MİTOLOJİK İMAJLAR VE ESKİ İNANIŞLARLA
BAĞLI TASAVVURLAR
U L U S L A R A R A S I S E M P O Z Y U M
“AZERBAYCANŞINASLIK: GEÇMIŞI, BUGÜNÜ VE GELECEĞI”
(Dil, Folklor, Edebiyat, Sanat, Tarih)
düzenlenmesi yasaklansa da, yasaklara uymayanlar takiplere maruz kalsa da,
hapis olunsalar da bugün belli olur ki, en çok mitolojik metinler Ordubad
bölgesinden derlenmiştir. Ordubad`dan mitolojik metinlerin derlenmesi ve
neşri 1980`li yıllardan, SSCB`de sert rejimin hafifletilmesinden, Sovyetler
Birliğinin çökmeye doğru gitmesinden sonra başlamıştır. Milli bilincin
artması mitolojik metinlerin derlenmesi ve neşrine de olanak sağlamıştır.
Hatta Komünist partisinin vilayet ve rayon (il) komitelerinin gazetelerinde
mitolojik metinler yayınlanmış, senzor ve Kömunist editörler bu neşirlere
göz yummuşlar. 1980`li yıllarda basında folklor örneklerinin yayılmasında
Nahçıvan ÖSSC Ali Sovyeti Reyaset Heyetinin, Nahçıvan ÖSSC Bakanlar
Kurulunun ve Azerbaycan KP Nahçıvan Vilayet Komitesi`nin organı olan
“ Sovyet Nahçıvanı” gazetesi özellikle secilmiştir. Gazetede 1983 yılından
yayına başlayan “El imizin Söz Bohçası” sayfası rayon gazetelerinin de
sayfalarında folklor örneklerine yer vermesine yol açmıştır. Gazetelerin
hazırladığı sayfa ve köşelerde ateist Sovyet rejiminin din, hurafat
adlandırdığı mitolojik metinler de yayınlanmıştır. Daha sonra ise folklor
toplularında mitolojik metinlere yer verilmiştir.
1988 yılında ise Bakü`de “El m” neşriyatı ilk mitolojik metinler
toplusunu- Arif Acalov`un düzenleyerek, ön söz ve şerhler yazdığı
“Az erbaycan Mitolojik Metinleri” adlı kitabı yayınlanmıştır. Bu kitapta
Ordubad`dan derlenmiş oldukça ilgi çekici metinler de basılmıştır.
1.
Ordubad`dan Derlenmiş Mitolojik Metinler Üzerine
Mitler kendisinin mevcutluğunu folklor metinlerinde yaşatıyor. Her
mitoloji sistem gibi Türk mitolojisi de sonradan yazıya alınmış sözlü
metinlerden oluşmaktadır. Bu anlamda Türk mitolojisi Türkün yaşadığı
maddi ve manevi dünyanın tarihidir. Bu mitoloji bir dünya modeli olmakla
birlikte Türkün yaşadığı toprakları model olaraq kabul etmiş, onları işaretler
sistemine çevirmiş ve bu topraklar üzerine var olan bütün eşyaları bir
belgeye çevirmiştir. Türk mitolojisinde, var olan her şey, onun yaşadığı ve
yarattığı tarih olmakla birlikte bir mitoloji unsurlar bütünüdür (Caferli M.,
2007:7).
Ordubad`dan derlenen folklor örnekleri arasında mitoloji metinlerin çok
olması folklor bilimcilerin ve kulturologların dikkatini çekmiştir. Bu
metinler Türk mitolojisinde kendine özgü yere sahiptir ve burada yaşamış
insanların dünya görüşünü yansıtmaktadır. Bu doğrultuda metinler, Türk
kültür tarihi bağlamında öğrenilmesinde de önem arz etmektedir.
Her mitin arkasında halkın tefekkürü, inamı yatmaktadır. Odur ki, mit
doğa ve toplum olaylarının insan düşüncesine yansımasıdır. Mitoloji
düşüncede evrenin, dünyanın yaratılışının, onların ayrı ayrı hisselerinin
karşılıklı ilişkilerinin tasviri, şerhi ön plana geçiyor. Eski insanlar dünya,
yaratılış sorularına zaman geçtikce yanıt aramaya başlamışlar. Hayata
çağırış, yaşamaya inam, maddi dünya unsurları toprak, hava, su, ateş olan
Sayfa 38 / 847
Ayten Cafer kızı CAFEROVA
U L U S L A R A R A S I S E M P O Z Y U M
“AZERBAYCANŞINASLIK: GEÇMIŞI, BUGÜNÜ VE GELECEĞI”
(Dil, Folklor, Edebiyat, Sanat, Tarih)
eski insanın düşüncesine göre kainatın, dünyanın yaratılışında temel
başlangıç olmuştur. Doğadaki bütün olaylar şu dört unsurla bağlıdır
(Abdullayeva M., 2002:0).
2.
Nahçıvan`dan Derlenmiş Metinlerdeki Mitolojik
İmajların Listesi
Nahçıvan folklor antolojisinin II. cildinde genellikle Nahçıvan
arazisindeki mitolojik metinlere yansıyan mitolojik kahramanların listesi
sunulur:
Fаti gаrı
* Yel bаbа
* Bizden yeyler
* Ezrаil
* Hаl nenesi
* Senem cаdu
* Ucuqulu
* Bаbаqulu
* Nuh`un çeşmesi
* Cin muncuğu
* Cin dаşı
* Su perisi
* Ruh
* Cennet аtı
* Humаy
* Melek
*
Kimseler
* Оcах sаhibi
* Ev eyesi
2.1.Gök Cisimleri Hakkında Mitler
Ordubad arazisinden derlenmiş mitik metinlerin bir kısmı sema cisimleri
– Güneş, Ayla bağlı metinlerdir. Güneşe, Aya tapınmanın eski Türklerde
olması üzerine M.Seyidov yazır: “ Türk halklarının mitolojisinin,
etnografisinin öğrenilmesi gösterir ki, eski Türkdilli insanlar Güneşe - Ateşe
tapınmış ve hatta Güneşi Tanrı olarak algılamışlar” (Seyidov M., 1983:149).
Derlenmiş metinlerden de şunu açıkca görebiliriz. Onlardan bir kaçını
aşağıda örnek olarak veriyoruz. “Ay Günün kocasıdır. Güneş tutulduğunda
derler ki, o bir yıldızla kaçmış. Aya haber vermek için kurşun atarlar, kabları
birbirine vurarak ses çıkartırlar. Ay da haberdar oluyor, gidip Güneşi geri
getirir”. Veya: “D erler ki, Ay Güneşin oğludur. O, çocukluğundan çok
yumurcak birisi olmuş. Bir gün Güneş görüyor ki, evde ekmek bitmiş.
Hemen hamur yapmaya başlar. Ay gelip annesinin yanında yaramazlık
yapar. Güneş diyor ki, git başımdan, bırak işimi yapayım. Ay daha da
yaramazlık yapar. Sonunda Güneş çok sinirlenir. Hamurlu eliyle Ayın
yüzüne bir tokat atar. Hamur izi kalır Ayın yüzünde. Ay ne kadar yüzündeki
Sayfa 39 / 847