115
sadece Baba’dan çıktığını; Katolik Kilisesinin ise hem Baba’dan hem de Oğul’dan
çıktığını kabul etmesidir
604
.
Hıristiyanlığın en köklü mezhebi olduğunu iddia eden Katolik Kilisesi’nin
inkarnasyona dair öğretilerinden biri, Meryem’in Tanrı-Anası (Theotokos) olduğu
görüşüdür
605
. Meryem, Cebrail’in haberi üzerine bakireyken hamile kalan İsa Mesih’in
annesidir. İstanbul Piskoposlarından Nestoryus’un, Tanrının doğurulamayacağını,
dolayısıyla Meryem’in Tanrı-Anası değil, İnsan İsa’nın annesi olabileceği yönündeki
iddiası 431 Efes Konsili’nde reddedilmişti. Böylece Tanrının doğabileceği anlayışı
kabul edilmiş oluyordu
606
:
Meryem’in Tanrı-Anası olduğu ifadeleri ve İsa Mesih’in tanrısallığı ile
insânîliğinin ayrılamayacağının dile getirildiği Efes Konsili, birleşmenin nasıl
gerçekleştiği yönünde yeni soruların ortaya çıkmasına da neden olmuştur. Tanrı Kelâmı
ve İsa’nın birleşmesi İsa’nın şahsında mı yoksa doğasında mı gerçekleştiği hususunda
pek çok fikir ortaya çıkmıştır. Katolik kilisesi ise birleşmenin, İsa’nın şahsında meydana
geldiğini kabul eder. Doğanın bir türe ait öz olduğunu ve bir şey eklendiğinde artıp
eksilebileceği için, doğada gerçekleşmesinin mümkün olmadığını iddia eden Aquinas,
birleşmenin, “aklî doğaya sahip birey” şeklinde tanımladığı şahısta gerçekleştiğini
savunmakla birlikte, tam olarak açıklanmasının mümkün olmadığını da ifade eder
607
.
Tartışmaların had safhaya ulaştığı 451 Kadıköy Konsili’nde benimsenen
doktrine göre ise:
“Hepimiz ittifakla bir ve tek oğul İsa’yı kabul ediyoruz. Ve yine
onun, bir tek şahısta birleşmiş iki tabiatını kabul ediyoruz. Bu tabiatlar,
kendi arasında birleşmemiş, bölünmemiş, ayrılmamış ve değişikliğe
uğramamıştır”
608
.
Kadıköy doktrini, İsa’yı hem tam bir insan, hem de tam bir tanrı kabul eder.
İsa, tanrısal varoluş bakımından baba ile, insânî var oluş bakımından ise insanla aynı
tabiattan kabul edilir. O’Collins konsil kararlarındaki ‘bizimle aynı varoluştan’dır
604
Aydın, Ansiklopedik Dinler Sözlüğü, s. 367
605
Aydın, Hıristiyan Kaynaklarına Göre Hıristiyanlık, s.61; O’Collins, a.g.e., s. 22,33
606
O’Collins, a.g.e., s. 33
607
Tarakçı, a.g.e., s. 134
608
Aydın, Hıristiyan Kaynaklarına Göre Hıristiyanlık, s. 19
116
ifadesini konsilin genel anlamda kullandığını ifade etmektedir. Bu yoruma göre insan
İsa ile aynı özü taşıyabilmekte; ancak İsa’nınkine eşit bir öz taşıyamamaktadır
609
.
Katolik Kilisesi teslisin unsurlarının birleşiminden oluşan bir tek tanrıcılık
fikrine sahiptir. Onlara göre Mesih, insanlığın kurtuluşu için Oğul’un inkarnasyonu
olarak yeryüzüne inen bir tanrılık hypostatisidir. Katolik öğreti, bütün insanların aslî
günahla kirlenmiş ve aslî doğasını kaybetmiş olarak dünyaya geldiğini kabul eder. Nasıl
ki bir günah işlenince bağışlanması için kefaret ödemek gerekiyorsa, bu günahın
bağışlanması ve insanlığın kurtuluşu için de kefaret gerekmektedir. Bu, sözlü ya da
yazılı bir yasa ya da kitapla gerçekleşebilecek bir kurtuluş değildir. Öte yandan sıradan
bir kefaret de olamayacaktır ki sıradan bir insan da bu kefareti ödeyemez. Dolayısıyla
kefareti ödeyecek olan Tanrıyla aynı özden olup, insan kılığındaki insan-üstü varlık
olan Oğul’dur. Bedenlenme, tanrının bizzat yeryüzüne inmesi değil, insanları kurtarışın
bir aracısıdır ve Oğul’a ait bir özelliktir
610
.
Oğul olan Mesih’in bir insanda tezahür ederek bir yanıyla da insan olması, İsa
Mesih’in, biri tanrısal diğeri insânî iki unsurdan meydana geldiği anlamında
gelmektedir. Ancak İsa Mesih’teki insânîlik, sıradan insanlardaki gibi bir insânîlik
değildir. Üstün konumdaki tanrısal özellikleri insânî özelliklerini kuşatmıştır
611
.
Yaygın Katolik öğretinin İsa’nın tabiatına yönelik inancına aykırı görüş beyan
eden Nestoryanlar ve Monofizitlerin Kadıköy Konsilinde aforoz edilmesinden sonra,
İsa’daki kaç irâde olduğu hususunda yeni tartışmalar ortaya çıkmıştır. Tek enerji
(Monoenergism) ya da tek iradeyi (Monothelitism) savunan akıma karşı Katolik öğreti
İsa Mesih’te iki enerji ve iki iradeyi kabul etmiştir ve 681 III. İstanbul Konsilinde
credoya şu ifadelerle eklemiştir:
“İsa’da bölünmeyen, ayrılmayan ve birbirine karışmayan iki iradeyi
ve iki tabi enerjiyi kabul ediyoruz. İki irâde, insânî irâde gibi, tanrısal iradeyi
takip eder ve ona tabi olur”
612
.
609
O’Collins, a.g.e., s. 156
610
Demirci , Bir Hıristiyan Mezhebi Olarak Ortodoksluğun Teolojisi, Ayışığı Kitapları, İstanbul 2005, s.
36; Tarakçı, a.g.e., s. 135
611
Demirci, a.g.e., s. 46
612
Aydın, Hıristiyan Kaynaklarına Göre Hıristiyanlık, s. 22
117
XV. yüzyıl. da ise İsa’nın tabiatıyla ilgili karar alan Florence Konsili’nde
(1439-1442), İznik metropoliti Bessarion ve Rum yüksek papazlarının etkisiyle kabul
edilen son formüle göre:
“Kutsal Ruh (Esprit-Saint), tabiatı ve cevheri içinde Babadan ve
Oğuldan aynı anda çıkmıştır ve devamlı da ikisinden bir tek Spiration’la tek
prensip olarak çıkmaktadır”
613
.
Son olarak I. ve II. Vatikan konsillerinde bazı teologlar, Pavlus’un İbraniler’e
mektubundaki ifadelerine dayanarak Ebedi Kelâm Oğul’un kurtuluşu tamamlamak
üzere Baba tarafından gönderildiği ve Tanrı’nın Oğul aracılığıyla insanoğluyla
konuştuğu şeklindeki yorumlarını kredoya eklemişlerdir
614
. Bugün Katolikler içinde de
farklı yorumlar mevcut olmakla birlikte, tanrının bedenlenmesi hususundaki doktrin,
Oğul’un insanlığın kurtuluşuna gerçekleştirmek amacıyla yeryüzüne indiği anlayışı
içinde değerlendirilir.
Tanrının inayeti yoluyla insanla yeni bir muhabbete girmesini isteyen Katolik
mezhebi, insan ruhunun vaftiz yoluyla yenilendiğine ve insânîn Allah’ın sırrının gerçek
bilgisine sahip olduğuna inanmaktadır. İnsan ibadet ve aşk ile Allah’la
birleşebilmektedir. Dolayısıyla Allah’ın sıradan insanlarda da inkarnasyonu söz
konusudur
615
.
Günümüzde Hıristiyan nüfusun neredeyse yarısını oluşturan Katolikler, yoğun
olarak Avrupa, Güney Amerika, Afrika ve Güneydoğu Asya’da bulunurlar. Katolik
Kilisesi, kendi kiliseleri hariç diğer hiçbir kilisenin Hıristiyanlıkta doğru yolu temsil
ettiğine inanmaz
616
.
Bunların dışında İsa’daki beşeri vasıfları reddeden, İsa’nın aslında bedenen
doğmadığını, bunun hayali bir durum olduğunu, ortada tanrının enkarnasyonundan
başka bir şey olmadığını iddia eden Markiyonizm
617
ve İsa’nın vaftizden sonra tanrısal
ruha büründüğünü kabul eden, Üniteryanizm gibi akımlar da İsa Mesih’in tabiatıyla
ilgili kendini göstermiştir.
613
Aydın, a.g.e., s. 42
614
Aydın, a.g.e., s. 67
615
Besnard, Albert M., “Katololik Mezhebi”, Din Fenomeni, çev. Mehmet Aydın, 3. bs., Din Bilimleri
Yayınları, Konya 2000, s. 147
616
Harman, a.g.md., s. 58
617
Şenay, a.g.e., s. 45, 94
Dostları ilə paylaş: |