66
keler, yalnızca gündelik deneyimimize değil, gerçeklik hakkın
daki sezgisel kavramlarımıza da terstir. Bu kavramları tuhaf ve
ya inanması güç bulanlar yalnız değiller; Einstein, hatta Feynman
(onun kuantum kuramına birazdan değineceğiz) gibi büyük fizik
çiler dahi bu gruba dahildir. Aslında Feynman “kimsenin kuan
tum mekaniğini anlayamadığını rahatlıkla söyleyebilirim” diye
yazmıştır. Ancak kuantum fiziği gözlemlerle uyum içindedir. Hiç
bir sınamada başarısızlığa uğramamıştır ve bilimde kuantum ka
dar çok sınanan başka bir kuram yoktur.
1940’larda Richard Feynman’ın, kuantum ve Newton fiziğinin
farklılığı hakkında şaşırtıcı bir yaklaşımı vardı. Çift yarık dene
yindeki girişim örüntüsünün nasıl oluştuğu sorusu ilgisini çek
mişti. Anımsayalım, iki yarık da açıkken gönderdiğimiz molekül
lerin oluşturduğu örüntü, ilkinde yarıklardan yalnızca birinin,
İkincisinde de yalnızca diğerinin açık olduğu iki deneyin sonu
cunda elde edilen örüntülerin toplamı değildir. Her iki yarık açık
ken bir dizi açık ve karanlık şeritler elde ederiz ve karanlık şerit
lere hiç parçacık ulaşmamıştır. Yani, sadece bir yarık açıkken ka
ranlık şeride ulaşan parçacıklar, ikinci yarığın da açık olduğu du
rumda o noktaya ulaşmamıştır. Sanki parçacıklar, kaynaktan ek
rana yaptıkları yolculuklarının bir yerinde her iki yarık hakkında
bilgi edinmişlerdir. Bu türden bir davranış, gündelik yaşamımız
daki şeylerin davranışından büyük ölçüde farklıdır; örneğin, gün
delik hayatta bir top bir yarıktan geçirildiğinde bir yol izler ve di
ğer yarıktaki durumdan etkilenmez.
Newton fiziğine göre -moleküllerle değil futbol topuyla yaptığı
mız deneye göre- her parçacık kaynaktan ekrana kadar tek ve iyi
tanımlanmış bir yol izler. Bu resimde, parçacığın yolculuğu sıra
sında yarıkların çevresini dolaşmak için yolundan sapması müm
kün değildir. Ancak kuantum modeline göre, bir parçacığın baş
langıç noktasından varış noktasına kadar geçen zaman içinde be
lirli bir konumda olduğu söylenemez. Feynman bunun, kaynaktan
ekrana giden parçacığın izlediği bir yol
yoktur
şeklinde yorumlan
maması gerektiğini fark etti. Tersine parçacık bu iki noktayı bir
birine bağlayan olası
bütün
yolları kullanıyordu. Feynman’a göre
kuantum fiziği ile Newton fiziği arasındaki fark buydu. Her iki ya
rığın konumu önemlidir, çünkü parçacıklar tek ve belirli bir yol iz
lemek yerine, her yolu izlerler ve bunu
eşzamanlı
olarak gerçek
leştirirler! Bu bilimkurgu gibi geliyor, ama değil. Feynman’ın for
müle ettiği matematiksel ifade -Feynman’ın geçmişler toplamı-
bu görüşü yansıtır ve kuantum fiziğinin bütün yasalarını
tekrar-
67
lax. Feynman’ın kuramındaki matematik ve fiziksel görünüm, ku
antum fiziğinin asıl formülünden farklıdır ama öngörüleri aynıdır.
Feynman’ın düşüncesine göre çift yarık deneyinde parçacık
ların izlediği yollar şöyledir. Yalnızca bir yarıktan veya yalnızca
diğer yarıktan geçerler; ilk yarıktan geçer, dönüp ikinci yarıktan
çıkar sonra yine ilk yarıktan geçerler; nefis körili karides yapan
restorana gidip, eve dönmeden önce Jüpiter’in etrafını birkaç kez
dolanırlar; hatta bütün evreni aşıp, geri dönerler. Feynman’a gö
re parçacık, hangi yarığın açık olduğu konusunda bu şekilde bil
gi alır -eğer bir yarık açıksa parçacık içinden geçer. Her iki yarık
da açıksa, parçacığın içinden geçtiği her iki yol birbirine karışa
rak girişim oluşturur. Bu çok delice gelebilir, ancak bugün temel
fiziğin amaçları -ve bu kitabın amaçları- açısından Feynman’ın
formülü orijinalinden çok daha kullanışlı olduğunu kanıtlamıştır.
Feynman’ın kuantum gerçekliğiyle ilgili düşüncesi, az sonra
anlatacağımız kuramların anlaşılması açısından çok önemlidir,
bu nedenle nasıl çalıştığına dair bir izlenim edinmek için biraz za
man ayırmaya değer. Bir parçacığın A noktasından başladığı ve
özgürce hareket ettiği basit bir süreç hayal edelim. Newton mo
delinde bu parçacık düz bir çizgi izler. Belirli bir zaman geçtikten
sonra, bu düz çizginin sonunda parçacığı kesin olarak belirlen
miş B noktasında buluruz. Feynman’ın modelinde bir kuantum
parçacığı A ile B’yi bağlayan bütün yolları dener ve her yol için
Parçacık yolları
Feynman'ın kuantum kuramı formülasyonu, buckytopları
ve elektronlar
gibi parçacıkların ekrandaki yarıklardan geçirildiklerinde neden girişim desenleri
oluşturduklarını açıklar.
68
Feynman'ın yollarını toplamak
Tıpkı dalgaların yaptığı gibi farklı Feynman yollan da
birbirlerini güçlendirir veya küçültür. Sarı oklar birbirlerine
eklenen fazlan temsil eder, ilk çizginin
kuyruğundan başlayıp, son okun ucunda sona eren mavi çizgi ise toplamlarını temsil eder.
Alttaki
görüntüde okların yönleri farklıdır, bu nedenle toplamları, yani mavi çizgi, çok kısadır.
adına faz denilen bir numara alır. Bu faz dalganın pozisyonunu,
yani dalganın tepe konumunda mı, çukur konumunda mı yoksa
aradaki belirli bir konumda mı olduğunu temsil eder. Feynman’ın
bu fazı hesaplamak için kullandığı matematik formülü, bütün yol
lardan gelen dalgaları topladığınızda, A’dan başlayan ve B’ye ula
şacak parçacığın “olasılık genliğini” elde edeceğimizi gösterir.
Olasılık genliğinin karesi de B’ye ulaşacak parçacığın gerçek ola
sılığını verir.
Feynman toplamına (dolayısıyla A’dan B’ye gitme olasılığına)
katkıda bulunan her bir tekil yolun fazı, sabit uzunlukta bir ok
olarak düşünülebilir, ama bu ok herhangi bir yönü göstermez, iki
fazı toplamak için, bir fazı temsil eden oku, diğer fazı temsil eden
okun sonuna yerleştirirsiniz ve böylece toplamı temsil eden ye
ni bir ok elde edersiniz. Daha çok faz eklemek için aynı işlemi
sürdürürsünüz. Fazlar ardı ardına sıralandığında, toplamı temsil
eden ok çok uzun olabilir. Ancak oklar farklı yönleri gösteriyor
sa, birbirlerini geçersiz kılma eğiliminde olacaklarından, oktan
geriye pek bir şey kalmayacaktır. Nasıl olduğunu yukarıdaki re
simde görebilirsiniz.