Upanishadlar’in hint kutsal metinleri arasindaki yeri ve önemi



Yüklə 1,03 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə35/64
tarix30.10.2018
ölçüsü1,03 Mb.
#76453
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   64

 
 
93
 Upanishadlar’da 
İçkin Brahman  “Bedeni ruh, biçimi ışık, düşüncesi hakikat
doğası bütün eserlerin ve arzuların çıktığı öz gibi olandır” ifadeleriyle tanımlanır. 
İçkin Brahman sıfatları olan yüce varlıktır. Aynı zamanda “İçkin Brahman” 
Brahman’ın her şeyde tezahür eden yönüdür. Aşkın Brahman, kişisel tanrı, aynı 
zamanda evrenin yaratıcısı, koruyucusu ve yok edicisi sıfatlarıyla işlerini yürütür. Bu 
anlamda Aşkın Brahman, maya  olarak isimlendirilen kavranamaz gücüyle İçkin 
Brahman haline gelir. O, her an iyiliği yayar, dualara icabet ederek sıkıntıları giderir 
ve günahları bağışlar.  
 
 
 
Upanishadlar’a göre evren İçkin Brahman’dan ortaya çıkmıştır.  İçkin 
Brahman her şeyin üzerinde bir güce sahip olduğundan “Evrenin Efendisi” olarak 
tanımlanır.
215
 Dolayısıyla İçkin Brahman evrende cereyan eden her hadisenin bizzat 
müsebbibidir. O, farklı tezahürler sergileyerek kâinatı her an kontrolü altında tutar. 
Bu şekilde Upanishadlar’da İçkin Brahman, Aşkın Brahman’la ilgili anlatımlara göre 
daha olumlu cümlelerle ifade edilir. 
Upanishad öncesi Vedalar döneminde insanlar toplumda sınıflara ayrıldıktan 
sonra, yarattıkları tanrıları da kendilerine benzer biçimde sınıflandırıp her birini belli 
bir kasta yerleştirmişlerdir. Vedalar’da Tanrıların sayısı Rig Veda’nın bir kaç yerinde 
3339 olarak zikredilmiş olmakla birlikte genel olarak 33 rakamı ön plana çıkar.
216
 Bu 
şekilde Vedalar’a ait bu politeist görüşün, Upanishadlar’da monoteist görüşe 
dönüştüğü görülür. Brihadaranyaka Upanishad önceki dönem çok tanrıcılık 
anlayışının izlerinin silinip tek tanrıcılık ya da en yüce varlık (Brahman) anlayışına 
doğru gidildiğine delil teşkil eden bariz açıklamalar içerir. Brihadaranyaka’nın bir 
                                                 
215
 “Efendi tüm bahtiyarlıkları bağışlayandır, tapınılmaya layık olan Tanrı’dır. Bu değişmez yegâne 
gücün kudreti altında Güneş, Ay, Yer ve Gök sapmadan konumlarını muhafaza eder. Günler, geceler, 
haftalar, aylar, mevsimler ve yıllar düzenlerini sürdürürler.” Aşkın ve İçkin Brahma konusunda geniş 
bilgi için bkz. Swami Nikhilananda, Hinduizm, s. 28-37. 
216
 Korham Kaya, Hintlilerde Tanrı, s. 32. 


 
 
94
bölümünde din konusunda bilge kişi olan Yacnavalkya’ya kaç tanrının var olduğu 
sorulur.  O da, bir tür tanrılara sunulmuş eski ve kısa yakarış formülüne (Nivid) göre 
3306  şeklinde cevap verir. Kendisine aslında kaç diye yeniden sorulduğunda “33” 
diye cevap verir. Devamında “tamam ama aslında kaç” diye soru tekrarlanır. 
Düşünürün yanıtı “6, 3, 2, 1.5” şeklinde devam eder. En sonunda “ iyi ama gerçekte 
kaç Tanrı vardır?” sorusuna Yacnavalkya “Bir” cevabını verir. Sonrasında ise 
rakamları zikredilen Tanrıların açıklaması yapılır. Rudra, Aditya, İndra (gök 
gürültüsü) ve Pracapati’nin (kurban) kimler olduğu tek tek ortaya konulur. 
Nihayetinde var olan bu Bir/Tek Tanrı’nın ise Yaşam Soluğu olduğu ve adına 
“Brahman” dendiği belirtilir.
217
 Bu durum Upanisadlar’ın Brahman haricindeki 
tanrıların geri plana itilerek monoteist tanrı anlayışına yöneldiğini göstermektedir. 
 Farklı Upanishadlar’da yukarıdaki monoteist düşünceyi destekleyen ifadelere 
rastlamak mümkündür. Bazı yerlerde Tek ve En Yüce yaratıcının Brahman, diğer 
tanrıların ise Brahman’ın çeşitli görünümleri olduğu fikri işlenir. Bu doğrultuda 
Agni, Vayu, Adiyta, Soluk, Yiyecek, Rudra, Vishnu gibi tanrıların bulunduğundan 
ve insanların bu tanrılardan herhangi birine taptığından söz edilir. Metnin bu 
bölümünde gerçekte hangi tanrıya tapınılması gerektiği bilge kişiye sorulur. Bilge 
kişi, bütün bu tanrıların esasında ölümsüz, cisimsiz ve en yüce Brahman’ın çeşitli 
biçimleri olduğunu ifade eder. Dolayısıyla bilge kişi “Bu dünya, sadece 
Brahman’dır” anlayışını dile getirerek hangi tanrı seçilirse seçilsin mutlu olunacağını 
belirtir.
218
 
Şvetaşvatara Upanishad’da en yüce Tanrı olarak korkunç Rudra zikredilirken 
diğer taraftan Maitri Upanishad’da (IV,5) bütün tanrıların Brahman’ın biçimleri 
                                                 
217
 Brihadarnayaka Upanishad, III, 9. 
218
 Maitri Upanishad, IV, 5-6. 


 
 
95
olduğu belirtilir. Bundan dolayı bazı kaynaklarda bu iki Upanishad’ın birbiriyle 
örtüşmeyen ifadeler içerdiği öne sürülür.
219
 Ancak bu görüş, zahiri olarak doğru 
görünse de gerek söz konusu Upanishad’ın devamında verilen bilgiler gerekse 
Upanishadlar’ın genel muhtevası dikkate alındığında tamamen geçerli değildir. Zira 
Şvetaşvatara Upanishad’da Rudra’nın en yüce tanrı olarak anlatıldığı bölüm Rig 
Veda (X, 81, 3.)’dan alınmadır. Ayrıca Rudra’nın, tek olan ve tüm canlıları 
yarattıktan sonra onların içine karışarak kaybolan gibi özellikleri aslında Brahman ile 
benzerdir. Rudra’nın tanrıların kaynağı, efendisi, her şeyi yöneten, iki ve dört 
ayaklıların tanrısı, en küçükten daha küçük, evreni yegâne saran, koruyan olması
220
 
ve benzeri vasıfları onun bir nevi Brahman yerine kullanıldığını göstermektedir. 
Diğer yandan söz konusu Upanishad’ın devamında gelen cümle, burada ifade 
edilen düşüncelerin genel Upanishad anlayışıyla çelişmediğini açıkça gösterir. 
Devamında Rudra’dan daha büyük olan Brahman’dan söz edilir. “Brahman, en 
büyük, en yücedir, ondan daha yücesi yoktur” denilerek Brahman’ın diğer tanrılara 
nazaran daha üstün olduğu ortaya konulur. “Brahman, bütün duyulardan özgürdür 
ama bütün duyu organlarının niteliğine sahiptir. O her şeyin hâkimi, efendisi ve en 
büyük koruyucusudur. O, dünyanın yöneticisidir. Elsiz ve ayaksız olduğu halde hız 
yapar ve kavrar. Gözsüz görür, kulaksız duyar. Bilinmesi gereken her şeyi bilir ama 
kimse onu bilmez. Kimse onu yukarıda, ortada veya karşıda kavrayamaz. Onun eşi ve 
benzeri yoktur. Onun biçimi görülmez, kimse Onu gözle algılayamaz.”
 221
 Yine  
Brahman, beden beden her canlının içinde saklıdır. O evreni sarandır. Onu tanrı 
                                                 
219
 Korham Kaya, Hintlilerde Tanrı, s. 31. 
220
 Şvetaşvatara, Upanishad, IV, 11-15. 
221
 Şvetaşvatara Upanishad, III, 5-6; 7; 17-19; aynı Upanishadın IV, 21 ve 22. cümlelerinde “Korku 
içindeki insanlar, ey Rudra, merhametli yüzünle bizi daima koru! diyerek ona sığınırlar.” 
Çocuklarımıza, torunlarımıza, yaşamımıza yıkım verme! Ey Rudra, öfkeye kapılıp yiğit insanlarımızı 
öldürme; sunularımızla her zaman sana yakarırız.” denilerek Rudra’ya iltica edilmektedir. 


Yüklə 1,03 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   64




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə