BüYÜK Şİİr mi Cİns şİİr mi: cemal süreya’nin öZGÜNLÜk bağlamindaki poetik göRÜŞleri ÜzeriNE


  Cemal Süreya, Güvercin Curnatası, s. 203 3



Yüklə 366,2 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə3/14
tarix23.06.2022
ölçüsü366,2 Kb.
#89968
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   14
5-5


Cemal Süreya, Güvercin Curnatası, s. 203

Literatürde majör şair, büyük temalarla yazan ve literatürün yönünü değiştiren pek çok şiiri olan şair 
olarak tanımlanırken, minör şair ise şiirlerinin literatüre etkisi daha sınırlı olan şair olarak tanımlan-
maktadır. Bu konu için bkz. Kennedy, “E. E. Cummings: A Major Minor Poet”, s. 37-45 

Şiirin orijinali: Two roads diverged in a wood, and I / I took the one less traveled by / And that has 
made all the difference.” Frost, Mountain Interval, s. 9.

Bkz. Maslow, Motivation and Personality, New York: Harper & Row, 1970.

Bir şairin kendini gerçekleştirmesinin ölçütünü tespit edebilmek, elbette kolay değilse de, bunu subjektif 
düzeyde, şairin kendisi olmayı başarıp, duygu ve düşüncelerini tam olarak ifade edebildiğini hissetti-
ğini ifade etmesi; objektif düzeyde ise, şairin kişilik ve eserlerinde belli bir bireyleşme ve ayrışmanın 
otoriteler tarafından gözlemlenebiliyor olması şeklinde ifade edilebilir, diye düşünüyoruz.


78
ÖZGÜR İLDEŞ
şiir” (antolojik şiir) yazmayı yeterli saymıştır. Genel olarak hoşa giden, insanların 
“duygu ortalamasını” yakalayabilen, alışıldık ve güzel (estetik) kabul edilen şiirler 
üretebilmeyi başarmak, pek çok şairi mutlu etmeye yetmiş görünmektedir. Bunun-
la birlikte pek az şair, şu soruyu gerçekten sorabilmiştir: “Yazdığım şiir, ne kadar 
özgündür? Şiir literatürüne ne getirmektedir, mevcut literatürü hangi bakımlardan 
sarsmaktadır; bilindik şiire nasıl bir “yeni” yol açmakta ya da açmayı “denemekte-
dir?” Bu soruyu kendine sorup, “yeni”yi arayan her şairin onu bulamayacağı elbette 
ortadadır, ama bir şekilde yeniyi bulacak olanların yalnızca “arayan”lardan çıkacağı 
bir gerçektir. Bir şairin “yeni” şeyler üretmeyi başaramamış olması, belki yetenek 
eksikliği vs. dolayısıyla bazı durumlarda hoş görülebilir; ama bir şairin yeni şeyler 
üretmeye hiç yönelmemiş olması ya da özgünlük meselesinin önemini yeterince 
kavrayamamış olması, herhalde bir şair adına önemli bir zafiyet olarak değerlendi-
rilmek durumundadır.
7
Şiirde Özgünlük Meselesi ve Cemal Süreya’ya Göre 
Büyük Şiir, Cins Şiir Ayrımı 
Şiirde özgünlüğün, yaratıcı düşünme ve yaratıcı imgeleme ile ilişkili olduğu 
muhakkaktır. Literatürde Edward de Bono’nun ortaya attığı “yanal düşünme” (la-
teral thinking) ya da bir başka biçimde söylersek “yaratıcı düşünme”, edebiyatta 
harcıâlem şiir üretimi ile “cins” şiir üretimini birbirinden ayıran bilişsel farklılık-
ları ortaya koymaya imkan verebilecek bir kavramsal çerçeve ortaya koymaktadır. 
Bono’ya göre, yanal düşünme, problemlerin endirekt ve yaratıcı bir bakış açısıyla, 
hemen ilk bakışta belirmeyen ve geleneksel adım adım mantık yöntemleri ile elde 
edilemeyen bir takım gerekçeler kullanılarak çözümüdür.
8
Özgün şiirsel imgelerin 
üretimi de geleneksel düşünme ve hissetme biçimleri ile değil, yanal düşünme ya 
da “yanal imgeleme” (yaratıcı imgeleme) ile mümkün olabilmektedir.
9
Piyasada 
geleneksel imgeleme biçimleri, mazmunlar, semboller ya da popüler olmuş imge-
ler hazırda dururken ve o kadar rağbet görürken, bir şair “yanal imgelemeye” ya 
da insanlara yer yer itici ya da yaban(cı) gelebilecek olan şiirsel tasarımlara neden 
girişir? Bu soru elbette sorulabilir, zira yanal imgeleme ya da özgün imge üretimi, 

Sanatta ve şiirde özgünlük meselesi için bkz. Joy, “Origins of Originality: Innovation Motivation and 
Intelligence in Poetry and Comics”, s. 195-213.

Yüklə 366,2 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   14




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə