Arı-başkanlık sistemi, gerek terminoloji gerekse ülkelerin sınıflandırılması bakımından



Yüklə 0,56 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə33/92
tarix01.11.2017
ölçüsü0,56 Mb.
#8079
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   92

Fransa
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı 
86
87
yasama yılında bir kez de diğer kanun tasarı ya da tekliflerinden biri için 
kullanabilir.”
Bu  usul,  özellikle  Millet  Meclisinde  sağlam  ve  kararlı  bir  çoğunluğa 
sahip  olmayan  hükümetler  tarafından  sıklıkla  kullanılmıştır.  1958 
Anayasası  döneminin  ilk  başbakanı  Michel  Debre  bu  yöntemi  dört, 
ikinci  başbakan  Georges  Pompidou  altı,  Raymond  Barre  yedi  kez 
kullanmıştır.  Muhalefetteyken  bu  yetkinin  kullanımını  acımasızca 
eleştiren Pierre Mauroy da bu yetkiyi sıklıkla kullanmıştır. Bu yetkinin 
kullanımı  giderek  sıklaşırken,  12  Ocak  1977’de  Anayasa  Konseyi, 
“üçüncü  fıkranın  sıklıkla  kullanılmasının  anayasanın  ruhuna  aykırı 
olacağına”
  karar  vermiştir.
143
Ancak  Anayasa  Konseyinin  bu  kararı,  bu 
yetkinin  kullanılmasını  engellememiştir.  Örneğin,  hepsi  de  çok  önemli 
kanun tasarılarına ilişkin olmak üzere, 2 Nisan 1988 ilâ 14 Mayıs 1988 
tarihleri arasında dokuz defa, Mayıs 1988 ilâ Ocak 1990 arasında 18 defa 
kullanılmıştır.
 144
 
Nihayet, ilk halinde, hükümetler bu yöntemi konu ve sayı bakımından 
herhangi  bir  kısıtlama  olmadan  sıklıkla  kullanırlarken,  2009  yılında 
konu  bakımından  sosyal  güvenliğin  finansmanına  ve  maliyeye  ilişkin 
olma  şartı  getirilmiştir.  Sayı  bakımından  da  yukarıda  sayılan  iki  konu 
dışında bir yasama yılında sadece bir kanun tasarı/teklifinin bu yöntemle 
geçirilebileceği kabul edilmiştir. 
Parlamento Gündemini Belirleme Yetkisi
Rasyonelleştirilmiş  parlamentarizmin  Fransa  uygulamasındaki 
önemli  düzenlemelerden  birisi,  hükümetin  parlamento  gündemine 
istediği  konuyu  istediği  sırada  getirebilme  yetkisidir.  Anayasa’nın 
48’inci  maddesine  göre,  “Aylık  oturumların  ilk  iki  haftasında,  öncelikle 
ve  Hükümetin  saptadığı  sıraya  göre,  Hükümet  tarafından  verilen  yasa 
tasarıları  ve  Hükümetin  kabul  ettiği  yasa  teklifleri  görüşülür.  Ayrıca, 
Maliye yasa teklifleri, Sosyal Güvenliğin finansmanına ilişkin yasa teklifleri 
ve  aşağıdaki  hükümlere  tabi  olarak,  diğer  Meclisin  en  az  altı  hafta  önce 
sunacağı diğer yasa metinlerinin yanı sıra olağanüstü hallerle ilgili yasa 
teklifleri ve silahlı kuvvetler kullanımına ilişkin yetki talepleri, Hükümetin 
143 
Eyüboğlu, “Fransa: Parlamenter Bir VI. Cumhuriyete Doğru”, s. 166-167.
144 
Dmitri Georges Lavroff, Le droit constitutionnel de la Ve République (Paris: Dalloz, 1995), s. 743’ten 
aktaran Gözler, “Türkiye’de Hükümetlere Nasıl İstikrar ve Etkinlik Kazandırılabilir?”, s. 36.


Fransa
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı 
88
89
talebi üzerine, öncelikli olarak Meclisin gündemine alınır.” 
2009 yılından 
önceki  düzenlemelerde  hükümetin  bu  yetkisi  sınırsızken  hâlihazırda 
ayda iki haftaya indirilmiştir. 
Milletvekillerinden  Gelen  Kanun  Tekliflerine  İlişkin  Konu 
Sınırlaması
Parlamento-hükümet  ilişkilerini  belirleyen  önemli  düzenlemelerden 
birisi  de  milletvekillerinden  gelecek  kanun  tekliflerine  karşı  getirilen 
konu  sınırlamasıdır.  Anayasa’nın  40’ıncı  maddesine  göre,  “Parlamento 
üyeleri tarafından getirilen kanun teklifleri, kabul edilmeleri durumunda 
kamusal kaynakların azalması, yeni bir kamusal yükümlülük yaratılması 
ya  da  böyle  bir  yükümlülüğün  ağırlaştırılması  sonucunu  doğurabilecek 
teklif ve değişiklikler kabul edilemez.
” 
Parlamento-hükümet  ilişkilerinde  önemli  bir  diğer  nokta  da, 
Anayasa’nın  başbakana  parlamentonun  kabul  ettiği  kanunları  Anayasa 
Konseyine  götürebilme  yetkisi  vermesidir.  Anayasa  Konseyi,  kanunlar 
yayımlanmadan  öndenetim  yaptığı  için  eğer  Konsey,  hükümetin 
başvurusunu  haklı  bulursa,  hükümetin  istemediği  alanlarda  yapılacak 
bir  düzenleme  hiç  uygulanmadan  iptal  edilebilmektedir.  Dolayısıyla 
parlamento  1946-1958  döneminde  olduğu  gibi  hükümeti  istemediği 
kanunları uygulamak zorunda bırakamayacaktır. 
1958  Fransa  Anayasası’nda,  parlamento-hükümet  ilişkilerinin 
rasyonelleştirilmiş  parlamentarizm  yaklaşımı  çerçevesinde  ele  alındığı, 
hükümetlere istikrar kazandırmak ve hükümetlerin etkinliğini artırmak 
gibi iki temel amacı olduğu yukarıda belirtilmiştir. Nitekim hükümetin 
yasama  alanındaki  etkinliğini  artırmak  amacıyla  getirilmiş  olan  bu 
düzenlemeler  neticesinde  Fransa’da  yasaların  %80’inin  üzerindeki  bir 
bölümü, hükümetin tasarılarına dayanmaktadır. Bu oran da parlamenter 
rejimlerdeki  oranlara  yakın  bir  rakamdır.
145
  Ancak  Fransa’da 
parlamenter sistemlerden farklı özel bir durum bulunmaktadır. Yapılan 
yasal  düzenlemelerin  %  1’inden  azı  meclislerdeki  komisyonlara 
gönderilmektedir.
146
  Bu  da,  Fransa’da  hükümetlerin  parlamentodan 
kanunların  olgunlaşması  aşamasında  pek  bir  katkı  beklemedikleri 
145 
Assamble NationaleNational Assembly in French Institutions, s. 229.
146 
Arslan, Demokratik Yönetim Sistemleri, s. 239.


Fransa
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı 
88
89
sadece genel kurul aşamasında onay makamı olarak gördükleri şeklinde 
yorumlanabilir. 
1958  Anayasası  döneminde  rasyonelleştirilmiş  parlamentarizm 
uygulamalarının  yasama  organının  çalışmalarına  istikrar  getirdiği  gibi 
hükümetlere de istikrar getirdiği söylenebilir. Zira Dördüncü Cumhuriyet 
döneminde  dört  ay  civarında  olan  ortalama  hükümet  ömrü,  Beşinci 
Cumhuriyet döneminde üç yıla çıkmıştır. 
6 . SİYASAL SİSTEM HAKKINDAKİ TARTIŞMALAR
1958 öncesinde mevcut hükümet sisteminin tıkandığı açıkça görüldüğü 
için  Fransız  siyasal  hayatının  en  önemli  tartışma  konularından  birisi 
hükümet sistemiydi. 1956 yılında birbirinden habersiz bir şekilde iki ünlü 
anayasa hukukçusu Fransa için, daha sonra yarı-başkanlık sistemi olarak 
adlandıracakları  bir  sistem  önermiştir.
147
  Bununla  birlikte,  Duverger, 
1958  Anayasası’nı  eleştirmekten  de  geri  kalmamıştır.  Anayasa’nın 
getirdiği sistemin sadece De Gaulle için tasarlandığı en önemli tartışma 
argümanlarından  birisidir.  Hatta  Duverger,  melez  bir  rejim  dediği  bu 
sistemin “Generalin vücudu için biçilmiş kaftan” olduğunu söylemiştir.
148
 
1958  Anayasası’na  ilişkin  en  temel  eleştiriler  özellikle  ilk  yıllarında 
getirilmiştir.  De  Gaulle,  ilk  yıllarda  geleneksel  Fransız  parlamenter 
sisteminden  uzaklaşmakla  eleştirilmiştir.  Ancak  1958  Anayasası’nın 
mimarı  De  Gaulle,  daha  1946  yılında  yapmış  olduğu  ünlü  Bayeux 
Söylevi’nden beri savunduğu sistemin gerçek parlamentarizm olduğunu 
iddia  ediyordu.
149
  Hatta  kendisinin  hem  anayasa  danışmanı  hem  de 
ilk  başbakanı  olan  Michel  Debre  şöyle  demiştir:  “Biz  bu  anayasayla, 
parlamenter  rejimi  yeniden  kurmuyoruz,  onu  gerçek  anlamda  ilk  kez 
kuruyoruz.”
150
Sistemin zaman içinde uygulamasında ise görüldü ki, rejim De Gaulle 
ve  Debre’nin  öngördüğü  gibi  klasik  bir  parlamenter  sistemden  çok 
farklı  işlemektedir.  Sistemin  niteliğine  ilişkin  tartışmalara  Duverger, 
1971 yılında yazdığı bir makalede “yarı-başkanlık” ifadesini kullanarak 
147 
Eyüboğlu, “Fransa: Parlamenter Bir VI. Cumhuriyete Doğru,” s. 131.
148 
Eyüboğlu, “Fransa: Parlamenter Bir VI. Cumhuriyete Doğru,” s. 127.
149 
Eyüboğlu, “Fransa: Parlamenter Bir VI. Cumhuriyete Doğru,” s. 129.
150 
Eyüboğlu, “Fransa: Parlamenter Bir VI. Cumhuriyete Doğru,” s. 126.


Yüklə 0,56 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   92




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə