Tck tanitim semineri notlari



Yüklə 4,78 Mb.
səhifə18/127
tarix29.05.2018
ölçüsü4,78 Mb.
#46542
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   ...   127

E. Müsaderede zamanaşımı


5237 s. TCK’da bir güvenlik tedbiri olarak öngörülen müsadere açısından ayrı bir zamanaşımı süresi belirlenmiş ve bu husus Kanunun 70. maddesinde, “Müsadereye ilişkin hüküm, kesinleşmeden itibaren yirmi yıl geçtikten sonra infaz edilmez.” şeklinde hükme bağlanmıştır.

F. Ceza Zamanaşımının Kesilmesi


Ceza zamanaşımını kesen nedenler, 765 s. Türk Ceza Kanununun 114. maddesinde ve 5237 s. Türk Ceza Kanununun 71. maddesinde düzenlenmiştir.

Bu konuda iki kanun hükümleri karşılaştırıldığında şunlar söylenebilir:

765 s. TCK’da hükümlünün yakalanmasının ceza zamanaşımını kesmesi, hürriyeti bağlayıcı cezalar yönünden kabul edildiği halde(m. 114/1,2. cümle), 5237 s. TCK’da böyle bir ayırıma yer verilmemiştir.

765 s. TCK’da bir suçtan dolayı mahkum olan kimsenin ceza zamanaşımı süresi içinde mahkum olduğu suç türünden diğer bir suç işlediği takdirde ceza zamanaşımının kesileceği kabul edilmiş iken(m. 114/2); 5237 s. TCK’da ise, bir suçtan dolayı mahkûm olan kimsenin, üst sınırı iki yıldan fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suç işlemesi halinde, ceza zamanaşımının kesileceği öngörülmüştür(m. 71/2).

( CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN TASARISI MADDE 15 ) :

(1) Birden fazla mahkumiyeti olan kişi bu mahkumiyetlerden birine ilişkin cezayı infaz kurumunda çektiği sürece, diğer cezaları açısından ceza zamanaşımı işlemez.

(2) Cezanın infazının ertelenmesi veya durdurulması halinde, bu cezaya ilişkin zamanaşımı işlemez.



3. Dava ve Ceza Zamanaşımının Hesaplanması ve Uygulanması

5237 s. Türk Ceza Kanununun 72. maddesinin birinci fıkrası uyarınca,“ Dava ve ceza zamanaşımı süreleri gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün, yirmidört saat; bir ay, otuz gündür. Yıl, resmî takvime göre hesap edilir”

5237 s. Türk Ceza Kanununun 72. maddesinin ikinci fıkrasında, dava ve ceza zamanaşımının re'sen uygulanacağı ve bundan şüpheli, sanık ve hükümlünün vazgeçemeyecekleri, hükme bağlanmış olup,

Bu konuda, iki kanun hükümleri de temelde aynıdır;sadece, yeni ceza kanununda zamanaşımından vazgeçemeyecekler arasına “şüpheli” de dahil edilmiş bulunmaktadır.

Dava ve ceza zamanaşımı sürelerinde hangi kanunun lehe olduğu konusunda belirleme yaparken şuna bakılır. Sanığın sorumluluğu hakkında hangi kanun uygulanıyor ise yani ceza ve suçun unsurları bakımından hangi kanun lehe kabul edilip uygulama yapılıyor ise zamanaşımı sürelerinin hesabı konusunda da artık sürenin lehine olup olmadığına bakılmaksızın o kanun hükümleri uygulanacaktır. Aksi takdirde cezayı bir kanuna göre zamanaşımını bir kanuna göre belirleyerek parçalı uygulama yapmış oluruz.

& 15. Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar, uzlaşma

MADDE 73. - (1) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikâyette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz.

(2) Zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla bu süre, şikâyet hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar.

(3) Şikâyet hakkı olan birkaç kişiden birisi altı aylık süreyi geçirirse bundan dolayı diğerlerinin hakları düşmez.

(4) Kovuşturma yapılabilmesi şikâyete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür ve hükmün kesinleşmesinden sonraki vazgeçme cezanın infazına engel olmaz.

(5) İştirak hâlinde suç işlemiş sanıklardan biri hakkındaki şikâyetten vazgeçme, diğerlerini de kapsar.

(6) Kanunda aksi yazılı olmadıkça, vazgeçme onu kabul etmeyen sanığı etkilemez.

(7) Kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikâyetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsî haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise artık hukuk mahkemesinde de dava açamaz.

(8) Suçtan zarar göreni gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişisi olup, soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı bulunan suçlarda, failin suçu kabullenmesi ve doğmuş olan zararın tümünü veya büyük bir kısmını ödemesi veya gidermesi koşuluyla mağdur ile fail özgür iradeleri ile uzlaştıklarında ve bu husus Cumhuriyet savcısı veya hâkim tarafından saptandığında kamu davası açılmaz veya davanın düşürülmesine karar verilir. 58



I. Takibi Şikâyete Bağlı Suçlar :

Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlarda şikayet süresi,şikayet süresinin başlangıcı,şikayetten vazgeçme,vazgeçmenin sirayeti vs. hususlar,765 s. Türk Ceza Kanununun 99,108 ve 111. maddelerinde; 5237 s. Türk Ceza Kanununun ise 73. maddesinin 1 ila 7. fıkralarında düzenlenmiştir.

Konuyla ilgili olarak, iki kanun hükümleri karşılaştırıldığında şunlar söylenebilir:

5237 s. TCK’da konuyla ilgili düzenleme yapılırken, 765 s. Kanunun esasları muhafaza edilmekle beraber bazı yenilikler de getirilmiştir. Sözgelimi şikayetten vazgeçmenin, şikayet üzerine açılan davaya ilişkin suçun işlenmesinde şerik olanları da kapsayacağı yani onlar hakkında da geçerli sayılacağı belirtilmiş(m.73/5), diğer taraftan 765 s. Türk Ceza Kanununun 111. maddesinde yer alan hükümde, mağdurun korunmasının ceza hükümleriyle de sağlanması yönünden önemli bir değişiklik yapılmıştır(m. 73/7).Buna göre, kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikâyetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve suçtan zarar gören, şikayetinden vazgeçtiği sırada şahsî haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise artık hukuk mahkemesinde de dava açamayacak,bunun dışında şikayetinden vazgeçtiği sırada şahsi haklarını ayrıca muhafaza etmemiş olması hukuk mahkemesinde dava açmasına engel oluşturmayacaktır.



Yeni ceza mevzuatında “şahsi dava”ya yer verilmediği gibi, “şahsi haklar” ın (maddi ve manevi tazminatın) ceza mahkemelerinden istenmesi ve bu mahkemelerde karara bağlanması yolu da kaldırılmıştır. Bu durumda 1 Nisan 2005 tarihinde devam etmekte olan şahsi davalar ne olacaktır ? Kanımca CMK. nun Yürürlük ve Uygulanmasına ilişkin olarak çıkarılacak kanunda devam etmekte olan şahsi davaların kamu davasına dönüşeceğine ilişkin bir hüküm getirilmelidir. Böyle bir hüküm getirilmez ise yine aynı şekilde uygulama yapılmasının uygun olacağını düşünüyorum.
Yeni Ceza Kanunumuzda Takibi Şikâyete Bağlı Suçlar :


    • Basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek yaralama ( m. 88/ 1)

    • Taksirle yaralama (m. 89/5) Bilinçli taksir ile yaralama suçlarının takibi şikayete bağlı değildir.

    • Cinsel dokunulmazlığı ihlal (m. 102/1 )

    • Eşe cinsel saldırı ( m. 102/2, 2. cümle )

    • 15 yaşından büyük çocukla rızaen cinsel ilişki (m. 104/1 ) Ancak sanık mağdurdan 5 yaştan daha büyükse bu suçun takibi şikayete bağlı değildir.

    • Cinsel taciz (m. 105/1 )

    • Tehdit (m. 106/1. fıkra 2. cümle )

    • Konut Dokunulmazlığını İhlal (m. 116 )

    • İş ve çalışma hürriyetini ihlal (m. 117/1 )

    • Kişilerin huzur ve sükunu bozma (m. 123 / 1 )

    • Hakaret (125/ 1 , 2, 4 ve 5. fıkraları ile 3. fıkranın b ve c bentleri ; 127, 128, 129, 130 ) Kamu görevlisine hakaret suçu şikayete tabi değildir (131/1 )

    • Haberleşmenin gizliliğini ihlal (m. 132, 139/1)

    • Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması (m. 133, 139/1)

    • Özel hayatın gizliliğini ihlal (m. 134, 139/1)

    • Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde hırsızlık(m. 144/ a )

    • Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenen hırsızlık (m. 144 / b)

    • Kullanma hırsızlığı (m. 146 )

    • Mala zarar verme (m. 151/ 1 )

    • Nedensiz sahipli hayvanı öldürme veya zarar verme (m. 151/ 2 )

    • Güveni kötüye kullanma ( m. 155/ 1)

    • Bedelsiz senedi kullanma (m. 156 )

    • Alacağı tahsil amacıyla dolandırıcılık (m. 159 )

    • Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf (m. 160 )

    • Yakın akrabalar ve eşler arasında işlenen suçlar ( m. 167/ 2) : Hırsızlık ( m.141- 145 ) ; Paydaş veya elbirliği ile malik olunan

mal üzerinde hırsızlık(m. 144/ a ) ; Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenen hırsızlık (m. 144 / b) ; Kullanma hırsızlığı (m. 146 ) ; Mala zarar verme (m. 151/ 1, 152 ) ; Nedensiz sahipli hayvanı öldürme veya zarar verme (m. 151/ 2 ) ;hakkı olmayan yere tecavüz ( m. 154 ) ; Güveni kötüye kullanma ( m. 155/ 1) ; Bedelsiz senedi kullanma (m. 156 ) ; Dolandırıcılık (m. 157 - 159 ) ; Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf (m. 160 ) ; Hileli iflas ( m. 161 ) ; Taksirli iflas ( m. 162 ) ; Karşılıksız yararlanma ( m. 163 ) ; Şirket veya kooperatifler hakkında yanlış bilgi verme ( m. 164 ) ; Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi ( m. 165 ) suçlarının, haklarında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının zararına olarak işlenmesi hâlinde suçun takibi ŞİKAYETE bağlıdır. (İlgili akraba hakkında şikâyet üzerine verilecek ceza, yarısı oranında indirilir.) Sayılan aynı suçların haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin ; Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın ; aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin, zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

  • Açığa imzanın kötüye kullanılması (m. 209/ 1 )

  • Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğü ihlal ( m. 233/ 1)

  • Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi ve belgelerin açıklanması ( m. 239 / 1, 2 )

  • Yabancı Devlet Başkanına karşı işlenen suçlar ( m. 340 )

  • Yabancı Devlet Bayrağına Hakaret ( m. 341 )

  • Yabancı devlet temsilcilerine karşı işlenen hakaret suçları (m. 342/ 1 )

  • Vatandaş tarafından işlenen suç ( m. 11 ) :Bir Türk vatandaşı, 13 üncü

maddede yazılı suçlar dışında, aşağı sınırı bir yıldan az hapis cezasını gerektiren bir suçu yabancı ülkede işlediği ve kendisi Türkiye'de bulunduğu takdirde, bu suçtan dolayı yabancı ülkede hüküm verilmemiş olması ve Türkiye'de kovuşturulabilirliğin bulunması koşulu ile Türk kanunlarına göre yargılama yapılması zarar görenin veya yabancı hükûmetin şikâyetine bağlıdır. Bu durumda şikâyet, vatandaşın Türkiye'ye girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yapılmalıdır.

Yukarıdaki listede, uzlaşma kapsamına giren şikâyete tabi suçlar yer almaktadır.

Kanunun 11. maddesinin ikinci fıkrasında yazılı hâlde de, suçun uzlaşmaya ilişkin hükümler çerçevesinde çözümlenebilecek nitelikte bir olaya ilişkin olması ve zarar görenin şikâyeti halinde, uzlaşma hükümleri uygulanabilecektir.

Kanunun 340 ve 341. maddelerinin ikinci fıkralarında yazılı halde de, suç, şikâyete tâbidir. Ancak, burada şikâyetçi, ilgili yabancı devlettir.

"Uzlaşma"nın düzenlendiği, 73. maddenin sekizinci fıkrasına göre ise, soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı bulunan suçların uzlaşma kapsamına girmesi için, suçtan zarar görenin, gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişisi olması gerekir. Bu nedenle, 340 ve 341. maddelerin ikinci fıkralarında yazılı suçlarla, 11. maddenin ikinci fıkrasında yazılı halde, şikâyetçinin yabancı devlet olması halinde, uzlaşma hükümleri uygulanmaz.


Yüklə 4,78 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   ...   127




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə