BİLDİRİ
ÖZETLERİ
VİDEO
BİLDİRİLER
21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
VS-01
Çekum duvarına migrasyon gösteren rahim içi araç
Dogukan Yildirim
SBÜ Kanuni Sultan Süleyman EAH, İstanbul
32 yaş, G3P2A1 (2 eski C/S), 7 ay önce başka bir merkezde bakırlı RİA (rahim içi araç) takılma
hikayesi olan hastanın gebe kalması üzerine yapılan ultrasonografide uterin kavite içerisinde
RİA izlenmemiş. Gebeliği spontan abort ile sonuçlanan hasta ileri araştırma için tarafımıza refere
edildi. Yapılan transvajinal ultrasonografide uterin kavitede RİA izlenmedi, adneksler doğal
olarak değerlendirildi. BT (bilgisayarlı tomografi) çekilen hastada sağ alt kadranda barsak ansları
arasında RİA izlenmesi üzerine operasyon amacıyla interne edildi. Laparoskopide RİA’nın çekum
duvarına invaze olduğu izlendi. RİA keskin diseksiyonla çevredeki adezyonlardan izole edildi.
RİA total olarak çekumdan çıkartıldı. Gözlemde bir kolunda fekal içerik izlenmesi, RİA’nın çekum
mukozasına penetre olduğunu düşündürdü. 2.0 Vicril ile çekum duvarı intrakorporeal olarak
suture edildi. Batın içine 1 adet silikon dren konuldu. Oral alım kısıtlaması yapılmayan hastanın
postoperatif 1. günde gaz deşarjı, 2. günde ise gayta deşarjı oldu. Gayta deşarjı sonrası dreni
çekildi. Hasta postoperatif 3. gün taburcu edildi.
Anahtar Kelimeler: rahim içi araç, laparoskopi, intrakorporeal sütür
www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
VS-02
Minimally invasive trans rectal management of postoperative rectal bleeding in a patient
who underwent low anterior resection with the diagnosis of overian cancer
Baki Erdem
1
, Pınar Kadiroğulları
2
, Volkan Ülker
1
1
Department of Gynecologic oncology, Kanuni Sultan
Suleyman Training and Research Hospital, Istanbul, Turkey
2
Department of Obstetrics and Gynecology, Kanuni Sultan Suleyman Training and Research
Hospital, Istanbul, Turkey
We aimed to describe minimally invasive trans rectal management of the postoperative
rectal bleeding of the patient who had undergone pelvic and paraaortic lymhadenectomy,
omentectomy, rectosigmoid colon resection and end-to-end anastomosis due to overian cancer.
The patient who underwent cytoreduction developed postoperative massive rectal bleeding which
decreased the hemoglobin level from 11g/dL to 5g/dL. Urine output was 30 cc per hour. Although
four units of erythrocyte suspension and six units of fresh frozen plasma were administered there was
no improvement at the clinical condition of the patient therefore single-port entry via rectum was
used to detect the transrectal bleeding in the anastomotic site and bleeding with clips was stopped
As a result, the anastomotic line can be stopped by minimally invasive transrectal method in
appropriate patients without being evaluated again by laparotomy.
Keywords: overrian cancer, rectal bleeding, Minimally invasive trans rectal approach
21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
VS-03
Lost intrauterine device in the abdomen: Where should we look first?
Erbil Karaman, Ali Kolusarı, Ismet Alkış, Tuğba Yangılar Okyay, Hanım Güler Şahin
Department of Obstetric and Gynecology, Yuzuncu Yil University, Van, Turkey
Intrauterine device(IUD) is an important tool for family contraception worldwide. The main
complication of intrauterine device insertion is the uterine perforation and migration of IUD into
the abdominal cavity including peritoneal surfaces, omentum and visceral organs. The sigmoid
colon perforation or other serious complications have been reported in the literature. In case
of a lost IUD, the first imaging study should be direct X-ray of the whole abdomen and the IUD
can be easily seen within the abdomen. However, sometimes, it becomes difficult to localize
the exact place of IUD and any migration into the intestinal system or other visceral organs.
Computed tomography can help to localize the lost IUD. In this video case report, we want to
show a laparoscopically managed case of 32 years old lady with lost IUD which is located within
omentum in the upper abdomen far away from the uterus. The CT exam was reported that the
IUD was located between uterus and bladder, so we just tried to look this space but no IUD was
seen. And then, we thought that the first place to look for lost IUD should be omentum and the
IUD was easily seen. The IUD was removed, the intestines were controlled for any perforation or
migration. The operaion was completed with tubal ligation. By this video case report, we think
that the endoscopic surgeons should think the omentum as the first place to look for a lost IUD.
Keywords: ıntrauterine device, laparoscopy, omentum
www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
VS-04
Yeni ve etkin bir teknik: vaginal asiste laparoskopik sakroservikopeksi
Süleyman Salman, Serkan Kumbasar
Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın
Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı, İstanbul
Pelvik organ prolapsusu (POP) mesane, rektum, uterus, vaginal kaf ve bağırsakları içeren
pelvik organların normal anatomik sınırlarını aşan desensusu olarak tanımlanabilir. POP
daha çok postmenapozal hastaları etkilemekle birlikte genç ve üreme çağındaki kadınları da
etkileyebilmektedir. Grade2 ve üzerinde semptomatik prolapsus olgularında cerrahi tedavi
gerekmektedir. POP nedeniyle yapılan cerrahi girişimin amacı uterusu yerinde tutan anatomik
yapılardaki defektleri düzeltmektir. Uterusu yerinde tutan ligamanlardaki defekti düzeltmediği
için yapılan histerektominin POP tedavisine katkısı yoktur. Genç ve çocuk istemi olan hastalar
uterusun korunmasını istemektedirler. Sakroservikopeksi ameliyatı prolapsusu normal
anatomiye uygun şekilde düzeltmede oldukça başrılıdır. Sakroservikopeksi laparoskopik, robotik
ve abdominal yolla uygulanabilir. Laparoskopik yapıldığında meşin servikse çepeçevre fiske
edilmesi teknik olarak daha zor ve ameliyat süresini uzatmaktadır. Kullanılan meşin servikse fikse
edilmesini daha kolaylaştıracağı ve komplikasyon riskini azaltarak ameliyat süresini kısaltacağını
düşünerek bu olguda vaginal asiste laparoskopik sakroservikopeksi ameliyatını yaptık.
Sunumunu yapacağımız olguda hastamız 31 yaşında ve bir tane vaginal yolla doğum öyküsü vardı.
Hastanın semptomatik grade 3 uterovaginal prolapsusu mevcuttu. Hastanın prolapsusu günlük
yaşamını ciddi derecede olumsuz olarak etkilemekte ve cinsel disfonksiyona neden olmakta idi.
Uterusunun korunmasını isteyen hasta ile operasyon seçenekleri tartışıldı. Hastamıza vaginal
asiste laparoskopik sakroservikopeksi operasyonu yapıldı. Operasyon yaklaşık olarak 80 dakika
sürdü, yaklaşık 100 cc kanama oldu. İntraoperatif ve postoperatif komplikasyon izlenmeyen hasta
postoperatif 2. gün taburcu edildi. Hastanın postoperatif 1. ve 3. ayki kontrollerinde prolapsus
rekürrensi izlenmedi ayrıca üriner inkontinans ve cinsel disfonksiyon şikayeti yoktu.
Anahtar Kelimeler: Vaginal, Laparoskopi, Sakroservikopeksi
Dostları ilə paylaş: |