480
• Aral’ın kurumasını önleyecek kaynakları belirlemek ve bunların göle
dökülmesini sağlamak,
• Kanalizasyonlar yapmak,
• Suyu temizlemek ve kirli suların göle dökülmesini önleyecek kanallar
yapmak,
• Tuza dayanıklı toprak sistemini köylülere öğretmek,
• Bugünkü teknolojiden faydalanarak iç göllerde balıkçılığı geliştirmek,
• Su gücü ve rüzgârdan faydalanarak elektrik enerjisi elde etmek,
• Uygun kredi ve borç alarak Aral Gölü çevresinde yaşayan halkın temiz
içme suyu kullanmasına imkân tanımak,
• Suyun israfını önlemek ve amaca uygun kullanılmasını sağlamak,
• Kanalların temizlenmesini sağlamak,
• Su depoları ve barajların gerektiği şekilde kullanılmasını sağlamak vb.
Fakat alınan kararlardan birçoğu uygulanamamıştır. Aral Gölü için Dünya
Bankası ve diğer ülkelerden gelen maddî yardımların çoğu Aral çevresinde yaşayan
insanların hayat düzeylerini düzeltmek için kullanılacağı yerde başka işlere
harcanmıştır. Bu nedenle de son yıllarda dışarıdan gelen yardımlar oldukça
azalmıştır. Yardımların gerektiği gibi kullanılmaması nedeniyle bir güven bunalımı
yaşanmıştır. Böylece Aral Gölü’ne duyulan ilgi de azalmıştır.
Aral Gölü’nü kurtarmak amacı ile uluslararası “donerler” 31,4 milyon dolarlık
yardım vaadinde bulunmuşlardır. Bu para, gölün nehirlerle beslenmesini yeniden
sağlayacak ve çevre sorunlarını çözecek olan 220 milyon dolarlık daha büyük bir
yatırımın fizibilite çalışmalarında kullanılacaktır. Dünya Bankası başkanlığında 25
Haziran 1994 tarihinde Paris’te yapılan toplantıya değişik hükûmet ve uluslararası
teşkilât temsilcileri katılmıştır.
1018
1993–94 yılları arasında Dünya Bankası, UNDP ve
UNEP’den uzmanlar Eylem Planı I’i hazırlamışlardır. Bu plan için yaklaşık 40
milyon dolar destek sağlamayı vaat etmişlerdir.
1019
Yine Dünya Bankası ile
Türkmenistan arasında varılan bir antlaşmayla Aral Gölü’nün kurtarılması projesi
çerçevesinde, Dünya Bankasının Türkmenistan’a 25 milyon dolar kredi vereceği
1018
Avrasya Dosyası, TİKA, sayı: 13, Ankara 1994/2.
1019
S. Yılmaz, “Aral Gölü”, s. 106.
481
bildirilmiştir. Türkmen Press’in haberine göre Türkmenistan ve Dünya Bankası
tarafından ortaklaşa hazırlanan “Aral Gölü Bölgesi Sulama, Çevre ve Sağlığı Koruma
Projesi”, Türkmenistan’ın Taşauz Vilâyetinde, sulama ve Aral Gölü’nün kuruyarak
çekilmesi sonucu ortaya çıkan sağlık sorunlarının çözümünü hedeflemektedir.
Projenin 2000 yılına kadar uygulanması öngörülmesine rağmen gerekli çalışmalar
yapılamamıştır. Ayrıca Dünya Bankası-Türkmenistan Ortak Projesinin hazırlık
çalışmaları sırasında kullanılmak üzere, Japonya’nın 850 bin dolar kredi verdiği
kaydedilmiştir.
1020
2000 yılından sonra MFSA’nın sosyal yardım fonundan
Karakalpakistan sınırları dâhilinde bulunan Konırat, Bostan ve Çimbay bölgesine
yardım için 540.000.000 sum ayrılmıştır. Bu para sayesinde küçük ve orta ölçekli
işletmelerin desteklenmesi, tarımın bilimsel yollarla yapılmasının sağlanması vb.
amaçlanmıştır. Fakat belirlenen amaçların tamamı gerçekleştirilememiştir.
Aral Gölü kurtarma projesi kapsamında drenaj sularının yeniden kullanımı ve
tuza dayanıklı bitkiler yetiştirmek amacıyla 1999–2005 yılları arasında
Karakalpakistan’da “Yeşil Çöl” planı uygulamaya koyulmuştur. Bu proje için 40.000
ABD doları harcanmıştır. Ayrıca Aral Gölü çevresinde kuruyan bölgelerin yeniden
ıslah edilmesi amacıyla değeri 450.000 ABD doları olan yeni bir proje hazırlanmıştır.
Tuza dayanıklı bitkilerin (galofitler) yetiştirilmesi ve yeni sulama sistemlerinin
geliştirilmesi amacıyla 1.750 ABD dolarlık proje yapılmıştır.
1021
Özbekistan hükûmeti, Karakalpakistan hükûmetiyle iş birliği hâlinde 1999
yılından itibaren Amuderya Nehri’ne dökülen drenaj ve kolektör sularının azaltılması
için bazı tedbirler almıştır. Bu çalışmanın geliştirilmesi amacıyla Özbekistan
hükûmeti tarafından Dünya Bankasından 100.000.000 ABD doları kredi istenmiştir.
Bu kredi henüz kabul edilmemiştir. Çünkü verilecek paranın bu amaçla
kullanılacağıyla ilgili şüpheler vardır. Ayrıca daha önce Dünya Bankası tarafından
Aral Gölü’nden zarar gören halkın içme sularının iyileştirilmesi, bulaşıcı hastalıklara
karşı tedbirler alınması, yeni sağlık merkezlerinin açılması amacıyla verilen
50.000.000 ABD dolarlık kredinin tamamının bu amaçla kullanılmadığı tespit
edilmiştir. Özbekistan Bakanlar Kurulunun 15 Ekim 1998 tarihinde aldığı kararla
1020
Avrasya Dosyası, TİKA, sayı: 56, Ankara 1995; S. Yılmaz, “Aral Gölü”, s. 106.
1021
Vesti Karakalpakstana Gazetesi, 24 Ağustos 1999.
482
Tüyemoyun Kanalı’ndan Biruni ve Törtkül’e içme suyunun taşınması planlanmıştır.
Fakat yapılan çalışmalar neticesinde istenen sonuç alınamamıştır.
1022
Karakalpakistan’da ve Özbekistan’da çevre konusunda alınan tedbirlerin hiçbirisi
yeterli değildir. Bu nedenle 1991–2003 yılları arasında özellikle Aral Gölü’nün ortaya
çıkardığı çevre problemleri artmıştır. Devletin bu soruna çare arama niyeti de samimi
olmamıştır. Aral Gölü çevresinde yaşayan insanlar her geçen gün ölümle tanışmakta
ve nüfusları azalmaktadır. Dünya kamuoyunun ilgisinin de azalması nedeniyle bu
yöre insanları kendi kaderleriyle baş başa kalmışlardır. Sonuçta SSCB yönetiminin
sömürge siyaseti sonucunda ortaya çıkan Aral Gölü sorunu günümüzde çözüm
beklemektedir.
G- SAĞLIK
Karakalpakistan’da ilk modern sağlık kuruluşu 1884 yılında Rusya’dan
Törtkül’e askerlik için gelen Dr. P. A. Blagoveşenskiy’nin başkanlığında 1887 yılında
açılan on beş yataklı bir hastanedir.
1023
Fakat bu hastane sadece Törtkül çevresindeki
insanlara hizmet etmiştir. Törtkül’de kurulmuş Kadın Doğum Okulu 1948 yılında
Nökis’e taşınmıştır. Bu okul 1955 yılında Tıp Enstitüsüne dönüştürülmüştür. Bu
okuldan 1946–1990 yılları arasında 15.000 sağlık çalışanı mezun olmuştur.
1024
Karakalpakistan’daki sağlık sorunlarının çoğu Aral Gölü çevre felâketi nedeniyle
ortaya çıkmıştır. Aral’ın kuruması, çevrenin zehirli çöllerle kaplanması ve kumların
rüzgârla bir yerden diğer bir yere taşınması bölge halkında çeşitli hastalıkların ortaya
çıkmasına neden olmuştur. Bu bölgede, aneminin çok yaygın olduğu, bilhassa
kadınların % 80’inin bu hastalığa yakalandığı bilinmektedir. Verem de eskiye nazaran
2/3 oranında artmış durumdadır. Taşauz, Nökis gibi büyük yerleşim merkezlerinde de
su kirliliğinin (sunî gübre ve kimyevî madde artıklarının suya karışmasıyla) sebep
olduğu çeşitli hastalıklar vardır. Taşauz’da halkın tahminen % 70’i çeşitli iç
hastalıklara yakalanmış bulunmaktadır. Hepatit (sarılık) ve malarya (sıtma) yaygındır.
Halkın direncinin az olması, bu yerlerde “ekolojik aids” tabirinin yaygınlaşmasına
neden olmuştur.
1025
Bu hastalıklara bağlı olarak bebek, çocuk ve hamile ölümlerinin
oranı yüksektir. Nökis hastanelerinde yatanların %90’ının böbreklerinde kum ve taş
1022
Karakalpakistannın Jana Tariyhı, s. 489–490.
1023
Karakalpakistannın Jana Tariyhı, s. 133.
1024
Karakalpakistannın Jana Tariyhı, s. 362.
1025
S. Yılmaz, ayn. mkl., s. 101.
Dostları ilə paylaş: |