144
D
Ü Ş Ü N C E
D
Ü N Y A S I N D A
T
Ü R K İ Z
Bubi Medresesi’nde İslamî ve dünyevi
bilimlerin yanı sıra, Rusça ve Fransızca da öğrenen
Velidî, eğitimini tamamladıktan sonra Kazan’a giderek
17 numaralı medresede bir müddet çalıştı (1910-1911).
Rusya Müslümanlarının en zenginlerinden olan
Ahmed Bay’ın Orenburg şehrinde kurmuş olduğu
Hüseyniye Medresesi’nden davet alınca Kazan’dan
Orenburg’a taşındı ve bu medresede çalışmaya
başladı (1911-1917). Bu şehirde Fatih Kerimî’nin
başmuharrirliğinde çıkmakta olan
Vakit gazetesinde
yazarlık hayatına başladı. Bu dönemde başlayan isim
tartışmalarına (Türk mü, Tatar mı) yazdığı
Millet ve
Milliyetçilik (Kazan 1914) isimli eserinde, iki tarafın
da memnun olacağı yeni bir kavramın “Türk-Tatar”
adının kullanılmasını teklif etmektedir.
1917 İhtilalinden sonra Kazan’a giderek Eylül
1918 tarihinden itibaren
Kurultay gazetesinde çalışmaya
başladı. (Z. Velidî Togan, Kurultay gazetesinin
Fuad Tuktar, Şerif Kemal ve C. Velidî tarafından
çıkarıldığını yazmaktadır.) Ancak gazete yöneticileri
ile anlaşamadığından istifa ederek Aralık 1918-Mayıs
1919 tarihleri arasında Kazan yakınlarındaki Kışkar
Medresesi’nde ve Tetüş kasabalarında öğretmenlik
yaptı. Bu dönemde etraftaki köy ve kasabalara geziler
yaparak daha sonraki yıllarda basılacak olan Tatar sözlüğü için derlemeler yaptı. Bir
müddet sonra yeniden Kazan’a giderek Doğu Akademisi ve 1923 yılından itibaren yine
Kazan’daki Doğu Pedagoji Enstitüsü Tatar Dili ve Edebiyatı bölümünde doçent olarak
çalışmaya başladı.
Stalin döneminde Tataristan’da sosyal bilimlerde araştırma yapanlara yönelik
“rejim düşmanı ve asalaklar” kampanyası C. Velidî ile başlatıldı. G. Tulumbay’ın
öncülüğünde
Yanalif dergisinde C. Velidî’yi “açıktan burjuva milliyetçiliği propagandası
yapmakla” suçlayan karalama kampanyası başlatıldı. 8 Mayıs 1931’de C. Velidî’nin de
aralarında bulunduğu 17 kişilik yazar, bilim adamı, gazeteci ve ekonomist aynı gece
tutuklandı. Tutuklanma sebepleri; “devrim karşıtı ve Sultan Galiyevci olmak”, “Arap
alfabesinin yerine amele koyulan Latin alfabesine karşı gelmek”, “Tatarlar arasında
burjuva milliyetçiliğini yaymak” gibi uydurma suçlardı. Bu 1920’li yıllardan sonra Türk-
Tatar aydınlara karşı yürütülen kampanyanın devamı niteliğinde olup, aydınlara karşı
başlatılan yeni bir kampanyaydı. C. Velidî’nin tutuklanmasından yaklaşık bir ay sonra
yapılan mahkeme sonunda ceza kanunun 58-10. ve 58-11. maddelerine göre beş yıl
süreyle Kuzey Rusya’daki bir çalışma kampına gönderilmesine karar verildi. Çalışma
Stalin
döneminde
Tataristan’da
sosyal
bilimlerde
araştırma yapan-
lara yönelik “rejim
düşmanı
ve asa-
laklar”
kampan-
yası C. Velidî
ile başlatıldı.
G. Tulumbay’ın
öncülüğünde
Yanalif
dergisinde
C. Velidî’yi
“açıktan
burjuva
milliyetçiliği pro-
pagandası yap-
makla” suçlayan
karalama kam-
panyası başlatıldı