“İlk Müslüman…”; Minare bilgi için bkz. Ramazanoğlu, G., “Kalan Ca-
mii”, DİA, C:24, Türkiye Diyanet Vakfı, İstanbul, 2001, s: 222-223.
21. Aslanapa, Oktay, Türk Sanatı, İstanbul, 1984, s. 22-23, resim 95.
22. Aslanapa, Türk Sanatı, s. 63-64, resim 95.
23. Ramazanoğlu, Orta Asya’da Türk Mimarisi.
24. İran’daki Selçuklu eseri olan İsfahan Mescid-i Cuması’ndaki Me-
likşah kubbesinde (1080) ve Terken Hatun Kubbesinde (1088) görü-
len mimari gelişmenin başlangıcının Karahanlı kubbe mimarîsinde
aranabilir. Aslanapa, Oktay, “İlk Müslüman Türk Devletlerinde Kültür
ve Sanat”, Türkler Ansiklopedisi, Yeni Türkiye Yay, 2002, Ankara, C6, s:
15-38; Bayhan, Ahmet Ali, “Mısır’da Memlûk Sanatı”, Türkler Ans., C:6,
s: 120-132.
25. Aslanapa, “İlk Müslüman…”.
26. Aslanapa, “İlk Müslüman…”.
27. Uysal, Osman, “Adana Ulu Camii”, Vakıflar Dergisi XIX, s:277-284,
1985, Ankara, s:278; Özüdoğru, “Ramazanoğulları Beyliği…”.
28. Güney Kazakistan’da Sayram-İsficab-Talas bölgesindeki türbeler
için bkz Ramazanoğlu, Gözde, Orta Asya’da Türk Mimarisi, Kültür Ba-
kanlığı Yay., 1998, Ankara.
29. İran’daki Selçuklu eseri olan İsfahan Mescid-i Cuması’ndaki Me-
likşah kubbesinde (1080) ve Terken Hatun Kubbesinde (1088) görü-
len mimari gelişmenin başlangıcının Karahanlı kubbe mimarîsinde
aranabilir. Aslanapa, “İlk Müslüman …”.
30. Aslanapa, Oktay, Türk Sanatı, İstanbul, 1984, s. 92.
31. Kırmızı kiremit uygulaması, yeşil kiremitlerin pahalılığıyla açık-
lanabilir. Ulucami külliyesinin bileşenlerinden olan Ramazanoğlu
Medresesinin yine yeşil olan önceki kiremitleri dershanenin kubbe-
lerinden birinin üzerine toplanmıştır.
32. Yakut’un bildirdiğine göre, Moğol istilasından önce, Sultan Sen-
cer Türbesi firuze rengiyle (sınırlı tuğla) kilometrelerce uzaktan göze
çarpıyordu. Aslanapa, Oktay, “İlk Müslüman…”.
33. Ramazanoğlu, Gözde, Orta Asya’da Türk Mimarisi, Kültür Bakanlığı
Yay., 1998, Ankara.
34. Uysal, Bu motifin, Irak kökenli olduğunu kaydeder. Uysal, Osman,
“Adana Ulu Camii”, Vakıflar Dergisi XIX, s:277-284, 1985, Ankara, s:280;
Uluçam, Abdüsselam, “Irak’ta Kubbeli Selçuklu Türbeleri Hakkında”,
Vakıflar Dergisi XXI, s: 255-280, 1990, İstanbul, s:263. Uluçam, Irak’taki
mukarnas kubbeli türbelerin kökeninin ilham kaynağının ziguratlar
olabileceğini öne sürer.
35. Uluçam, “Irakta...”, s:263-264.
36. Uysal, O., s:280.
37. Öney, Gönül, “Anadolu Selçuk Sanatında Ejder Figürleri”, TTK Bel-
leten, C.XXXIII, No 130, Nisan 1969, Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1969,
Ankara, 171-, s:171.
38. Öney, s:171.
39. Zykan, J. , Zur Geisteswelt der Asiatischen Kunst. II. Die ver-
schlungenen Drachen. Artibus Asiae VII, 1-4. ‘ten nakleden Öney, s:
190.
40. Prof. Dr. Yahya Sağlıker’e bilgi için teşekkürü borç bilirim.
41. Ağaç kültü ile ilgili devam eden inanışlar için bkz Işık, Ramazan,
“Türklerde Ağaçla İlgili İnanışlar ve Bunlara Bağlı Kültler”, Fırat Ün. İla-
hiyat Fak. Derg., 9:2, 2004, s:89-106.
42. Esin, Emel, Orta Asya’dan Osmanlıya Türk Sanatında İkonografik
Motifler, Kabalcı, 2004, İstanbul, s: 48-49
43. 333 ve 349 tarihli iki türbe yapısı için bkz. Baykuzu, Tillia Deniz, “IV
ve V. Yüzyıllarda Çin’deki Birkaç Hun Hükümdar Kurganı ve Türbesi
Hakkında”, Tarih İncelemeleri Dergisi, C:XX, S:2, Aralık 2005, 1-15.
44. Öney, Gönül, “İran ve Anadolu Selçuklu Türbelerinin Mukayese-
si”, Yıllık Araştırmalar Dergisi:3, 1981, 41-66, s: 45
45. Gündoğdu, Hamza, “Erzurum Çifte Minareli Medresede Bir Çinili
Panonun Düşündürdükleri”, Prof. Dr. Şerare Yetkin Anısına Çini Yazıları,
Sanat Tar. Dern. Yay. 1996, İstanbul.
46. Kalfazade, Selda, “Aydınoğlu Eserlerinde Çini Kullanımına Dair”,
Prof. Dr. Şerare Yetkin Anısına Çini Yazıları, Sanat Tar. Dern. Yay. 1996,
İstanbul, s:97-102.
47. Ramazanoğlu, Orta Asya.., 149.
48. Öney, Gönül, “İran ve..”, s:46.
49. Fotoğrafı için bkz Ramazanoğlu, Orta Asya.., 167.
50. Pano detayları için bkz: Özüdoğru, “Ramazanoğulları Beyliği…”,
Özüdoğru, bu panoya benzer nitelikte, 16 cm x 15 cm boyutlarında
bir çini parçasının İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde 2095
sayılı (envanter) numarası ile teşhirde bulunduğunu kaydeder. Ayrı-
ca panonun kıble duvarında bulunduğunu kaydetmektedir. Günü-
müzde doğu duvarındadır.
51. Türbenin pencereleri, Kahire Sultan Baybars Camii’nin (1226)
giriş cephesindeki nişlerle ve Sancar El-Gavsi medresesi ile Sultan
Hasan medresesinin pencere kompozisyonlarıyla akrabadır. Pence-
re lentosunun üzerindeki mermer geçmeler, Suriye’deki Halep ka-
lesinin pencerelerinde de, Kahire Berkuk medresesinin kapılarında
da görülür. Pencere nişinin üstündeki mukarnas frizin ilk örneği El-
Akmer Camiinin (1125) portalinin iki yanındaki nişlerdir. Uysal, s:279,
281-282.; Özüdoğru, “Ramazanoğulları Beyliği…”.
“binasının” anlam katmanlarındaki derinliği
ortaya koymaktadır.
Caminin yüksek kasnaklı sivri kesimli kubbele-
rinde, çini kaplamalı lahitlerinde, yeşil kiremitle-
rinde, mukarnas işlemeli külahında, ağaca uza-
nan ejderlerinde, Orta Asya kökenli geleneğin
izleri yansır.
NOTLAR
1. Bu çalışma daha önce Türk Dünyası Türk Dünyası Mimarlık ve Şe-
hircilik Kurultayı, “İpek Yolu Medeniyetleri” Sempozyumunda bildiri
olarak sunulmuştur. Evliya Çelebi Seyahatnamesi, s: 41,42
2. Kurt, Yılmaz ve M. Akif Erdoğru, Çukurova Tarihinin Kaynakları, Türk
Tarih Kurumu, 2000, Ankara,.s: XX.
3. Mert, Hasan, “19. Yüzyılın Sonlarında Karçınzade Süleyman
Şükrü’nün Gözüyle Çukurova”, turkoloji.edu.tr/CUKUROVA/sempo-
zyum/semp_3/mert.asp
4. Bu mübarek caminin cennet-mekân, Kerim, yüce, hayırlı eserler
bina ettiren Ramazanoğlu Halil tarafından inşa edildiği belirtilme-
ktedir. H 914 tarihli kitabe, Çam tarafından okunmuş ve çevrilmiştir.
Çam, Nusret, Adana Ulu Câmii Külliyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı
Yayınları, 1988, Ankara, s: 18-20.
5. Ramazanoğlu Halil oğlu Pîrî, bu mübarek camiyi, Allah’ın inayeti
ile 1520’de tamamlattı. Çam tarafından okunmuş ve Türkçeleştiril-
miştir. Bkz. Çam, Ulucami, s:20.
6. Kitabe tarihi 1541 Mayısıdır. “Bu camii şerif, büyük sultan ve muaz-
zam hakan, Selim Han’ın oğlu Süleyman Şah zamanında (Allah onun
hilafetini daime ve baki etsin), merhum ve meşhur Ramazanoğlu
Emir Halil Bey’in oğlu, hayırlı işler sahibi, cömert Pirî tarafından yaptı-
rılmıştır”. Çam tarafından okunmuş ve çevrilmiştir. Bkz. Çam: s:20-21.
7. Kaynaklar bu tarihi sehven 1513 olarak göstermektedir: Altay,
M. Hadi, Adım Adım Çukurova, Çukurova, Turizm Derneği Yay.,No:1,
1965, Adana, s:20; Bayhan, Fatih, Çukurova’da Vakıf Medeniyeti,
Adana Vakıflar Bölge Müdürlüğü Yay: 4, 1998, Adana, s:13; Anonim,
Türkiye’de Vakıf Abideler ve Eski Eserler (2. Baskı), Vakıflar Genel Mü-
dürlüğü Yay., 1983, Ankara, s:6.
8. Altay, s:20.; Anonim, Türkiye’de Vakıf Abideler…s:6; Bayhan,
Çukurova’da Vakıf… s:13; Kartekin, Enver, Ramazanoğulları Beyliği
Tarihi, 1979, İstanbul, s:107.
9. Halil Bey, lahitindeki kitabeye göre 1510’da vefat etmiştir. Sicill-i
Osmani’de bu tarih 1513 olarak gösterilir. Mehmed Süreyya, Sicil-i
Osmani, Yay. Haz. Mustafa Keskin, Ayhan Öztürk, Ramazan Tosun,
Sebil Yayınevi, 1996, İstanbul, C: 2, s:311.
10. Nitekim bu dönemde, beylikte siyasi karışıklık yaşandığı, 1516’da
Ramazanoğullarının Osmanlı tabiliğini kabul etmesi ve Adana’nın
yönetiminin kılıç hakkı olarak kendilerine bırakılmasından sonra,
yeniden sükunun hâkim olduğu görülür. Bu tarihten sonra imar faa-
liyetlerinde belirgin bir artış başlar. Ramazanoğlu, Gözde, Adana’da
Tarih, Tarihte Adana, Etik Yay, 2012, (2. Baskı) İstanbul,
11. Pirî Mehmet Paşa’nın, Adana Beylerbeyi olarak yönetime
geldiğinde (1520), Ulucami’nin mihrabını koydurduğu anlaşılır. 1520
tarihi için Mehmed Süreyya, Sicil-i Osmani, C:2, s:48.
12. Kütlenin güney duvarında yer alan ve bir minareye ait olduğu
anlaşılan kalıntı nedeniyle burada daha erken tarihli küçük bir mes-
cit bulunduğu öne sürülmektedir Altay,., s:20. Çam, bu bölümün
sıbyan mektebi olarak kullanıldığı görüşündedir. Çam, s: 3.
13. Kuzey cephesindeki üç büyük kemer açıklığı, hem harim girişini
oluşturmakta, hem de sıcak iklimde hava sirkülasyonunu kolaylaştı-
rarak mekânın serinletilmesini sağlamaktadır.
14. Yenişehirlioğlu, Filiz, “Sinan Yapılarında Çini Kullanımı”, VI. Vakıf
Haftası, Türk Vakıf Medeniyeti Çerçevesinde Mimar Sinan ve Dönemi
Sempozyumu 5-8 Aralık 1988, s:301-314, Vakıflar Genel Müdürlüğü
Yayınları, 1989, İstanbul, s:301-302.
15. Çeşitli onarımlar, farklı tarihlere ait çinilerin de mekâna girme-
sine neden olmuştur. Örneğin yapının 1891’de önemli bir onarım
geçirdiği anlaşılır: Adana’daki Ramazan-zade Mehmed Paşa vakfına
mensub cami-i kebirin tamirine dair BOA. İ.ŞD., Dosya No:106, göm-
lek no: 6378, 09/L /1308 (Hicrî).
16. Alüvyon ovası üzerinde kurulan Adana’da, coğrafi koşullar nede-
niyle taş bulunmaz. Dolayısı ile taş ve özelikle de mermer kıymetli ve
lüks malzeme olarak öne çıkar.
17. Aslanapa, Türk Sanatı, s. 24-25, resim 38.
18. Ramazanoğlu, Gözde, Orta Asya’da Türk Mimarisi, Kültür Bakanlığı
Yay., 1998, Ankara.
19. Bayhan, Ahmet Ali, “Güneydoğu Anadolu’da Memlûk Sanatı”,
Türkler Ans., C:6, s: 133-143.; Özüdoğru, Şerife, “Ramazanoğulları Bey-
liği Mimarî Eserlerinde Süslemeler”, Türkler Ansiklopedisi, Yeni Türkiye
yay. 2001, Ankara, C:7, s:143-155.
20. Karahanlı döneminden kalan Buhara Kelan minaresinin köşk bi-
çimli ezan mahallinin özgün olduğu kabul edilmektedir. Aslanapa,
Geleneği sürdüren diğer bezeme unsurları şöy-
le sıralanabilir.
Mihrap önü kubbesi içinde işlenen çark-ı felek
motifinin kozmik anlayışla yapılan yaygın bir
bezeme türü olduğu anlaşılır. Örneğin Eski Ma-
latya Ulucamii (1224) ve Beyşehir Eşrefoğlu Ca-
mii mihrap önü kubbesinde
45
de, Birgi Mehmet
Bey türbesinde (1334)
46
de, Semerkant Şah-ı
Zinde Türbeler topluluğundaki Türkan Aka tür-
besinde (1371)
47
de kubbenin tam ortasında
çini ile işlenmiş yıldız motifleri görülür.
Türbedeki sandukaların üzerini kaplayan çini-
lerde, Anadolu’da Konya Mevlana Türbesi, Sivas
Keykavus Darüşşifası, Konya II. Kılıçarslan ve Sa-
hip Ata türbelerinin çini lahitlerinden,
48
Bursa
Yeşil Türbe - Çelebi Mehmet lahdine; Semer-
kant Şah-ı Zinde topluluğundaki Kusem ibn
Abbas
49
lahdine kadar uzanan geleneğe uyul-
muştur.
Caminin batısındaki mekânda, 42 cm. x 42 cm.
ölçüsünde pencere üstüdeki mozaik çini/par-
çalı çini tekniğinde işlenen küçük çini pano,
50
tamamen Orta Asyalıdır. Benzer teknikte işle-
nen Anadolu Selçuklu çinilerine değil, doğru-
dan Timurlu mimari bezemesinde görülen tek-
nik, desen ve renkleri taşımaktadır.
Ulucami’de farklı sanat çevrelerinin mimarlık
ve bezeme unsurlarından da yararlanılmıştır.
Örneğin Uysal, pencerelerin renkli mermer iş-
çiliklerinde ve pencere nişinin üstündeki mu-
karnas frizde Memlûklu; Köşe sütunçelerindeki
düğümlü motiflerde Zengi sanatının etkisine
dikkati çeker. Çok renkli mermer kaplamanın,
Zengilerde, Eyyubilerde ve Memlûklerde çok
görüldüğünü belirtir.
51
Söz konusu sanat çevre-
lerinin yine Selçuklu kökenli olup, banilerinin ve
sanat koruyucusunun Türk devleti niteliği taşı-
dığını hatırlamakta fayda olabilir.
3. Bölüm
Adana Ulucamisi, farklı unsurların birleşimiyle
meydana gelen uyumlu bir mimari bütünlük
sergiler.
Ramazanoğlu Beyliğinin geç döneminde inşa
edilen camide, Orta Asya geleneğiyle bağlantılı
pek çok unsur gözlenmektedir. Mimari gelişimi-
ni 16. yüzyılın ilk yarısında tamamlayan bir yapı-
da kadim geleneğin belirgin şekilde izlenmesi,
alışılagelen uygulamanın dışındadır.
Yapıda, Orta Asya mimari geleneği ile bağ-
lantılı olduğu fark edilen unsurların fazlalığı,
rastlantısal olmanın ötesinde, uygulama ter-
cihlerinin bilinçli olduğunu işaret eder. Ka-
dim geleneğin unsurları, (bütün ikonografik-
simgesel boyutlarıyla birlikte) Ulucaminin
GÜNEYMİMARLIK | EYLÜL2013 | SAYI 13 |
63