GiRİŞ Çarlik rusyasi dönemi Öncesi karakalpak türkleri ve karakalpakistan tariHİ



Yüklə 14,51 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə173/189
tarix22.07.2018
ölçüsü14,51 Mb.
#58350
1   ...   169   170   171   172   173   174   175   176   ...   189

 

498


kurtuldukları için sevinirken Bolşevik düzenin gelmesiyle bundan daha ağır bir 

düzenle karşılaşmışlardır. Bolşevik yönetimin kurulması barış yoluyla değil de askerî 

güç sayesinde olmuştur. Fakat eskiden bir bütün hâlinde yaşayan ve aynı soydan 

gelen topluluklar birbirine düşman kamplara bölünmüştür. Aydınlar, büyük toprak 

sahipleri, ülke önderleri vb. öldürülmüştür. Hayatta kalanlar ise sürgüne 

gönderilmiştir. Bu sert politikalar sayesinde halk sindirilmiş ve Bolşevik yönetim iş 

başına geçmiştir.  

 

Bolşeviklerin hâkim olduğu bölgelerde devletler parçalanmış, halka yasaklar 

getirilmiştir. Örneğin eskiden var olan Türkistan yerine birkaç yeni devlet 

kurulmuştur. Böylece hem coğrafî hem de soy birliği içerisinde olan Türkler, küçük 

devletler hâlinde birbirine düşman edilmiştir. Karakalpaklar kendi adlarına kurulan 

Karakalpakistan Özerk Bölgesi içerisinde kalmışlardır. Böylece 1873 yılında Çarlık 

Rusyası tarafından son verilen Karakalpakistan’ın devlet düzeni yeniden 

kurulmuştur. Bu devlet 1924 yılında Kazakistan SSC içerisinde özerk bir bölge 

olmuşsa da 1930 yılında Rusya Federasyonu’na bağlanmıştır. 1932 yılında ise idarî 

özerkliği siyasî özerkliğe çevrilerek Karakalpakistan Özerk Cumhuriyeti adı altında 

yeniden teşkilâtlandırılmıştır. 1936 yılından itibaren Özbekistan’a bağlı bir özerk 

cumhuriyet olmuştur.  

 

Sovyet düzeninin oluşmasıyla Karakalpakistan ekonomisinde de köklü 



değişiklikler yapılmıştır. Tarım ekonomisinde geleneksel ürünlere ve tekniklere son 

verilmiştir. Pamuk tarımı en temel ürün olmuştur. Çünkü merkezî hükûmet, pamuğun 

ekim alanının geliştirilmesi yönünde emirler vermiştir. Pamuk tarımı yapılırken 

çevreye önem verilmemiştir. Ormanlar yok edilmiştir. Amuderya’nın suyu ise 

kirletilmiştir. Karakalpakistan’da üretilen pamuk doğrudan Rusya’ya gönderilmiştir. 

Karakalpakistan’da kurulan fabrikalar sadece pamuk tarımına yönelik olmuştur.  

Amuderya’nın suyunun tarımda aşırı kullanılması Aral Gölü’ne dökülen suyun 

azalmasına neden olmuştur. Aral Gölü suyunun azalması da günümüzde ekolojik bir 

felâketin doğmasına neden olmuştur. Sovyet hükûmetinin politikaları sonucu doğan 

Aral felâketi, çevrede yaşayan halkın hem sağlığını hem de ekonomisini yok etmiştir. 

Sovyet hükûmeti yanlış politikalarını baskı yoluyla kabul ettirmiştir. Sovyet 

iktidarının oluşmasından yıkılmasına kadar geçen sürede yürütülen kampanyaların 




 

499


tamamı baskıyla yürütülmüştür. Merkezden alınan kararlar Karakalpakistan’a 

gelinceye kadar güçlenmiş ve yok etme politikası hâline dönüşmüştür.  

 

Sovyet politikalarının ekonomik temellerinin oturtulabilmesi için millî 



kültürün yozlaştırılması gerektiğine inanılmıştır. Özellikle dinî inançların yok 

edilmesi planlanmıştır. Âlimlerin asılsız iftiralarla sürgüne gönderilmiştir. Evlerinde 

Arapça kitap bulunan insanlar hapse atılmıştır. Halkın elindeki Arapça ve dinî 

kitaplar toplanarak yakılmıştır. Cami ve medreseler ise kapatılarak bu binalar başka 

amaçlar için kullanılmıştır. Dinî kimliği olan insanlar ülkeyi terk ederek Türkiye

İran ve Avrupa ülkelerine kaçmışlardır. Sovyetler, insanları eski tarihten ve 

kültürden tamamen koparmak amacıyla Arap alfabesini Kril ile değiştirmişlerdir. 

Sovyet iktidarı zamanında yapılan baskı ve yok etme politikaları Karakalpakistan’da 

hiç tavizsiz uygulanmıştır.  

 

Sovyet iktidarı zamanında Karakalpakistan’ı diğer ülkelere bağlayan kara, 



hava ve demir yoları yapılmıştır. Az da olsa hafif sanayiye yönelik fabrikalar 

açılmıştır. Halk arasında bilime verilen değer artmıştır. Yüksek okullar açılmış, tıp 

vb. alanlarda ilerlemeler sağlanmıştır. Fakat bu gelişmeler kendiliğinden olmamıştır. 

Halkın fedakârlıkları ve emekleri sayesinde bir ilerleme sağlanmıştır. Ülkenin ileri 

gelenleri halkı bir araya toplayarak inançlarını ve ümitlerini taze tutmuşlardır. Fakat 

yetmiş  yıllık zorbalık döneminde Karakalpakistan’ın gelişimi diğer birlik 

ülkelerinden çokça geri kalmıştır. Karakalpakistan, günümüzde dünyanın en geri 

kalmış bölgeleri arasındadır. 

 

31 Ağustos 1991 tarihinde Özbekistan ve Karakalpakistan’ın bağımsızlığını 



ilân etmesiyle yeni bir dönem ve yeni bir tarihin başlangıcı olmuştur. Karakalpaklar 

ve Özbekler iş birliği yaparak bağımsızlık yolunda birlikte hareket etmişlerdir. Bazı 

Ruslar bu birlikteliği bozmak amacıyla girişimlerde bulunmuşlarsa da başarılı 

olamamışlardır. Özbekistan Anayasası’nın 70. maddesine göre Karakalpakistan’ın 

toprak bütünlüğü Özbekistan’ın garantisi altına alınmıştır. Karakalpakistan, diğer 

özerk cumhuriyetlerde olmayan bir statüyle egemen devlet olarak Özbekistan 

içerisinde kalmıştır.  Karakalpakistan kendi anayasası, bayrağı, marşı vb. egemenlik 

alametleriyle dünya coğrafyasındaki yerini almıştır.  

 



 

500


Bağımsızlıktan sonra yeniden oluşum politikaları çerçevesinde reform 

hareketleri planlanarak yapılmıştır. Eski düzeni silmek, siyasî ve sosyal 

mekanizmaları yeniden kurmak yolunda başarılı adımlar atılmıştır. Demokratik ve 

hukukî bir devlet düzeninin temelleri atılmıştır.  İnsanlar sosyal, kültürel, dinî vb. 

açıdan ayrıma tâbi tutulmadan eşit hizmet almaya başlamışlardır. Devlet, halka bağlı 

bir düzen olma yolunda ilerlemeye başlamıştır. 

 

Ekonomik alanda yapılan reformlar çerçevesinde pazar ekonomisi kuralları 



benimsenmiştir. Pazar ekonomisi kuralları gereğince özelleştirmeye önem verilmiş 

ve dış yatırımların artması için çaba gösterilmiştir. Özel mülkiyete önem verilmiştir. 

Devlet ekonomiden tamamıyla elini çekmek için girişimler yapmıştır. Bu çalışmalar 

sonucunda günümüzde ülkede ABD, Türkiye, Malta, İrlanda, Fransa, Belçika, 

Birleşik Arap Emirlikleri, Lüksemburg, Rusya ve Beyaz Rusya vb. yatırımları faal 

hâldedir. 



 

Manevî alanda eskiden var olan yasaklar kaldırılmıştır. Dinî özgürlük 

sağlanmıştır. Halkın geleneklerini, göreneklerini, örf ve âdetlerini serbestçe 

yaşayabilmesi amacıyla imkânlar tanınmıştır. Millî bayramlardan Nevruz, Ramazan 

ve Kurban bayramları kutlanmıştır. Devletin millî bir ideolojisinin oluşması amacıyla 

vatan sevgisi, bağımsızlık, büyüklere saygı temaları  sıkça işlenmiştir. 

Karakalpakların millî tarihini ve edebiyatını  öğretmek için yeni kitaplar yazılmış, 

mevcut kitaplar ise aslına uygun olarak yeniden basılmıştır. Karakalpak halk 

destanları  Kırk Kız, Alpamıs, Edige vd. nin öğretimi için uluslararası konferanslar 

düzenlenmiştir. XIX. yüzyılın ünlü düşünürleri Berdak, Ajiniyaz ve Künhoca’nın 

eserleri yeniden yorumlanmıştır.  

 

Eğitim alanında yeni usül okullar açılmıştır. Yeni liseler ve akademiler 



kurularak dünya düzeyinde eğitim verilmeye başlanmıştır. Karakalpakistan’dan 

birçok öğrenci yabancı ülkelere eğitim için gönderilmiştir. Bunlardan bir kısmı 

ülkelerine dönerek hizmet etmeye başlamıştır. Ülkede bilimsel anlamda yeni 

gelişmeler yaşanmıştır. Enstitüler ve yeni bölümler açılmıştır. Yabancı bilim 

adamlarıyla yapılan iş birliği sayesinde diğer üniversitelerle bağlantı kurulmuş ve 

uzman değişimi yapılmıştır.  

 



Yüklə 14,51 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   169   170   171   172   173   174   175   176   ...   189




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə