirler toplam kaç kişiydi sizin kafede?”

Gizli Tanık Munzur: “Akşamüzeri 12 kişi oldular.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “12 kişi.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “1 kişi ortalama kafede fiyatı ne kadardır yemek yemesi Erzincan’da.”

Gizli Tanık Munzur: “Biz orada fiyat para veya adisyon falan bir şey tutmadık. Sadece hatır gönül için Şenol komutanım 2 TL verdi sadece şu anki ihtiyaçları karşıla, fatura tutmadık.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “2000 Lira.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “2000 Lira verdi.”

Gizli Tanık Munzur: “Sonuçta bir mekan kapandı orada.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ha o onu karşıladı toptan bir para verdi.”

Gizli Tanık Munzur: “Yani.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Peki. Peki, size verilen görevi neden yerine getirmiyorsunuz diye Dursun Çiçek’in sizi fırçaladığını söylediniz.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet doğrudur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Sizi önceden tanıyor muydu daha önce hiç görmüş müydü?”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır ben onu görmedim o da beni görmemiştir.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Size bir görev verildiğini nereden biliyordu?”

Gizli Tanık Munzur: “Şenol komutanla bağlantısı olduğunu hissettim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Sordunuz mu beni nereden tanıyorsunuz da bana bu soruyu sordunuz?”

Gizli Tanık Munzur: “Şimdi Şenol komutan hep bu işleri bana sorduğuna orada onu fırçaladığına göre Şenol komutanı fırçaladığına göre beni de fırçalaması normaldir yani.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Bu toplantının tarihini ya da zamanını.”

Gizli Tanık Munzur: “Hatırlamıyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hatırlıyor musunuz?”

Gizli Tanık Munzur: “Hatırlamıyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Az çok kestirebiliyor musunuz mevsimini?”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır baya üzerinden zaman geçti yani.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ama 38 plakalı Toyota Corolla’dan bahsettiniz onu hatırladınız. Bu tarihi mevsimi hatırlamıyorsunuz.”

Gizli Tanık Munzur: “Arabası Toyota Corolla da olabilir Mercedes de olabilir Opel de olabilir o kadar dikkat etmem ben sadece plakasını biliyorum 38 olduğunu.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Peki ifadenizde Toyota Corolla dediniz çok kesin ve emin söylediniz de ben nasıl.”

Gizli Tanık Munzur: “Kesin, kesin emin şeyine değil yani sadece 38 plakalı arabası olduğunu biliyorum yani binmiştim arabasına gri bir arabaydı. Opel’e de benziyordu Toyota Corolla’ya da benziyor yeni çıkan tiplere.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Bu Erzincan’da kışlar ile yazlar arasında çok büyük farklar vardır. Kara iklimi hüküm sürer.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ege, ege olmadığı için.”

Gizli Tanık Munzur: “Ona bakarsanız yani şu an 6. aya kadar Erzincan’da yağış geçiyor.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “İşte.”

Mahkeme Başkanı: "Gizli Tanık Munzur siz soruyu bekleyin Avukat Bey tamamlasın sonra cevaplayın.”

Gizli Tanık Munzur: “Peki efendim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Bir ses kayıt cihazından söz ettiniz. Ses almak için birisinin sesini almak için size verdiklerinden. Doğru mu?”

Gizli Tanık Munzur: “Doğrudur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ses kayıt cihazını siz alıp cebinize koydunuz mu ya da evinize götürdünüz mü üzerinizde kaldı mı?”

Gizli Tanık Munzur: “Evime götürmedim Şenol komutan vermişti. O gece silahı benim oturduğum evde oranın kanepenin arkasına koyup orada Bayram Bozkurt ile çekmemi istemiştiler. O yüzden onu da kabul etmemiştim o olayı da yapmadım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ama ses kayıt cihazını siz aldınız.”

Gizli Tanık Munzur: “Ben almadım başkasından ses… ses kayıt cihazı var.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hayır siz dediniz ki ifadenizde bana ses kayıt cihazı verdi dediniz. Öyle demediniz mi?”

Gizli Tanık Munzur: “Orayı hatırlayamıyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hayır bugün söylediniz bugün bana, bana ses kayıt cihazı verdi dediniz. Bende peki gördünüz mü ses kayıt cihazını?”

Gizli Tanık Munzur: “Hatırlayamadım orayı.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ses kayıt cihazı olup olmadığını nasıl anladınız görmeden?”

Gizli Tanık Munzur: “Şimdi dediğim arkadaşın yani bana verdikleri kamera kalemdi yani böyle kalem bunun düğmeye bastığın zaman kayıt yapar dediler. Görüntülü sadece yakana tak yeterli demiştiler. Oradan hatırlıyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Sadece böyle söylediler kalem ama siz kalemi almadınız, cebinize koymadınız.”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır hayır aldım üzerime yalnız kayıt falan herhangi bir şey yapmadım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Sonra kime teslim ettiniz kalemi?”

Gizli Tanık Munzur: “Yine Şenol komutana teslim ettim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Bugüne kadar Şenol komutanla ilgili başka bir ihbar ya da suç duyurusunda bulundunuz mu?

Gizli Tanık Munzur: “O onları zaten gerekeni anlattım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Bir mühimmat gömme işinden söz ettiniz. Mühimmat gömün.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Sonra onu (1 kelime anlaşılamadı) çıkartın. Bu son günlerde Türkiye’de çok uygulanan bir yöntem haline geldi. Bu mühimmat gömme işinde gittiğiniz yerden daha sonra bir mühimmat bulunduğu gazetelerde yer aldı.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Siz bu konuda o gömme işi yapılırken bulundunuz mu?”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ya da gömme ile ilgili bir ihbarda bulundunuz mu bu tip şey gömülmüş diye.”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır bulunmadım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Siz herhangi bir ihbarda bulunmadan sadece gazeteden mi duydunuz haberleri böyle bir.”

Gizli Tanık Munzur: “Doğrudur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Peki sizi cemaat evlerini tespit etmekle görevlendirmek istemişler.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Değil mi?”

Gizli Tanık Munzur: “Doğrudur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “İfadenize göre de birçok işe itiraz ediyorsunuz. Hatta ben kimsenin köpeği olamam.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ben kimsenin hayatıyla oynayamam gibi çok soylu da itirazlarda bulunuyorsunuz.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Peki bütün bu itirazları yapmanıza rağmen neden sizin üzerinizde ısrar ediyorlar da hala cemaat evlerini tespit etmekle sizi görevlendiriyorlar veya diğer Bayram savcı ile ilgili onun sesini almak konusunda neden sizin üstünüzde titriyorlar, niye bir başkası yok, neden siz bunu söyleyebiliyor musunuz?”

Gizli Tanık Munzur: “Takıldığım ortam kafe ortamı. Her yani her türlü insan gelen insanlar var. Şimdi benim Erzincan’da tanıdığım çevre kadar yani komutanlarımla ben tanı…. çevrelerim var mesela tanıyan. Ama bunlar beni o şekilde yargıladılar dürüst delikanlılığımla şeyimle ondan faydalanmaya başladılar. Ama ben hiçbir zaman buna taviz vermedim. İstediği kişileri benim üzerime saldılar para konusundan olsun, insan üzerinden olsun beni her şekilde kullanmaya çalıştılar. Ama bu hiçbir zaman taviz vermedim. Hep olur dedim ve gerisini de aldım. Bana ava giderken Bayram Bozkurt’u vurmamı geri ava gittiğimizde dönüşte arabasına gene koymamı ondan sonra tarihi eser koymamı ellerinden gelen ne varsa bana tutturmaya çalıştılar. Bende söylüyordum bunu özellikle abi sorun ne bende bileyim. Sen karışma dediler bana. Sen sadece işini yap. Zaten Erzincan’da da duyacan yani 3, 4 ay sonra yani buradan ileri çıkacağım da iyi (1 kelime anlaşılmadı) ha bana vaat ettikleri şeyler çok. Gel bu işi yap bitir istediğin yerde yaşatalım biz seni. Yurtdışı olsun yurtiçinde olsun yani bir büyük market olabilirsin askerin içinde görevli olabilirsin. Hayatın kurtulur istediğin gibi yaşantın ben bir insanın hiçbir zaman herkesin kendi çoluk çocuğu var. Bende yıprandım ben 5 yıl eşimden ayrı kaldım. Bir sürü sorunlar içinde bir de bunlar benim üstüme yüklendiler. Yıprandım yani maddi manevi olarak ben bittim yani. Bir ev parası vardı bende 47 milyar benim kendi şahsi param vardı çalıştığım yerde bunu bile 2 sene içerisinde bitirdim yani. Hep bu konular yüzünden. O yanı karıştırdım bu yanı karıştırdım hep yedim bitirdim. Ailemden hiç kimse doğru düzgün bir işe güce girip çalışamadı, deşifre ettiler bunu milletvekilleriniz yaptı. Beni kullanmaya çalıştılar.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hangi milletvekili?”

Gizli Tanık Munzur: “Ahmet Ersin, Erol Tınaztepe, (1 kelime anlaşılamadı) Turgut Kazan. Turgut Kazan beni görür görmez kaçtı zaten.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Şimdi bir meslektaşımla ilgili ben herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Bugüne kadar da bu böyle bir isim deklare etmediniz ilk defa burada böyle bir isim söylüyorsunuz anladığım kadarıyla. Ben bir başka şey soruyorum. Biraz önce 5 yıl söylediniz 5 yıl çok uzun bir müddet çok uzun bir süre. 5 yıldır sizinle bu tür bir irtibat mı kuruldu?”

Gizli Tanık Munzur: “5 yıl eş ben 5 yıl eşimden 2 yıldır benim o muhabbetim var. 5 yıldır ben evime falan gitmiyorum bunun araştırması yapabilir soruşturulabilir, mahkemelik de oldum ben. Boşanmam ret edildi de ben çok şeyler yaşadım yani bir de bunlar üstüme gele gele gele bunalttılar yani beni. Kaçtım gittim psikolojimi alt üst ettiler bunlar benim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Şu anda psikoloji… psikolojiniz yerinde mi yoksa biraz rahatsızlığınız var mı?”

Gizli Tanık Munzur: “Yok Allah’a şükür rahatladım içimi dökünce.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “İyisiniz. Peki, bu süre 2 yıllık süre.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “2 yıllık süre. 2 yıllık süre boyunca hep bu ilişkileri sürdürdünüz mü yani işte ev bul dediler ev buldunuz. Öğrenci ile temas kur dediler öğrenciyle temas kurdunuz.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Başka bir eylem başka bir etkinlik başka bir öyle.”

Gizli Tanık Munzur: “Sadece bana sadece bana söyledikleri 3 tane ev buldular evin bir tanesi tamam bana aitti. Hatta bunun aylık ödediğim yeri de vardı. Yurtdışına ödeme yapıyordum ben. Bankalardan çıkar zaten bu piyasa araştırıldığı zaman. Diğer 2 evi zaten Şenol komutan kendisi tuttu orada bayan falan ortamlar zaten kendisi benden iyi biliyor bunları. Onları da kendisi ayarladı o bayanları da oraya yerleştirdi bana ben bayanların ismini dahi bile bilmiyorum şu anda. Çünkü çok yalan isimler kullanılıyordu.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Peki bu 2 yıllık sürenin.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Neresinde yani 2 ay sonra.”

Gizli Tanık Munzur: “Efendim yani zaten bu iş yani başını ortasını sonunu bilecek kadar şey değilim yani bu sürüyordu yani.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hayır bir şey soracağım 2 yıllık sürenin neresinde itirazlar başladı? Tam başlangıcından mı mesela diyorsunuz ki ikide beni bu işe karıştırmayın diyorsunuz. Yani ikide bir dediğine göre her.”

Gizli Tanık Munzur: “Efendim şimdi her aybaşı ben aynı şeyi tekrarlayan bir insanım. Mesela diyorum bu işe beni karıştırmayın bu ay. 2. ay olur aynı kelime. Ben bunun aynı tarihinin içine atacak halim yok herhalde.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “İtirazınızı ne zaman yaptınız?”

Gizli Tanık Munzur: “Ben itirazımı kaçtığım zaman yaptım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Kaçtığınız zaman.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Ne zaman kaçtınız kaçıncı aydı?”

Gizli Tanık Munzur: “Hatırlamıyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Yani 2 yıllık dönemin ortasında mı?”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır sonuna doğru.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Sonuna doğru yaptınız itirazınızı.”

Gizli Tanık Munzur: “Evet.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “O zaman o zamana kadar hiç itiraz yapmadınız.”

Gizli Tanık Munzur: “Hayır. Zaten başta da itiraz yapmıştım olayın iyice faklı kurumlara girdiğini hissettim ve kaçtım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Şimdi bakın başta da itirazı yapıp yapmıştım diyorsunuz bir de soruma diyorsunuz ki en sonunda yaptım. Lütfen bunu bir (1, 2 kelime anlaşılamadı).”

Gizli Tanık Munzur: “Efendim bunun ben başını tarihini sonunu şeyini mi attım yani?”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hayır bak şimdi.”

Gizli Tanık Munzur: “Verdiğim ifade benim burada geçerlidir zaten. Araştırılması yapılsın.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Hayır ifade, ifade meselesi değil bu öğrenmek istediğim bir tek şey var şurada. Sizin itirazınız ne zaman başladı?”

Gizli Tanık Munzur: “Hatırlamıyorum tarihini zaten bu olay dediğin zaman 2 ay öncesi yani geçtiği ilk başladığımız dönemlerden 2 ay sonra ben itiraz etmeye başladım. Çünkü huzursuz oldum bu konuda.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. Celal Ülgen: “Bakın hem hatırlamıyorum diyorsunuz hem 2 ay sonra itirazlara başladım diyorsunuz.”

Gizli Tanık Munzur: “Sen baş…. sen başından diyorsun ama bana.”