Gastrulasyon: Tabakalaşma. Genç embriyonun gastrula olduğu ve önce iki,
sonra da üç hücre tabakasının oluşmasıyla ilgili olaydır.
Gazometri: Gaz ölçen. Gaz hacimlerinin ölçülmesine dayanan miktar
tayini.
Gemma
Çanakları: Bryofitler’de, çanak şekilli vejetatif tomurcuklar, eşeysiz
olarak tam bir bitki haline gelir. Hepaticea üyelerinde gametofit bireyler üzerinde
gemma çanakları oluşmuştur.
Gen: Canlılık şifresi. DNA molekülünün ortalama 1500 nükleotitten oluşmuş
canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası. Kalıtımın temel fiziksel
ve işlevsel birimi. Her gen, protein veya RNA molekülü gibi özel bir işlev taşıyan
kromozomların belli bir noktasındaki nükleotid dizilerinden oluşur.
Generasyon
Süresi: İkilenme süresi. Bir popülasyonda sayının iki misli artması
için gereken süre.
Genetik
Denge: Kalıtım dengesi. Bir popülasyonun ardışık kuşaklarında
allellerin dağılımının seleksiyon ya da mutasyonla değiştirilmedikçe sabit kalması
durumu. Canlılarda anormal X kromozomu tercihen inaktive edilmeli ve böylece
genetik denge korunmalıdır.
Genetik Sürüklenme: Kendi arasında çoğalan küçük popülasyonlarda
heterozigot gen çiftlerinin bir ya da öteki allel bakımından doğal seçilim yerine şansa
bağlı olarak homozigot duruma gelme eğilimi.
Genetik: Kalıtım
bilimi.
Genikulat: Diz gibi eğrilmiş.
Genom: Kalıtım materyali. Prokaryot yada ökaryot organizmalardaki genetik
materyalin hepsi. İnsanın genetik kimlik kartı olan DNA’nın tam bir haritasının
oluşturulmasına genom projesi denir.
Genom-Genotip: Bir organizmanın asıl kalıtsal yapısı, gen çeşitleri.
Genotip: Gen yapı. Canlının sahip olduğu genlerin toplamı.
Genus: Cins. Yakın akraba türlerin bir araya gelerek oluşturduğu taksonomik
kategori.
Geotropizma: Yere yönelim. Bitkilerin yerçekimi etkisine karşı gösterdiği
irkilmelere denir.
Germisit:
Hücre öldürücü. Özellikle patojenler olmak üzere hücre öldürücü
kimyasal madde.
Giardiasis: Giardia intestinalis adlı parazitin neden olduğu hastalık.
Gibberellin: Bitki gelişim hormonu. Çiçekli bitkilerde, büyüme ve gelişmenin
denetiminde işlevi olan ve doğal olarak bulunan bir grup kimyasal madde. Bazı türlerin
genç bitkilerinde sürgünlerin uzamasını hızlandırır.
Giemsa
Boyama: Gi boyama. Daha çok klinik ve veteriner mikrobiyoloji
alanlarında uygulanan bir boyama yöntemi.
Gigantism:
Devlilik.
Dev
boyluluk.
Ginekeum: Dişi organ kümesi. Bir çiçekte bulunan dişi organların tümü. Bir
tekine pistil denir. Eğer çiçekte bir pistil var ise ginekeum ile eş anlamdadır.
Ginemonoik: Bitkide erdişi (hermafrodit) ve dişi çiçeklerin beraberce
bulunması.
Ginobazik: Derin parçalanmış ovaryumlarda stilusun ovaryumların tabanından
çıkması.
Ginodioik: Bazı bitkiler dişi çiçekli ve bazılarının erdişi çiçekli olması.
Ginofor: Ovaryum sapı. Ovaryumu taşıyan sap. Erkek organla dişi organı
birbirinden ayıran düğüm noktasının uzamasından oluşur.
Ginomonoik: Bitkide dişi çiçekler ile beraber erdişi çiçeklerin bulunması.
Ginospor: Yumurta hücresi.
Giolitti-Cantoni
Broth:
Gıdalarda EMS yöntemi ile Staphylococcus aureus
sayımı için kullanılan besiyeri.
Glabros: Tüysüz. Üzerinde tüy örtüsü bulunmayan yüzeyler için kullanılır.
Gland: Salgı bezi.
Glandular: Salgı bezli. Ucunda (tepesinde) salgı bezi bulunan tüyler.
Glandular-Punktat: Sapsız salgı bezleri. Yüzeyde benek şeklinde yarı şeffaf
veya renkli olup gömülmüş veya yan gömülmüş durumda bulunurlar.
Glaukus: Mumsu yapı. Mumsu bir örtü nedeni ile mumsu beyaz bir görünüş
almış, yüzeyde bulunan ve kolayca silinebilen bir örtü.
Glikojen:
Hayvan depo şekeri. Hayvanlarda besinlerle alınan karbonhidratların
karaciğer ve kaslardaki depo şekli.
Glikolipit: Şeker-yağ bileşimi. Genellikle hücre zarlarında bulunan, lipitlerin
şeker moleküllerine kovalent bağlarla bağlanması ile meydana gelen bileşik lipit.
Glikoliz: Tatlı çözelti, şeker yıkımı. Şekerlerin daha basit bileşiklere metabolik
dönüşümü.
Glikoz: Basit şeker. (Heksoz) C6H12O6 molekül yapısındaki karbonhidrat.
Basit bir şeker (veya monosakkarit) olan Glikoz yaşam için oldukça önemlidir.
Glikozüri: İdrar şekeri. İdrarda şeker çıkması.
Glisemi: Kan şekeri. Kandaki normal glikoz seviyesi.
Gliserin: Yağ molekülü. Lipidlerin (yağların) yapısına katılan temel bir madde.
Globülin: Kan serumu proteini, başlıca kan proteini. 1. Kan plazmasında
bulunan proteinlerin bir sınıfıdır. Bunlardan bir kısmı (gamma globülin) antikor olarak
iş görürler.Vitaminler alfa-2-globülin’e yüklenerek kana geçer. 2. Suda çözünmeyen,
sulu tuz çözeltilerinde çözünen, kan serumunun başlıca proteini.
Glokhidiat:
Kancalı tüy. Üzerinde kanca gibi dikenimsi yapı bulunan kancalı kıl
veya tüy.
Glomerulus:
Böbrek kılcal damar ağı. Böbrekteki nefronların bowman kapsülü
içinde bulunan kılcal kan damarları ağı. Glomerulusa gelen kanın içinde büyük
maddeler (kan proteinleri vs.) süzülür ama daha küçük olan glikoz vb. maddeler
yollarina devam ederler.
Glukagon: Şeker artıran hormon. Pankreas tarafından üretilerek kana verilen,
kan şekerini artırıcı etki yapan hormon.
Gluma: Dış kavuz. Çimensi bitkilerin başaklarındaki başakçıkların tabanında
bulunan ve çiçekleri saran örtü pulu. Alt gluma (alt dış kavuz) ve üst gluma (alt iç
kavuz) olarak ikiye ayrılır.
Glumella: İç kavuz. Çimensi bitkilerde başakla bulunan tek bir çiçeği saran örtü
pulu. Alt glumella (lemma) ve üst glumella (palea) olarak ikiye aynılır.
Golgi
Aygıtı: Salgı organeli. Olgun sperm ve eritrositler hariç tüm hücrelerin
sitoplazmasında bulunan bir tip hücre organelidir. Hücre organellerinin salgılanmasında
rol oynadığına inanılır.
Gonad: Yumurtalık ya da testis. Gamet oluşturan bezdir.
Gonopor: Eşey açıklığı, eşey organlarının vücut dışına açıldığı delik.
Gram: Gram boyama olarak bilinen boyama yöntemini bulan bilim adamı.
Gram Boyama: 1. Gr boyama. Sadece bakteriler için uygulanan diferansiyel bir
boyama yöntemidir. 2. Hücre duvarlarındaki lipid farklılığına bağlı olarak bakteriler
boyama sonunda mavi (Gram pozitif) ya da kırmızı (Gram negatif) olarak boyanırlar ve
buna bağlı olarak 2 ana gruba ayrılırlar. Başta mayalar olmak üzere diğer
mikroorganizma grupları için gram boyama söz konusu olmadığı gibi "Gram pozitif
maya" gibi bunların Gram reaksiyonunu vermek hatadır.
Dostları ilə paylaş: |