60
w w w . k a r t e p e z i r v e s i . c o m
Nüfus mübadelesi ile darbe öncesi ada sathında bölük pörçük yaşamlarını
sürdüren Türkler, darbe sonrasında adanın kuzeyinde egemenliği kendilerine ait
olan topraklara göç ettiler ve hep birlikte yaşamaya başladılar. İlan ettikleri dev-
letleri içinde tüm devlet daireleri, maliye, mahkemeler, hava ve deniz limanları,
gümrükler, beledi hizmetler, elektrik dağıtımı, su dağıtımı, posta, ulaşım ve ben-
zeri devlet ile halka yönelik tüm hizmetlerin kontrolü ve yönetimi mutlak idarele-
rine sahip oldular (Akgün,2016).
3. BÜYÜK ORTA DOĞU PROJESİ
3.1 Büyük Orta Doğu Projesi ve Türkiye
Baba ve Oğul Bush döneminde “Yeni Muhafazakarlar”ların (Neo-Con) ABD
üzerindeki etkileri doruğa çıkmıştı. 11 Eylül 2001 İkiz Kuleler saldırısında sonra
daha evvelden İsrail’i korumak ve bekaasını kesintisiz sürdürmek amacı ile plan-
ladıkları “Büyük Orta Doğu Projesi”ni değiştirmek ve yeni duruma göre şekillen-
dirmek kararı almışlardı. Bunu ilk açıklayan ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza
Rice olmuştu (Mazemroaya,2006). İsrail’i güvence altına almak için hasımlarını
parçalayıp küçültmek ve güçlerini azaltmak amaçlı emekli Yarbay Ralph Peters
başkanlığında çalışmalar başlatıldı. Hedeflerini bölgedeki devletlerin sınırlarını
yeniden çizerek küçültmek, askeri güçlerini azaltmak ve ABD’nin isteklerine kar-
şıtsız, koşulsuz boyun eğecek devletler yaratmak şeklinde belirlediler. 11 Eylül
2001 tarihinde gerçekleşen İkiz Kuleler saldırısı planladıklarını uygulamaya koy-
mak için ellerine yasal bir fırsat verince, E. Yarbay (Lt. Col) Ralph Peters bunu çok
iyi değerlendirdi. Amerikan Silahlı Kuvvetler dergisinde (American Armed Forces
Journal) “Kanlı Sınırlar” (Blood Borders) adlı bir makale yayınladı (Peters,2006)
ve “Demokrasiyi yaymak ve terörizmin kökünü kurutmak için Ortadoğu’nun sı-
nırlarının yeniden belirlenmesi gerekiyor” çağrısında bulundu (Peters,2006).
3.2 Emekli Yarbay Ralph Peters’in Orta Doğu ile İlgili Makalesi
Emekli Yarbay Ralph Peters “Kanlı Sınırlar” adlı makalesinde Orta Doğu’yu
yeniden şekillendirmenin gereklilik nedenlerini aşağıdaki gibi belirledi; (Pe-
ters,2013)
•
Avrupalılar kendi çıkarları doğrultusunda Ortadoğu sınırlarını belirledi.
Churchill’in mirası bu sınırlarda yaşayan azınlıklar, mutsuz ve umutsuzlar.
•
Tarih bize, yapay sınırların her zaman istikrarsızlığa yol açtığını ve aradan
binlerce yıl geçse de etnik temele dayanan sınırların tercih edildiğini göster-
di.
61
w w w . k a r t e p e z i r v e s i . c o m
•
Eğer sınırlar etnik köken ve din ekseninde yeniden çizilmezse bölgedeki
istikrarsızlığın sonu gelmez.
Bu bağlamda “Büyük Orta Doğu Projesi” içinde yer verilen Türkiye ile ilgili
olarak aşağıdaki gerekçelerle “Türkiye bölünmelidir” önerisini yaptı;
•
Nüfusları 27 ila 36 milyon arasında değiştiği söylenen Kürtler bağımsız ol-
malı. Özgür bir Kürdistan, Bulgaristan’dan Japonya’ya uzanan coğrafyanın
en Batı yanlısı ülkesi olacaktır.
•
Ermenistan Ağrı Dağı’nın da bulunduğu tarihi topraklarına yeniden kavuş-
malı.
Harita 4: Ralph Peters’in makalesindeki mevcut
Orta Doğu Haritası (Mullen,2006)
62
w w w . k a r t e p e z i r v e s i . c o m
Harita 5: Ralph Peters’in çizdiği gelecekteki
Orta Doğu Haritası (Nazemroaya,2006)
Bu planın Irak ve Suriye’yi bölmek ve daha küçük parçalara ayırarak yeni
devletler yaratmak bölümleri başlatılmış ve halen de devam etmektedir.
4. TÜRKİYE’DEKİ DARBE VE SONUÇLARI
4.1 Darbe Öncesi Türkiye
29 Ekim 1923 tarihinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, Kurtuluş savaşı son-
rasında 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan anlaşması ile belirlenen
sınırları içinde günümüze değin mutlak hakim olarak varlığını sürdürmüştür. Tüm
devlet daireleri, maliye, mahkemeler, hava ve deniz limanları, gümrükler, beledi
hizmetler, elektrik dağıtımı, su dağıtımı, posta, ulaşım ve benzeri devlet ile halka
yönelik tüm hizmetlerin kontrolü ve yönetimi Türkiye Cumhuriyeti’nin idaresi al-
tında yürütülmüştür.
63
w w w . k a r t e p e z i r v e s i . c o m
Harita 6: Darbe Öncesi Türkiye’deki Nüfus ve
Yerleşim Yeri Dağılımı (Budane,2017)
4.2 Türkiye’deki 15 Temmuz 2016 Darbesi
Türkiye’de gerçekleştirilmeye çalışılan 15 Temmuz darbesi, sabahın erken
saatlerinde başlatılması yerine, darbe teşebbüsünün açığa çıkması nedeni ile
gece 20.00 civarında başlatılmıştır. Darbeciler tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri-
nin bazı birlik ve saldırı silahları kullanılarak organize bir şekilde başta Cumhur-
başkanının kendisi olmak üzere iletişim ve yayın merkezlerine, Türkiye Büyük
Millet Meclisine ve stratejik noktalara saldırı ile başlamıştır. Cumhurbaşkanının
sosyal medya üzerinden yaptığı çağrı ile halkın sokaklara dökülmesi, ellerinde
herhangi bir silah olmadan darbeci askeri birliklere karşı koyması ve Türk Silahlı
Kuvvetlerinin büyük bir çoğunluğunun darbeye karışmayıp, karşısında durması
sonucunda darbe başarısızlıkla sonuçlanmıştır (Oğur vd,2017).
5. SONUÇ
Kıbrıs’ta 15 Temmuz 1974 tarihinde ve Türkiye’de 15 Temmuz 2016 tarihinde
gerçekleştirilen darbelerin her ikisinin de üst akıllarının ABD’deki Savunma Ba-
kanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı’nın birlikte faaliyet gösterdikleri Pentagon ile
Merkezi Haber Alma Teşkilatı (Central Intelligence Agency- CIA) olduğu belge-
lerle ortaya çıkmış durumdadır (Oğur vd,2017).
Üst Akıl, Kıbrıs’ta organize ettiği darbede Yunanistan’daki Cunta Hükü-
metini, Türkiye’de de Fethullahçı Terör Örgütü’nü (FETÖ) kullanmıştır (Duran
vd,2017:33).
Üst Aklın Kıbrıs’taki hedefi, Rusya’ya doğru yaklaşmaya başlayan Makairos
hükümetini devirerek Yunanistan’daki Cuntaya bağlı bir kukla hükümet kurmak
ve adanın Rusya’ya kaymasını önlemeyi garanti altına almak için de adayı ikiye