Evrim Teorisi Ortaya Konmadan Önceki Felsefe, Bilim ve Biyoloji Tarihi
43
aynı araştırmacılar tarafından gösterilen Nazzam
75
, Biruni
76
,
İhvan-ı Safa
77
‘evrimci’ kabul edilseler de, ‘Evrim Teorisi’ni
önceden savundukları söylenemez.
Cahız, canlılar arasındaki hayat kavgasından, Biruni canlı
türlerin içindeki çeşitlilikten ve türlerin seçimi ile ıslah edil-
melerinden bahsetmişlerse de hiçbirinin bugünkü anlamda bir
‘Evrim Teorisi’ni savunduğu söylenemez.
78
(Burada, Evrim
Teorisi açısından önemli hususlar olan hayat kavgasına dik-
kat çekmesi ve türlerde değişimler olabileceğini söylemesiyle,
Cahız’ın, biyoloji tarihi açısından istisnai bir yeri olduğuna özel-
likle dikkat etmek gerekir.) Canlıların arasında ‘varlık merte-
beleri’ olduğu görüşünü ve bu görüşe göre canlıları sıralamayı
‘Evrim Teorisi’nden ayırt etmek gerekir. Aynı hata Aristoteles
için de yapılmış, onun canlıları ‘varlık mertebeleri’ne göre di-
zişinden, ‘Evrim Teorisi’ni öncelediğini düşünenler olmuştur.
İbn Miskeveyh’in de yaptığı gibi canlıları ‘varlık mertebeleri’ne
göre ayıran hiyerarşik bir diziş, basit canlıdan kompleks can-
lıların evrimleştiğini söyleyen sıralamaya benzeyebilir.
79
Fa-
kat ‘varlık mertebeleri’ne göre canlıları dizişte canlı türleri-
nin birbirlerinden evrimleştikleri iddiası yer almazken ‘Evrim
Teorisi’nin en temel iddiası budur.
Bazı düşünürler ise Kuran’da bir ceza olarak anlatılan ‘mesh’
olayına dayanarak bir türden diğerine dönüşmeyi mümkün
görmüşlerdir (Bu konu dinlerle ilgili 4. bölümde işlenecek-
tir). Sınırlı sayıda türün birbirinden evrimleşmesiyle, bütün
türlerin, cinslerin, familyaların, sınıfların evrimleşerek oluş-
tuğunu söyleyen ‘Evrim Teorisi’ arasında önemli fark vardır.
75 Mehmed Bayrakdar, İslam’da Evrimci Yaratılış Teorisi, Kitabiyat, Ankara
(2001),
s. 70.
76 Mehmed Bayrakdar, İslam’da Evrimci Yaratılış Teorisi, s. 66.
77 Mehmed Bayrakdar, İslam’da Evrimci Yaratılış Teorisi, s. 70.
78 İrfan Yılmaz ve Diğerleri, İlim ve Din, s. 220.
79 Mehmed Bayrakdar, İslam’da Evrimci Yaratılış Teorisi, s. 91-98.
Evrim Teorisi, Felsefe ve Tanrı
44
Türler arası geçişi mümkün görmekle, bütün canlıların birbi-
rinden oluştuğunu söyleyen sistematik bir görüşü ortaya koy-
mak arasında ciddi bir derece farkı vardır. Bir düşünürün, sırf
türler arası geçişi mümkün gördüğü için ‘Evrim Teorisi’ni ön-
ceden savunduğunu söylemek zorlama olacaktır.
Müslüman düşünürlerde ‘evrim’ görüşü olduğunu söyleyen-
ler üç tip evrim kastetmektedirler: Bunların birincisi biyolo-
jik evrimdir ve türlerin değişimi bu evrimin konusudur. İkin-
cisi sosyal evrimdir ve medeniyetlerin gelişimi gibi faktörler
buna dâhildir. Üçüncüsü ise insanın ahlaki ve manevi açıdan
gelişiminin anlatan psikolojik evrimdir.
80
Günümüzde birçok
kişi evrim kavramıyla ‘Evrim Teorisi’ni anladığı için, bu say-
dığımız üç ‘evrim’ görüşünden herhangi biri kastedildiğinde
ayırım yapılamayabilmektedir; ama yapılması gerekmektedir.
Örneğin Mevlana’nın manevi açıdan gelişimi kasteden şiirle-
rinin, ‘biyolojik Evrim Teorisi’ni öncelemesi şeklinde yapılan
yorumlar doğru kabul edilemez. Mevlana’nın açıklamaları da
canlıların, hiyerarşik varlık mertebelerine göre dizilmelerini
öngören ‘varlık mertebeleri’ anlayışı ile ilgilidir. Cahız’ın ev-
rimi öncelediğini söyleyen bir görüş Cahız’ın bilimsel, biyolo-
jik yaklaşımından dolayı daha çok tartışmaya değerdir, fakat
tasavvufi şiirsel bir eserin birkaç beytinden dolayı Mevlana’yı
biyoloji alanına çekmek hatadır. Mevlana’nın, kendi alanındaki
birinden beklendiği gibi ‘psikolojik evrime’ işaret ettiğini veya
ruhsal gelişimi vurguladığını söylemek daha doğru olacaktır.
Bazı İslam düşünürlerinin doğal seleksiyona ve dönüşüm-
cülük fikrine işaret etmeleri önemlidir.
81
Fakat bu ifadelere
dayanarak Evrim Teorisi’nin Müslüman düşünürler sayesinde
veya onlar tarafından ortaya konduğunu söyleyecek yeterli,
80 Mehmed Bayrakdar, İslam’da Evrimci Yaratılış Teorisi, s. 130.
81 İsmail Yakıt, Darwin’den Önce İslam Düşünürlerinde Evrimle İlgili Fikirler,
Felsefe Arşivi, Sayı 24, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Basımevi, İstanbul
(1984), s. 120.
Evrim Teorisi Ortaya Konmadan Önceki Felsefe, Bilim ve Biyoloji Tarihi
45
sistematik ve ikna edici verilere sahip değiliz. Canlılar dün-
yasında doğal seleksiyonun varlığını tespit etmek ile yeni tür-
lerin, cinslerin, familyaların oluşumunu Darwin gibi doğal se-
leksiyon ile açıklamak çok farklıdır. Türlerin değişimine işaret
edilmesi ise biyolojik açıdan ciddi bir öneme sahiptir. Fakat
bütün canlıları böylesi bir değişimin sonucu görmek ile bu de-
ğişimin sınırlı şekilde gerçekleştiğini söylemek oldukça farklı
fikirlerdir. Diğer yandan, ‘Evrim Teorisi’ ile karıştırmamak
gerekmekle birlikte, birçok ünlü İslam düşünürünün felsefe-
lerinde ‘evrim’ kavramının önemli bir yere sahip olduğu ra-
hatlıkla söylenebilir.
ORTAÇAĞ HIRİSTİYAN DÜŞÜNCESİ
VE BİYOLOJİ
Ortaçağ Hıristiyan dünyasında, genel bilimsel düşüncede
de biyolojide de önemli buluşlara ve çalışmalara az rastlanır.
İslam dünyasından yapılan tercümeler ve Haçlı Seferleriyle
Grek ve İslam medeniyetinin felsefi-bilimsel birikiminin Hı-
ristiyan dünyaya aktarılması ile Hıristiyan dünyada bir ivme
gerçekleşmiştir.
82
Bu aktarma faaliyetinin olduğu yüzyıllarda
(12. ve 13. yüzyıllar) aynı zamanda bugünkü anlamda üni-
versitenin temelleri, bazı Kilise mensuplarının direnmelerine
rağmen atılmıştır.
83
Batı’nın bilim anlayışının ve biyolojisinin
gelişimi için bu gelişme önemli bir dönüm noktası olacaktır.
Batı dünyası İslam medeniyeti üzerinden tanıştığı Aristoteles’in
felsefesini ve bilimini Katolikleştirdikten sonra -bunu büyük
ölçüde Thomas Aquinas (1225-1274) yaptı- adeta resmi görüşü
olarak kabul etti. Aristoteles’in, Dünya’yı evrenin merkezi ka-
bul eden görüşü ve diğer birçok fikri Katolik Kilisesi’ni cez-
betti ve ciddi bir tahlil yapılmadan birçok görüşü içselleştirildi.
82 Erik Nordenskiöld, The History of Biology, s. 76.
83 Bekir Karlığa, İslam Düşüncesinin Batı Düşüncesine Etkileri, s. 193-194.
Dostları ilə paylaş: |