Bankacılık Sisteminde Mali Bünye Sorunları ve Yeniden Yapılandırmada Ülke Uygulamaları Aydan Aydın Alpan İnan Burçak Tulay Pelin Ataman (*)



Yüklə 351,62 Kb.
səhifə3/10
tarix06.05.2018
ölçüsü351,62 Kb.
#43277
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10

Menkul Kıymetleştirme


1998 yılında hükümet, 4 kamu bankasının sermaye yapısını güçlendirmek amacıyla 270 milyar yuanlık özel bir hazine bonosu çıkarmış, bonolar zorunlu rezerv oranı yüzde 13’ten yüzde 8’e düşürülerek serbest kalan fonlar karşılığında bu 4 bankaya satılmıştır. Diğer kurumlar için ise böyle bir uygulama söz konusu olmamıştır.

Borçların Hisseye Çevrilmesi


Ekim 1996’da en büyük alacaklıları bir kamu petrol şirketi ile iki kamu bankası olan “Everbright Trust and Investment” firması borçlarını ödeyemez hale geldiğinde Merkez Bankası, şirketin iflasını önlemek için 5 milyar yuanı bulan borçlarını hisse senedine çevirmiştir. Ancak sonraki üç yılda şirket çok az kar sağlayabildiğinden kreditörler bu uygulamadan büyük zarar görmüştür. Borcun dönüştürülmesi kreditörlerin zararına olduğundan ve iyi etkileri olmadığından Çin’de banka yeniden yapılandırmalarında en son başvurulacak bir yöntem olarak görülmektedir.

Birleşmeler


1995 yılından 1998 yılına kadar iki binden fazla sayıda yerel kredi kooperatifi varlık ve sermayelerine değer biçilmesi, bazı borçlarının silinmesi, varlıklarının net değerinin hesaplanması ve yeni ortakların teşvik edilmelerinin ardından 88 şehir bankasının bünyesine dahil edilmiştir. Ancak alınan tedbirlere, gerektiğinde merkez bankası tarafından yapılan yardımlara rağmen yine de başarısız örnekler mevcuttur. 88 bankaya dahil edilen kredi kooperatiflerinin performansları düşük olduğundan, bu bankalar yüksek miktarda takibe düşmüş kredi ve zarar ile karşılaşmış, hatta birkaç banka ödemelerini yaparken sıkıntılar yaşamıştır.

Tröst ve yatırım bankalarının risklerini hafifletmek üzere Çin yetkilileri bunların sayısını birleşmeler yoluyla 239’dan 60 civarına indirmeyi planlamaktadır.


Kapatma, Likidasyon ve İflas


1997-1998 yıllarında Çin’de 1 ticari banka ile 3 tröst ve yatırım şirketi kapatılmıştır.

Çin’de bir finansal kurumun kapatılması iflastan farklılık göstermektedir. Kapatılmada izlenen yöntem aşağıdaki aşamaları kapsamaktadır:



  • Merkez Bankası’nın bir finansal kurumun kapanışını duyurması, kurumun alacak ve borçlarından sorumlu olmak üzere bir ticari banka tespit etmesi,

  • Ardından bu ticari banka ya da dışarıdan bir muhasebe firmasının kapanan kurumun varlıklarını likidite ederek, firmanın zararlarını ve net varlıklarını hesaplaması, borçlarını teyit ederek kayda alması,

  • Yabancıların ve bireysel yatırımcıların alacaklarının anapara ve yasal faizleri öncelikli olmak üzere, borç geri ödemesinin ilkelerinin, önceliklerinin kararlaştırılması. (Yerli tüzel kişilere ait mevduatların ne kadarının geri ödenebileceği xcsaşllikidasyon sonrası net varlıklara bağlıdır ancak çoğu kez bu mevduatların anaparasını ödeyecek kadar bir miktar bile geriye kalmamaktadır.)

Eğer bir kurum özelikle yüksek miktarda zarar etmişse, iflası için mahkemeye başvurabilir. İflas işlemleri başladığı takdirde, kapanma ve likidasyon ortadan kalkacaktır.

1998’de kapanmak üzere işlemlerine başlanan ancak ardından kendi başvurusuyla iflası kabul edilen GITIC (Guangdong International Trust and Investment Company) Çin’de iflas eden ilk finansal kurum olmuştur.


Kamu Bankalarının Takipteki Kredileri


Kamu bankalarının takipteki kredileri üzerinde çalışmak üzere ülkenin ilk Aktif Yönetim Şirketi (Asset Management Company) Nisan 1999’da kurulmuştur; 3 yeni şirketin kurulması ise planlanmaktadır. Bu şirketler takibe düşmüş kredilerini kamu bankalarından alarak çeşitli yöntemlerle bu alacakları tasfiye etmek üzere kurulmuşlardır.

Banka Yeniden Yapılandırılmasıyla İlgili Bazı Sıkıntılar


Çin’de banka yeniden yapılandırılması son üç yılda önem kazanmıştır. Finansal risklerin artmasıyla Çin Hükümeti Japonya’dakine benzer bir durumla karşılaşmamak için konuya acil yaklaşım göstermiştir. Ancak Çin banka yeniden yapılandırılması uygulamalarında halen bazı önemli sorunlarla karşı karşıyadır. Bu sorunlar:

  • Ülkede tasarruf mevduatı sigorta fonu olmadığından bireysel tasarrufların geri ödenmesi garantisi bulunmaması, kapanma hallerinde ortakların, yerel hükümetlerin, merkezi hükümetin ya da merkez bankasının geri ödemeleri desteklemek üzere fon aktarması gerekliliği,

  • Alacaklılara geri ödemelerin hangi sırayla yapılacağına karar verilmesi,

  • Finansal kurumların kapatılması ve iflasına ilişkin özel bir kanunun bulunmaması,

  • Kamu ticaret bankalarının takipteki kredileri üzerinde çalışmak üzere aktif yönetim şirketleri kurulmuşsa da son noktada zararların kim tarafından karşılanacağının belli olmaması,

  • Yerel kredi kooperatiflerinin de mevduat sigortası yapısına dahil edilmesi, (Mevduat sigortası sistemi kurulması halinde en büyük katılım ödemesini yapacak olan sistemdeki 4 büyük bankanın- toplam mevduat ve kredilerin yaklaşık yüzde 63’ünü tutmaktadırlar- yapacakları ödemelerin, orta ve küçük ölçekli firmaların batması halinde çok sayıdaki küçük batık bankaların kurtarılmasında kullanılacağı düşüncesiyle sisteme girmekte isteksiz olmaları.)

  • Mevcut finansal muhasebe ilkelerinin gelişen finansal piyasaların ihtiyacını karşılayamaması ayrıca faiz alacaklarının vadesinin hesaplanması ya da sorunlu kredilere karşılık ayrılması gibi ilkeleri içermemesi,

  • Çin’deki finansal kurumların birleşmesi, yeniden yapılanması ya da kapanmasının finansal kurum kayıtlarının yeterince güvenilir ve birlik içinde olmaması ve bilgi şeffaflığının zayıflığı nedeniyle zorlaşması,

  • Yeniden yapılanmaya ihtiyaç duyan finansal kurumların pek çoğunun, ya tamamen ya da büyük oranda yerel yönetimlere ait olması; yerel yönetimlerin bu kurumların birleşme, kapanma ya da diğer yöntemlerle yeniden yapılandırılması halinde fon temininde sınırlı bir sorumluluğu kabul etmeleri, yapılan bütün çalışmalara kendi çıkarları doğrultusunda, yerel mahkemelere de talimatlar vererek müdahale etmeleri,

  • Çin’de bir banka/finansal kurum kapandığı ya da iflas ettiğinde; krediler için bir ikincil piyasa olmaması, pek çok kredi için açık bir teminat olmaması ve eğer teminat varsa bunun açık artırma ile satılmasına ilişkin pek çok sorun bulunması nedeniyle, kurumun net aktiflerinin satılamaması, transfer edilememesi ya da menkul kıymetleştirilememesi,

olarak sıralanmaktadır.

3. Hong Kong

Ülkedeki en önemli bankacılık krizi, kurumsal denetimin göreli olarak zayıf olduğu 1983-86 yılları arasında yaşanmıştır. Ekonominin temel büyüklüklerindeki kötüleşmenin ardından aktif fiyatlarındaki önemli boyuttaki artışlar ve emlak piyasasına verilen yüksek miktardaki krediler banka batmalarına giden sürecin başlamasına neden olmuştur.



1970’li yılların ikinci yarısından itibaren ülkeye sermaye girişinin olması, güçlü ekonomik büyüme, neredeyse negatif faiz oranları ve kredi talebinin yüksek olması fonları kredi piyasasına yöneltmiştir. Kredilerdeki yüksek artışı takiben 1979-82 yılları arasında enflasyon iki haneli rakamlara ulaşmıştır. Bankalar arasındaki yoğun rekabet nedeniyle gevşeyen kredi politikası sonucunda ikamet amaçlı emlak piyasasına kullandırılan kredilerde önemli bir artış gerçekleşmiş, bu kredilerin banka bilançolarındaki yurtiçi krediler içindeki payı 1981 sonunda yüzde 20’ye kadar yükselmiştir.

Hong Kong’da banka yapılanmalarının 1983-86 yılları arasında 7 yerel bankanın sıkıntıya düşmesiyle başladığı söylenebilir. Bu yedi banka arasında o dönem Hong Kong’un en büyük üçüncü yerel bankası olan “Overseas Trust Bank” da yer almıştır. Hükümet; bu bankaların batmasına izin verilmesi halinde bulunulan koşullarda bazı sistemik etkilerin olacağına ve HK dolarının olumsuz etkilenebileceğine karar vermiştir. Böylece bu bankalar esas işlevi döviz kuru istikrarını sağlamak olan Kur Fonu (Exchange Fund) tarafından devralınmışlardır.

Bankaların batma sebepleri farklılıklar göstermesine rağmen, ortak sorun, kredi kalitesindeki kötüleşme olmuştur. Bunun sebepleri ise;


  • Eskiden göreli olarak daha güvenli olan, emlak ve hisseli kredi piyasalarına kullandırılan kredilerdeki yüksek oranlı yoğunlaşma,

  • Birbirleriyle bağlantılı olan taraflara yeterli değerlendirme yapmadan kullandırılan krediler (Bu kredilerin pekçoğu spekülatif amaçlı kullanılmıştır),

  • Büyük miktarlı kredilerin az sayıda borçluya kullandırılması nedeniyle, bu borçluların zor duruma düşmeleri halinde bankaların önemli miktarlarda zarara uğraması

  • Yolsuzluklar; bankaların kredi zararlarını karşılamak ya da çıkar sağlamak için hayali krediler yaratılması, çek kırdırma işlem sürelerinin kötüye kullanılmasıdır.

Aynı dönemde bankaların dışında yüzün üzerindeki “Mevduat Toplayan Kuruluş” da (Deposit Taking Company) sıkıntılar yaşamış, bunlardan 20’si piyasadan çekilmek durumunda kalmış ancak sistemik sorunların çıkması ihtimali zayıf görüldüğünden hiçbiri için kurtarma yoluna gidilmemiştir.


Yüklə 351,62 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə